Süre                : 1 Saat 33 dakika
Çıkış Tarihi     : 21 Kasım 2003 Cuma, Yapım Yılı : 2003
Türü                : Döküman,Cinayet
Taglar             : Ölüm cezası,avukat,Mahkeme,Hapishane,röportaj
Ülke                : İngiltere,ABD
Yapımcı          :  Lafayette Films , Channel 4 Television Corporation
Yönetmen       : Nick Broomfield (IMDB), Joan Churchill (IMDB)(ekşi)
Oyuncular      : Aileen Wuornos (IMDB)(ekşi), Nick Broomfield (IMDB), Terry Humphreys-Slay (IMDB)(ekşi), Leitha Prather (IMDB), Shirley Humphreys (IMDB)(ekşi), Joe Hobson (IMDB)(ekşi), Steve Glazer (IMDB)(ekşi), Dawn Botkins (IMDB), Arlene Pralle (IMDB), Tyria Moore (IMDB), Muriel Blount (IMDB), Danny Caldwell (IMDB), Jerry Moss (IMDB), Michelle Chauvin (IMDB), Dennis Allen (IMDB), Jesse 'The Human Bomb' Aviles (IMDB), Dick Mills (IMDB), Brian Jarvis (IMDB), Joan Murray (IMDB), Jeb Bush (IMDB), Diane Wuornos (IMDB), Lynn Gordon (IMDB), Patrick Fraser (IMDB), Sterling Ivey (IMDB)

Aileen: Life and Death of a Serial Killer ' Filminin Konusu :
Aileen: Life and Death of a Serial Killer is a movie starring Aileen Wuornos, Nick Broomfield, and Terry Humphreys-Slay. This documentary looks at Aileen Wuornos convicted of killing 7 men while working as a prostitute in Florida....


  • "ekşi sözlük'ü yerinden sarsan muazzam çalışmama konu olmuş güzel insan..(bkz: biseksüel ünlüler)"
  • "(bkz: monster)(bkz: charlize theron)"
  • "aslında sevgilisinin adı tyria mooredur. ama filmde selby wall ismiyle canlandırılmıştır bu kimse. hala hayatta oldugundan kaynaklanıyor olsa gerek. *"
  • "öfkesinde sonuna kadar haklı olduğunu düşündüğüm kadın.."




Facebook Yorumları
  • comment image

    ilişkiye girdiği 7 kişiyi öldürdüğü iddia edilen wuornos'un öldürdüğü belirlenenlerden ikisinin cesedi bulunamadı.

    idama mahkum edilen wuornos'ın, öldürdüğü kişilerin cesetleri ormanlık araziye sakladığı biliniyor. abd'nin ilk kadın seri katili olma özelliğini taşıyan wuornos'un hayatı beyaz perdeye aktarıldı. seri katili oynamak için kilo alan aktris charlize theron, monster isimli bu filmdeki rolü ile ocar aldı. ''kanlı kontes'' olarak ün yapan ve tarihteki en acımasız kadınlardan biri olarak bilinen elizabeth bathory'nin, yaşadığı 1560-1614 yılları arasında 600'den fazla genç kızı öldürerek kanını içtiği çeşitli kaynaklarda yer alıyor. öldürdüğü kişilerin kanıyla banyo yaptığı şeklinde rivayetler de bulunan batrory'nin hayatı, ''eternal'' adlı filmle beyaz perdeye aktarılmıştı.


    (kara ayin - 4 Kasım 2007 22:48)

  • comment image

    hitchhiker serial killer(otostopçu seri katil)

    "ben masumum. umarım size de tecavüz ederler bok çuvalları"
    "onların paralarını çaldım, onları öldürdüm ve yine yapacağım ve başka birini öldüreceğimi biliyorum çünkü uzun süre insanlardan nefret ettim."
    "yaptığım her şeyin altında korkunç bir öfke yatıyor. idam edilmem gerek çünkü eğer hapisten çıkacak olursam yine cinayet işlerim."
    tam adı "aileen carol wuornos" olan ve abd'nin en ünlü kadın seri katillerinden biri olarak görülen eşcinsel, hayat kadını. 1989-1990 yılları arasında cinsel ilişkiye girdiği bazı kişileri öldürdüğü, ve cesetlerini ormanda sakladığı ortaya çıkmıştır. 7 kişiyi öldürdüğü iddia edilse de, iki kişinin cesedi bulunamamış ve wuornos 5 kişiyi öldürmekten yargılanmıştır.
    çoğu kişiye göre amerika’nın ilk kadın seri katili çoğu kimseye göre de yalnızca şiddet gördüğü için vahşileşen bir kurbandır. kişilik gelişiminde "nurture" çıkmazının etkisi söz konusu olduğunda, bariz bir bicimde "nurture" yani yetiştirilme şartlarının olağan dışılığını ispatlayacak bir hayatı olmuştur aileen wuornos'un.
    anne babası doğmadan önce boşanır. babası daha sonra çocuk tacizinden suçlu bulunur ve hapishanede kendini asar. aileen henüz altı aylıkken annesi bir not bırakıp çeker gider. büyükannesi ve büyükbabası bakımını üstlenir. ancak on üç yasındayken tecavüze uğrar, gayri meşru bir çocuk dünyaya getirdiği için o evden de kovulur. hayatta kalmak için hurda bir arabada barınır, para için fahişeliğe baslar, uyuşturucuya alışır, çoğu zaman da ortalıkta sarhoş olarak gezer.
    yine de yirmi yaşındayken yetmiş yaşında bir adamla evlenmeyi başarır ama kocasını bastonla dövdüğü için evliliği sadece bir ay sürer.
    nihayet 1986 yılında hayatinin aşkı tyria moore adında bir lezbiyenle karşılaşır. dört sene beraber yasarlar. ancak wuornos'a en son darbeyi de sevgilisi vurur ve yakalandıktan sonra aleyhine tanıklık eder.
    mahkeme kararıyla aralık 1989 ve kasım 1990 arasında toplam 5 kişiyi öldürmekten suçlu bulunur ve ölüme mahkum edilir. rivayete göre, kararı duyunca "ben masumum. umarım size de tecavüz ederler bok çuvalları" diye bağırmıştır.
    önceleri öldürdüğü insanların kendisine saldırdığını öne süren wuornos, idamdan hemen önce ise "yaptığım her şeyin altında korkunç bir öfke yatıyor. idam edilmem gerek çünkü eğer hapisten çıkacak olursam yine cinayet işlerim." diyerek suçunu itiraf etti.
    wuornos, 9 ekim 2002 çarşamba günü idam edilmiştir.
    2003 tarihli monster filmi dışında 1993 yılında new york film festivali'nde bir bolumu gösterilen aileen wuornos: the selling of a serial killer isimli bir belgesele de konu olmuştur. gilles de rais, yani mavi sakal’in kadın versiyonu sayılan bir kara dul olmadığı, yani belli bir motif ve amaç doğrultusunda kurbanlarını ortadan kaldırmadığı için çoğu profil uzmanına göre bir seri katil sayılmasa da kesinlikle gelmiş geçmiş en soğukkanlı katildir.
    hakkinda film:

    1-monster charlize theron and christina ricci
    2-aileen: the life and death of a serial killer

    3-aileen wuornos: the selling of a serial killer


    (livia - 6 Mayıs 2008 17:43)

  • comment image

    idam edilmeden hemen bir gün önce vermis oldugu röportajda idam edilmenin kendisi icin bir mahsuru olmadigini, sanki günlük bir olaymis gibi ifade edebilen son derece sogukkanli, bakislari ve mimikleriyle karsisindaki insani korkutabilen fin asilli amerikali seri katil...eger yakalanmamis olsaydi büyük ihtimalle daha cok kisinin canina kiyardi bu kadin...


    (tanrinin eli - 6 Şubat 2009 12:51)

  • comment image

    abd'nin ilk kadın seri katili.

    çoğu seri katil gibi işlediği cinayetleri zevk ve takıntıları yüzünden yapmamıştır. içinde taşıdığı büyük nefret ve para yüzünden yapmıştır.

    bir çocuk tacizcisinin kızıdır. babası hapishanede intihar ederken, annesi de o altı aylıkken bir not bırakıp gitmiştir. on üç yaşında tecavüze uğramış çocuğu doğunda büyük annesi ve büyük babası tarafından evden atılmıştır. eski bir arabada sarhoş bir şekilde yaşamını sürdürmüş sonra da fahişeliğe başlamıştır. yaşlandıkça kazandığı para yeterli olmadığı için öldürmeye başlamıştır.

    bilinen en soğukkanlı seri katillerden biridir.


    (turkce konusan uzayli - 6 Temmuz 2012 16:39)

  • comment image

    tam adı "aileen carol wuornos" olan ve abd'nin en ünlü kadın seri katillerinden biri olarak görülen eşcinsel, hayat kadını. 89-90 yılları arasında cinsel ilişkiye girdiği bazı kişileri öldürdüğü, ve cesetlerini ormanda sakladığı ortaya çıkmıştır. 7 kişiyi öldürdüğü iddia edilse de, iki kişinin cesedi bulunamamış ve wuornos 5 kişiyi öldürmekten yargılanmıştır.
    avukatının, wuornos'un çocukluğunda uğradığı cinsel taciz ve kötü muameleyi, ve zihinsel özrünü, kararı hafifletici unsur olarak öne sürmesi ise hakimi ikna etmemiş, kadın sevgilisi selby wall aleyhine tanıklık yapmış ve wuornos idam cezasına çarptırılmıştır. önceleri öldürdüğü insanların kendisine saldırdığını öne süren wuornos, idamdan hemen önce ise "yaptığım her şeyin altında korkunç bir öfke yatıyor. idam edilmem gerek çünkü eğer hapisten çıkacak olursam yine cinayet işlerim." diyerek suçunu itiraf etti.
    wuornos, 9 ekim 2002 çarşamba günü idam edilmiştir. son sözleri ise şunlar olmuştur;
    "i'd just like to say i'm sailing with the rock and i'll be back like independence day with jesus, june 6, like the movie, big mothership and all. i'll be back."
    hayatı bir diziye ve monster adlı bir filme konu olan wuornos'u filmde charlize theron canlandırıyor.

    http://www.spiegel.de/img/0,1020,215072,00.jpg
    http://www.radikal.com.tr/…001/07/03/haber_6771.php
    http://www.beyazperde.com/haber/4356


    (oxibrinth - 5 Aralık 2003 20:53)

  • comment image

    aslında sevgilisinin adı tyria mooredur. ama filmde selby wall ismiyle canlandırılmıştır bu kimse. hala hayatta oldugundan kaynaklanıyor olsa gerek. *


    (kimberleyyy - 6 Mayıs 2004 19:09)

  • comment image

    monster ile onun hayatı anlatılmasına ragmen, kendisi gölgede kalmış insandır zannımca. sözkonusu filmde, "hollywood starı" olarak tanımlayamayacağımız kimseler oynamasaydı , aileen wuornos üzerine yoğunlaşma ihtimalimiz daha yüksekti sanki. (bkz: the magdalene sisters)
    "onların paralarını çaldım, onları öldürdüm ve yine yapacağım, ve başka birini öldüreceğimi biliyorum çünkü uzun süre insanlardan nefret ettim." şeklinde bir açıklaması vardır
    idam kararı açıklandıktan sonra da jüriye "benim için söyledikleri her şey tamamen yalandı [...] tamamen aklım başımdaydı ve uyuşturucu almamıştım" diye bağırmıştır.
    korkunç bir çocukluk, aynı derece korkunç bi ergenlik dönemi, ardından şiddetin doruğunda bir taciz (ki 2inci taciz oluyor bu aynı zamanda) ve tabii ki kayışın kopması.

    (dandik çevirmelerle dolu bi entry olup, ciddi anlamda yapılmış sinema eleştirileri falan da içermemektedir. filme dair kısım sadece bir izleyenin fikridir. salondan çıkınca kamerayı dayarlarsa söylenebilecek türden bir şeydir.)


    (kimberleyyy - 13 Mayıs 2004 23:51)

  • comment image

    "ben masumum. umarım size de tecavüz ederler bok çuvalları" sözüyle kim olduğumuzu seçemediğimizi çok güzel vurgulamış seri katil. cinayet olaylarında sürekli katile bir öfke boşaltılır, "canavar", "asacaksın bu şerefsizleri", gibi gibi. fakat o katillerin hiçbiri katil olmayı seçmemiştir. insanları o kötü rolüne sokan yine insanlardır, kötülüğün de bir tanrısı, kötülüğün de bir ademi vardır. ilk katilimize kabil diyelim, şimdi sorun ki, kabil ve habil kendi başlarına bırakılsaydı, tanrı araya girip ortalığı karıştırmasaydı, kabil hiç katil olur muydu? olmazdı, çünkü kabili kötü kılacak bir yontma yaşanmamış olurdu. yüzyılımızın en büyük yanılsaması, 'özgür irade' yanılsamasıdır. en başta, biz sadece boş bir tabloyuz, genler ve yaşantı gibi farklı ressamlar gelip tabloyu çizmeye başlıyor. ve farkındalığımız, sadece bu ressamların gözleridir. tabloyu(kendimizi) ve ellerimizi izliyoruz, ama bunları yöneten biz değiliz. nereye bakacağımıza ressam karar veriyor, neyi göreceğimize ressam karar veriyor, ne yorum yapacağımıza ressam karar veriyor, ressam olduğumuzu zannetmemizi o sağlıyor. ve başka tabloların ressam gözleri bize bakıp şunu söylüyor, söylettiriliyor: "şerefsiz". halbuki ne bunu söyleyen iradesiyle söylüyor, ne de söylediği kişi iradesiyle 'şerefsiz' oluyor.

    aileen böyle bir durumda, o kurduğu cümle ile şunu söylüyor aslında: "hepimiz kuklayız, ben sadece ipleri görebilen bir kuklayım."*

    her katil, aslında bir maktuldur. düşünsenize askerlerin, öldürmeye iten, vicdanlarını söndürme aşamalarını. nazilerin yahudilere karşı tiksindirme ve öfke uyandırma propagandalarını: "şu heriflere bir bakın! bit kaynayan sakallar! kirli, pörtlek kulaklar, kokuşmuş yağlı kıyafetler... yahudiler genelde hoş olmayan mayhoş bir koku bırakırlar. iyi bir burnunuz varsa yahudileri koklayarak tanıyabilirsiniz." eğer bu insanların kendi başlarına öldürmeyi seçtiklerini inanıyorsanız, çok yanılıyorsunuz bayım..


    (neroem9 - 21 Ekim 2014 03:29)

  • comment image

    bir kaç pisliği temizlediği için cezalandırılmış kadın. peki temizlemediği pislikler için ödüllendirmek gerekmez miydi? şu sex işcileriyle yatıp kalkan herifler tecavüzcüden başka nedir? sırf onlar parayla birilerine tecavüz edebilsin diye değil mi zavallı kız çocuklarının maruz kaldığı mide bulandırıcı tuzaklar.

    artık kadınları kafeslemekten vazgeçmeli insanoğlu. erkeğin hastalıklı yapısını sorgulamaya ve düştüğü hastalıklı durumu yok etmeye uğraşmak gerek. yoksa kadın daima susan, boyun eğen ve dünyada hep ezilen, fikri sorulmayan, kendini var edemeyen, onun bize getireceği barışcıl yapısından mahrum kalacağımız bir canlı olmaya devam edecek.


    (makel - 2 Kasım 2014 11:11)

  • comment image

    sıklıkla bir yaratık gibi tasvir edilmesine ve pazarlama dünyasına meze yapılmasına rağmen, hüzünlü hikayesi gören gözlerden kaçırılamayan kadın. ihanete uğramıştır. çoğunluğun pis, bakımsız dişlerine sıkışan bir maydanoz parçası gibi leş ağızlarda hayatta kalmaya çalışmıştır. evet katildir, cinayetler işlemiş bir suçludur; ama asla bir cani değildir.


    (seven shots of jager - 2 Kasım 2014 12:30)

  • comment image

    hayatin sillesini yemis olmasinin yaninda, isledigi cinayetlerden sonra eyalet sahidi olarak atanan cok sevdigi tyria moore tarafindan bir telefon konusmasinda sucu itiraf ettirilmis, bir de ondan tokat yemistir. hapisteki son yillarinda iyice paranoyaklasmis, polislerin hucresindeki ayna veya tv vasitasiyla ses dalgalari yoluyla beynini ele gecirdigini iddia etmis, bu ve bunun gibi bir suru sey yuzunden idam cezasinin muebbete cevrilmemesi icin elinden gelen her seyi yapmistir.


    (karadoli - 21 Aralık 2014 17:43)

  • comment image

    aileen: life and death of a serial killer belgeselinde goruldugu kadariyla kendisi hapishaneye girdikten sonra akli dengesini yitirip gittikce paranoyaklasmis idam kararinin degismesi halinde hapishanede cok kotu kosullar altinda yasamasi gerekecegine inandigi icin yeniden yargilanmasi sirasinda savunmasini sabote etmek icin elinden gelen her seyi yapmis. kendisi polislerin isledigi her cinayeti bildigi fakat hollywood'daki yapimcilarla anlasmali olduklari icin ve islenen her cinayetle olayin daha populer ve daha cok para getirecegi icin bu cinayetlere goz yumduguna inanmakta tam olmeden once.


    (man of five - 14 Temmuz 2006 00:19)

Yorum Kaynak Link : aileen wuornos