bir süredir bir teyzeyle telefonda konu$uyorum. yanlı$ numara ama biz birbirimizi çok sevdik. arayan numara almanya'dan...

ilk arama:

-alo fikri? oğlum?
-fikri yok teyzecim burda. yanlı$ numara olmu$.
-kusura bakma evladım, rahatsız ettim.
-estafurullah teyzecim...

ikinci arama:

-fikri sen misin?
-teyzecim bu az önce aradığın numara, yine yanlı$ olmu$.
-kusura bakma be evladım. ya$lılık i$te. fikri'yi tanıyon mu sen?
-önemli değil teyzecim, hepimiz ya$lanacağız bir gün... yok tanımıyorum teyze.
-tamam o zaman iyi ak$amlar yavrum.
-iyi akşamlar teyze.

aradan bir kaç gün geçer. sanırım teyze yine yanlış numarayı çevireceği korkusuyla bir kaç gün ara verir. bir gün:

-alo
-buyrun?
-ben o teyzen evladım, yine yanlış çevirdim galiba.
-eheh...
-nasılsın iyi misin?
-iyiyim teyzecim sen nasılsın?
-iyiyim oğlum.
-almanya'dan mı arıyorsun teyze?
-evet evet almanya'dan.
-ama böyle olmuyo teyze hep yanlı$lıkla arıyorsun. bir kere de hal hatır sormak için ara.
-e$ek sıpası!
-ehehehehe

(kirk karaktere sigmayacak adam - 17 Mart 2008 22:27)

yıl 1998 bilgisayar alınır, internet için de ayrı bir telefon hattı bağlattırılır. telefon takılır on dakika sonra

- aloooo ulan melahat nerdesin o... aylardır açmıyosun telofonu.
diye adamın biri açılışı yapar.
- beyefendi bu telefonu yeni aldık burada öyle biri yok.
bu ben en kibar halimle yanıtlarım.
- ver laannn melahatı hele bana diye adam bi kükrer.
ben telefonu küt der kapatırım.

aradan beş dakika geçer.

- aloooooo orası işkembeci mi ? diye bağıran bir başka adam bu sefer.
-hayır efendim ev . en kibar halimle gene ben
- e işkembeci değilse niye açıyorsun kadın delimisin nesin . diye bana tüm hızıyla bağıran adam. ben gene telefonu küt der kapatırım

bu arada her üç dakikada bir onlarca kadını ismiyle arayan bilumum erkekten bıkan ben en son telefonu söküp hattan çıkarırım. doğrudan bilgisayara bağlarım.

peki kabus bitti mi ne mümkün?.
aradan beş yıl kadar geçer. bilgisayara bakım yapılırken hat gene telefona bağlanır. inanın daha tam on dakika geçmez telefon çalar adam
-ulan melahatttt nerdesin o....... niye telefonu açmıyorsun ?

diye bağırmaya başlar.

korku filmi gibi desem değil. doğaldır ki tüm aile gülmekten hepimiz yerlerde yuvarlanmaktayız. adamdaki inat inanılır gibi değil.
o hatta şu an adsl bağlı , telefonu ise özel olarak alındı. dışardan aranmayan ancak içerden aranır telefon olarak kullanılıyor.
emin olun telefonu dışardan aranır duruma getiremedik tam onbir yıldır.
lan var ya, ne kadınmışsın melahat. pes diyeyim. her nerde yaşanıyor , yaşatılıyorsan. ^*

(tulay1959 - 23 Ekim 2008 18:48)

-alo
-yavruum, nasılsıın?
-iyiyim sağolun, siz nasılsınız?
-ben de iyiyim canım kızım sağol. tanıdın mı beni?
-ehem. şey hayır.
-kadriye teyzen ben.
(bilindiği kadarıyla annenin 3 adet kadriye isminde arkadaşı vardır.)
-ay evet, kusura bakmayın çıkaramadım sesinizden.
-ne demek canım, nasılsın bakayım okul nasıl? abin nasıl?
(evet, 1 adet abi de mevcuttur evimizde)
-iyiii naaapsın. ben de okul, sınavlar filan işte eki eki.
-iyidiiiir iyidiiiir. gitmiyor musunuz bu yaz antalya'ya?
(neredeyse her yaz antalya'ya gideriz, evet.)
-yani bakalım. benim sınavlar biterse işte.
-biter biter güneş'cim, güzel kızım benim.
-(hö?) güneş mi?
-yavrum güneş değil misin sen?
-yok hayır değilim.
-ay yanlış aramış olamam ben, nevin hanım'ın kızı değil misin sen çocuğum?
-yok yok, yanlış aramışsınız.
-ayyy hah hah haaay... yavrum seninle de sohbet etmiş olduk fena mı?
-ehi ehi doğru haklısınız.
-hadi bakalım güzel kızım kendine iyi bak.
-ehi ehi. teşekkür ederim siz de.

(the saddest girl ever to hold a martini - 28 Haziran 2009 00:01)

gün ortasında cep telefonum çalar.
-alo, naciye sen misin?
-yanlış aradınız sanırım beyefendi.
-niye?
-çünkü ben naciye değilim.
-dıt dıt dıt

iki dakika sonra yeniden aynı numaradan aranırım.
-alo, naciye.
-beyefendi siz hangi numarayı arıyorsunuz.
-napıcan?
-yanlış mı arıyorsunuz yoksa size yanlış mı verildi o numara onu anlamaya çalışıyorum.
-ya orası benim on beş yıllık evimin numarası, niye yanlış arayayım.
-enteresan, bu numara cep numarası ama, evinizde cep numarası mı kullanıyorsunuz on beş yıldır.
-nasıl (bu ‘’niye’’ ve nasıl’’ sorularını soruşu çok komik olduğu için adama kızamıyorum ve gülmeye başlıyorum)
-sanıyorum siz başına arayacağınız ilin telefon kodunu koymadan arıyorsunuz.
-kod mu koyuluyor.
-evet, hangi şehirdesiniz siz?
-napıcan?
-kodunu koyucam, töbe töbe.
-tamam bi de öyle deneyeyim.
-bi zahmet.

on dakika sonra tekrar arar.
-alo
-kodunu koydum aradım, doğru demişsin, sağol demek için aradım.
-rica ederim.
-benim kafam biraz zor basıyor da bu işlere. telefonu yeni aldım.
-hayırlı olsun. lütfen koduyla beraber kaydedin, yoksa her seferinde benim numaram çıkar.
-tamam, hadi görüşürüz
-görüşürüz (ne, nasıl, niye, yok ya görüşmeyiz, hopp amcaaa…)
-dıt dıt dıt

(pul - 20 Ağustos 2009 12:06)

şirketten izin almış personele ulaşmam gerektiğinde verilen cep numarasının yanlış olmasıyla başlayan hadise;
ben: iyi günler murat beyle mi görüşüyorum?
karşı taraf: evet?
ben: murat bey ben kinaye. bıdıbıdı raporlarını mail atacaktınız, hala gelen bir şey yok, gönderecek misiniz?
k.t: cıks. göndermicem. nerden arıyorsunuz siz?
(adamın sesinin tanıdık gelmemesiyle bende bir aydınlanma nükseder)
ben: xxx şirketinden murat beyle mi görüşüyorum?
k.t: yok ben o değilim.
ben: tamam yanlış aramışım. kusura bakmayın.
k.t: sizin şirkette boş pozisyon var mı?
ben: nasıl, anlamadım?
k.t: iktisat mezunuyum, iş arıyorum?
ben: insan kaynaklarına başvurun beyfendi.
k.t. bahsettiğiniz raporlardan da anlarım, hem murat da ortada yok?
ben: iyi günler...

(kinayehanim - 20 Şubat 2011 18:47)

telefon calar, dayim telefonu acar, biz tek tarafi duymaktayizdir..
- evet, buyrun burasi, kac kisilik dediniz, yaninda icecek ister misiniz? tamam gonderiyorum cocukla, adresi alayim, evet, iyiaksamlar..

ben: dayi naptin sen?

-bu hafta 7. arayan bu. ben de siparisi alip kapatiyorum artik. gondermedigim icin aramayi keserler herhalde bir sure sonra. yanlis numara diyince tekrar tekrar ariyo esoglessekler.

biz: hmmm

(assos - 20 Ekim 2003 23:36)

telefon çalar ve uyku sersemi arkadaş telefonu açar

zırrrrrrrr
arkadaş: aloo

(karşıda ki kişi muhtemelen ses tonundan numarayı yanlış çevirdiğini anlamıştır ama şansını dener)

arayan: iyi akşamlar beyfendi kimsiniz

(arkadaş telefonda ismini vermek istememektedir ve mantık olarak beyfendi kimi aramıştınız tarzı bir cümle kurmak istemektedir ancak cümle şöyle çıkar)

arkadaş: pardon beyfendi ama siz kiminle görüşüyorsunuz.

telefon kapanır ve bu cümleyi kuran arkadaş toplumdan afaroz edilir

(take care dream on - 21 Ekim 2003 00:19)

ben: alo
hos sesli hatun: merhaba, orhan beyle gorusecektim.
ben: burada degil su anda, kim ariyordu?
hos sesli hatun: hastasiyim?
ben: hı, ne?!
hos sesli hatun: hastasiyim ben orhan beyin dedim.
ben: anliyorum, ama su anda burada yok babam. sanirim bir yanlislik var.
hos sesli hatun: doktor orhan hedehödö'nun muayenehanesi degil mi?
ben: yok, burasi ev, babam da orhan ama doktor degil, ama hastasi olmanizi anlayisla karsilayabilirim.
hos sesli hatun: cotank! dit dit dit diiiitttt.....

(mir - 21 Ekim 2003 15:05)

telefon çalar, shirak açar, karşısında bir dallama mevcuttur:

d: selam-un aleyküm.

s: aleyküm selam?

d: niresi orası?

s: siz nereyi aramıştınız?

d: kimsiniz siz?

s: siz kimi aramıştınız?

d: niye soruyonuz bacım, ben aradım?

s: tam da o yüzden soruyorum beyefendi, siz aradınız, kimi aradınız diye soruyorum.

d: muharremi aradımdı ben.

s: yanlış aramışsınız bu durumda, burada muharrem diye birisi yok.

d: hadi ordan!

s: pardon, anlayamadım?

d: hadi ordan dedim, muharremi ver.

s: beyefendi, burada muharrem diye birisi yok, anlatamadım galiba?

d: allallaaa, ben de yedim..

s: beyefendi numarayı yanlış çevirmiş olacaksınız, muharrem diye birisi olsa niye esirgeyeyim ki sizden?

d: aleyküm selam didiniz ^* ama?

s: nasıl yani?

d: selam-ün aleyküm dedim, aleyküm selam didiniz?

s: eee?

d:..

s: beyefendi, telefonu açtım, selam verdiniz, allah'ın selamını verdim ben de size? ne deseydim, burda sizin aradığınız kişi yok, ben size selam veremem mi deseydim?

d: haa, sen de haklısın bacım, ne diim şimdi, iyi kapatak ^* bakalım.

s:???

(shirak - 9 Ocak 2006 19:51)

istanbul disinda bir ilde cesitli akrabalarini aramak isteyen bir adam, numaradan once 0 cevirmedigi icin durmadan zkurmus'un evini aramaktadir...

- alooo. yengee.
- kimi aramistiniz?
- fatma abla, nasilsin?
- yanlis numara efendim.
- pardon.
- iyi aksamlar.

ertesi gun...
- aloo. dayii (valla ayni adam)
- kimi aramistiniz?
- dayi nasilsin, ben mustafa.
- nereyi aramistiniz?
- (ilin ismini soyler, bakarsiniz, sizin telefon numaranizin ilk 3 rakami ilin kod numarasi)
- beyefendi, once "0" cevirceksiniz.
- ha pardon.

ayni gun...
- aloo. yengeee (yine ayni adam)
- mustafa bey, 0 cevirmemissiniz (ogrendim ya adamin adini)
- pardon abla ya.

ertesi gun
- alo yengeee (amma ariyosunuz be birbirinizi, kac para telefon faturasi geliyor size?)
- mustafa bey, 0 cevirmemissiniz
- ya pardon ya, yine mi cevirmemisim?
- evet, ayni numara
- siz nasilsiniz abla?
- iyiyim mustafa bey (o sirada cocuklardan biri aglamaya baslar), siz 0 cevirin once.

bir kac dakika sonra
- alo abla cocuga bisi oldu mu diye merak ettim de.
- (haydaa?) yok yok, bisi yok, dusmus. siz yengeyi ariycaktiniz?
- ha tamam, haydi gorusuruz.
- tamam gorusuruz.

hala o kadar cok olmasa da arar sorar mustafa bizi (yanlislikla ariyo ama, hep unutuyo 0 cevirmeyi). kendinin de 2 cocugu varmis. ekmek cigneyip cocugun kafasini carptigi yere koyarsam sismezmis.

(zkurmus - 5 Mayıs 2006 22:32)