Süre                : 1 Saat 54 dakika
Çıkış Tarihi     : 01 Aralık 2017 Cuma, Yapım Yılı : 2017
Türü                : Drama
Taglar             : Uzun sürebilir
Ülke                : İspanya,ABD
Yapımcı          :  Aquí y Allí Films , Film Constellation
Yönetmen       : Antonio Méndez Esparza (IMDB)(ekşi)
Senarist          : Antonio Méndez Esparza (IMDB)(ekşi)
Oyuncular      : Andrew Bleechington (IMDB), Regina Williams (IMDB), Robert Williams (IMDB), Ry'nesia Chambers (IMDB), Eric Trombley (IMDB), Kara Fenlon (IMDB), Charles Dodson (IMDB), Dawuan Williams (IMDB), Lawrence Parramore (IMDB), Dwight Brown (IMDB), Mitch Paulsen (IMDB), Samuel C. Carter (IMDB), Kristina Bauer (IMDB), Yulanda Talley (IMDB), Shanelle Freeman (IMDB), Broderick Williams (IMDB), Saad Akbar (IMDB), Zechariah L. Knight Jr. (IMDB), Jviante Jackson (IMDB), Kendra Coburn (IMDB), Trish Bass (IMDB), Kevin Jowers (IMDB), Robert E. Deyle (IMDB), Alzona Whitehead (IMDB), Travius Harris (IMDB), Trekarrie Williams (IMDB), Cynie Cory (IMDB), Maylasha Starke (IMDB), Kylin Adams (IMDB), Matthew C. Harrington (IMDB), Marianne Towler (IMDB), Demetrius Williams (IMDB), Ronterrious McGriff (IMDB), Reginald L. Thurman Jr. (IMDB), Gerald T. Butler (IMDB), Reashema Cole (IMDB), Renee Brick (IMDB), Samuel Brick (IMDB), Hudson Meeks (IMDB), Jabar Dunbar (IMDB) >>devamı>>

Life & Nothing More (~ La vida y nada más) ' Filminin Konusu :
Uluslararası Uzay İstasyonu'nun 6 üyesi, Pilgrim Uzay Aracı aracılığıyla Mars'tan getirilen bir örneği incelerken büyük bir keşfe imza atar: Bu örnek biyolojik özellikler göstermektedir, yani Mars'ta hayat olduğunun kuşku götürmez bir kanıtıdır. Ancak bir süre sonra mürettebatı ölüm kalım mücadelesi verecekleri bir süreç beklemektedir, nitekim Mars'tan gelen 'örnek' zannettiklerinden çok daha zeki ve kuvvetlidir.

Ödüller      :

Independent Spirit Awards:
San Sebastian International Film Festival:


  • "uzayda bulduğumuz marslılara şeker vermememiz gerekiyormuş. bu filmde hep beraber onu görmüş olduk.hayvan bir an önce uyansın diye dayadılar glikozu. o da çıldırdı tabi."
  • "canan karatay'ı dinlemeyip glukozdan uzak durmayan bir grup bilim insanının yaşadığı korkunçlu macera."
  • "hayır 8 milyar şerefsizin yanına dönmeyeceğim. benim için bu replik yeterliydi."
  • "filmde sho diye bir karakter var, seviştikten sonra sırtını dönüp uyuyan erkek kavramını zirveye taşımış. seviştikten sonra uzaya çıkmış."




Facebook Yorumları
  • comment image

    http://en.wikipedia.org/wiki/life_(bbc_tv_series)

    --- spoiler ---

    ilk bölüm challenges of life. burda bir ön bilgi veriyor belgeselin yapısı ile ilgili ve bu minvalde ilerliyor belgesel. bu ilk bölümde yunusların avlanması anlatılıyor. bu yaşımda bu avlanma şeklini bilmediğim için utandım. yani başını toprağa sokan kuşu biliyoruz, çok lazımmış gibi. bu yunus hayvanının nasıl avlandığını bilmiyoruz. yazık.

    ikinci bölümde kurbağagiller, yılansılar, ejderler, dinazorumtraklar felan anlatılıyo. burda da su damlasından küçük bir kurbağa var. kesinlikle ibretlik. tamamen farklı fizik kuralları ile yaşıyo hayvan. bide komodor ejderi var, evlerden ırak.

    üçüncü bölümde memeliler var. yarasasından balinasına kadar. insana değinilmemiş ama, bence yanlış olmuş.

    dört: balıklar. dağcı balık. karada yaşayan balık. uçan balık. çok çılgın balıklar var. bide deniz ejderi var. dobermanla hamsi arasındaki kayıp halka resmen. sürü halinde takılan balıklar var, müzikler felan... çok hoş.

    beş: kuşlar. raket kuyruklu o kuş bence olmamalı. canlıların yüz karasıdır o. çok garip enretesan kuşlar var. ayrıca kuşlarda cinsellik ne kadar teferruatlı arkadaş. sırf çiftleşecem diye ne biçim evrimleşmişiniz, kokona gibi kuşlar ver allah belanızı versin.

    altıncı bölüm: haşereler. sineği, kelebeği, arısı karıncası... bizim toplumumuz binlerce yıldır var, onların toplulukları ise milyonlarca yıldır var. kimyasal silahları da var ayrıca bunların.

    yedi: av ve avcı
    fikstürü veriyorum:

    çita - zebra (bir klasik)
    tilki - dağ keçisi (çok heyecanlı maç)
    yarasa - balık
    gelincik - tavşan
    yunus - küçük balıklar (av dediğin böyle olur)
    ayı - somon
    etiyopya kurdu - fare
    yıldız burunlu köstebek - solucan mı ney
    chital - kaplan (tribünde langular)
    çıngıraklı yılan - sincap
    fok balığı - orca (katil balina derler)

    yıllar yılı büyük kedilerin avcılığından başka avcılık göstermeyen statikocu belgeselcilere sesleniyorum, yapmayın. ayıptır.

    sekkiz: denizin dibi. deniz anaları, balıklar, yengeçler. herkes takılıyo. yüzüklerin efendisi gibi. her türün bi ülkesi var, bi kültürü var, bi demokrasi anlayışı var.

    dokuz: bitkiler. ayağı yere basan canlılar. hızlı çekim yapınca ne kadar hareketli oldukları görülüyor. sadece 60 sn süren bir bölüm var ki... çekilmesi çok uzun sürmüş, çok çabalamışlar. hareketli bir kamera, ormanda büyüyen farklı bitkileri çekiyor. zaman biraz hızlı geçiyor tabi.

    on: primatlar. bizim gibi olanlar. alet kullanabilenler. ayrımcılık yapanlar. ülke bilincine sahip olanlar. iletişim yetenekleri fazla olanlar. dişilerini 2.sınıf sayanlar. kız alıp verenler. nezaket gösterenler. paylaşanlar.

    ---
    spoiler ---

    (bkz: iki saattir konuşuyoruz bir kere evrim demedik)

    güzel bir islami seslendirme ile, çok çılgın bir yaratılış belgeseli olur bundan. o kadar ibretlik yani. izleyin, izlettirin.


    (mukemmel sistem - 11 Eylül 2010 12:23)

  • comment image

    öyle bir film düşünün ki bütçesiyle nice şaheserler çekilebilsin, ama hollywood bunu çeksin. tam bir svihs vakası.

    ---------------------------- spoiler desem nesini spoiler? --------------------------------

    ryan reynolds, deadpooldakine benzer karakteriyle gavurun comic relief dediği filmin soytarısı olma misyonunu keşke bu filmde hiç üstlenmeseymiş. diğer karakterler mizah duygularını herhalde atmosferi geçerken düşürmüş olduğundan esprileri donuk karşılıklar alıyor. ilk ölenin gözlüklü, şişman veya azınlık olmaması güzel hoş da rory ile birlikte filmin izlenebilirliği de ölüyor.

    jake gyllenhaal artık doktor mudur, pilot mudur, uzayda ne yapmaktadır bilemiyorum, zira tam açıklanmıyor. arada bir kez uzayda en uzun kalan insan olma rekorunu kıracak deniyor, adam iki melankolik bakış atıp suriye çok bok diyor, sonrası meh. madem araya sosyal duyarlılık olsun diye insanlıkölmüşağbibenarşaçıkıyorum mesajı sokacaktınız, bu borefestin birkaç dakikasını şu adamın karakterini geliştirmeye verseydiniz de özdeşim kuracak 1 (yazıyla bir) karakter olsaydı. doğrusu kimsenin ölümüne üzülmedim, pofuduk fare kardeş dışında.

    paraplejik dayının laylon eldiveniyle uzaylıya dokanıp dokanıp tıp ve diğer tüm pozitif bilimleri satmasına ne diyebilirim? ortam sıcaklığı yükseltilip bir damla glukoz verildiğinde metabolizması çalışan, tek hücreden kendi kendine çoğalmaya başlayan ve tüm hücreleri hem kas hem sinir hem göz olan (evet filmde bunu söylüyorlar) bir mars canlısı değil eldivenle, nükleer başlıkla bile sevilmez! yaşıyor mu diye bakmak için marslıyı elektrik şokuyla dürtmek nedir kardeş? ufoya taş atan köylülerden mi esinlendiniz? robotların captchaları geçebildiği bir zamanda yaşıyoruz, ama bu senaryo windows 98'i görememiş. hadi modern bilimi, teknolojiyi de geçtim, alien diye bir film var, izlediniz mi???

    japon abiyi yeterince japon olamayıp duygularının tesiri altında kaldığı için huzurunuzda kınıyorum. stereotipik bir japon, uluslararası uzay istasyonunda çalışacak kadar zeki olması da gerekmeden, ben kızımı görecem laaa diye tüm dünyadaki canlıların sonunu getirmeyi göze almaz. kaynak: dünyadaki tüm animeler

    filmin kadınlarına da diyecek söz yok, çünkü varlıkları bir şey katmıyor gibi filme. kaptan kumandan abla ekipteki kafası basan tek kişiydi galiba, hemen harcandı. güya ocd olan cdc kontrolörü abla yine ecnebi lafıyla eye candy olarak konulmuş belli ki, karantina da karantina diye tutturup, onu da beceremeyip dünyanın sonunu getiriyor. peki.

    ---------------------------- spoiler desem nesini spoiler? --------------------------------

    bu nasıl nefrettir ki paragraflarca yazdırıyor, işte o kadar kötü bir film.

    2009 yapımı 5 milyon dolares bütçeli moon gibi bir film var, onun yanında bu gerim gerim gerilim film 58 milyonluk bütçesiyle yiyor ama çalışmıyor. uzaylı trendini kaçırmamaya çalışalım derken bu ucubik fragman bozması naneyi yapmışlar. yukarıda bahsettiğim moon mükemmel senaryosuyla, matt damon'ın oynadığı the martian komedi unsurlarıyla, interstellar harika görselliğiyle, arrival felsefi yönüyle bu filmin beşer onar gömlek üstünde. ki bunlar sadece son dönemden aklıma gelenler. bu filmin yapımı ve yayınında emeği geçen herkesten paramı geri istiyorum. benim vergilerimle film çekiyosunuzz aaa, o öyle değildi neyse.


    (alice in sourland - 30 Mart 2017 02:54)

  • comment image

    bir boka benzemeyen uyduruk film.

    bilimkurgu falan değil onu geçelim. yerçekimsiz ortamlar, canavarın uzaylı olması ve çok sayıda ışıklı düğme dışında bilimkurgudan ziyade uyduruk bir gerilim filmi. sinemada izlememe rağmen sıkıldım, evde hiç tahammül edemezdim buna.

    --- spoiler ---

    ilk yarım saat oldukça ilgi çekici. mars' ta bir canlı bulunması, o canlıyı tanıma sürecimiz, onunla ilgili verilen bilgiler hayranlık uyandırıcı falan. ama yarım saatten sonra canlımız daha önce bir sürü kez çekilmiş uzaylı filmlerindeki o yaratıklara dönüşüyor, uzay istasyonundaki herkesi tek tek öldürmeye başlıyor falan. standart hikaye.

    filme giderken, isminden ve okuduğum birkaç yorumdan yola çıkarak bir hayatta kalma mücadelesi, türün devamı için türlü fedakarlık beklentisi, yaşama içgüdüsüne vurgu falan bekledim ama standart bir sırayla herkesin canavar tarafından öldürülme hikayesinden fazlasını göremedim ne yazık ki. filmin sonu da gayet tahmin edilebilir bir ters köşe denemesi bence. yine de en hoş yeri belki de sonuydu.

    keşke calvin kendi türünün devamı için kendini feda etseydi ya da buna benzer bir senaryo olsaydı işte. ama yok, calvin tam bir cani, bizim astronotlar da dünya için gözünü kırpmadan ölüme giden süper kahramanlar... kaç kez çekildi bu tarz filmler hala hiçbir yenilik getirilmeden devam ediliyor. insan ırkı ile uzaylı bir yaratığın mücadelesi falan değil kesinlikle. astronotlar genç olsalar teen slasher diye tanımlanacak bir film bu. sırayla herkes ölüyor ve tüm bokluk da tekrar bacaklarına kavuşma hayali kuran bir astronotun uzaylı canlı ile gereksiz münasebetinden çıkıyor. çok kilişe. bir de başta calvin gerçekten de ilgi çekici özelliklere sahip bir canlı iken sonrasında standart uzaylı canavara dönüşüyor. bari burada bir farklılık olsaydı, calvin daha farklı bir yaşam formu olsaydı vs. yok bildiğin canavar. bu filmi okyanusta çeksen jaws, karada çeksen jurassic park, uzayda çekince de bu olur işte.

    --- spoiler ---


    (meursault samsa - 30 Mart 2017 09:52)

  • comment image

    uzayda bulduğumuz marslılara şeker vermememiz gerekiyormuş. bu filmde hep beraber onu görmüş olduk.

    hayvan bir an önce uyansın diye dayadılar glikozu. o da çıldırdı tabi.


    (retigi - 31 Mart 2017 19:35)

  • comment image

    ilk yarısı cidden geren ve merak uyandıran, ancak sonrasında gelen klişeler silsilesiyle vasatın bir tık üstünde kalan film.

    --- spoiler ---

    faklı maklı konuşup soğuk espriler yapan fırlama karakterin ilk ölenlerden olması, check

    gemi kaptanının mürettebat ve görev için kendini feda etmesi, check

    görevle ilgili hayati bir bilginin mürettebatın bir kısmından saklanması, check

    tam gerektiği anda dünya ile iletişimin kopması, check

    son kalan survivorların veda konuşması yaparken akıllarına cin bir fikir gelmesi, check

    bu fikrin mutlaka birisinin arkada bırakılmasını gerektirmesi, check

    ---
    spoiler ---


    (scram - 4 Haziran 2017 14:30)

  • comment image

    --- spoiler ---

    canlıya her türlü şeyi yaptılar; atmosferini değiştirdiler, alev makinası ile yaktılar, dürdüklediler, yumrukladılar, havasız bıraktılar, hatta şok cihazı ile elektrik bile verdiler. canlıya hücresel formdan itibaren her türlü eziyeti yaptılar. bir de bize bu yaratığı düşman gösterdiler. yaratık az bile yaptı.
    ---
    spoiler ---


    (perskedisi - 16 Haziran 2017 17:36)

  • comment image

    --- spoiler olabilir ---

    hayatta kalmak için bir uzay istasyonu dolusu geri zekalıyla uğraşmak zorunda kalan bir marslının kahramanlık destanı. kendisini önce kazayla neredeyse öldürecek olan, sonra da acı verici şokla dürterek uyandıran bu şapşalların elinde geleceğinin çok parlak olmadığını anladığında kontrolü ele almaya karar veriyor. ilk iş olarak kendisine bu eziyetleri yapan sakar biyologdan elini kırmak suretiyle intikamını alıyor ve ardından her laboratuvarda bulunması elzem uzay faresini lüpleterek güç kazanıyor. olaylar bu minvalde gelişiyor işte... başarılı.

    ---
    spoiler olabilir---

    niçin calvin dersin ki? daha iddiasız bir ad koyulsa belki bütün bunlar olmayacak.

    başka bir açıdan bakılınca da yakın tarihimizle bazı benzerliklerin görülebileceği film aynı zamanda.


    (naculos reloaded - 26 Haziran 2017 16:48)

  • comment image

    filmde sho diye bir karakter var, seviştikten sonra sırtını dönüp uyuyan erkek kavramını zirveye taşımış. seviştikten sonra uzaya çıkmış.


    (konor - 6 Temmuz 2017 21:25)

Yorum Kaynak Link : life