uzun zamandır okuduğum en güzel masal. öykü demek duygusunu solduruyor bu kitabın. şeylerin kalbinde çıplak ayakla gezen bir perinin masalı. dünyanın gerçek şeklini görmüş ve ismini öğrenmiş ufacık bir kızın şeyaltındaki şeyleri gerçek yerlerine ulaştırdığı bir masal. okumaktan ziyade onunla birlikte gezinebilirsiniz ve orada kalmaya devam edersiniz.

(zebra storyteller - 22 Temmuz 2015 00:31)

türkçe'ye sessizliğin müziği ismi ile çevrilen, ithaki yayınlarından çıkan bir patrick rothfuss kitabı.

kral katilini özleyenler için aniden gelen bir sms gibi. yetmedi ama olsun tabii. yooo ağlamıyorum, ne alaka?

(kuzularin essizligi - 24 Temmuz 2015 11:23)

auri ve pat hakkında yeni şeyler anlatan kitap.

mesela biz bu kitapla öğreniriz ki auri küçücük bedenine inat zulme karşı durmaktadır.
zulüm bir şeyi olması gerekenden başka bir yere koymak, başka bir yerde görmekse ki öyledir; auri'nin tüm yapıp etmeleri tam da bunun karşısındadır.

(akropol mira - 16 Ağustos 2015 06:52)

auri'nin ic dunyasini anlatirken aslinda patrick rothfuss'un da kendini aralarinda gordugu icten ice kiriklarla dolu insanlarin ruh halini bir peri araciligyla bizlere aktaran oyku.

her ne kadar oykunun isleyisi agir gibi gorunse de gecen her gununu bin bir turlu sorgu ve zarafetle tamamlayan auri'nin ornek bir yaraticilik gosterdigi bir eserdir. kitabin sonunda ne yaratmaya calistigini ve verecegi hediyenin ne kadar yalin ama muhtesem oldugunun anlasilmasiyla masal sona erse de tekrar tekrar okunabilecek bir masal kazandirmaktadir bizlere.

(edwardnorton - 12 Ekim 2015 17:56)

ana hikayeden bağımsız, farklı bir soluk. patrick'in ilginizi çekmeyebileceğine dair uyarısıyla başlıyor. yine de hoş bir hikaye.

(psychic - 22 Şubat 2016 19:49)

patrick rothfussun kral katili güncesinin üçüncü kitabını bitirmesini engelleyen kitap.
okuduğumdan beri sevmekle sevmemek arasında gidip gelmekteyim. hâlâ kararsızım.
auri gibi renkli ve merak uyandırıcı bir karakterin de bir kitabı olması gerekiyordu evet ama böyle araya sıkıştırılmış olmasaydı daha mutlu olabilirdim.

(calypsoiris - 23 Nisan 2016 19:05)

sessiz şeylerin usul saygısı adı ile çıkması beklenen ancak bazı ülkelerde sessizliğin müziği olarak çevrildiği için ülkemizde de bu şekilde çevrilmesi uygun görülen, the kingkiller chronicle evreninden auri'nin eşyalarla, sabunlarla ve o'nu^* beklemekle geçen hikayesi...

(alexei ivanovich - 9 Aralık 2016 22:36)

macera ve gizem dolu bir patrick rothfuss romanı. başta onca uyarıya rağmen dikime gidip okudum kitabı. (uyarı şuydu: kral katili güncesi'ni okumamışsanız okumayın. çünkü auri orada bulunan bir karakter ve bütün roman boyunca auri'nin derinlerine iniyoruz.)

şahsen kafamı karıştıran anlar da oldu ama genel olarak uzak kalmadım. kendimce anlamlandırdığım kısımlar umarım saçmalamış olmam sonucu gerçekleşmemiştir. auri'yi gerçekten anlamışımdır.

bayılırım böyle mistik betimlemelere. maceralı kurgulara. çok hoşuma gitti. çok ama çok çok hoşuma giden kısımları da not aldım, ki canım sözlükte izi kalsın.

--- spoiler ---

''bazı yerlerin adları olurdu. bazı yerler değişirdi veya adını açıklamaktan çekinirdi. bazı yerlerinse hiç adı olmazdı ve bu daima üzücüydü. mahremiyete düşkünlük iyiydi hoştu ama ya hiç adının olmaması? ne kadar korkunç. ne kadar yalnız.''

''genç kız ayağını yere vurdu. açgözlü şeyin bir hafta boyunca sıçmasını umdu. berbat benliğini dışarı sıçıp tekrar içine almasını, sonra da bir yarığa düşüp adını kaybetmesini, öfkeli karanlıkta yapayalnız ve bomboş ölmesini umdu.''

''auri uzun bir süre öylece kalakaldı. ağlayabileceğini düşündü ama içini yokladığında hiç gözyaşı kalmadığını keşfetti. sanki içi kırık cam parçalarıyla ve çapaklarla doluydu. bitkindi ve her şeyden ümidini kesmişti. ve eli ağrıyordu.''

''akıntıya karşı yüzemez veya rüzgarın yönünü değiştiremezdin. peki ya bir fırtına çıkarsa? eh, o zaman yelken açmayıp gemiyi hazırlar ve sintine basardın. auri bu haldeyken her şeyi allak bullak etmekten başka ne yapabilirdi ki?''

''auri gerçeğin farkındaydı. dünyada hareket ederken daha nazik olmak gerekirdi. işlerin gidişatını bilirdi. adımlarını daima bir kuş kadar hafif atmazsan tüm dünya kalkıp seni ezmeye gelirdi. oyun kartlarından bir evmişsin gibi. taşlara çarpan bir şişeymişsin gibi. sıcak nefesi arzu ve şarap kokan bir elin sertçe zapt ettiği bir bilekmişsin gibi...''

''kaşlarını çatan auri başını hışımla iki yana salladı. bazen çok hayırsız olabiliyordu. kendini arzularına kaptırabiliyordu. sanki dünyanın şekli onun mizacına bağlıydı. sanki kendisi o kadar önemliydi.''

--- spoiler ---

(meksikalibirdost - 21 Mart 2018 21:52)

dün dr den aldığım, okumak için sabırsızlandığım kitap. keşke anadilinden okuyor olsaydım. ama hediye etmek isterseniz bir mesaj kadar uzağınızdayım:*

(bilgiyiyenkiz - 30 Eylül 2018 10:25)

"eşya" ile duygusal bağ kuran insanları birazcık da olsa anlamamı sağladı.

finali kıllandırdı biraz. eşyalara canlı muamelesi yapmak ile bir süre sonra canlılara eşya muamelesi yapmak arasındaki geçiş yumuşak olabilir.

(vecna - 6 Ocak 2019 18:57)