2002 ve 2005 yıllarında çekilmiş iki ayrı film. kendisi black box imiş, brezilyada adı caixa preta takılmış. (yine bir mariyon bacı filmi olan ma vie en l'airdeki "kara kutuların oranj olduğu doğru mu" mealindeki repliği getirmiyor değil akla..)

biz 2005'te çekilene bir göz atalım. altyazısını bulamadık ama seyrettik beğendik. pek altyazıya da gerek görmedik açıkçası. takibe aldığımız şeker kızımız marion cotillard vesile oldu bu izleyişe. filmde kendisi de önce isabelle kruger ardından alice karakterlerini oynuyor. birincisi hemşire, ötekisi sanki hostesti. doktoru oynayan orta yaşlı adamı ^* çıkaracağım çıkaracağım, nereden çıkaracağım diye düşünürken fleur du mal geldi aklıma. halbuki joyeux noëlde de geneğal imiş gendisi. bak sen...

nedir öyle o kamera açıları, renkler... deli etti beni bu film ayol. yönetmeni richard berry efendiye tebriklerimi sunuyorum. aferin...

(daphne - 17 Şubat 2008 18:45)

işlediği konu itibariyle biraz daha derin bir içerik bekleyenleri hayal kırıklığına uğratacak film. bellek dediğinin yarısı görünür yarısı görünmez tamam da görünen kısımlar yanılsama da olsa bizde bir bütünlük hissiyatı uyandırır, bu filmin aksine yarım kalan hikayeleri bellek kendince doldurur ve mantıklı bir sona ulaştırır. marion cotillard'ın hatırına seyredilebilir.

(katatonik degirmen - 3 Mart 2012 02:46)

marion cotillard için indirilen bir filmde cotillard'ın sadece 15 dakika rol almış olması ve sekanslarının hep kısa olması hayal kırıklığı yaratıyor. evet, cotillard'ı filmde pek göremiyoruz. jose garcia filmin tamamında yer alıp filmi sürükleyenlerden. izlenebilir ama çok şey beklenmemeli. hikayeye daha fazla dikkat edilseydi daha iyi olabilirdi. şu haliyle iyi vakit geçirtiyor, sonradan hızla unutuluyor. film, kaza geçiren bir adamın bilinçaltına yolculuk yapıp bastırdığı şeyleri hatırlamaya çalışmasını konu alıyor. hakkında pek bir şey okumadan izlenmeli. zira sürprizli bir film.

--- spoiler ---

o kamera hareketleri, sürekli yapılan kesmeler, bomboş mekanlar, kısa sekansları görünce elemanın beyninin içinde olduğumuzu hemen anlıyoruz. zira beyin/bilinçaltı ile ilgili çok film çekildi. bilinçaltı anlatılırken de genelde hep aynı numaralar kullanılıyor, başta belirttim. kamera hareketleri gaspar noe'nin hareketlerini hatırlatıyor. neyse ki noe'nin irreversible filmindeki hareketler kadar baş döndürücü değil. tabi belirttiğim gibi özellikle son memento'dan sonra epey bilinçaltını anlatan film izlediğimiz için film pek şaşırtmıyor.

--- spoiler ---

(sherlock holmes 90 - 26 Eylül 2013 22:51)