başrolünde two guys and a girl, firefly ve -şimdilerde- drive gibi dizilerden tanıdığımız nathan fillion ve canımız starbuckımız `katee sackhoff'un yer aldığı dandik görsel efektlerle bezeli kötü bir devam filmi. tamam ilki de çok içaçıcı değildi ama en azından bir ilkti ve bünye kaldırmıştı bi' yere kadar. dandik bir filmin devamını çekmeye ne gerek var. biz alıştık ^*güzel filmlerin boktan sequellerine.
(bkz: from dusk till dawn) (bkz: cruel intentions) (bkz: wild things) (bkz: the skulls)

bırak alıştığımız gibi kalsın.

(bkz: white noise)

(kafka - 3 Mayıs 2007 00:39)

bok gibi bir filmin bombok devamı.

(chewy - 7 Mayıs 2007 00:49)

yönetmenliğini patrick lussier yaptığı gerilim korku filmi.

--- spoiler içerir ---

white noise adıyla çekilen ilk filmden bağımsız olarak rahatlıkla izlenilebilecek bir film, yani ilkini izlememiş olsanız dahi bir şey kaybetmezsiniz zira iki film arasında ki tek bağlantı evp diye adlandırılan olay. konuda zaten buradan çıkıyor, ilk filmde bu sistemi kullanarak (tv yada radyo aracılıgıyla) hayeletler ruhlar vs takip edilebiliyordu fakat the light olarak adlandırılan devam filminde ise ölümden dönen daha doğrusu yaşamsal fonksiyonları bir süreliğine duran fakat bir şekilde geri getirilen bazı insanlarda eloktronik aletlere gerek kalmadan hayaletleri görebilme durumu oluyor. ayrıca bu kişiler ölecek olan insanlardan çıkan beyazımsı ışıkları algılayabiliyorlar, böyleliklede onları kurtarabilme şansları oluyor. bütün olayda burda başlıyor zaten, kurtardığınız insanlar 3 gün sonra şeytanın uşaklıgını "teri mairi (sanırım böyle bişi)" yapmaya başlıyor ve etrafındaki insanları istem dışı olarak katlediyorlar.
"kurtarırsan öldürürsün" mantığıda burdan çıkıyor.

film değişik bir senaryoyla karşımıza çıkıyor bu sefer ama senaryo çok iyi bir şekilde aktarılamamış diye düşünmekteyim. zira enteresan bir konuya değiniyorlar (gerçekliğini göz ardı edersek tabi). filmde tek beğendiğim şey bazı karelerin çok güzel ayarlanmış olması, burada da görüntü yönetmenine teşekkür etmek kalıyor. bunların haricinde vasat bir film olarak değerlendiriyorum.
hala insanları korkutmak için, aniden çıkan yaratık hortlak görüntüleriyle yüksek ses olayını kullanıyorlar ya, hiç birşey diyesim gelmiyor, çünkü biz korkmuyoruz anacım, sadece refleks olarak zıplıyoruz yerimizden. arasında baya fark var, böyle bööö bööö diye aniden ne olsa zıplarız, yani sakin bir sahnenin hemen ardından ok yüksek bir sesle inek resmi çıkar yine zıplarız.
filmdeki hemşire ablaya da selam göndermek istiyorum, sacının arkasında ki kafif kızıllıklar çok yakışmış..

--- spoiler içerir ---

(tutankhom - 20 Mayıs 2007 16:49)

ilk filmle karşılaştırıldığında bir sanat eseri gibi duran film. konusu klişe bir şekilde ilerleyip ani sahnelerle izleyiciyi korkutmaya çalışsa da özellikle bir filmi film yapan, yönetmenlik, senaryo, görüntü kalitesi, oyunculuk gibi unsurların belli bir kalitenin üzerinde olması filmi zevkle izlettiriyor. ayrıca çoğunlukla boktan olan devam filmlerinin arasında bir istisna olarak sivrilmesi de ayrıca bu filmin saygımı kazanmasına yol açmıştır.

(kerambol - 5 Ocak 2009 09:23)