alt beyni üst beyni altüst edici alıntılarla izah eden film

--- spoiler ---
-our brains are very old. from a neurologist's point of view, no one is entirely human.
-i once knew this doctor, a neurologist. and he told me that we don't have one brain. we have three. one that is human, built over another that is mammalian, built over yet another that's reptilian. (digitürk çevirgenleri reptilian kelimesini vampir diye çevirmişti emme)
--- spoiler ---

(daphne - 12 Aralık 2008 18:38)

cine5 jude lawın oynadıgı,şu an orjinal adını hatırlıyamadiğim filmi timsah gozyaslari adiyla gostermişti vakti zamaninda..
jude abi kana duydugu ihtiyac yuzunde beraber oldugu hatunları aort damarından harcayan vampir kisveli bi şahsiyeti canlandırmaktaydı...sonradan a$ık oldugu hatunu olduremediginden duygusal bi buhranla bitivermişti film..
gusel ve bitirici bi eserdi netekim.

(islak kopek - 2 Ağustos 2002 18:09)

1998 yılında yapılmıştır, bu sayede sarı çük jude law'ın körpe dönemlerini görme şansını vermiştir.

--- spoiler ---
interview with the vampire ile birlikte belki de en karakter sahibi, tarz sahibi vampiri izlediğimiz filmdir. (aslında film içinde vampir kelimesi falan da geçmiyor ya neyse)

jude law'ın ambidextrous olması, soğukkanlılığı, dingin konuşması, çizdiği resimler, kadınlarla tanışma yöntemleri tam da "ölümsüz olsam ben de böyle olurdum" dedirtecek cinstendir. hele bir de sevgilisini öldürmeden önce yatağın altına kan damlamasın diye naylon sermesi güzel şeylerdir.
ancak aşık olması yakışmamıştır. hadi madem aşık oluyorsun elin elma götlü asyalısına değil de doğru düzgün birine ol. olmadı be üstat... son ana kadar bekledim lan aslında aşık değil ama karıyı daha da azdırıp öyle verecek ayarı diye ama yalan oldu, aşk kazandı.

polisle girdiği diyaloglar ise dikkatle dinlenmelidir, çok mühim hayat dersleri vardır.
--- spoiler ---

(violent - 25 Haziran 2009 19:53)

az önce goldmax'te seyrettiğim, güzel dialogları olan film:
when i was a boy,
i fell out of a tree.
but i managed just
to grab a branch.
i hung there
for a long time, terrified
the silence...
then the pain
in my arms...
and the blood pounding
in my ears.
and then, i fell.
i don't remember
what happened
when i hit the ground.
all i can remember now...
is the agony
of holding on...
and the wonderful feeling...
wonderful...
of letting go.

(alacalikedi - 9 Mart 2010 01:25)

jude law ve elina lowensohn ba$rollu po chih leong filmi. osman a$ka susami$, kizlari kolay ba$tan çikaran çapkin bir vampirdir diyerekten zeytinvari bir tanimla giresim geldi. ancak bu kadar basite indirmek de olmaz, biraz fazla uzun olsa da estetik açidan $ahane bir a$k destani olmu$.

(spleen - 2 Mayıs 2003 18:26)

timsah gözyaşları dökmenin ne demek oldugunu tam anlamıyla anlatan bir filmdir. jude law ın o beyaz teni , mavi gözleri, masum yüz ifadesi, romantik sözleri ve gizemli havasına aşık olan ( ben de) kadınların kanını dökmesi ve insan vücudundan dökülen kanın yarattıgı elektrikle bir insanın nasıl tatmin olduğu ayrıntılı olarak işlenmiştir.
(bkz: timsah gözyaşları)
(bkz: acımak)

(keanu - 6 Kasım 2003 06:15)

üşenmeyip şöyle bir çevirisini yaptığım feci etkileyici şiirimsi:

çocuktum,
ağaçtan düştüm bir gün.
tam düşerken son anda
bir dala tutunmayı başardım.
asılı kaldım orada
uzun sürdü, çok korktum
sessizliğin ortasında...
bir de o acı
kollarımdaki kramplar...
kalbim kulaklarımda
atıyordu sanki.
sonra...
sonra düştüm.
hatırlamıyorum
ne olduğunu
yere yapıştığımda.
şimdi tek hatırlayabildiğim
o dala tutunmanın
verdiği ızdırap
ve bırakmanın verdiği
o harika,
harikulade duygu.

edit: imla

(alacalikedi - 26 Ekim 2014 02:23)