Çıkış Tarihi     : 05 Nisan 2018 Perşembe, Yapım Yılı : 2018
Türü                : Komedi
Ülke                : ABD
Yönetmen       : Jeff Jenkins (IMDB)
Senarist          : Meg Favreau (IMDB)
Oyuncular      : Emily Skinner (IMDB), Devenity Perkins (IMDB), Mackenzie Ziegler (IMDB)(ekşi), Lauren Orlando (IMDB), Nadia Turner (IMDB), Darius Marcell (IMDB), Dominic Kline (IMDB), Samuel Parker (IMDB), Paityn Hart (IMDB), Sophia Strauss (IMDB), Steffan Argus (IMDB), Logan Pepper (IMDB), Lilia Buckingham (IMDB), Johnny Orlando (IMDB), Julianne Collins (IMDB), Nina Millin (IMDB), Alexis Simpson (IMDB), Natalie Esposito (IMDB), Meagan Harmon (IMDB), Grant Knoche (IMDB), Sadie Kuwano (IMDB), Crystal Shannon (IMDB), Megan Elizabeth Martin (IMDB), Bryce Xavier (IMDB), Willow Beuoy (IMDB), Andrew Elvis Miller (IMDB), Olive Bernadette Hoffman (IMDB), Bianca Alvarado (IMDB), Aiyana-Lee Anderson (IMDB), Alicia Nicole Dew (IMDB), Ming-An Fasquelle (IMDB), Tayler Holder (IMDB), Serena Laurel (IMDB), Ben Marcell (IMDB), Emery Nelligan (IMDB), Shannon Joy Rodgers (IMDB), Avaya Telesia (IMDB), Colin Baiocchi (IMDB), Thomas Barbusca (IMDB), Bob (IMDB) >>devamı>>

Total Eclipse ' Dizisinin Konusu :
Fransız şairler Arthur Rimbaud ve Paul Verlaine'nin hayatından kesitler sunan, 1995 yapımı biyografik filmde iki şairin hayatından kesitler sunuluyor. Paul Verlaine evlidir fakat karısının kendi şair ruhundan anlamadığını düşünür. O sıralarda evinden kaçarak şehre gelen, kendisine önceden şiirlerini yollayarak zekasına hayran bırakan genç ve idealist Rimbaud'u evinde ağırlar. Rimbaud'un haşarı ve rahatsız edici tavırları ev sakinleri tarafından hoş karşılanmaz fakat bu durum Verlaine için geçerli değildir. Rimbaud'un gizemine kapılan Verlaine için Rimbaud devri başlar. Aynı dili konuşan bu iki insanın arasındaki ilişki sadece şair iki arkadaş ilişkisi olmaktan çıkacak ve tüm hayatlarını değiştirecek bir yol izleyecektir.


  • "verlaine'in rimbaud'ya olan, rimbaud'nunsa yazmaya olan aşkını anlatan şahane film."
  • "-alıntı-the only unbearable thing is that nothing s unbearable*"




Facebook Yorumları
  • comment image

    seçilen oyuncu ve karakter performansları ile beni oldukça şaşırtan filmi. ironik kısmı ise beklemediğim şekilde oyuncuları karakterlere sindirebilmem oldu. profesör olarak hayatıma giren david thewlis'i burjuvadan dönme bir bohemci olarak görüp leonardo dicaprio'yu da saf kan bohemci görmek ve bunların oluştuşturduğu tablodan filmi izleyebilmek gerçekten üçüncü gözden bakmak gibi bi durum. işin ilginç kısmı ise iki oyuncunun da eşcinsel rolünü sanki öyleymişler gibi oynaması. şimdi şimdi leonardo dicaprio'nun eşcinsellik takıntısını anlayabiliyorum. lakin ikisinin de öyle olmadığını hepimiz iyi biliyoruz sanırım ki birisinin nur topu gibi bir kızı var, diğeri de dünya top modelleri ile sıra sıra ismini duyurmakta hem de uzun süreli ciddi ilişkileri ile. her neyse kısaca filmi çok beğendim. rengi ile, kurgusu, senaryosu ve oyuncu performansları ile oldukça başarılı buldum.

    --- spoiler ---
    filmde en çok hoşuma giden iki mevzu vardı.

    basit bir "aptal görünüyorsun" şakasının kısa süreli fakat darbeli bir ayrılığa neden olmasına rağmen ayrılık sonraki karşılaşmada birbirlerini hırpaladıktan sonra rimbaud'un hala "ama gerçekten aptal görünüyrodun" demesi bilmiyorum oyuncumuzun mimiklerinden midir gerçekten trajikomik bir hava estiriyor.

    aynı şekilde ikinci hadise de verlaine'in rimbaud'u elinden vurduğu sırada rimbaud'un gözlerini açarak eline bakması ve sadece "ıskaladın" demesi filmin derinliklerini hissettiren küçük detaylar bence.

    ---
    spoiler ---

    bir de bu film ile öğrendik ki dicaprio gamzeli bir popoya sahip.


    (icelicious - 22 Ağustos 2010 22:41)

  • comment image

    ilk kez yaklaşık 15 yıl önce cine5'te "tutkunun şairleri" adıyla izlemiştim bu filmi ve sadece leonardo dicaprio'nun oynadığını hatırlıyordum ama bugün tekrar izledim ve bundan bir 15 yıl sonra bile unutmamış olmak maksadıyla size şunları söylüyorum: leonardo dicaprio'yla birlikte harry potter serisinden hatırladığımız remus lupin'i canlandıran david thewlis rol alıyor ve ikisi de eşcinsel.


    (tunaizisik - 3 Kasım 2010 05:01)

  • comment image

    bazı filmler var ki senaryosundan yönetimine her şey oyunculukların altında ezilmiş. onlardan biri. bu, iyi bir şey mi? bence zaafiyet.

    filmin senaristi christopher hampton, oxford'da rimbaud üzerine çalışmış. ancak kahramanların hastalıklı ilişkilerini alabildiğine cilalayıp şairliklerini gölgede bırakmış. ne diyeyeyim "seks satar".

    düz izleyici için maalesef filmden geriye kalan "iki şair var, ikisi de ibne".


    (dalsiz zerdali - 3 Şubat 2017 12:20)

  • comment image

    8. uçan süpürge kadın filmleri festivali bünyesinde gosterilen, dun aksam bu bedene bu denli zor bir konu nasil bu kadar basariyla anlatilir dedirten film. agnieszka holland oyle kallavi yonetmenlerin altindan kalkamayacagi bir konuyu minimal fireler vererek anlatmayi basarmistir, rimbaud gibi birakin fransiz siirini, dunya siirini sarsmis bir adami, aglarken gostermek, muhtesemdir. leonardo di caprio bir oynamaktadir, vay be dedirtmektedir. basindan sonuna, icinize isleyebilen ender filmlerden.


    (henryleyden - 9 Mayıs 2005 20:51)

  • comment image

    arthur rimbaud'yun eşcinsel mağbetlerini ve kızıl ötesi şair kimliğini konu alan, leonardo di caprio'nun ribaud'yu oynadığı film. bugün millet di caprio'ya gay diyorsa, bu filmdeki gerçekçi rolünden, efendim, kıwırtmalarından dolayıdır. ha belki zaten içinde olduğu ortamı canlandırması kolay olmuştur, orası beni ilgilendirmez. ben filmleri, "sağdan, üstten, mikrofon görünecek" mi diye izlerim.


    (cyrano - 26 Aralık 2001 04:47)

  • comment image

    agnieszka hollandın yönetmenliğini yaptığı, rimbaud - verlaine ilişkisini anlatan film. yaşadıkları bohem hayat, aralarındaki aşkın doğuşu, ansinthe *denen şeyle sarhoş olmaları, londra'da çektikleri sefalet vs çok güzel anlatılmıştır, di caprio hayatının rolünü yapmıştır, verlaine i canladıran david thewlis de öyle..bununla beraber, rimbaud nun şiirleri neden bu kadar olağanüstüydü, o yoktur. şiiri bıraktıktan sonraki afrika günlerine de şöyle bir değinilen filmde hazretin silah ve köle tüccarlığına da değinilmemiştir. kötü-harika çocuk yanı güzel anlatılmıştır ama kendisinin de söylediği "kalpsizlik" biraz fazla ciddiye alınmış gibi geldi bana. verlaine londra'dan ayrıldıktan sonra ona yazdığı mektuplarda "geri gel, seninle olmak istiyorum, seni seviyorum" diye bir yakarışı vardır ki kalpsizlik mitini yıkar geçer.


    (leslunettesroses - 30 Mayıs 2006 11:54)

  • comment image

    -spoiler-
    verlaine brukselde rimbaud yu bırakıp karısıyla buluşmaya bir otele gider. rimbaud da peşinden. karısı verlaine i yeni kaledonya ya göç etmeleri konusunda ikna eder, belki orda nihayet içkiyi bırakabilecektir. karısı çıktıktan odaya giren rimbaud yla aralarında geçen diyalog:

    verlaine- it's not what you think, she suggested we emigrate to new caledonia, it will be a change for me, a quite life. i could stop drinking. don't you think it's a good idea? *** * *

    rimbaud-no*

    verlaine- you don't care about my happines, do you? *

    rimbaud- no, and neither should you*


    (leslunettesroses - 6 Haziran 2006 17:31)

Yorum Kaynak Link : total eclipse