Süre                : 2 Saat 18 dakika
Çıkış Tarihi     : 11 Aralık 1992 Cuma, Yapım Yılı : 1992
Türü                : Drama,Heyecanlı
Ülke                : ABD
Yapımcı          :  Columbia Pictures Corporation , Castle Rock Entertainment
Yönetmen       : Rob Reiner (IMDB)(ekşi)
Senarist          : Aaron Sorkin (IMDB)(ekşi),Aaron Sorkin (IMDB)(ekşi)
Oyuncular      : Tom Cruise (IMDB)(ekşi), Jack Nicholson (IMDB), Demi Moore (IMDB), Kevin Bacon (IMDB)(ekşi), Kiefer Sutherland (IMDB), Kevin Pollak (IMDB)(ekşi), James Marshall (IMDB)(ekşi), J.T. Walsh (IMDB)(ekşi), Christopher Guest (IMDB), J.A. Preston (IMDB), Matt Craven (IMDB), Wolfgang Bodison (IMDB), Xander Berkeley (IMDB), John M. Jackson (IMDB), Noah Wyle (IMDB), Cuba Gooding Jr. (IMDB), Joshua Malina (IMDB), Aaron Sorkin (IMDB), Alex Wexo (IMDB), Jan Munroe (IMDB), Ron Ostrow (IMDB), Michael DeLorenzo (IMDB), Geoffrey Nauffts (IMDB), Arthur Senzy (IMDB)

A Few Good Men (~ Birkaç Iyi Adam) ' Filminin Konusu :
Hiç mahkeme salonuna girmemiş olmasına rağmen 60 ın üstünde dava kazanmış ve rahat kişiliği ile tanınan Donanma Avukatı Daniel Kaffe'ye Küba sınırında bir askerin öldürülmesi ile ilgili bir davanın gelmesi ile bütün sorunlar başlar. Müvekkilleri ile devamlı anlaşma yoluna gittiği için hiç mahkeme salonuna gitmeden dava kazanan Kaffe, bu sefer askerlerin cinayeti kabul etmemesi ve verilen emri uyguladıkları iddiası üzerine ve JoAnne Galloway isimli diğer donanma avukatı da işin içine girince davayı mahkemeye taşımak zorunda kalacaktır.


  • "-şerefli olmak için apolet takmak gerekmez!!"
  • "- bana bu kitapta yemekhanenin hangi sayfada olduğunu gösterir misin?-gösteremem efendim,-nasıl yani siz askerde yemek yemiyor musunuz???dank!!!,,,"
  • "cuba gooding jr cok kısa bir sure gorunmektedir"
  • "başrollerinde tom cruise, jack nicholson ve demi moore olan; amerika'nın küba sınırındaki bir birlikte öldürülen bir erin davasını konu alan başarılı bir film."
  • "daha önce kaç kere seyretmiş olduğuma aldırmaksızın her gördüğümde izlediğim filmdir."
  • "jack nicholson'ın aşmış oyunculuğuyla adeta özdeşleşmiş bir filmdir. hani adam öyle bir oynamış ki yerinde başkası olsaydı film nasıl olurdu yada olur muydu bilemiyorum..."
  • "- do you want an answer?- i want the truth...- you cant handle the truth...repliklerini kulaklarda chinlatan film"
  • "yayın tarihi 2012 olsa hakkında 2853 tane entry girilecek bir filmdir. gösterişsiz arka plan, iyi oyuncular ve tabiki mükemmel diyaloglarla iyi bir film nasıl olur dersi verir."
  • "iyice sakin kafayla izlenilmesi gereken film. aksiyon sahnesi hic barindirmasa da oldukça derin diyaloglarla beyninizi zorlar. isitilen her cumle , yarim saat dusunme sebebidir."
  • "2004 lakers pistons serisinde pistons taraftarlari bu filmi hatirlayarak bir pankart hazirlami$lardir. uzerinde "jack, you can't handle the truth" yazmaktaydi. cok ba$arili bir pankart bence."




Facebook Yorumları
  • comment image

    sade ama sürükleyici 92 yapımı bir film. bazen klişeler göze çarpıyor ancak yönetmen bunların dozunu son derece iyi ayarlamış, rahatsız etmiyorlar. ayrıca müziğin de atmosfere çok büyük katkıda bulunduğu söylenebilir.

    ayrıca, sıcak sıcak orjinalini izlemiş biri olarak trt'de izlediğim dublajlı halinin çok daha etkileyici olduğunu söyleyebilirim. dublajlı filmlerden itina ile uzak durmama ramen trt de izlediğim filmlerin tadının bambaşka olduğunu söylemek zorundayım.

    dipnot: kiefer sutherland duruşmada cruise'un sorularını bitirmesini takiben bir adet "jack bauer dikat dağılması" yaşıyor.


    (jjhhnn - 21 Ocak 2008 08:17)

  • comment image

    --- spoiler ---

    - bana bu kitapta yemekhanenin hangi sayfada olduğunu gösterir misin?
    -gösteremem efendim,
    -nasıl yani siz askerde yemek yemiyor musunuz???
    dank!!!,,,

    ---
    spoiler ---


    (on - 18 Eylül 2008 23:50)

  • comment image

    cnbc-e'de bu gece tekrar yayınlanan rob reiner filmi. son yarım saati ve jack nicholson'ın (yine) harika performansı tekrar tekrar izlemeye değer. tabii filmi izlerken sevgili yurdumuzu düşününce ne kadar uzak bir galakside olduğumuz daha iyi anlaşılıyor. bilmiyorum bizde bir bölükteki hoşlanılmayan bir askerin ortadan kaldırılmasını ve bunun soruşturulmasını (kurmaca bile olsa) film yapmaya değer bulan olur muydu? ülke düzenini darma duman eden, tarihi değiştiren, darbe yapanlarla ilgili doğru dürüst bir film bile yapılmış değil daha. mahkeme? güldürmeyin...


    (mandir - 19 Eylül 2008 01:17)

  • comment image

    sıf jack nicholson'ın aşmış oyunculuğu için bile seyredilebilecek film. film based on true story imiş. filmin senaristi aaron sorkin'in kız kardeşi gerçekten de orduda avukatmış ve guantanamoda 9 askerin saldırısına uğrayıp feci şekilde yaralanan (ama ölmemiş) bir askerin davasına bakmış. aaron sorkin'de olaydan çok etkilenip bunu senaryoya dökmüş. bu arada belirtmekte fayda görüyorum; code red marine corps tarafından hiçbir zaman kullanılmamış. onun yerine tercih ettikleri yöntem "blanket party" imiş. blanket party ne diyecek olursanız da askerin yatağından kalkmasına fırsat verilmeden sopayla veya yumrukla battaniye üstünden dayak yemesi diyebiliriz. buna en güzel örnek de full metal jacketda private pyleın gece uykusundan uyandırılıp yediği dayaktır.


    (venus - 19 Eylül 2008 09:25)

  • comment image

    cok guzel bir kadro cok guzel bir hikaye ve senaristlerin zekice tasarlanmis diyaloglarinin bir araya geldigi guzel bir filmdir.tom cruise ve kevin bacon arasindaki mucadele cok eglencelidir ve kafa yorar.


    (saintde - 20 Mart 2009 12:55)

  • comment image

    başrollerinde tom cruise, jack nicholson ve demi moore olan; amerika'nın küba sınırındaki bir birlikte öldürülen bir erin davasını konu alan başarılı bir film.


    (trenchkot - 13 Mayıs 2000 16:09)

  • comment image

    jack nicholson'ın aşmış oyunculuğuyla adeta özdeşleşmiş bir filmdir. hani adam öyle bir oynamış ki yerinde başkası olsaydı film nasıl olurdu yada olur muydu bilemiyorum...


    (kemalisturk1919 - 3 Nisan 2010 19:07)

  • comment image

    biz de genel kurmayı uyarıyoruz başlığını görünce aklıma düşen efsanevi repliğiyle hatırladığımdır. the vagrant'la tirada atıfta bulunurken "you can't handle the truth" kısaltmasıyla andığımızdır :

    --- spoiler ---

    col. jessep: you want answers?
    kaffee: i think i'm entitled.
    col. jessep: ""you want answers?""
    kaffee: i want the truth!
    col. jessep: ""you can't handle the truth!""

    son, we live in a world that has walls, and those walls have to be guarded by men with guns. who's gonna do it? you? you, lt. weinburg? i have a greater responsibility than you could possibly fathom. you weep for santiago, and you curse the marines. you have that luxury. you have the luxury of not knowing what i know. that santiago's death, while tragic, probably saved lives. and my existence, while grotesque and incomprehensible to you, saves lives. you don't want the truth because deep down in places you don't talk about at parties, you want me on that wall, you need me on that wall. we use words like honor, code, loyalty. we use these words as the backbone of a life spent defending something. you use them as a punchline. i have neither the time nor the inclination to explain myself to a man who rises and sleeps under the blanket of the very freedom that i provide, and then questions the manner in which i provide it. i would rather you just said thank you, and went on your way, otherwise, i suggest you pick up a weapon, and stand a post. either way, i don't give a damn what you think you are entitled to.

    ---
    spoiler ---


    (pacifica - 22 Aralık 2010 16:31)

  • comment image

    - do you want an answer?
    - i want the truth...
    - you cant handle the truth...

    repliklerini kulaklarda chinlatan film


    (ray kinsella - 7 Ocak 2003 19:30)

  • comment image

    yayın tarihi 2012 olsa hakkında 2853 tane entry girilecek bir filmdir. gösterişsiz arka plan, iyi oyuncular ve tabiki mükemmel diyaloglarla iyi bir film nasıl olur dersi verir.


    (bilimum - 4 Nisan 2013 15:53)

  • comment image

    iyice sakin kafayla izlenilmesi gereken film. aksiyon sahnesi hic barindirmasa da oldukça derin diyaloglarla beyninizi zorlar. isitilen her cumle , yarim saat dusunme sebebidir.


    (einemeinekeine - 2 Ağustos 2013 11:20)

  • comment image

    jack nicholson 'ın özellikle filmin son bölümündeki oyunculuğu unutulmaz. mahkemedeki mimikleri, kendini beğenmiş, alaycı, ukala tavırları, karşısındaki avukatı küçümseyişi, hakimden laf işittiği zamanki yutkunuşu...


    (ribbons - 12 Kasım 2003 14:07)

  • comment image

    çekilişinin üstünden 4 yıl sonra, türkiye'de birkaç iyi adam furyasının çıkışına en azından isim kaynaklığı yaptığı için değerlendirmesine eksilerden başlanabilecek film.

    sonra...

    filmin konusu değil de yapısı "yaşasın abd ordusu!!!" havasını yüksek doz barındırdığından itici gelir. çok yerde "onlar sayesinde rahat uyku uyuyoruz/uyuyorsunuz" mesajları döner - sonunda dahi.

    ama hadi bunu da geçelim - ki ilkini zaten geçelim de...

    akıcı film, evet. çok hızlı diyaloglar dönüyor ki kimisine yetişmek de zor bile olabiliyor, bilhassa başlarda isimleri bilmezken. bu sebeple sıkması zor, akıcılığı net ve de mahkemeli hemen her filmdeki gibi "hadi!" psikolojisini oluşturması kaçınılmaz. o yüzden izlemek güzel akşam geçirtir, öyle mükemmel film aranmazken hele.

    gelelim oyunculuklara, çok süper eleştirmenlik yapabiliyoruz ya her konuda:

    --- spoiler ---

    en etkileyici karakterin jessup ve dolayısıyla en etkileyici oyunculuğun jack nicholson'da olduğu gerçek. fakat bir detay da var ki, bu jack nicholson'ın en bilindik karakterleri. the shining'de de buydu adam, one flew over the cuckoo's nest'te de, chinatown'da da. konuşurken muhakkak arkada başka düşünceleri olduğunu hissettiren, planlar içindeki "çakal", ani parlamalarda o kaşlarından acayip destek alan fişek gibi bir muhterem.

    yani o yüzden bambaşka bi' oyuncunun şaşırtıcılığını söylerim ben, zerre etkileyici olmasa da. yok, tom cruise değil, o kadar sürprizli olamaz yorumum. kevin bacon. ilk gördüğümde kendisini, karakterinin ya direkt kötü ya da kötülerin tarafından olduğunu düşünmüştüm. tabii bu filmde net bir kötü yok, jessup dışında da neyse. sonra bu jack ross ve bizim "zıpır, dandik görünümlü ama aslında süper iş yapabilecek kapasitede ve bu durumu demi moore'un galloway'ince 2-3 görüşmede gizlice hissedilmiş" (klişeye gel) kaffee bir yerde buluşur ve durum değerlendirmesi yaparlar ya... orda jack ross "bak kendini sağlama al koçum. bunu arkadaşın olarak söylüyorum, ayağın kaymasın!" der ya... işte, normalde bir kevin bacon karakteri bunu diyorsa kesin jack nicholson karakteriyle ortak iş yapan - sadece avukatı olarak değil, ana işle alakalı -, kötü ne kadar şey varsa yanından ona bulaşmış birisi olmalıydı. arkadaşlık mı? hahayt! o da neymiş?! kaffee'yi bitiren jack ross olmalıydı. çünkü o kevin bacon.

    ama gördük ki sadece bir avukat ve de herkesin hakkını veriyor. çok ilginç. gel de şaşırma! böyle oyunculukta renklilik, kendini farklı yönde geliştirme, gösterme... hayranlık uyandırıcı. takdir edilecek buradaki!

    ---
    spoiler ---

    neyse işte, burdan kendisine hakkını veriyor ve jack nicholson'ı da gayet sevmeme rağmen kendisinde bu farklılığı görmekten daha memnun olduğumu da belirtiyorum. sen de türkçe öğren ve ekşi oku kevin. selamlar.

    ha bir de...

    --- spoiler ---

    deli gibi yağan yağmurda yürüyen galloway'in kendisinden yarım saat sonra yola çıkanlar yaklaşınca ıslanmaya başlamasına ve de kaffee'nin sebepsiz yere otomobili her zaman "drift" ettirerek kullanmasına da 90'ların ruhunu yansıtmalarından ötürü şapka çıkarıyorum!

    ---
    spoiler ---


    (narsimelus - 19 Ocak 2014 14:39)

  • comment image

    filmin açık ara en çarpıcı sahnesi davanın sonunda karara şaşıran askerler arasındaki şu diyalogdur;

    --- spoiler ---

    downey: ı don't understand... colonel jessup said he ordered the code red.
    galloway: ı know but...
    downey: colonel jessup said he ordered the code red! what did we do wrong?
    galloway: ıt's not that simple...
    downey: what did we do wrong? we did nothing wrong!
    dawson: yeah we did. we were supposed to fight for people who couldn't fight for themselves. we were supposed to fight for willy.
    ---
    spoiler ---

    bence imdb ilk 200'de falan olmayı hak eden bir film. underrated buluyorum.


    (esenboga - 8 Haziran 2014 14:08)

  • comment image

    2004 lakers pistons serisinde pistons taraftarlari bu filmi hatirlayarak bir pankart hazirlami$lardir. uzerinde "jack, you can't handle the truth" yazmaktaydi. cok ba$arili bir pankart bence.


    (agamemnon - 12 Haziran 2004 11:34)

  • comment image

    jack nicholson, tom cruise, demi moore, kevin bacon ve 24'ün süper kahramanı kiefer sutherland gibi ünlü isimlerin yer aldığı, hollywood sinemasının gelmiş geçmiş en gaz filmlerinden biridir. red code tanımının gözümüze sokulduğu bu filmde, rütbesi gereği mevcut konumunu istediği biçimde kullanma hakkına sahip olduğunu düşünen - buna inanan - küstah bir albayın*, evlat diye tabir ettiği avukat* tarafından nasıl alt edildiğini zevkten dört köşe izleyebilirsiniz ya da izlediniz; zira film 1992 yapımı.

    "we fight for the ones who cannot fight for themselves. we should have done the same for willie"


    (purple is bliss - 8 Şubat 2006 00:09)

Yorum Kaynak Link : a few good men