Çıkış Tarihi     : 11 Mart 2010 Perşembe, Yapım Yılı : 2010
Türü                : Komedi
Taglar             : Tucson arizona,Arizona
Ülke                : ABD
Yapımcı          :  Dewman Productions , J2TV , 20th Century Fox Television
Yönetmen       : Todd Holland (IMDB)(ekşi), Peter Lauer (IMDB)(ekşi), Kevin Dowling (IMDB), Tamra Davis (IMDB)(ekşi), Reginald Hudlin (IMDB)(ekşi), Fred Savage (IMDB)
Senarist          : Greg Bratman (IMDB),Tommy Dewey (IMDB),Kristi Korzec (IMDB),Matthew Carlson (IMDB)(ekşi),Andy Bobrow (IMDB)(ekşi),Adam Chase (IMDB),Michael Glouberman (IMDB),Robin Shorr (IMDB)
Oyuncular      : Tyler Labine (IMDB)(ekşi), Frank Dolce (IMDB), Matthew Levy (IMDB), Benjamin Stockham (IMDB), Joe Lo Truglio (IMDB)(ekşi), Sarayu Rao (IMDB), Michael Horse (IMDB)(ekşi), Edwin H. Bravo (IMDB), Natalie Martinez (IMDB), Alexandra Breckenridge (IMDB), Buddy Handleson (IMDB), Ian Reed Kesler (IMDB), Lacey Ellison (IMDB), Nilsson Lawrence (IMDB), Patricia Bethune (IMDB), Matt Wheeler (IMDB), Jasmine Bissete (IMDB), Mike Cochrane (IMDB), Tai Urban (IMDB), Ben Falcone (IMDB), Kurt Fuller (IMDB), Brian Letscher (IMDB), Jessica St. Clair (IMDB), Jeff Doucette (IMDB), Michael Kostroff (IMDB), Scotch Ellis Loring (IMDB), Nikki Ziering (IMDB), Allen Alvarado (IMDB), Stephanie Courtney (IMDB), Will Greenberg (IMDB), Keegan-Michael Key (IMDB), Michael Patrick McGill (IMDB), Stephanie Reibel (IMDB), Stacey Travis (IMDB), Lydia Blanco (IMDB), Terrence Hardy Jr. (IMDB), Scott Klace (IMDB), Mia Angel Miller (IMDB), Angela Paton (IMDB), Brian Keith Russell (IMDB) >>devamı>>

Sons of Tucson (~ Hijos de Tucson) ' Dizisinin Konusu :
Sons of Tucson is a TV series starring Tyler Labine, Frank Dolce, and Matthew Levy. Three young brothers hire a charming, wayward schemer to stand in as their father when their real one goes to prison.


  • "başıma bir iş gelmeycekse bana göre tipi şu ara piyasada olan kendi sınıfındaki tüm suv arabalardan daha güzeldir. diğer özelliklerine bir şey diyemem. olsa da yesek."




Facebook Yorumları
  • comment image

    bugün test ettiğim araç. ix35'den daha güzel olmuş. kalite yükselmiş. iç mekan kalitesi honda crv'den daha kaliteli geldi bana ama tucson bir volkswagen kalitesinde değil. ön konsolun* ve kapıların üst tarafları yumuşak plastikten. bolca sert plastik var ama kalitesiz değil kesinlikle. fiyatıysa evlere şenlik, hunko hyundai plaza 1.6 t-gdi elite plus dct'yi 110 bin liraya bırakıyor. ix35'in benzinli otomatiği full donanımlısı bile 80 bine satılıyordu bunun fiyatı 110 bin üstelik en donanımlı paketi de değil. en donanımlısı için 2.0 crdi exclusive paketlisine bakmanız gerekiyor ama onun fiyatı da bmw ve mercedeslerle yarışır düzeyde.

    genel olarak arabayı beğendim. konfor, tasarım, multimedya vs. gibi her şey var tucson'da. ama bu fiyatla yollarda kaç tane tucson görürüz merak ediyorum. hyundai denilince 'teneke yea, volkswagen'den iyisini tanımam' diyen bir milletimiz var. ayrıca bu araba daha euroncap testine girmedi, testten beş yıldızı alsın satışları yükselecektir. ix35 beş yıldız almıştı bakalım tucson kaç yıldız alacak?

    edit: small overlap testinde en iyi sonucu kapmış. top safety pick ile ödüllendirilmiş.


    (yikilmazhadi - 8 Eylül 2015 13:12)

  • comment image

    dışarıdaki heybetini iç mekan ferahlığına da yansıtan yeni hyundai suv'u.

    şunu baştan belirtmek gerekir ki, dışarıdan oldukça heybetli bir araba. işte sıkıntı da burada başlıyor ya zaten. fiyat ve donanım ilişkisi ve de motor performansı bakımından bazı hususları belirtmek lazım.

    şöyle ki; 81.600 tl ila 94.900 tl arası değişen turbosuz ve 4x2 çekişli modeller en başta cazip gözüküyor. özellikle 94.900 tl fiyat biçilen model en dolu donanımın bir altı olarak gözüküyor. böyle yakışıklı ve heybetli bir araç için oldukça uygun bir rakam. tabi yakıt takıntınız yoksa. neden mi. yaklaşık 160 nm tork sunan turbosuz motorların ağır kasa karşısında çekişi az olacağı için yakıt sarfiyatı ve performansın düşük olması kaçınılmaz.

    ben donanım istemiyorum çekişi efendim kaçışı fazla olsun derseniz 95.500 tl başlangıç fiyatına sahip 4x4 modeline bakacaksınız. ancak burada durum başka. yüksek torklu ve konforlu bir sürüş vaadeden bu modelde başlangıç fiyatı maalesef style adındaki boş paketi içeriyor. eh bu kadar para vereceğim biraz doldurayım derseniz benzinli olanın fiyatı 114.000 tl'ye kadar çıkıyor.

    sonra muhteşem yol ayrımına geliyorsunuz. tamam tam dolu bir suv alacağım ama vereceğim miktar 114.000 tl ve markası hyundai. işte burada tercih tamamen arabasever dostumuza kalıyor.


    (lawyermih - 22 Ekim 2015 14:29)

  • comment image

    2015 yılında hyundai lan işte diyebilen malları görebilmemize vesile olmuş araç.

    ulan arabayı beğenme falan tamam da "hyundai lan işte" demek nasıl bir mallık amk. herkes senin gibi kilometrede yakacağı benzini düşünmek zorunda mı? araç euroncap'tan 5 yıldız almış, beynini siktiğimin malı gelmiş "hyundai lan işte" diyor. farın ucunu değiştirip, tamponu büyütüp yeni kasa diye iteleyen vw'ye domalmaya devam edin.


    (rakinfish - 3 Aralık 2015 13:23)

  • comment image

    pazar günü gidip incelediğim araç.

    4x4 t-gdi otomatik vites, elite paket + metalik renk için ilk oturuşta 105bin tl fiyat verdiler. aracın liste fiyatı 114bin tl. pazarlıkla biraz daha inebilirler.

    bana göre şuanda bu fiyata alınabilecek, kendi sınıfındaki en güzel araç.

    içi geniş, dış tasarımı güzel, deli gibi donanımı var. elite plus'ta sadece güvenlik donanımları biraz daha fazla onun dışında donanım açısından aşırı bir fark yok. onun da liste fiyatı 122bin'di, 10bin tl düşerler diye düşünüyorum. ayrıca malzeme kalitesi biraz daha yüksek olabilirmiş.

    aynı gün nissan qashqai'ye de baktık. tucson'a göre daha dar, bana göre tipi daha kötü ve nedense bana kızılay dağıtıyormuş hissi veriyor. donanım olarak bana 1 tık altı gözüktü. gerçi dizel otomatik seçeneği hoş duruyor ama orada burada okuduklarım çok çok olumlu bir hava yaratmadı.

    hyundai'in tek eksiği sanırım yüksek yakıt tüketimi. 10lt üstüne pek çıkacağını sanmıyorum ama nissan'dan yüksek sanırım. fakat 1600-1700kg, 19" jantlı koca bir araç olduğunu düşününce bir yere kadar makul gözüküyor.

    edit: 113'e elite plus paketini aldık.


    (dodger - 24 Ekim 2016 11:01)

  • comment image

    15-17 litre yakıt aralığından bahsedenlere inanılmaması gereken araç. öyle bir özel durumda yakalanırsın ki o ekranda 27 lt yazısını da görebilirsin. araç yeni çalışmıştır, aniden yoğun trafiğin ortasında kalmışsındır vs. olabilir bunlar. ancak bahsedilen durumun sürekilik arz etmediğini belirtmek isterim. bence motor hacmine ve ağırlığına göre yakıt tüketiminde bir garipliği yok. kendisinden beygir ve motor hacmi olarak daha düşük olan tiguan dahi çoğu zaman bu araçtan fazla yakıyor. 4x4 ve 177 bg. benzinli versiyonunu kullanan birisi olarak şehir dışı yakıt yüketiminin 7.5-8.5 aralığında olduğunu belirtmek isterim. (hıza ve yol şartlarına göre değişiyor.) şehir içi için ise sürekli bir veri veremem. ama genel bir ortalama alırsanız max. 10-11 lt.civarıdır diye tahmin ediyorum..

    ekleme: 177 bg turbo motorlu bir araca gitmiyor diyen adam büyük ihtimalle bundan önce ferrari'den inmiştir. ciddiye almayın. hayvan gibi de gidiyor. ivmelenmesi haliyle küçük bir arabaya göre daha farklı. suv sınıfı bir araç almayı düşünen de bunun idrakindedir zaten..

    ekleme 2: şehir dışı yakıt tüketiminde minimum 7.1 gördük, karma yakıt tüketimi de 8-9 lt arasında gidip geliyor. ilgilisinin bilgisine..


    (hatasiz cool - 17 Kasım 2016 15:11)

  • comment image

    --- 2 yıl kullanım sonunda özet ---
    bu en çok favorilenen tucson entrysi belkide yüzlerce kişinin aracı alıp almamasında rol oynayacak. bu yüzden özette genel olarak aracın kötü yönlerinden gayet açık şekilde bahsettim. bu konuyu iyice anlamanız için en baştan söyliyeyim. aracın bahsetmediğim tüm özellikleri kusursuz çalışıyor. unutmayın, iyilerden çok bahsetmeyeceğim. o yüzden bu yazdıklarım sizi yanıltmasın, arabadan veya markadan memnun olmadığım anlamı çıkartmayın.

    aracım 30 bin km oldu. bir kaç ay sonra da neredeyse aracı teslim almamın üzerinden 2 yıl geçecek. okumayı üşenen arkadaşlar için bu özeti yazıyorum. hoş bunun özet bile uzun olacak, aracı almak isteyenler için umarım doğru ve iyi bir rehber olur...

    araç hyundai tucson 1.6 t-gdi 4x4 elite plus

    (genel)
    1- 2 yıldır hiç yakıt göstergesini sıfırlamadım. karma tüketimi (istanbul'da) yaşıyorum ve 9,8 lt/100km de sabitlendi gibi.
    2- aracın hiç bir yerinden trim vs sesi gelmiyor, ki aracı çok nazik kullanmam (hoş hor da kullanmam. insan gibi kullanırım işte)
    3- aracın iç döşemelerinde (deri) ve direksiyon, vites vs. herhangi bir kullanım deformasyonu olmadı.

    (teknik - sadece şikayetlerim)
    (burada aracın iyi yönlerinden bahsetmeyeceğim. sadece yaşadığım birkaç ufak sorunlar.)

    1- dct şanzıman ne yazık ki daha olmamış arkadaşlar. 2018 modellerde durum nedir bilmiyorum ama hala eksik birşeyler var bu şanzımanda. dct ile ilgili problemleri yazayım bilin...

    a) araç bir kaç saniye patinaja düştüğünde (karda, kumda vs) direk yanık balata kokusu alıyorsunuz. buna bağlantılı olarak da ısınma uyarısı geliyor.

    b) kışın kartepeye doğru çıkarken malümunuz dağda milim milim ilerleyen trafik oluyor. araçta 5 kişiydik. yani ağırlık maksimum seviyede. hiç yarım gaza basmadan -yani kullanım kitapçığında yazdığı şekilde tam dur, önün açılınca gaza bas yaparak- dağın yarısına geldiğimizde buram buram yanık balata kokusu gelmeye başladı. ilk başta öndeki araçtan geliyor zannettik ama ısınan bizim balataymış. sonra başladı ısınma uyarısını göstermeye. yanık balata kokusu arttığı için mecbur aracı kenara çekip kontağı filan kapattık. sonrasında yola devam ettik. en tepeye çıktığımızda aynı şeyler tekrar oldu. neyse ki hızlı şekilde park ettim ve bu işkenceden kurtuldum. yani anlayacağınız 4x4 crossover arabaya olmamış çift kavrama şanzıman. şu balata olayı 2 kere başıma geldi. birisi bu diğeri gene karda biraz patinaj yaptığım içindi. eğer bu arabayla dağ bayır gezerim hayaliniz varsa şimdiden tüm çift kavrama araçlardan uzak durmanızı öneririm. olmamış maalesef. 200 bin küsür liralık araçla düz yolda dikkat ederek gidemiyorsam sorunun kesinlikle benim kullanımımda olmadığını söyleyebilirim.

    c) 20 bin km ye geldiğimde araç kalkışlarda titreme yapmaya başladı. özellikle 1-2 veya 2-1 vites geçişlerinde bildiğin şöyle ileri geri bir atıyordu. servise götürdüm ((bkz: coşkun oto)) neyse ki serviste olayı hiç yokuşa sürmeden direk garantiden kavramayı değiştirdiler (2600tl)--- bu arada adamların reklamını yapabilirim. bu coşkun oto gerçekten iyi. hani bunu bin türlü anlatabilirim ama gerçekten iyiler. gidin arkadaşlar. hiçbir zaman işi yokuşa sürmüyorlar. oldukça memnunum bu servisten...

    d) araç 28 bine geldiğinde, rolantide çalışırken araba dizel bir araba gibi titremeye başladı. gene aynı servise götürdüm. 30 bin bakımıyla beraber bakılsın istedim. aracın volan parçası arızalanmış. servis bu olayı da hiç yokuşa sürmeden bu parçayı haftaya (01.10.2018) garantiden değiştirecekler... parçanın ve işçiliğin ortalama fiyatı 6 bin civarlarındaymış... şimdi eyvallah servis 10 üzerinden 10. ama koreli kardeşler bi bakın hele... yahu ben bu araçla bu güne kadar 140 üzerine hiç çıkmadım bile. bakımları hiç aksatmam, kaliteli yakıt kullanırım, aracıma gözüm gibi bakar ve kesinlikle hor kullanmam. ama bu nedir yahu. garanti olmasa 30 bindeki tertemiz araçta 10 bin liralık teknik arıza oldu. garantinin bitmesine daha yüzyıllar olmasına rağmen şimdiden kara kara düşündürmüştür. 20 bindeki bir aracın kavraması, 30 binde de volan mı değişirmiş... bu aracın hyundai'nin en yüksek segment aracı olduğunu düşününce bir hayal kırıklığı olmuyor değil.

    f) navigasyon aleti çok kötü. ses düzeyi çok az. kolonlar kaliteli. şöyle anlatayım. style modelindeki ucuz teyp(multimedya olmayan) bunlardaki multimedyadan 5 kat daha iyi ses veriyor. alet çok sınırlı. her marka telefon bağlayamıyorsun. bağlanan telefonları da bağlamak çok zor. bluetooth ve navigasyonu fena değil. ama navigasyon çevrimdışı olduğu için trafik bilgisi akmıyor. oysa ki şöyle güzel bir android kursalar, wifi ile otomatik telefona bağlanıp onun internetinden navigasyon, spotify filan çalıştırsa ne şık olurdu... kötü bir multimedya seçimi olmuş.
    aracı olanlar için not: geçen sene bu multimedya cihazına bir güncelleme geldi. güncelleme sonrasında ilk açılışta ekrana gelen uyarı artık otomatik kayboluyor bilginize...

    g) aracın sunroof fitilleri aracı aldığım günden beridir çıkıp duruyordu. servise götürdüm, garantiden onayladılar. fitil değişecek dediler. fakat tüm sunroofun sökülmesi gerekiyormuş..

    --------------------------------------------------------

    teknik olarak sıkıntılarım bunlardı. he aracın performansı iyi mi, bence iyi. konforlu mu konforlu... yazdıklarım yanlış anlaşılmasın, iyi özelliklerini hepimiz biliyoruz zaten. araç bahsettiği tüm özellikleri hakkıyla yerine getiriyor. o yüzden ben iyiler yerine sadece kötüleri yazdım.

    şimdi gelelim bu araç alınır mı sorusuna...

    2018 makyajlı kasayı hiç incelemedim. o yüzden söylediklerim ve söyleceklerim 2015-2017 tucsonlar için geçerli.

    ben 2016 aralık ayında 114 bin liraya aldım bu aracı. aldığım dönemdeki fiyatı bu araç için çok uygundu ve bu fiyata aldığım için hiç de pişman değilim. aracımdan çok da memnunum ama şu şanzıman olayı oldukça mide bulandırıcı. ben bu aracı tercih etmezsem bir tek bu sıkıntıdan dolayı olurdu bu. diğer servisleri bilmiyorum ama neyse ki coşkun oto gibi 10 üzerinden 10'luk servisler var ki, araç sahibinin üzüntüsünü gideriyorlar. fakat şu anda eski kasa (2017) tucson fiyatı 206 binlira. bugün 206 bin liram olsa gene aynı aracı alır mıydım emin değilim... hoş tüm araç fiyatları hayvan gibi arttı ona bir şey diyemem. bilemiyorum işte, ince eleyip sık dokumak gerekiyor. diğer yandan öncesinde de başka markaların bu çift kavrama şanzımanlarını çok uzun süre kullandım. hepsinde tipik titreme, ısınma vs sorunları oluyor. bi yapamadılar zedef tarzı birşey...

    sonuç;
    kısa dönemde teknik sorunlar canımı sıktı. 200 küsür bin liralık araçta bunları yaşamamam gerekiyordu.
    servis (coşkun oto) oldukça başarılı, sayelerinde biraz mutlu oldum.
    problemler mekanik. yani bugün bozulmayan range rover'da yok. mekanik şeyler her zaman bozulabilir. ama ne bileyim daha 30 binde bu problemler olması gene de hoş değil. daha 30 binde kız gibi arabanın kavrama değişti, volan değişti, sunroof fitilleri değişti. bu arabayı satarken adam sormaz mı bana hayırdır kardeş sen ne yaptın böyle diye...

    araç performansı, ağırlığına göre yakıtı ve kataloğunda geçen her idda ettiği kelimeyi harfiyen çok başarılı şekilde yapıyor. kullanımı gayet zevkli.

    güvenlik donanımları kusursuz çalışıyor. yol tutuşu ve çarpışma önleyici sensörleri vs efsanevi şekilde çalışıyor.
    kesinlikle hyundai alırken tereddüt etmeyin. sadece dct şanzıman konusunda hassas olmanız önemli. hayvan gibi kullanacaksan peşinen söyliyeyim bu şanzıman sana göre değil.
    herkes aracından memnundur ama kötü olsa inanın bana buraya açık açık yazardım. ben ki her şeyi zor seven birisi için bu araba genel ortalamada gayet iyi diyebilirim. mekanik problemler diğer araçlarda ne durumda bilmiyorum ama bende sadece bunlar işte...

    özet dedim ama gene hayvan gibi yazdım, kusura bakmayın. araç konusunda kararsız olanlar için rehber olması dileği ile...

    --- 2 yıl kullanım sonunda özet ---

    --- spoiler ---
    kendi çapımda aracın tanıtımı, anlatımı, yakıt tüketimi, yaşadıklarım vs...
    ---
    spoiler ---

    biraz uzun bir yazı oldu umarım sıkılmazsınız. (yakıt tüketimini en altta bulabilirsiniz.)

    evet arkadaşlar önceki mesajlarımda aracı kullanıp düşüncelerim ve özellikle yakıt konusunu yazacağımı belirtmiştim. şimdi açık açık herşeyi anlatmaya çalışayım...

    aracın iyi yanlarından çok bahsetmeye gerek yok. zaten milyon kere yazıldı ve bir çok detaylı incelemesi mevcut. kendi tecrübe edindiğim birkaç küçük şeyi paylaşayım öncelikle.

    aeb sistemi, yani otomatik frenleme olayı müthiş birşey. daha arabayı almamın 4. gününde belki 4-5 yaşlarında bir çocuğun hayatını kurtardı... akşam ara sokaktan evime doğru gidiyordum. 30km filan hızım. sağda ve solda arabalar park etmiş ve gittiğim yolda tek şerit kalmış kullanılan... sağda bir minibüs parketmiş. tam onun yanından geçerken önüme çocuğun fırlamasıyla arabanın aniden abs cart curt artık ne varsa çat diye kendi kendine durması. çocuğun benim suratıma o korku dolu bakışı filan çok acayip bir andı. aslında hepsi 1 saniyelik bir olay. ama bu teknoloji gerçekten çok değerli arkadaşlar. tamam belki normal araba olsa da ben gene refleks olarak frene basıp durabilirdim. ama eminim o teknoloji kadar hızlı tepki vermem mümkün değildi. ben aeb sisteminin sadece araçlara karşı çalıştığını düşünüyordum. ama anladığım kadarıyla, bisiklet, motosiklet ve insanlarda da çalışıyor... hayat kurtarıcıdır...

    şerit takip sistemi şehir içinde sinir bozucu olabiliyor. devamlı olarak şerit takibini bıraktığında dıt diye ötüyor. o yüzden şerit takip sistemini uzun yolda kullanmanızı öneririm. birde cruse control açarsanız gerçekten çok ama çok keyifli oluyor.

    arabanın sessizliği efsane düzeyde. tamam belki hiç premium aracım olmadı ama, abim range rover kullanıyor. ikinci eli 350 binliralık bir araba.. onun arabası bile tucson kadar sessiz değil. hoş 3 bin küsür motoru ve 21" lastikleri var o arabanın. yani kıyaslamak pek doğru değil ama abim benim arabama binince, benim arabadan çok daha sessiz dedi...

    araç 80-100 aralığına geldiğinde çok hafif asfalt sesini içeri alıyor. yeni asfalt atılmış yolda çıt yok ama eski asfalt yollardan sebep bunu çok hafifte olsa duyabiliyorsunuz.

    rüzgar sesi de 120 den sonra ufak ufak duyulmaya başlanıyor.

    spor modunu efsane yapmışlar. sanki bir hatch back rc araba içindeymişsiniz gibi hissettiriyor ve cüssesine göre çok atik hareket ediyor. önceki arabam 110 beygir megane 3 sport edition du. ben o aracım için iyi gidiyor diyordum. sallıyormuşum... tucson özellikle sport modda gerçekten iyi gidiyor. fakat normal kullanımda sport modu önermem. çünkü araç sport modda daha çok yakıyor. aynı zamanda normal modu da güzel ama gaz tepkilerini kasıtlı olarak boşa basmamak için biraz gecikmeli yapmışlar (ekonomi için). bu normal sürüşü etkilemiyor ama ani kalkmak ve hızlanmak isterseniz sport moddan bariz şekilde daha hantal kalıyor.

    otomatik park güzel çalışıyor. yani hiçbir zaman otomatik park kullanmayacağım belki ama sadece bir şey için kullanıyorum şuan. o da aracın boyutlarına daha tam alışamadığım için, park edilecek yere sığar mı sığmaz mı karar veremiyorum. böyle kararsızlık yaşadığım durumlarda açıyorum park asistanını. zaten giremeyeceği yeri göstermiyor bile. kendi kendine park etmesi de güzel. yani çamur atacak birşey yok. gayet güzel..

    gelelim multimedyaya. hani eh işte.. multimedya araçla tamamen bağımsız çalışıyor. yani araçtaki hiçbir bilgiyi onda göremiyorsun. car link özelliği var. gayette güzel bir özellik. ama sadece lg ve samsunglar destekliyor. multimedya ekranı çok işlevsel değil. yani benim 2011 megane'den tek farkı içinde navigasyon olması. fakat o da trafik bilgisini göstermiyor. hal böyle olunca multimedyaya eh işte diyebiliyorsun.

    ekran çözünürlüğü iyi, dokunmatiği iyi fakat ekranında elinizi kaydırmak çok zor. çünkü mat bir ekranı var. ne yalan diyeyim multimedyasını beğenmedim. bir kere her araca oturunca çıkan sürüş emniyet uyarı ekranı yeminle işkence için koyulmuş. yahu kardeşim 1 kere tamam okudum diyip işaretliyip o yazıyı kapatabilmen gerekiyor. her aracı açtığında tekrardan tamam butonuna basman gerekiyor... saçma.. 1500 lira civarında android multimedya cihazları var bizim tucsonlar için. bi süre sonra onlara geçeceğime eminim...

    arabadaki auto hold özelliği çok başarılı. passat sürenler bilir. onlarda start stop var ve auto hold var. her auto hold aktif olduğunda motor da kapanıyor. bu durumda gaza basmanla harekete geçmen 2 saniye gibi uzun sürebiliyor. bizdeki auto hold anında tepki veriyor ve hiç ama hiç ses çıkartmıyor. fakat ne yazık ki her araca bindiğinizde auto hold u tekrar aktif etmeniz gerekiyor.

    bagaj büyüklüğü yeterli seviyede. zaten bunu herkes biliyor. fakat bagaj altında lastiğin ordaki bölüme yeminle dünyayı sığdırabiliyorsunuz. ben aracın tüm temizlik eşyalarını (1 sünger, 5-6 bez, 2 çift eldiven, 4 kutu temizlik deterjanı, 1 cila, 1 parlatıcı, 1 antifiriz, 1 tane de buz çözücü), yangın tüpünü, 2 tane ilk yardım çantasını, oltamı, 4 tane kalın kitabımı, 4 tane özel döküman bulunan sigorta dosyasını, çocuk arabasının kışlık ve yağmur için olan 3 parçalık giysisini, 3 pet şişe suyu koydum. belki inanmazsınız ama hala boş yer var. adamlar bagaj bölümünün altını resmen böyle sık kullanılmayan şeyler için yaratmış gibi... böylelikle şu anda bagajda sadece çocuk arabası bulunuyor. inanmayan olursa resim çekip gönderebilirim.

    aracın yol tutuşu konusunda benim kendi fikrimi söyleyemiyeceğim. çünkü genelde sakin kullanırım. ama aldığımın 2. günü bir arkadaş denedi arabayı. yol tutuşunun çok iyi olduğunu söyledi. kendisinin chip takılmış canavar bi a3'ü var...

    4 çeker sistemini hiç kullanmadım henüz. fakat şu yokuş iniş sistemini denedim. 10km ile sınırlıyor iniş hızını. fakat ilk aktif olduğunda ve araç ilerlemeye başladığı anda 1 kereye mahsus tekerlerden gırç diye bir ses geliyor. belli ki birşeyler tekerlere kitleniyor gibi. teknik olarak tam bilmiyorum. ama güzel çalışıyor.

    arabanın silecekleri efsane olmuş. koca silecekler çalışırken çıt sesi bile duymuyorsunuz. hem çok güzel siliyor hem de çok sessizler.

    aracın koltuk ısıtma ve direksiyon ısıtması benim gibi çabuk üşüyen adamlar için biçilmiş kaftan gibi. hele hele o direksiyon ısıtması sabah gerçekten sizi çok mutlu ediyor.

    aracın kilit açma ve kapama düğmesi kapıdaymış. aldığım gün şapşallığımdan dolayı baya bir aramıştım orta konsolda. fakat meganede olan çocuk kilidini düğme ile açıp kapatamıyorsunuz. anahtarla mecburen kapı içinden kilit yapıyorsunuz.

    aracın dış kapı kolları çok ama çok güzel. ona dokunduğunuzda hemen pahalı bir hissiyata kapılıyorsunuz.

    şimdi gelelim yakıt tüketimine.
    aracı ilk aldığım gün altunizadeden kozyatağı carrefoura gittim. baya bir sıkışık trafikti. 8.4 lt ile çok sakin şekilde oraya gittim. (sakin kullanım)

    sonra carrefourdan etilere ikinci köprüden geçtim. ortalama bir trafik ile. 8.5 oldu. (sakin kullanım)

    sonra oradan çıkıp akşam trafiğinde ataşehirdeki evime gittim. 9.4 oldu (sakin kullanım)

    ertesi gün gene etilerdeki ofisime gittim 9.5 oldu (sakin kullanım)

    sonra ofisteki arkadaşlar test sürüşüne çıktılar. yaklaşık 10-15 km kullandık. spor modda kullandılar ve deli gibi bastılar. 10.5 oldu (agresif kullanım)

    akşam eve geri geldim 10.3 e düştü (sakin kullanım)

    hanımla beraber dün gezelim dedik. optimuma gittik. trafik resmen ağlatan cinstendi. şerifaliden optimuma gitmek yaklaşık 1 saat 15 dakika sürdü. karma kullanım 10.6 e çıktı ama optimum otoparkında aracı kapattığımda gösteren ekranda 16.4 lt yazıyordu (normal kullanım).

    optimumdan eve dönerken daha az trafik vardı. karma kullanım 10.7 ye çıktı. kapattığımda aracın ekranında 13lt yazıyordu (normal kullanım)

    bugün kurtköye gidelim dedik. araç ilk defa otobanda rahat rahat trafik olmadan gitti. 120 yi geçmedim. karma değer 10.4 e düştü aracı kurtköyde kapattığımda ekranda 8.3 lt yazıyordu. (sakin / normal arası)

    kurtköyden dönerken spor moda aldım. çok bastım diyemem ama 140 gördüm. ara ara hızlanmalar yaptım. gişelerde de biraz trafik vardı. karma değer 10.2 ye düştü. (normal / agresif arası kullanım)

    şu anda 10.2 de araç. yani işin aslı 2. gün arkadaşların agresif testi olmasaydı 9.6-9.7 arasında olacaktı.

    araç şuanda 140 km de. ilerde düşer mi bilmiyorum. daha ilk deposu aracın.

    demek istediğim çok çok sakin kullanır ve standart istanbul trafiğine kalırsanız 8.5 görebilirsiniz şehir içinde. ama dediğim gibi çok sakin olmak gerekiyor.

    normal kullanırsanız istanbul içinde 10, agresif kullanırsanız 12 civarlarını göreceksiniz.

    bunu akıldan hesaplamanın en kolay yolu yıllık km toplamınızı litre başı 50 lira ile çarpmaktır.

    yani ben 10.000 km yol yapıyorum yılda. her bir litre benim için yıllık 500 lira demek oluyor.

    bu durumda ben sakin kullanırsam yıllık 4250 tl
    normal kullanırsam 5000 tl
    agrasif kullanırsam 6000 tl lik yakıt yakacağım.

    10.000 km yaptığım için lpg almayı asla düşünmedim. düşünmem de... hyundai kesin olarak bana aracı teslim alırken dedi ki;
    eğer lpg taktırırsanız aracınızın motor ve diğer mekanik aksamları garanti dışında kalıyor... ayrıca benim gibi bir adam lpg ye 7500 lira verip taktırırsa, sadece lpg parasını 4.5 yılda çıkartıyorum. sonrasında da kar etmeye başlıyorum. bence az kilometre yapanlar için gerçekten çok ama çok gereksiz bir durum.

    araç ile ilgili henüz hiçbir sıkıntı yaşamadım. şanzıman ısınması filan hiç olmadı. kitlenme vs de olmadı. zaten aracı teslim alırken son güncellemeleri ile teslim ettiler.

    umarım merak eden herkes için yeterli düzeyde açıklayıcı olmuştur. bu arada yukarıdaki yakıt örneklerinde sakin - normal - agresif ibareleri tam olarak gerçeği yansıtıyor. yani sakin de yumurtaya basıyormuşçusuna sakin, normalde yakıt olayını hiç düşünmeden normal kullanım. agresifte ise bildiğin cart curt gaz verip hızlanıp aniden durmalar filan oluyor...

    yolda aracı gören dönüp tekrar bakıyor. benimkisi siyah renk. aracı aldığımın 1. günü yanımdan bir motorlu arkadaş geçerken eliyle hayırlı olsun gibi okey işareti yaptı. ilk anlamadım camı açtım ne diyorsun diye. hayırlı olsun dedi :)

    son sözlere gelirken bu aracı kullanan arkadaşlara en önemli tavsiyem spor modda kullanmaları olacaktır. hani biraz kendi kendinizi şımartmak istiyorsanız kullanın. boşverin yakıtı ve yakıt göstergesini. aracın spor modu belki bir ferrari gibi hissettirmiyor. ama 4.5.6. vites olması farketmeksizin sizi geriye atıyor. yani az da olsa o "g" kuvvetini hissediyorsunuz... 0-100km hız denememde 8.2-8.3 saniye gördüm. (tam sanisesini bilemiyorum arkadaşımın cep telefonu klinometresi ile ölçtük). 9.1 fabrika verisini geçmek müthiş bir zevkti. zaten aracın ebatları ve kilosuna nazaran böyle bir ivmelenme sizi şaşırtıyor. yoksa bir spor araba gibi 4 saniyede 100km ye ulaşmıyor :)

    öncelikle şu şanzıman ısınma konusuna bir açıklık getireyim.

    arkadaşlar normal kullandığın sürece bu araçların şanzımanını ısıtmak pek mümkün değil. sadece çift kavrama vitesleri kullanmasını bileceksin.

    mesela dik bir yokuşa geldiniz. dik yokuşta da trafik var diyelim. her kalkışınızda mutlaka ilerledikten sonra fren ile durmanız şart.

    öyle ki bazı durumlarda öndeki aracın biraz sonra hareket edeceğini bildiğiniz için frene basmadan ara gaz vererek yokuş yukarı durmaya çalışırsınız ya. işte onu yapmayacaksınız.

    arazide ise durum bambaşka.

    şanzımanın ısınmasının en büyük sebebi, arazi şartlarında aracın tekerler arasında güç dağılımı yapması ve vites geçişleri arasında çok sık değişiklik yapması bu ısınmayı tetikliyor.

    zaten aracınızı arazide 100 km hız ile kullanacak değilsiniz.

    bu ısınmanın olmaması için esp kapalı, difransiyel kilidinin açık ve vitesin muhakkak manual modda olması şart. ayrıca unutmamanız gerekir ki aracınızın lastiklerinin de ortama uygun olması gerekiyor.

    sen üzerinde fabrikasyon olarak gelen asfalt lastikleri ile araziye çıkarsan çektiğin patinajın ve şanzıman ısınmasının önüne geçemezsin.

    bu edc içinde, dsg içinde ve dct için de geçerlidir.

    tork konvertörlü, yani bildiğimiz tam otomatik şanzıman gibi olmadığı için önce bu şanzımanı nasıl kullanacağını bilmen gerekiyor. bilinçli kullandığın taktirde bir sorun çıkmayacaktır.

    önümüzdeki hafta orhanlı tarafında kamp kurmaya gideceğiz. güzelcene test edeceğim bu olayı. detayları ile yazacağım buraya...

    gelelim sorularına;

    trim sesi bir kere duydum. aracı ilk aldığımda duydum hatta. hemen bir arkadaştan aracı kullanmasını rica ettim. geçtim arka koltuğa seslerin nerden geldiğine baktım.

    ses sol arkadaki kemer tokasından geliyordu. tam kapının yanında açık halde duruyor ve kapının kenarına çarpıyordu. tokayı kapı kenarındaki yerien koyduğumda ses kesildi.

    bunun haricinde tık yok diyebilirim.

    bozuk asfaltın sesi 80-90 civarlarında gelirken, güzel asfaltta 130 la bile gitsen ses gelmiyor içeri. rüzgar sesini de çok ama çok hafif 110 ile giderken duyar gibi oluyorsun. gerçekten çok az bir ses ama. dikkat etmediğin sürece duyulmuyor bile.

    ben hergün ataşehir - etiler arasında yoğun trafik saatlerinde işe gidip geliyorum. henüz hiç ısınma problemi olmadı. büyük ihtimalle de olmayacak. (bu konuyu araziye çıktıktan sonra açıklayacağım detaylı. şimdilik sıfır problem)

    auto hold özelliği şanzıman ısınması ile uzaktan ilgisi var. şöyle ki. siz tam olarak frene basıp durduğunuzda araç otomatikman balataları birbirinden ayırıyor. yani auto hold olmasa bile şanjımana herhangi bir güç gitmiyor. auto hold da da aynı durum oluşuyor. yani ekstradan sadece aracınızda uzun süreli frene basacaksanız ayağınızı dinlendirmeye yarayan bir teknoloji kendisi. çok da kullanışlı. ama dediğim gibi o olmasa bile zaten tam frene basıldığında araç şanzımana güç göndermiyor.

    4x4 sadece arazide kullanılan birşey değildir. mesela audi ve bmw nin suv olmayan bir çok üst segment araçlarında da 4x4 bulunur.

    bizdeki gibi olan akıllı 4x4 çekiş sistemleri 4 çeker kilidi kapalıyken, ön lastikler patinaja düştüğü anda arka tekerlere %50 oranına kadar bağımsız güç uygulayabiliyor. bu sürüş güvenliğini en üst düzeyde tutan bir hareket oluyor. esp o anda kapalı olsa bile araç 4 tekerine de düzgün ilerlemek için mümkün olan en uygun seçeneklerde güç gönderiyor. bu aracın baş ve kıç kısmının sağa sola hareket etmesini engellemek ile beraber size çok kolay ve güvenli bir sürüş sağlıyor.

    asfaltta 4x4 olur mu yeaa diyen tipler maalesef bu 4x4 ün ne işe yaradığını bile bilmiyor.

    şanzımanın ısınması ile ilgili olarak ilk başta bende çok korkuyordum. ama gerek yabancı forumlarda, gerek youtube videolarından, gerek forumlardan ve hyundai servisteki ustalardan konuştuktan sonra yeterince ikna oldum. ayrıca amcam profesyonel off-road sürücüsü. bir off-road klubünün de başkanlığını yapıyor. bu konuda yeterince bilgi aldım kendisinden.

    dediğim gibi aracın şanzımanının ısınması 4x4 veya 4x2 de olan birşey değil. yanlış kullanım ile ilgili olan birşeydir.

    son olarak;

    belki aracın ilk üretiminde olan yazılımsal bir sorun vardı. bunu bilemem. ama şanzıman ısınması sorunu dediğiniz şey aslında bir sorun değil, uyarı mahiyeti taşıyor.

    eğer bu uyarı olmasaydı bilinçsizce aracı kullanan bir çok insanların şanzımanları çok daha ağır hasarlar alacaktı... ısınma uyarısı şanzıman belirli bir dereceye gelince sizi uyarır. bu şekilde devam edersen şanzımanın zarar göreceğini bil diyedir...

    saygılar sevgiler efenim...

    edit: 10.000 km detaylı bir yakıt testi yaptım. aynı şekilde donanimhaberde yazdım. ekliyeyim buraya da...

    hep uzun yol yakıt tüketimini merak etmiştim. ilk defa aracı istanbul - alanya / alanya - istanbul arası test etme imkanım oldu. aracı 2016 aralık ayında aldım. 4x4 t-gdi elite plus.

    okuduğunuz tüm yakıt tüketimlerini kenara koyun... tam ve net olarak ne yaktığından bahsedeceğim.

    aracı normal şekilde kullandım. tassarruf olsun diye yumurta var gibi az basmadım. şehir içindeki hemen hemen tüm trafik hız kurallarına uydum. yeri geldi otobana çıkıp 130-140 ları gördüm. yeri geldi 300 km boyunca 110 da sabit gittim.

    tamamen normal bir kullanımdan bahsediyorum.

    toplamda 1407 km yol gittim.

    uzun yol ortalama tüketimim 7.8 gösteriyordu.

    hani kastırsanız 1400 km de 7.5 lere düşürebilirsiniz.

    ama bundan aşağısı bizim araçlarda çok gerçekçi değerler değil.

    -------------------------------------------------

    gelelim şehir içi tüketimine.

    önce şehir içi kavramımdan bahsedeyim.

    ataşehirde ev, etilerde iş.

    günlük yaklaşık 1.5 saat köprü trafiğine takılıp toplamda 2 saat araba kullanırım.

    5000 km ortalaması şehir içi 12.3

    tamamen 5000 km şehir içinde geçti. bikaç kere kurtköy otobanına çıkmışımdır ama toplasan 300 km etmez.

    şehir içi ben biraz ucundan agresif kullanırım. dur kalklarım serttir. ama çok da hızlı gitmem.

    eğer uzun vadede sakin kullanırsanız istanbul içinde 11.5-11.8 arasını görmeniz mümkün olabilir.

    ama aslında bu evinizin / işinizin konumuna göre çok farklılık gösterebilir. mesela benim evin olduğu yerde devamlı yokuşlar vardır. yokuş olayı yakıtı acayip etkiliyor...

    ayrıca yukarıdaki değerler içine ağır kar şartlarında kullanma olduğunu da söylemek isterim.

    -----------------------------------------

    arabam alanyadan dönüşte tam tamına 10.000 km oldu. aracı aldığım ilk günden beridir yakıt sayacını sıfırlamadım ve benim 10 bin km karma tüketimim. 10.7lt/100 km olarak gözüküyor.

    10 bin km nin 7 bini şehir içi
    kalan 3 bini de otobanda sabit hızlar gibi düşünebilirsiniz.

    ------------------------------------------

    yazdıklarımda ne bir eksik ne bir fazla var. bu aracın normal kullanımda yakıt tüketimi budur arkadaşlar.

    kimileri çıkıp 4-5 litreleri filan gösteriyor biliyorum. bu değerlerler sadece ve sadece hafif meyilli yollarda, sabit hızda (70-90 arası) sayaç sıfırlanarak görebiliyorsunuz. aracın gerçek kullanım değerleri değildir.

    bu yazıyı yazmak için 10 bin km bekledim.

    üç aşağı, beş yukarı hemen hemen herkesin normal kullanımlarda göreceği değerler de bu oranlar olacaktır.

    -----------------------------------------------------

    eğer antalya gibi corafi olarak düz ve nispeten az trafikli bir şehirde yaşıyorsanız karma ortalamanız 10 civarlarına rahat düşecektir. hatta bu tür az trafikli, düz olan şehirlerde çok sakin kullanarak 9.5 karma ortalamasını göreceğinizi de düşünüyorum.

    ama gel gelelim istanbul gibi ağır trafikte saatlerinizi geçiriyorsanız ve aracı hızlı kullanıyorsanız 13-13.5 karma değerlerini görmeniz de mümkündür.

    bahsettiğim karma değeri 10.000 km olarak baz alıyorum...


    (s7e7v7e7n - 27 Kasım 2016 15:50)

  • comment image

    başıma bir iş gelmeycekse bana göre tipi şu ara piyasada olan kendi sınıfındaki tüm suv arabalardan daha güzeldir. diğer özelliklerine bir şey diyemem. olsa da yesek.


    (galove - 30 Ocak 2017 09:09)

  • comment image

    şu dünyada 1600cc benzinli ve otomatik vites araba alıp "çok yakıyor" diyenleri anlayamadan öleceğim. benim diyen araba finlandiya'nın bomboş, yokuşsuz yollarında bile standart kullanımda 9-10 litreden aşağı yakmaz. bir de büyükşehir trafiğine girerse normal olarak 10+ litre yakmaya başlar. bu araba jipse 11-12'yi de geçebilir. bu günümüz teknolojisinde son derece normal. daha az yakıyorum diyen arabasını ve kendini övmek için yalan söylüyordur, inanmayın.

    ayrıca opsiyon olayını minimuma indirip dolu dolu satılması da tebrik edilesi bir olay. neredeyse direksiyonu bile opsiyon olarak satacak markalar var piyasada.


    (cathars - 24 Nisan 2017 00:41)

  • comment image

    hyundai firmasının c-suv segmentinde yer alan aracı. ilk olarak yollara 2004 yılında çıkan tucson, bugünlerde 3. jenerasyonu ile ülkemizde satılıyor. avrupa pazarı için kısa bir süre ix35 model adını kullanmıştır. temmuz 2017 den beri kullanıyorum.

    haziran 2017'de honda civic modeli aracımı sattiktan sonra, çalıştığım kurumdan da uygun şartlarla kredi çekerek maximum 100 bin tl limit ile yeni bir araç almaya niyetlendim. ikinci el düşünmedim. radarımda ise c-suv segmenti vardı. olmazsa olmazım ise otomatik vites idi.

    bu kapsamda, nissan qashqai, ford kuga, honda c-rv, vw tiguan, seat ateca, peugeot 3008, skoda yeti, hyundai tucson, kia sportage ve renault kadjar modellerine baktım. her ne kadar c-suv arasam da bir alt segment için iki adet de istisnam oldu: mazda cx3 ve honda h-rv.

    bütçem, bu segment için sınırlı olduğu için dizel modellere maalesef ulaşamadım. mecburen benzinli tercih ettim.

    öncelikle baktığım modeller hakkında kısa değerlendirmelerim:

    1-) mazda cx3: tip olarak çok hoştu. ayrıca 4*4 olması önemli bir artı idi. ancak dizelinin 125 binlik fiyatı ve benzinlinin de 110 binlerde seyretmesi sebebiyle eledim.

    2-) honda hr-v: benzinli modeli vardı sadece ve 119 bin tl fiyat etiketi vardı. detaya girmeden eledim.

    3-) vag grubu: tiguan, ateca ve yeti bu gruptta idi. öncelikle dsg olması zaten benim gözümde 1-0 geriden başlıyor bu modelde. tiguan aşırı pahalı geldi, ateca beni çekmedi. yeti ise f/p aracı olmasına rağmen, tipinin hoşuma gitmemsi, dsg ve kasanın değişecek olması sebebiyle elendi.

    4-) peugeot 3008: gerçekten cx3 ve tucson ile birlikte tip olarak en beğendiğim 3 araçtan biri idi. ancak 1,2 motor benzinli versiyon için 116 bin tl dediler.

    5-) renault kadjar: mantıklı gibi dursa da, bilemiyorum araçta birşeyler eksik gibi. olmadı, sevemedim. fiyat olarak da 120 binlere yakın bir etiketi vardı. bir de edc olması tercih etmemek için sebeplerim oldu.

    6-) nissan qashqai: en fazla çeldiren araç bu oldu. bayağı bir gittim geldim, ama benim bütçeme göre donanımın çok zayıf kalması (visia) ve turbolu benzinli motorun ileride olası bir lpg uygulamadında sorunlara namzet olması sebebi ile eledim.

    7-) honda cr-v: 180 binlik fiyatı görünce zaten söylenecek bir şey yoktu.

    8-) ford kuga: dizel versiyonu 124 bin tl idi, güzel araçtı ama bütçeyi aşıyordu, beniznli ise konuşmaya değmez kadar az bir farktı, 117 bin tl civarı idi.

    9-) koreli kardeşler: tucson ve sportage. fiyat olarak bütçemin içinde kalıyorlar, ayrıca baz donanım bile oldukça tatminkardı. turbo ve atmosferik motor seçeneği veya tork konvertörlü ve çift kavrama vites seçenekleri ile alternatifiniz çoktu. ancak sportage özellikle de önden çok çirkin geldi bana, böcek gibi. sportage yi bu yüzden eledim. tucson ise görüntü olarak bence oldukça şık olmuştu. kararımız tucson oldu.

    tabii ki bütçe ilk sırada ama, aracı eşim de kullanacağı için çift kavrama başımıza bela olabilir dedik ve tork konvertörlü vitesi seçtik. zira eşim 5 yıldır araç kullanmasına rağmen hala acemi ve çift kavrama gibi narin bir şanzımanı onun emrine vermek risk olurdu. hal böyle olunca motor seçeneği sadece turbosuz gdi olan oldu, ki ilerideki olası lpg uygulamasında da turbosuz motor daha az sorun çıkartır diye düşündüm.

    baz donanım olan style paket'e geri görüş kamerası, navigasyon, park sensörü ve yan basamak ekledik. lansman rengi olan kum beyazı diye bir renk var, onu seçtik.

    style paket, hyundai tucson'da baz donanım olsa da, çift bölgeli klimadan, ışık ve yağmur sensörüne, kararan iç dikiz aynasından katlanır dış aynalara, köşe dönme özelliki farlardan karartılmış arka camlara kadar benim istediğim çoğu donanım var. üst paketlerde ısıtmalı koltuk, deri koltuk, açılır tavan, otomatik park gibi çok üst özellikler var. donanım ve güvenlik olarak style donanım benim isteklerimi karşılıyodu.

    araç ile 5000 km ye yakın yol yaptım. bunun yarısı uzun yol. yüksek bir araç olması ve boyutlarının büyüklüğü özellikle şehir için kullanımda ve daha çok park esnasında çok zorluyor. 132 hp lik gdi motor ve 6 ileri tork konvertörlü şanzıman ile ara hızlanma gibi konularda fazla iddiali olmamak gerekiyor. tabi bu kombinasyon yakıt konusunda da üzüyor. şöyle ki 2200 kmlik uzun yol etabında klima açık, 3 yolcu ve dolu bir bagaj ile 7 lt/100 km civarı tüketti. bu değer fena değil bence, ama konu şehir içi olunca 10 lt lere çok rahat çıkıyor. biraz daha dikkatsiz olursanız çok rahat 12-13 leri görebilirisiniz. ayrıca elektrik destekli hidrolik direksiyon çok hissiz geldi bana. bunlar bence aracın - yönleri. bazı eksiklikleri daha doğru bir motor ve şanzıman kombinasyonu ile bertaraf edebilirsiniz. örneğin 7 ileri çift kavramalı dct şanzıman ile 177 hp lik tgdi motor kombinasyonu benzer yakıt tüketimde çok daha tatminkar bir güç veriyor. üst donanımda verilen otomatik park sistemi, benim şikayetçi olduğum park ediş zorluğunu ortadan kaldırıyor. ama bunlar tabi hep maliyet. bu aracın dizeli ise sadece 2.0 lt de var maalesef.

    beğendiğim yanları ise daha fazla. birincisi kullanımı; özellikle otoban-uzun yol gibi yerlerde çok keyifli. yüksek olmanın avantajları var, yol tutuşu bir suv a göre oldukça iyi diyebilirim. zaten araçta esp de var. ikinci olarak iç mekanı çok geniş, ergonomi veya görüş açısı ile ilgili herhangi bir sıkıntı yok. tork konvertörlü 6 ileri şanzımanı isterseniz, manuel olarak da kullanabiliyorsunuz. eşya gözleri bol bol var, torpidosu soğutma özelliğine sahip. iç mekanda plastik aksamda yer yer plastik kalitesi düşük, ama aracın genel kalite hissi yeterli. araç 4*2 versiyon olsa da yine de ufak tefek offroad özelliklerinin olması hoş olmuş. örneğin dikiz aynasındaki pusula, ya da iniş destek sistemi gibi çok çok ufak detaylar. far ve yağmur sensörü hassasiyetleri iyi. gereksiz yere çalışmıyor, ya da çalışması gereken yerlerde çalışmamazlık etmiyor. tam kararında. style donanımda start stop yok. vites değişimleri bildiğiniz otomatik şanzıman standartında. sarsıntı çok yok, ama tabii ki bir çift kavrama değil. arka koltuklar için difizör olması iyi, yine şaft tünelinin fazla yüksek olmaması da arkada ferahlık veriyor. bagaj içindeki 12v soketi iyi düşünülmüş, ayrıca bagaj içi file de var. bagaj yükleme eşiği iyi, sadece bagaj kapağı otomatik olsa iyi olurmuş, eşimin boyu zor yetişiyor. (bu özellik 2,0 dizelin en üst versiyonunda var) off road konusunda söyleyecek birşey yok. zira araç bunun için değil, sadece yüksek bir şehir aracı. daha önceden niva ile offroad yapmış biri olarak parkurda nelere ihtiyaç vardır bilirim, benim tucson'da bunların hiçbiri yok, ama zaten böyle birşey de beklemiyordum araçtan.

    özetle bence hyundai tucson parasına göre fazlasını veren bir suv. eksikleri var mı? elbette. dörtdörtlük diyemem, ama f/p si yüksek. elimizdeki bütçeye göre isteklerimiz ile en fazla örtüşen araç buydu. yukarıda da dediğim gibi en fazla qashqai ile ikilemde kalmıştım, ama tercihimi tucson'dan yaptım.

    herkese daha iyileri inşaallah deyip, bu amatör araç tanıtım girdimi kapatıyorum.

    edit: imla
    edit2: kendininpatronu uyardı. crv, d-suv grubundaymış. teşekkürler


    (kararsiz tosbaa - 9 Kasım 2017 17:12)

  • comment image

    t-gdi 10 litre benzin yakar 100 kilometrede.
    şanzıman otomatikleştirilmiş, zf hariç hepsinde ufak büyük problemler var, bunda da var. 5 yıl garantisi de var ama. iç mekan büyük, araç gayet güzel gösterişli, bakımları normal hatta ucuz, viraj kabiliyeti diğer suv lere göre gayet iyi.elite plus alırsan sadece otomatik bagaj kapağı ve takip mesafesini ayarlayan cruise eksik geri kalan aklına ne gelirse mevcut. güvenlik testleri sonuçları rakiplerine 5 basar. dört çeker sistemi akıllı dedikleri çakmalardan sadece 40 km ye kadar aktif ondan sonra yok, çok da şeyetmemek lazımşehir şeysi bu araçlar.vergi muhabbetine fiyatlar uçtu almayı düşünen varsa ikinci elde gayet iyi opsiyonları mevcut. daha ne diyem bu yazdıklarımı millet birbuçuk saatlik youtube video su yapıyo hadi gene iyisiniz kerhanacılar sizi


    (basmelek - 7 Aralık 2017 15:15)

Yorum Kaynak Link : hyundai tucson