az bilinsin her daim , underrated olsun tabiri caizse , her filminde , dizisinde olduğu gibi abartısız ve müthiş oynasın , oynasın ki , hiç konuşmadan oyunculuk dersleri vermeye devam etsin .

(scottish play - 22 Ocak 2011 01:19)

kendisine karşı boş değilim. öyle, ingiliz ingiliz, ağzını yamulta yamulta konuşmasın. konuşacaksa da bir bana konuşsun. lie to me'yi izleme sebebim. asabi adam. ben de ilkokul fişi gibi entiri yazıyorum bu aralar ama, hayırlısı

(jondaff - 22 Ekim 2010 00:35)

gecen sene calıstıgım yere gelmisti, görünce "yahu ben sizi bir yerden tanıyorum sanki?" demistim (gerizekalıyım evet, ama o an birkac saniyeligini beyin duruyor tabii), o da "diziler filmler falan" deyince jeton düsmüstü. "haaaaaeeeeaaaa tabii yaa!! four rooms ne sahaneydi" diye durumu kurtarma cabama "aa sende mi aktrissin?" diye cevap vermisti. bende "yok eheheheh kem küm sizinle karsılasmak ne güzel" deyip karısına aldıgı comme des garcons etekle ugurlamıstım kendisini.
aynı filmlerdeki gibi, hiperaktif, yamuk yürüyor, cok karizmatik.

(cheryl - 22 Kasım 2011 15:33)

ya bu tiviti bitirdi full karizma adamları. ben misal hastasınım bu adamın. ciddi ciddi karizma nasıl olur derseniz onu gösteririm. ama tivitiye kendi kendini çektiği fotoları koyuyor. facebook fotosu gibi. yapma bunu tim, bak uzun zamandır lie to me izlediğim için samimi konuşuyorum senlen. lütfen. sen seksi seksi bıladiii de sadece

(jondaff - 30 Kasım 2010 01:07)

lie to me'deki performansıyla, kullandığı vücut dili ve jestleriyle "seksi ve şefkatli bir maço" tadı yakalayan oyuncu.

sıcaklığıyla romantik çağrışımlar da yaşatıyor.

film icabı, biliyoruz ama insan düşünmeden edemiyor: gerçek hayatta nasıl bir adamdır bu?

severek izlemeye devam ediyoruz.

(sevdoshka montana - 29 Kasım 2009 19:30)

reservoir dogs'da mr. orange performansını izledikten sonra kafamda "acaba tim roth'u harbiden vurdular mı?" sorusunu oluşturmuştur. karnından vurulmuş, acı çeken bir adam kendisi tarafından harika bir şekilde canlandırılırmış ve şahsımın karnına ağrılar sokmuştur.

(theduffman - 30 Ocak 2010 22:13)

2010 cikisli manic street preachers albumu olan postcards from a young man'in kapaginda muhtesem bir fotografiyla yer almaktadir.

http://bit.ly/htyjkz

(misch - 7 Ocak 2011 22:53)

(bkz: bloody)

(jondaff - 29 Ekim 2010 02:01)

de niro ile beraber ebedi favori iki aktörümden biri. kimi oyuncular çok sağlam rollerde döktürür, bazıları abartı oyunculuğa kaçar, bazıları inanılmaz bir karakter gösterisi sunar, bir kısmı oyunculuk dersi verir. tim roth ise oynadığı karakter neyse o'dur. karakterine bürünürken "bakın ben acayip karakter oyuncusuyum" diye bağıran bir metot oyuncusu değildir, diğer yandan "geldiği gibi oynuyorum, hislerimle falan... daniel day lewisciliği" de yapmaz. bulunduğu sahnede, planda o vardır, geri kalanlar kaybolur. ezilmiş bir karakterse tirat atan bir ezik değil, gerçekten eziktir; mafya babasıysa "oyunculuğu güçlü bir mafya babası" değil, kaba saba bir mafya babasıdır. rob roy'daki şerefsiz de bu, pulp fiction'daki it de, gridlock'd'taki hırpani de, hoodlum'daki psikopat da.

(surtr - 25 Kasım 2011 16:08)

çok büyük hayranlık beslediğim aktör. hani bir duruşu var ya, işte o duruş tamamen doğal. her yaptığı mimik, girdiği her diyaloğunda, oturuşta. hissettirir bunu. bildiğin doğaçlama yapıyor bütün o havasıyla, safi doğal. verdiği her tepki, girdiği bütün o deli fişek roller. bu yüzden ne yaparsa yapsın her hareketi, her sözü teatral gelir. çünkü canlandırdığı karakterdir artık, ona bürünür. o canhıraş şekilde can çekişmesine hasta olduğum.

(napalmert - 13 Temmuz 2012 23:48)

reservoir dogs'la tanıştığım. ki gerçekten yaralı olduğunu düşünmüştüm film bitene kadar, o nasıl oynamak. four rooms'taki aşmış hali, pulp fiction'daki hareketleri. bir de lie to me vardı, nasıl kıydınız ona?
http://www.youtube.com/watch?v=zltmvab-y90
şöyle efsane bi filmle dönse, ekranı şenlendirse. mesela meryl streeple, al pacinoyla hele hele kevin spaceyle beraber izlesek. özledim lightman, ''lie to me.''

(bunlarinhepsiaynikisi - 30 Ekim 2012 16:56)

bir sahne sanatçısının oyunculuğunu değerlendirmedeki kriterler ne ola ki? sorusu benim de bulunduğum bir mecliste ortaya atılsa, şüphesiz bir çok husus sayılıp dökülecektir ve birazdan bahsedeceğim noktada, birileri bana muhalefet olacaktır. ama bir dinleyin az bak, açıklayabilirim :). aradığımız kriterlerden biri olduğunu düşündüğümüz "oyuncunun kendisini geliştirmesi" konusuna geldik diyelim. kendini geliştirmenin tanımını kimileri "oyuncunun kendine ve oyunculuğuna sürekli olarak yeni şeyler katabilmesi, yerinde saymaması, çağın çizgisini yakalayabilmesi" ile "diksiyon, sahneye hakimiyeti (ve benim bilmediğim) benzeri teknik konularda sürekli bir iyileştirmeyi amaçlaması" gibi düşünceleri savunacaklardır şüphesiz. ama benim tim roth'da dikkatimi çeken ve üzerinde durmak istediğim nokta, belki de bu sayılanlardan bazılarının mutlak doğrular olmayabileceği tezini savunur nitelikte.
---spoilerımsı---
pulp fiction'ın ilk sahnesinde tim bizi, bir restoranda kız arkadaşı olduğunu düşündüğümüz bir kadın ile sohbet eder halde karşılar. birazdan spontane olarak bu restorana gerçekleştirecekleri soygun fikrinden bahsetmektedirler. (lie to me'yi aşağı yukarı her hafta izlediğimden, tim roth'un ortaya koyduğu güncel performanstan ve oyunculuğunun geldiği noktadan da haberdarım bu arada.) restaronda terör estirmeye başlamalarından önceki diyaloglarını pür dikkat dinliyorum ve bu arada oyuncumuzun hal ve hareketlerine, vucudunu kullanışına, aksanına, tonlamalarına, meşhur gözlerini kısarak ki o bakışına, kendini koltukta bir arkaya bir öne atışına, önemli birşey söyleyeceği zaman karşısındakine yaklaşmasına ve buna benzer birçok noktada lie to me'deki performansı ile bu sahne arasındaki benzerlikler yakalıyorum.
---spoilerımsı---
pulp fiction'ın çekildiği 94 yılından bu yana on altı yıl geçmiş ve bence bu adamın o vakitler bugüne kıyasla iki fark saçlarındaki röfle ve gözlerinin etrafında o zamanlar henüz oluşmamış olan kırışıklıklar. nasıl olup da çizgisini böyle korumuş şaştım kaldım doğrusu. seneler bu adamı dondurmuş sanki. gençken de kaliteli bir oyuncuymuş ve seneler geçtikçe tadından yenmez bir hale gelmiş resmen. insan hiç mi başka oyunculardan/oyunculuklardan etkilenmez, zaman içerisinde hiç mi farklı bir yöne kaymaz, o ingiliz aksanı hiç mi değişmez arkadaş? sanki, sinemanın hizmetine sunacağı karekterin temellerini otuz üç yaşındayken atmış ve yarattığı karakterin şahsına münhasır az önce sıraladığım o özellikleri üzerinde çalışıp, onları keyifle izlediğimiz bugünkü hallerine getirmiş. şimdi yazarken düşündüm de belki de oyuncu tim roth ile gerçek tim roth birbirine çok benziyordur, bu sayede çok kasmaya gerek kalmadan yarattığı karakteri benzer bir çizgide devam ettirebiliyordur.

diyeceğim odur ki, tutarlılık ve oyuncuya has yaratımları muhafaza etmek ile de iyi bir oyuncu olunabileceğini bize gösterir tim roth. severek takip ediyoruz.

peşin not: sinema'dan normal bir vatandaşın anladığından daha fazla birşey anladığımı iddia edemem, sürç-i lisan eylediysem sözlükteki profesyoneller mesajla fırçayı kaysın^*.

(fenolftaleyn - 9 Ekim 2011 12:17)

karizmatik aktörler top 10 listesinde yer alan aktörlerden biri.

(ramizgulbiyik - 17 Haziran 2014 19:22)

the hateful eight'te christoph waltz'u canlandırmıştır.

(nowyouhavegotsomethingtodiefor - 11 Ocak 2016 11:25)

kesinlikle hollywooda fazla gelen aktor. uzun boylu veya yakisikli olmadigi icin hot star mertebesine hicbir zaman cikamayacak ama tarantino gibi dahiler onun degerini biliyorlar.

(unsaid - 27 Ocak 2002 12:20)

tam ismi timothy simon smith. 1993'ten bu yana nikki butler'la evli, iki tane çocukları var http://www.exposay.com/…remiere-arrivals-eldeuc.jpg
tim burton'ın planet of apes'inde oynamak için severus snape karakterini oynamayı reddetmişti. kabul etseydi nasıl olurdu, hep merak edeceğim galiba.
çoğunlukla alman ya da yahudi karakterleri oynuyomuş: vincent and theo, rosencrantz and guildenstern are dead,little odessa, the million dollar hotel, heleinvincible'da hem yahudi hem alman. imdb'nin yalancısıyım. ne rolde oynarsa oynasın çok beğeniyoruz. maşalla.

(bedsitter - 10 Ocak 2009 15:57)

michael haneke'nin amerikan versiyonu funny games'inde de rol alan aktör,bu adamı tupac ile oynadıkları 97 yapımı gridlock'd da izlemek gerekir ama.

(ellen ripley - 21 Nisan 2008 11:19)

"tim roth mu oynuyo?, o zaman kesin gidilir bu filme abi" dedirten supper aktor.

(siamese - 12 Şubat 2003 21:30)

planet of the apes filmi baslarken mark wahlberg sonrasi ismini gordugunuz ve heyecanlanıp filmde aranip durdugunuz kisi.
ilk 20-30 dakikada karsiniza cikmiyinca onun bir maymun olmasından suphelenmeye baslıyorsunuz!hmm..hangisi olabilir hangisi olabilir diyerek kasinirken,eger biraz bir tim roth bilgisine sahipseniz,birkac timroth rolu seyrettiyseniz buluveriyorsunuz zaten kisa surede kendisini..

(sirius black - 4 Kasım 2001 22:57)

aktör. hem de basarili olanlarindan.

(everythingbutthegirl - 14 Mart 2000 02:29)