Süre                : 1 Saat 59 dakika
Çıkış Tarihi     : 17 Nisan 2014 Perşembe, Yapım Yılı : 2014
Türü                : Drama,Gizemli,Romantik,Bilim Kurgu,Heyecanlı
Ülke                : İngiltere,Çin,ABD
Yapımcı          :  Alcon Entertainment , DMG Entertainment , Straight Up Films
Yönetmen       : Wally Pfister (IMDB)(ekşi)
Senarist          : Jack Paglen (IMDB)(ekşi)
Oyuncular      : Johnny Depp (IMDB)(ekşi), Rebecca Hall (IMDB)(ekşi), Paul Bettany (IMDB), Cillian Murphy (IMDB)(ekşi), Kate Mara (IMDB)(ekşi), Cole Hauser (IMDB)(ekşi), Morgan Freeman (IMDB)(ekşi), Clifton Collins Jr. (IMDB)(ekşi), Cory Hardrict (IMDB), Falk Hentschel (IMDB), Josh Stewart (IMDB), Luce Rains (IMDB), Fernando Chien (IMDB), Steven Liu (IMDB), Xander Berkeley (IMDB), Lukas Haas (IMDB), Wallace Langham (IMDB), James Burnett (IMDB), Sam Quinn (IMDB), Sam Webb (IMDB), Chris Gartin (IMDB), Olivia Taylor Dudley (IMDB), Abe Bueno Jallad (IMDB), Lauren Sivan (IMDB), Laramie Cooley (IMDB), Nancy Jones (IMDB), Colin Jones (IMDB), Dylan Kenin (IMDB), Chad Brummett (IMDB), Antonio Del Prete (IMDB), Jon Kristian Moore (IMDB), John Trejo (IMDB), Matthew J. Berkovitz (IMDB), Darren P. Leis (IMDB), Donna Brown (IMDB), Richard Daniel Williams (IMDB), Zack Carpenter (IMDB), Christina Lancellotti (IMDB), Kristen Rakes (IMDB), Seth Adkins (IMDB) >>devamı>>

Transcendence (~ Evrim) ' Filminin Konusu :
Dr. Will Caster, yaptığı çalışmalar ile bir bilge, insandan daha üstün bir süper bilgisayar yapmaya girişir. İnsan beyninden daha üstün bir bilgisayar yaratılmasını istemeyen radikal bir grubun saldırısına uğrayacaktır. Başrolünde Johnny Depp'in oynadığı filmde Rebecca Hall ve Paul Bettany, Depp'e eşlik ediyor.


  • "= terminator + matrix + her + eternal sunshine of the spotless mind"
  • "kelimenin "deneyüstü" gibi gayet güzel bir karşılığı varken türkiye'de "evrim" ismiyle gösterime girecek film.(bkz: sen çok yanlış evrilmişsin kardeş)"
  • "her şey bir tarafa, bir kafeye yapılan fbi baskını sırasında dizüstü bilgisayarlarının ekranlarını kırmaya çalışarak olaydan yırtacağını düşünen hackerları bize göstermiş filmdir."
  • "hastalığa çare buldum, kirliliğe çare buldum, bir kadına derdimi anlatamadım."
  • "harika bir konu, nefis oyuncularla şahane bir başlangıç yapıp bok gibi biten filmdir. tıpkı hayat gibi."




Facebook Yorumları
  • comment image

    --- spoiler ---

    çöldeki kasabaya gidip merkezi kurana kadar güzel ilerliyor. sonra yönetmen koltuğunun arkasına yapıştırdığı post-itlerden hollywood zaman çizelgesine bakıyor ve birden dramatik son, romantizm, silah, patlama, duygusal an sahnelerinin daha çekilmediğini fark ediyor. zamanı da azaldığı için bunları son 20 dakkaya döküveriyor. aradaki mantıksal bağlantıyı da artık anlamayanlara bilgisayar virüsünü iğneyle kadına yükledik falan deriz bir şekilde gider diyerek kuruyor.

    halbuki orda girilebilecek ne kadar farklı güzel yollar vardı. adam tüm internetle, yani insanların birikmiş toplam bilgisiyle bilimi günde 100 yıl ileriye götürüyor, o sırada kadın artık dr.manhattan olmuş kocasını sorguluyor, gelişmek için insanlığımızı kaybetmeli miyiz falan filan bunları düşünürken bir anda yukardaki post-it yüzünden bir şeyler patlamaya başlıyor biri birine seni seviyorum hep beraber yaşayacağız diyor ve hooop the end.

    ---
    spoiler ---


    (kalaba - 3 Temmuz 2014 03:10)

  • comment image

    gerçekten enfes bir konusu var. daha önce işlenmemiş bir şey de değil konusu, ama sonuçta güzel ve etkileyici bir filme yol açabilecek bir konusu var filmin. elemanımız "tanrı mı yaratacaksın münafık?" diyen dinci tayfaca öldürülür ama bilinci ağa (web) aktarılır. internet de çevrimiçi olunca artık dünyanın her yerindedir. tıpkı tanrı/allah gibi. güzel bir konu. ama senaristin beceriksizliğinden bütün güzel fırsatlar, heyecan verici anlar kaçıvermiş. ortaya klişe mi klişe, soruları cevaplandırılamamış, neredeyse her şeyi havada kalmış, oyuncuların döküldüğü, karakterlerin oluşamadığı, hiçbir şeyin derinleştirilemediği, romantizminin kof olduğu, senenin en kötü filmi çıkmış. bu güzelim öykü keşke usta bir senariste teslim edilse ve o senarist bu dandik senaryonun üstünden geçip boşlukları doldurup hataları düzeltseydi. o zaman belki iyi bir film ortaya çıkardı.

    spoiler

    1) kate mara'nın güzelim "fake" sarı saçlarıyla başını çektiği terörist grup öyle kötü yazılmış ki bunlar, will'in mekanına saldırdıklarında ya da will'i kurşunladıklarında ya da will'in arkadaşını tehdit ettiklerinde ya da finaldeki sahnede vs vs bende hiçbir duygu uyandırmadılar. gerilmedim, heyecanlanmadım. çünkü filmin kötü tarafındaki bu elemanlar çok kötü bir şekilde yazılmışlar. onlar hakkındaki sorulara genel geçer, yüzeysel cevaplar verilip geçilmiş.

    2) will'in zihninin web'e aktarımı da bir hayli yüzeyseldi. hatta senarist o kadar tembel ki will'in web'e geçtikten sonra ortaya çıkan sorunları onarmasını will'e bırakmış. boş ver ya, bir de bununla uğraşmayalım, will zekidir, üstesinden gelir sorunların. bu tembellik filmin her yanına hakim. harbiden, will'in bilinci nasıl aktarılabildi? bir kaç kablo çektiler, will'in beynine kabloları yerleştirdiler, oldu bitti.

    3) cillian murphy, morgan freeman, paul bettany, kate mara kariyerlerinin en yüzeysel rollerinde karşımızdalar. murphy'nin replikleri 3-4'ü geçmiyor. freeman öyle bakıyor film boyunca. mara'dan terörist çıkmıyor dediğim gibi. depp eh işte. hall fena değil. ama will ile evelyn'de de fırsat tepilmiş. will doğru dürüst derinleştirilememiş. evelyn'in makineye aşkı da doğru dürüst işlenememiş. bunu iyi yapabilen her'ü izleyiniz. spike jonze, bir adamın bir makineye aşık oluşunu ve bundan doğan sorunları başarıyla anlatmıştı. burada yapılamamış.

    4) tabii her hollywood filmine yer verilen aksiyon da bu kez son 20 dk'ye sığdırıldığından tat vermiyor. ama burada da güzel bir sekans olduğunu belirtmeliyim. fbi'ın will'in adamlarına ateş ettikleri ama mekandan ötürü öldüremedikleri o sekans... başka bir yönetmen ve senaristin elinde heyecanlı ve eğlenceli hale gelebilirdi. burada film gibi kağıt üstünde güzel, filme taşındığındaysa berbat... ne heyecanlandım, ne de gerildim. sadece sıkıldım.

    5) boşluklar, saçmalıklar gırla... her yerde olan will'in fbi'ı engelleyememesi, kıçıkırık bir virüse yenik düşmesi vs onca saçmalıktan bir tanesi. boşluklara da yukarıda değindim aslında.

    spoiler


    (sherlock holmes 90 - 3 Temmuz 2014 23:46)

  • comment image

    "insanlar bilmediklerinden korkarlar" cümlesinin vücut bulmuş hali denilebilecek bir film. sıkılmadan, ilgiyle izledim. senaryodaki boşluklara rağmen anlamakta zorlandığınız detaylar yok. hikayenin sonunda ise kimilerinin paranoyakça dusuncelerinin aksine aslında eşinin hayalini gerçekleştirmek isteyen bir zekadan bahsetmek mümkün.

    sonuçta ana fikir ; insanlar bilmediklerinden korkarlar...


    (redsea - 6 Temmuz 2014 03:35)

  • comment image

    gayet izlenebilitesi olan bilim kurgu film.

    --- spoiler on ---

    özetle tüm dünyanın yemyeşil, suların doğanın tertemiz olduğu insanların barış içinde yaşadığı azcık robotlaşmış
    bir dünya mı tercih edersiniz (cennet böyle birşeydir muhtemelen inananlar için) yoksa ışid gibi oluşumları
    barındıran şu anki dünyamı.

    --- spoiler off ---


    (exenic - 6 Temmuz 2014 04:32)

  • comment image

    en guzel romantik filmler bilimkurgu filmleridir tespitimiz bir kere daha doğrulayan film.
    felsefesi kurgusu ve oyunculuklari ile gayet başarılı bir film. sıfır beklenti ile hakkında bir sey okumadan fragman izlemeden izledim. zamanin nasil geçtiğini anlamadim.

    en sevdiği tur bilimkurgu olan biri olarak beni gayet guzel tatmin etti.


    (sour - 6 Temmuz 2014 22:04)

  • comment image

    3 arkadasimla izledigim ve sadece benim begendigim film. konu ve oyuncular iyi ancak konunun islenisi maalesef olmamis. cok daha iyi bir film olabilirmis.
    --- spoiler ---

    gercekten isler sarpa sardi sanmistim ama en basindan beri sadece asik oldugu kadinin istedigi dünyayı yaratmaya calıstigi ortaya cıktı. ne ask..
    ---
    spoiler ---


    (chezsoi - 7 Temmuz 2014 01:40)

  • comment image

    her şey bir tarafa, bir kafeye yapılan fbi baskını sırasında dizüstü bilgisayarlarının ekranlarını kırmaya çalışarak olaydan yırtacağını düşünen hackerları bize göstermiş filmdir.


    (enfarktus - 10 Temmuz 2014 12:33)

  • comment image

    bu filmin konusunu işlemek için 2 saatten fazlaya ihtiyaç var , serisini yapsan olmaz. çok ucu açık bir o kadar da tahmin edilebilir olması senaryoyu düşürüyor. konu aşırı derecede mantıklı ve insanın algısını , hayal gücünü geliştirici bir sürü konu var bu bakımdan tebrik etmek lazım, böyle bir film lazımdı. film kötü ya da iyi mutlaka izlenmesi gerek kısaca.


    (master of lightsabers - 11 Temmuz 2014 23:33)

  • comment image

    bilim kurgu gibi bilim kurgu. hollywood sosunu, klişeleri salla bir yana, kuantum bilgisayarların nasıl kullanılabileceğini henüz nasa ve google da öğrenmeye çalışıyor (bkz: d-wave). fazlasıyla tatmin edici bir film.


    (exdp - 21 Temmuz 2014 23:17)

  • comment image

    çok enteresan film. ancak bu enteresanlık ne yazık ki iyi anlamda değil.

    bir filmi izlersiniz de böyle bittikten sonra garip bir olmamışlık, bir yerlerde bir eksiklik hissi alırsınız ya hani, hah işte nasıl başardılarsa ben ömrümde ilk defa bir filmde 1.dakikadan itibaren bu hissi yaşadım. sanki zorla çekilmiş, johnny depp zorla oynamış, hikayeden vazgeçmişler ama yine de çekmişler gibi enteresan bir hisle izliyorsunuz filmi. çünkü hiçbir karakterin, buna ana karakterler de dahil detayı yok filmde. yalap şalap konuya, konudan da yalap şalap finale gidiyorsunuz.

    depp'i severiz sevmesine ama yaratılan karakter nedeniyle o kadar oyunculuktan yoksun bir hali vardı ki, filmin hiç içine giremiyorsunuz. morgan freeman da sete geçerken uğramış, oradakilerin hatrına sahnelerde rol almış gibi. wally pfister ne yazık ki nolan'ın yanında iyi işler çıkarsa da, kendi başına koltuğa oturduğunda sıçıp sıvamaktan öteye gidememiş ilk denemesinde. yazık etmişler filme.

    --- çok da spoiler değil de yine de spoiler ---

    teröristler var ne bok oldukları belli değil. hiçbir karakterin detayı yok. üç kuruşluk bir amacı dayamışlar ama altyapısı yok. yorumu yok. kimin kim olduğu, neyi neden yaptığı belli değil. üç beş diyolog ile kurtarmaya çalışmışlar ama olmamış haliyle.

    johnny depp'in karakteri filmin ana karakteri güya. iki masa başında formül kastı, bir iki konuşma yaptı, yalap şalap öldü, yapay zeka oldu falan derken insan halindeki karakterle ilgili bir altyapı olmayınca izleyicide yapay zekanın karakteri de çok havada kaldı, çok tatsız tutsuz, yavan bir yemek oldu.

    filmin sonlarında terörist tayfa ile devlet el ele veriyor mesela. devlet kim, nereden geldi, waşingtona söylediler de üç tane havan topuyla destek mi yolladı. o fbi ajanı ne sik yiyor falan hiçbir şey net değil. ben hayatımda bu kadar yüzeysel film görmedim.

    halbuki işlenilen konu muazzam. yapay zekadan korkan insanoğlunun, bu korkusu neticesinde yapay zekayı canavarlaştırarak, dünya üzerindeki bütün teknolojiden vazgeçmesi, ama aslında bu yapay zekanın insan yok ediciliğinden çok daha ileride bir algı ile evreni sahiplenmesi ve yeniden canlandırmasını konu alıyor. böyle anlatınca çok güzel değil mi? ancak şunu filmden çıkarmak sadece bireylerin başarısıdır. filmin değil. ben hayatımda böyle piç edilen konu görmedim. göremem de herhalde. bundan sonra ne gözel konuymuş piç etmişler derken kıyaslamam bu film olacak.

    --- spoiler ---


    (bir fidandim derildim - 29 Temmuz 2014 02:00)

  • comment image

    iyinin nerde bittiğini sorgulayan film.

    --- spoiler ---

    filmde will'in başardıklarına bakarsak kendisi artık insanlığı aşmış durumda. insan olan yakınlarının kendisinden tırsmalarının sebebi de onu anlayamamaları. onu bir tür tehdit olarak görmeleri. yani insanlara mutlak gelişim sunulsa bile olayı kendi seviyelerinde değerlendirip 'bu bizi köleleştiriyor' tribine giriyorlar.

    evelyn'in will'den duygularını göstermesini istediği sahneyi düşünün: sen ben bir insanı ancak suratına bakarak değerlendiririz, will ise hormonlarına kadar inceleyebiliyor. teknik açıdan senin benim karşımızdaki insanın suratına bakarak duygularını anlamaya çalışmamızdan farkı yok. ama evelyn bundan hoşlanmıyor. çünkü kendisinden her alanda üstün bir zihnin varolması fikrini algılayamıyor ve kendi duygularına bağlı kalıyor.

    film daha iyi olabilirmiş ama bir çok açıdan başarılı, sunmaya çalıştığı benlik anlayışı, insan zihninin yetenekleri gibi konuları işlemesi falan güzel.
    ---
    spoiler ---


    (darklydarkened - 3 Eylül 2014 00:41)

  • comment image

    imdb puanına bakmaksızın mutlaka izlenmesi gereken; son zamanların en iyi bilim-kurgu filmlerinden olan, underrated yapım.

    --- spoiler ---

    makinalar ilk defa bir filmde iyi çıkıyor lan. her filmde bilgeyi oynayan morgan freeman'da ilk defa yanılan ve hata yapan adamı oynuyor.

    ---
    spoiler ---


    (veritaserum42 - 14 Eylül 2014 13:31)

  • comment image

    süper bir fikrim var hadi bunu piç edelim filmlerinden. ama yine de ilham vermiyor değil. veriyor. özellikle klonlar ile ilgili yaptığım birkaç araştırmadan sonra film bana hem onu hatırlattı hem de olaya değişik bir açıdan bakmamı sağladı. ve tabiki filmin bu klon konusuyla alakası yok.


    (sklenmiyendahi - 13 Ekim 2014 06:34)

  • comment image

    harika bir konu, nefis oyuncularla şahane bir başlangıç yapıp bok gibi biten filmdir. tıpkı hayat gibi.


    (miocaro - 23 Ekim 2014 00:29)

  • comment image

    1995-2005 arası 10 senelik kesimde, rahat bi kaç öss birincisi odtü eee'ye girmiştir.. hepsine şu an bakın.. amerikada, ya da avrupanın sayılı merkezlerinde nanoteknoloji ya da data mining ya da ai konusunda çalışıyolar.. hepsi eli yüzü düzgün, zekalarıyla gittikleri yerlerde de sıyrılmış kaliteli insanlardır.. adlarını yazınca çıkan yayınlar ya da reviewe yolladıkları makaleler, fb'daki fotoğraf sayılarından fazladır..

    gene gidin 1995-2005 arasına odtü genetiğe bakın.. şimdilerde gene amerika ve avrupanın sayılı merkezlerinde phd ya da post doc kasıyo, eşlerine dostlarına hayatlarından şikayet edip 'keşke tıp yazaydık lan' diyolardır.. kaliteli ortamları vardır hepsinin.. muhabbetleri çekilir, insana doluluk hissi katar.. evet bi çoğu meyve sinekleriyle uraşır ve zamanla, o kadar spesifize olmaktan ve lab.da çalışmaktan ana fikri kaçırırlar.. yaptıkları şeyin neye hizmet ettiğini, bilim denen ucu bucağı olmayan ve şahsıma dünyada en huzur veren şeyin, neye yaradığını bazen kaçırırlar..

    bazen de, bilime az çok eli değmiş her insan gibi; hepimize bi his gelir.. en ufak bi proteinden, koskoca bi evrenin yaradılışındaki milyonlarca basamaktan birini bilmek.. bi konuda uzman olmak.. ve nihayetinde yaratılışımızı anlamak.. yaradılış neden bu kadar önemlidir ki? lan siktiğimin toz bulutundan mı oluştuk, karbonlarla nitritler üst üste alt alta tepişti de mi oluştuk? who cares.. mühim olan burdayız..

    insan, bu gibi işlere kafayı yordukça, evrime inandıkça; kendisinin bi hayvandan farkı kalmadığını görüyo.. en primitif isteklerimizle kabul ediyoruz kendimizi.. evet kadınlar, erkeğin gücünün altında olmaktan haz alır.. evet, en salon erkeği adam bile, kendisine geyşa olacak bi kadından etkilenir.. evet, hormonlardan ibaretiz.. evet, seks yapmak için yaşıyoruz.. evet, beyin denen şey hudutu olmayan bişi.. akla gelen görüntüler, anlık anımsamalar, çağrışımlar, sanat, rüyalar.. ucu bucağı olmayan bi düşünsel düzlemde, birbirimizle ve evrenle iç içe yaşayan, elektrik üretip nöronların sinapslarıyla varlığımızı idame ettiren et yığınlarıyız..

    tanrı neden mühimdir? günümüzde tanrımız kim? google mı? bir veri tabanından fazlası, herşeyi bilen ve bütün dataların yüklü olduğu o müthiş veritabanından fazla bi güç varmıdır? güç bilgi çağında, bilgiyse en basitinden bi arama motoru bile, etrafımızdaki bi çok figürden daha çok tanrı figürü olmaya haketmez mi?

    çok uzağa gitmeye gerek yok.. lab.lardaki fotometrenin sonuçlarından, pcr bantlarından kafayı biraz çektik mi görücez.. varoluşumuzu anlamak, yok oluşumuzu engellemenin yolunda ço kmühim bi anahtar olduğu için bizi böyle enterese ediyo..

    tanrı denen şey, bir enerji olarak algılanıyo.. düşüncelerin önemi, sezi ve okultizmin değeri; teknoloji arttıkça azalacağına kat be kat artıyo..

    hayırlısı denen cümleyi, 'iyi ki olmamış lan hiii' dediğimiz şeyler yaşayınca anlıyoruz.. anlıyoruz ki, tesadüfe yer bırakmayacak kadar sistemli bi yerde yaşıyoruz.. anlıyoruz ki, sokakta uçuşan yapraklar değiliz.. rotamız var.. kendi küçük felaketlerimiz ve mucizelerimiz içinde, çok azımıza daha büyük şeyler anlama fırsatı veriliyo..

    bu film, sadece bu hislere gark ettiği için bile mutlaka izlenilmeye değer.. aşk, melankoli, sikindirik arabesk hayatların arasında; bilim pırıltısı yağdırdığı için nöronlarımıza.. sevilen bi kişiden geriye ne kalacak? o kişinin bedenini mi özlüyoruz yoksa onla konuşmayı mı? tanrı.. sonsuzluk.. sevginin gücü.. teknolojinin hudutları..

    bütün hepsini harmanlayıp bi film yapmaya çalışmışlar.. inceptionı izlerken aldığım o tad, fight clubın sonundaki şaşkınlığımdan o kasım ayında titrememe rağmen giymeyi unuttuğum ceketim, matrixten çıkıncaki kendimi bilime verme gazım.. hepsini birleştirdi..

    evet bariz hataları var, evet görüntüleri çok iyi değil, evet depp çok yaşlanmış ahı gitmiş bahı kalmış.. ama bir film, bana tanrımı ben mi yaratıyorumu düşündürüyosa; o dedi bu dedinin ötesinde, yıldızlara bakıp 'lan bişi var bu dünyada, bu yaşamda bişi var ve çözmeye uğraşıcam' dedirtiyosa.. sevgiliyi, bugun ne giysemi, hatta o akşam buluşacağın bi dolu adamı unutturup, biraz kendinle kalıp düşünmeyi istetiyosa.. o filmi ben izlerim..

    hatalarını da bulanı sikerim.. bu filmde en azından, hata bulunacak bi senaryo var.. izlerken çok yoğun hisler yaşatmak kolay.. koy oraya bi aşk hikayesi, herkes kendi hayatından bişi bulsun.. acı hissettir, aşk hissettir, anımsat bişileri.. onların hepsi çok kolay.. hele türkler için, çoook kolay.. ama düşündürmek.. yani bu halkın en az yaptığı eylemi yaptırmak.. bu mesele..

    ve bu film düşündüren bi filmdir.. helal olsun yapanlara.. tabii ki türün daha iyi çalışılmış dizileri/ filmleri vardır.. benim de aklıma geliyo futuristik ve daha iyi olan bi dolu yapımlar.. ama bu film aynı zamanda bi gişe filmi.. morgan freemanın johnny deppin filmi.. piyasa filmi yani anlayacağın.. ona rağmen, çok cürektar, çok alternatif, çok güzel.. bayıldım..


    (semrin - 28 Ekim 2014 06:03)

  • comment image

    sartre’de özgürlüğün kökenini ifade eden terim; kişinin varlığını yetenekleriyle, yapabilecekleriyle tanımlama yetisi; seçimlerimizle, planlarımızla, hırslarımız ve hayallerimizle geleceğimizi sürekli olarak yaratmamız, şekillendirmemiz, tayin etmemiz.


    (pan - 16 Ekim 2005 18:30)

Yorum Kaynak Link : transcendence