Süre                : 30 dakika
Çıkış Tarihi     : 07 Kasım 2012 Çarşamba, Yapım Yılı : 2012
Türü                : Kısa Film
Ülke                : Fransa
Yapımcı          :  Femis, La
Yönetmen       : Luca Governatori (IMDB), Diego Governatori (IMDB)
Senarist          : Diego Governatori (IMDB),Luca Governatori (IMDB),Catherine Paillé (IMDB)
Oyuncular      : Sergio Cannetto (IMDB), Massimo De Moro (IMDB), Raffaelle Mandolini (IMDB), Andrea Marconi (IMDB), Mauro Pierfenedericci (IMDB), Giovanni Polito (IMDB)

Ödüller      :

San Sebastian International Film Festival:





Facebook Yorumları
  • comment image

    italya’nın başkenti, dünya turizminin merkezi olan kenttir. gideceklere ufak yollu bir rehber olması açısından oradan, buradan ve kişisel gözlemlerimden derlediklerim;
    yaklaşık 2800 yıllık bir geçmişe sahip olan roma şehri, italya'nın ve lazio bölgesinin başkentidir. tiber ve aniane nehirleri arasında konumlanmış olup akdeniz'e yakındır. katoliklerin ruhani lideri papa'nın yaşadığı bağımsız devlet vatikan şehrin içinde yer almaktadır. bu sebeple roma'ya bazı kaynaklar tarafından iki devletin başkenti de denilmektedir.

    roma, italya'nın en kalabalık şehri ve 1285 km²lik yüzölçümüyle avrupa'nın en geniş yüzeye yayılmış başkentlerinden biridir. şehir merkezinde yaşayan 2.5 milyon ve tüm il sınırında yaşayan yaklaşık 4.3 milyon insanla avrupa’nın en kalabalık şehirlerinden biridir. roma tarihi şehir merkezi unesco dünya tarih mirası listesindedir. şehir 2800 yıl civarındaki geçmişi, sarayları, yüzlerce yıllık kilise ve bazilikaları, antik kalıntıları, anıtları, heykelleri, sanat eserleri gibi birçok şeyle dünyanın en zengin şehirlerinden biri olarak kabul edilmektedir. şehir tarihsel süreçte, roma krallığı'nın, roma cumhuriyeti'nin, roma imparatorluğu'nun, papalık yönetiminin, italya krallığı'nın ve italya cumhuriyeti'nin başkenti olmuştur. dünyanın en küçük ülkesi olan ve dini açıdan oldukça önemli olan vatikan roma sınırları içerisindedir. aslında roma ile vatikan’ı ayıran sadece bir duvar ve bazı noktalarda bir çizgidir.

    hava limanından kent merkezine ulaşım: italya’nın başkenti roma’da 2 adet hava limanı bulunmaktadır. roma’nın ana hava limanı olan leonardo da vinci (ya da bilinen diğer adıyla fiumicino) şehir merkezinin yaklaşık 30 km güneybatısında yer alır. ciampino hava alanı ise şehrin güneybatısında yer alır ve merkeze 15 km uzaklıktadır. istanbul-roma arası uçakla yaklaşık 2,5 saat sürmekte olup, roma’ya thy ve pegasus’un haftanın her günü düzenli seferleri mevcuttur. iki firma da roma’da fiumicino havaalanı’na iniş yapmaktadır. fiumicino hava limanında şehre gitmek için kullanılabilecek alternatif ulaşım yöntemleri ise şöyledir;
    leonardo express treni: fiumicino havaalanı’ndan şehir merkezine giden 2 tip tren bulunur. bunlardan hızlı, modern ve en çok kullanılanı leonardo express trenleridir. trenler havaalanından direkt olarak şehrin ana tren istasyonu olan termini’ye gitmektedir. trenler her 30 dakikada bir kalkmakta, havaalanı ile termini istasyonu arası yolculuk 30 dakika sürmektedir. termini istasyonunda 05.26-22.50, havaalanından ise 06.38-23.08 saatleri arasında sefer düzenlenmektedir. termini’de 23 ve 24 numaralı peronlardan (değişebilir) kalkan trende bilet fiyatı 14€’dur. ancak alınan yere göre fiyatı birkaç euro değişebilir. biletler internetten (www.trenitalia.com), gişelerden, metro bileti de satan otomatik makinelerden, büfelerden vb. satın alınabilir.
    fr1 treni: havaalanı-şehir merkezi arasında çalışan eski tip ekonomik trenlerdir. bilet fiyatları 8€ olup, bu trenler trastevere, ostiense, tuscolana ve tiburtina istasyonlarında dururken termini istasyonunda ise durmaz. her 15 dakikada bir seferin olduğu trenler 05.58-23.28 saatleri arasında çalışır. hava limanından trastevere 26 dk, ostiense 31 dk, tuscolana 40dk ve tiburtina 48 dk sürmektedir.
    terravision otobüsü: havaalanı ile termini istasyonu arasında, her yarım saatte bir sefer yapan bu otobüslerde tek yön bilet ücreti 4€ olup internet üzerinden yada otobüsten alınabilmektedir. seferler, termini-havaalanı: 04.40-21.50, havaalanı-termini: 05.35-23.00 saatleri arasında düzenlenmektedir. otobüsler hava limanında terminal 3’te bulunan 5 numaralı durağın olduğu bölümden kalkmaktadır. detaylı bilgi için web: http://www.terravision.eu/
    sitbus otubüsleri: havalimanından termini istasyonuna gittiği gibi, terravision’dan farklı olarak vatikan’a da gitmektedir. eğer roma oteliniz vatikan’a yakınsa kullanışlı olabilir. havalimanının 3 numaralı terminalinden kalkan otobüslerin bilet fiyatı 6 €’dur. otobüsler ile termini 1 saat 25 dakika, vatikan ise 1 saat civarında sürmektedir. biletler otobüsten alınabileceği gibi online olarak web’den de almak mümkün. detaylı bilgi için; www.sitbusshuttle.com.
    cotral otobüsü: havaalanı-şehir merkezi arası ulaşım sağlayan yerel bir otobüs olup terminal 2’nin gelen yolcu kısmının ön tarafında “regoional bus stop” levhasının olduğu alandan hareket etmektedir. bu otobüsler ile piazza dei cinquecento (ulusal roma müzesinin önü), tiburtina tren istasyonu, metro a hattındaki cornelia metro istasyonu ve metro b hattı üzerindeki eur-magliana metro istasyonunda durmaktadır. biletleri terminalden, büfelerden ya da otobüs içerisinden alınabilmektedir. bilet ücretleri inilecek durağa göre ortalama 5 euro ila 8 euro arasında değişmektedir.
    taksi:. fiumicino havalanı’ndan şehir merkezine taksi ulaşımında sabit fiyat geçerli olup; havalimanından şehir merkezi 48 eurodur. gece 10 ile sabah 7 arasına ekstra ücret uygulanabilir. kaçak taksiler yerine sabit fiyat uygulayan, beyaz yasal taksileri kullanmak istenmeyen sorunların yaşanmasını engelleyebilir.

    toplu ulaşım bilet bilgileri ve ücretleri; şehir içi toplu ulaşımda entegre bir bilet sistemi kullanılmakta olup ihtiyaçlara göre farklı tipte biletler kullanılabilir. halihazırda kullanılmakta olan biletler; tek kullanımlık bilet (bıt-biglietto ıntegrato a tempo): ilk kullanım için makineye okutturulduktan sonra 75 dakika geçerli olan bilettir. tüm ulaşım araçlarına kullanılabilir. bilet fiyatı 1,5 €. günlük bilet (bıg-biglietto giornaliero ıntegrato ): makineye ilk okutturmadan sonra o günün gece yarısına kadar geçerlidir. fiyatı 6 €. 3 günlük turist bilet kartı (btı- biglietto turistico ıntegrato): alınan günden sonraki 3. günün gece yarısına kadar geçerli olan turist kartı. fiyatı 16,5 €. haftalık bilet kartı ( cıs- carta ıntegrata settimanale) ): alınan günden sonraki 7. günün gece yarısına kadar geçerli olan karttır. bunun fiyatı ise 24 €. biletin yolculuğun başında binilen araçtaki makineden onaylatılması gerekiyor. aynı biletle yapılacak her aktarma için aynı işlemin yeniden yapılması gerekir. pek sık olmasa da yapılan kontrollerde uygunsuz bir durumda 50 euro’dan başlayan cezalar kesilebilir. otobüs ve tramvaylarda pek bilet kontrolü olmadığından aldığı bileti okutan insan sayısı azdır.

    roma pass: 3 günlük roma pass (36 euro) kartı ile 2 müzeye ( vatikan hariç) ücretsiz giriş ve 3 gün boyunca ulaşımdan ücretsiz faydalanma hakkı elde ediliyor.
    roma pass 48 (28 euro) kartı ile de 1 müzeye ücretsiz giriş ve 2 gün boyunca da toplu ulaşım araçlarından ücretsiz faydalanma hakkı elde ediliyor. ayrıca bu kart ile anlaşmalı yerlerde indirim de yapılmakta. detaylı bilgi için; http://www.romapass.it/p.aspx?l=en&tid=2

    metro: a(kırmızı) , b(mavi) ve c (yeşil) hatlarından oluşan roma metrosu kenti boydan boya geçer ve şehrin ana tren istasyonu olan termini’de kesişir. c (yeşil) 3. hat ile ilgili çalışmalar halen devam etmektedir. hat a (kırmızı) batı yönünde battistini’den şehrin güneydoğusundaki ciampino’ya giden otobüslerin bulunduğu anagnina’ya gider. hat b (mavi) ise kuzeydoğudaki rebibbia’dan güneybatıdaki eur’a gider. metro tarihi şehir merkezini gezerken çok kullanışlı olmasa da, tarihi şehir merkezinde colesseo (kolezyum ve çevresi için), spagna (ispanyol merdivenleri ve çevresi için), san giovanni, ottoviano (san pietro’dan 6 blok), cipro (vatikan müzeleri’ne 6 blok) ve san palolo durakları kullanılabilir. metro 05.30-23.30 saatleri arasında çalışır. cumartesileri ise 00:30’a kadar çalışır.

    otobüs-tramvay: roma’da toplu ulaşım hizmeti veren cotral ve atac isimli iki firma vardır. ana otobüs istasyonu termini istasyonu önündedir ve seferler genellikle 05.30 ile 23.30 arasındadır. 23.30 sonrasında ise yine termini önünden kalkan gece otobüsleri kullanılmaktadır. 6 adet tramvay hattı ile özellikle şehrin doğu tarafı termini istasyonuna bağlanmaktadır. ayrıca roma’nın tarihi merkezlerindeki dar sokaklarda çalışan elektrikli minibüsler (b 116, 117, 119) bulunmaktadır. toplu ulaşım ile ilgili haritalara ve detaylı bilgiye erişim için web: http://rome.angloinfo.com/…port/local-bus-services/ ve http://www.rome.info/transportation/
    romada ziyaret edilmesi gereken yerler mekanlar ( not: numaralandırma google.maps’de yada maps.me uygulamasında rahat kullanım içindir. kmz dosyasını isteyenlerin mesajla mail adreslerini iletmeleri yeterlidir)

    1-vatikan: roma şehrinde bulunan, dünya üzerinde yaşayan 1 milyarın üzerindeki katolik’in ruhani lideri olan papa’nın yaşadığı, katolik mezhebinin yönetim merkezi olan dünyanın en küçük devletidir. vatikan dünyanın en küçük ülkesi olmasına rağmen sanata yön veren michelangelo, raffaello, caravaggio, bernini gibi ünlü sanatçıların eserlerine ev sahipliği yapmaktadır. yaklaşık 44 hektarlık (0.44 km2) alanı kaplayan etrafı yüksek duvarlarla çevrili bu ülkenin 2014 verilerine göre nüfusu 842’dir. 1378 yılından beri papa’ya ev sahipliği yapan vatikan, 1929 yılında mussolini ile imzalanan laterano antlaşmasından sonra bağımsız bir devlet haline gelmiştir. vatikan mutlak monarşi ile yönetilmekte olup, devlet başkanı olarak papa'nın sözleri yasa hükmündedir. papa yasama, yürütme ve yargının da başkanıdır. vatikan'ın, 100 kişilik isviçre vatandaşı ve katolik olması şart olan geleneksel giysili muhafızlardan oluşan küçük bir ordusu vardır. isviçre tarih boyunca papa'ya karşı hiç savaşmadığı için vatikan'ın ve papa’nın güvenliği 1506 yılından beri isviçreli muhafızlarca sağlanmaktadır. isviçreli askerlerin üniforması michelangelo tarafından tasarlamış ve o günden sonra da hiç değiştirilmemiştir. vatikan resmi olarak bağımsız bir devlet olmakla birlikte ziyaret edilirken ne vize ne de pasaport kontrolü yapılmamakta, ziyaretçiler sıkı bir aramadan geçtikten sonra ülkeye girmektedir. ülkede olması durumunda papa çarşamba sabahları yapan ayini yönetmektedir. vatikan’ın arması iki anahtar olup altın anahtar cennet’i, gümüş olan ise papayı temsil etmektedir. vatikan’da görülmesi gerekenler olarak; aziz petrus meydanı (piazza di san pietro), aziz petrus bazilikası (basilica di san pietro) ve içinde sistina şapeli, raffaello odaları, belvedere apollonu, raffaello’dan tecelli, v. nicholas şapeli, laokoon, caravaggio’dan çarmıhtan indiriliş, borgia daireleri, belvedere torsosu, leonardo vinci’den “aziz hieronymus” eserlerini barındıran vatikan müzeleri (musei vaticani) sayılabilir.

    2-aziz petrus meydanı (piazza di san pietro): vatikan’a girişte aziz petrus bazilikası’nın önünde yer alan bu meydan napolili sanatçı, heykeltıraş ve mimar gian lorenzo bernini tarafından papa vııı. alexander için 1656-1667 yılları arasında yaptırılmıştır. dünyanın en geniş meydanlarından biri olan bu meydanda 284 traverten sütun, 88 gömme sütun ve 140 aziz heykeli bulunmaktadır. ayrıca meydanın ortasında papa v. sixtus tarafından diktirilen 25,5 metre yüksekliğinde bir mısır dikili taşı bulunmaktadır. bu dikili taş mısır dönemi içerisinde bilinmeyen bir firavun tarafından yaptırılmış ve romalı bir mülki amir için i.ö. 1. yüzyılda mısır'dan getirilerek diktirilmiştir. dikili taşın üzerinde bir çapraz hac yer almaktadır. meydanın mükemmel bir elips biçimi, meydanın merkezinde bir noktada durulunca kaybolan sütunlarla oluşturulan yanılsama ile desteklenir. papa tarafından her çarşamba günü bu meydanda bir konuşma yapılmakta olup, bu konuşmayı dinlemek ve papa’yı yakından görmek için papa’lık özel kaleminden mektup/faksla izin alınmalı yada aziz pietro meydanındaki bürolardan davetiye alınmalı.

    3-aziz petrus bazilikası (basilica di san pietro): inşa edildiği dönemin en büyük yapısı olan san pietro (aziz petrus) bazilikası, vatikan'da yer alan bir geç rönesans kilisesidir. kubbesi ile roma’nın siluetindeki en önemli yapılardan biridir. 23 000 m2’lik bir alan üzerine inşa edilmiş bazilika dünyadaki en büyük iç mekana sahip kilise olup, aynı anda 60 bin kişi alabilmektedir. yapımına 1506'da başlanarak, 1626'da tamamlanabilen bazilikaya çok sayıda mimar katkıda bulunmuştur. genel hatları donato bramante, michelangelo, carlo maderno and gian lorenzo bernini tarafından tasarlanmıştır. kubbesi büyük dairesel roma tapınağı pantheon'un kubbesinden esinlenilerek dizayn edilmiştir. planlarında en önemli değişiklik 1546'da projeyi üstlenen michelangelo tarafından yapılmıştır. michelangelo önceki tasarımları da göz önünde bulundurarak payandaları, duvarları ve kubbeyi yeniden dizayn etmiştir. san pietro bazilikasında haç biçimli ve latin haçı formunda uzun bir nefi bulunuyor. yerden 136 metre yükseklikteki kubbesi ise dünyanın en yüksek kubbesi unvanına sahip. kubbenin iç çapı ise 41 metre uzunluktadır. on iki havariden biri olan san pietro'nun kabrinin bu bazilika içinde bulunduğuna inanılmasından ötürü hıristiyanlığın en kutsal mekanlarından biri olarak kabul edilir. bazilika’nın tepesinde elinde anahtar olan bir aziz petrus heykeli yer almakta olup, michelangelo’nun tasarladığı dev kubbenin etrafında latince “sen petrus'sun ve ben topluluğumu bu kayanın üzerine kuracağım. ölüler diyarının kapıları ona karşı direnemeyecek. göklerin egemenliğinin anahtarlarını sana vereceğim.” (matta 16:18-19) ayeti yazmaktadır. bazilika yaz sezonunda her gün açık olup 07:00-19:00, çarşamba günleri ise 13:00-19:00 saatlerinde ziyarete açıktır. ekim-mart ayları arasındaki kış sezonunda ise ziyaret saati 18:30’da sona ermektedir. bazilikadaki görülmesi gereken en önemli bölümler; pieta: michelangelo 1499 yılında bu başyapıtını ortaya koyduğunda henüz 25 yaşındaydı. aziz petrus bazilikasındaki en önemli eserlerinden biridir. heykelde hz. meryem, hz. isa’nın çarmıha gerilmiş bedenini kucaklamış ve yas tutan hali betimlenmiştir. hz. meryem’in kuşağına adını kazımıştır. 1972 yılında adamın birinin elindeki çekiçle heykele zarar vermek istemesinden ötürü 1972 yılından bu yana kurşun geçirmez özel bir cam bölümde sergilenmektedir. kubbe : michelangelo tarafından tasarlanan bu bölüm için daha az kuvvet uygulayan bir yapı tasarlamıştır. bazilikanın muhteşem iç mekânı ile uyumlu olan 42 metre genişliğindeki kubbe michelangelo’nun ölümünden 26 yıl sonra tamamlanabilmiştir. michelangelo kubbeyi 43,3 metrelik pantheon’a hürmeten özellikle 42 metre olarak tasarlamıştır. kubbeye asansör ve sonrasında 330 basamaklı bir merdivenle çıkarak aziz petrus meydanını ve şehrin geri kalanı izlemek mümkün. bazilika ziyareti ücretsiz olmakla birlikte kubbeye asansörle çıkış 5 euro’dur. baldaken: aziz petrus’un mezarı üzerindeki süslemelerle bezenmiş devasa altar sayvan görülmeye değerdir. sarmal sütunların taşıdığı bronz sayvan 20 metre yüksekliğinde olup 17. yüzyılda bernini tarafından tasarlanmıştır. sayvanın spiral sütunlarının papa vııı. urbanus tarafından pantheon’un dış kaplamalarından söktürüldüğü söylenir. aziz petrus heykeli heykeltıraş arnolfo di cambio tarafından 13. yüzyılda yapılmış bronz heykel bazilikaya yapılan ortaçağ eklemelerinden biridir. ziyaretçiler uğur getirmesi için heykelin ayağına dokunmak ve öpmek istediklerinden bu bölümde genellikle uzun sıralar oluşabilmektedir. hazinelik: 6. yüzyıldan kalma mücevher kakmalı bronz haç, ortaçağ bazilikasından kalma bazı bölümler ve antonio pollaiuolo’nun eseri olan ıv. sixtus’un bronz mezar kapağı gibi ilgi çekici eşyalar hazinelik bölümünde sergilenir. giriş ücreti 6 euro’dur. apsis: bernini tarafından incelikli olarak incelikli vitray işlemeleri ile bunların altında yine bernini eseri olan aziz petrus’un koltuğu (1665) yer alır. içerdeki fildişi süslemeli ahşap sandalyenin azizin tahtı olduğu söylenir. mahzen mezar: ortaçağdan kalma pek çok bazilikadaki değerli anıtların saklandığı mahzendir. vıı. alexander anıtı :bernini’nin son eserlerinden biridir. kutsal kalıtlar: çarmıhtaki hz. isa’nın kaburgasına batırılan mızrak ile hz. isa’nın çarmıhı taşırken terini sildiği mendili ve çarmıhın bir parçasını barındırmaktadır.

    4-vatikan müzeleri (musei vaticani): yüzyıllar boyunca farklı papalar tarafından toplanmış değerli resim, heykel, harita v.b. sanat eserlerini bünyesinde barındıran, dünyanın en önemli sanat koleksiyonlarına ev sahipliği yapan müzelerden oluşan bir komplekstir. müzelerden oluşan bu komplekste yunan-roma eserleri, mısır uygarlığı eserleri, etrüsk müzesi, , modern dinsel sanat, resim galerisi, sistina şapeli, raffaello odaları, belvedere apollonu, raffaello’dan tecelli, v. nicholas şapeli, laokoon, caravaggio’dan çarmıhtan indiriliş, borgia daireleri, belvedere torsosu, leonarda da vinci’den “aziz hieronymus”, “havariler kütüphanesi”, rodin’in bronz heykelleri v.b göz alıcı koleksiyonlar ve eserler görülebilir. 70 000 fazla esere ev sahipliği yapan müzeler kompleksi yaklaşık 42.000 metre karelik alanı kaplar. müzenin en dikkat çeken yerlerinden biri de olan sarmal rampalı merdivenleri 1932 yılında giuseppe momo tarafından yapılmıştır. vatikan’da müzelerin yer aldığı bu binalar, bir zamanlar ıv. sixtus, vııı. ınnocentius ve ıı. julius gibi rönesans papaları için inşa edilmiş saraylardır. vııı. ınnocentius’un belvedere sarayı’nı diğer binalara bağlayan uzun avlular ve galeriler, donato bramante tarafından 1503 yılında ıı. julius için yapılmıştır. sonraki eklemelerin büyük bölümü, 18. yüzyılda, önceki papaların topladıkları sanat yapıtlarının sergilenebilmesi için yapılmıştır. vatikan müzelerinin bilinçli ve kolay gezilmesi özel bir sistem düzenlenmiştir. müzelerde tek yön sistemi vardır ve müzedeki gezi rotaları dört renk koduyla bölünmüştür, bu renk kodları uzunluğu 90 dakikadan 5 saate kadar farklı gezi seçimlerini gösterir. dilerseniz bu rotaları takip ederek müzede rahatça gezebilirsiniz. sadece müzenin önemli bölümlerinden sistina şapeli ve raffaello odaları’nı gezmek isterseniz girişten yaklaşık yarım saat yürümeniz gerekmektedir. sistina şapeli (cappella sistina):. vatikan müzesinin son durağı olan şapel, dünyanın en değerli sanat eserlerinin bulunduğu yerlerden biridir. her yıl dünyanın dört bir köşesinden gelen 4,5 milyon civarında ziyaretçi tarafından ziyaret edilir. sistina şapeli, papa ıv. sixtus için, 1477 ile 1481 yılları arasında yaptırılmıştır. ıv. sixtus şapeli boyaması için aralarında botticelli’nin de olduğu sanatçıları görevlendirmiştir. başlangıçta tavan altın yaldızlarla süslenerek maviye boyanmış ve duvarlara musa ile isa’nın hayatından sahneler çizilmiştir. sixtus’un yeğeni, papa ıı. julius mavi-altın rengindeki tavanı değiştirmesi için michelangelo’yu görevlendirmiştir. michelangelo, tavan fresklerini, papa ıı. julius için 1508-1512 yılları arasında, kendi tasarladığı özel bir iskele sistemi üzerinde tek başına çalışarak gerçekleştirmiştir. dünyanın yaratılışı ve insanın düşüşü gibi konumların betimlendiği ana panolar eski ve yeni ahit figürleriyle sarılmıştır. bu muazzam proje için michelangelo hz. isa’nın atalarından, peygamberlerden, kâhinlerden ve yaratılışla ilgili sahneler tasarlamış, fresklerle portreler yapmıştır. ziyaretçiler için tasarlanmış bu sahneler günah ile ilahi öncelikler ile ilgili önemli prensipleri konu alır. tavanda yer alan en ünlü sahnelerden biri adem’in yaratılışı sahnesi’dir (the creation of adam). sistina şapeli’nin yan duvarlarında, musa’nın ve isa’nın hayatından paralel sahnelerin betimlendiği 12 resim; perugino, botticelli ve signorelli gibi sanatçıların eserleridir. şapel duvarlarının dekorasyonu, 1534-1541 yılları arasında altar duvarındaki son yargı’yı ekleyen michelangelo tarafından tamamlanmıştır. tavanda yer alan adem’in yaratılışı sahnesi dışında, adem ve havva’nın bilgi ağacı’ndan yasak meyveyi tatmaları ve cennet’ten kovulmalarının betimlendiği ilk günah, libya kahini, güneşin ve ayın yaratılışı sahneleri de şapeldeki önemli betimlemelerdendir. sistina şapeli, sadece harikulade bir sanat eserlerini görmek isteyen turistlerin gittiği bir yer değildir; burası halen papanın çeşitli ayin ve vaftiz törenlerine katıldığı ve kardinallerin yeni papayı seçerken oy kullanmak için toplandığı, aktif hizmet veren bir kilisedir. vatikan müzesi özel dini günler haricinde pazartesi-cumartesi günlerinde 09:00-18:00 saatleri arasında ziyarete açık olup , giriş ücreti yetişkinler için 16 eurodur. her ayın son pazar günü saat 09:00-14:00 saatleri arasında ise ziyaret ücretsizdir. roma pass vatikan müzesi girişi için kabul edilmemektedir. müze giriş biletini web’den alarak, müze girişindeki uzun kuyruktan kurtulmak mümkündür. müze hakkında daha detaylı bilgi ve online bilet satışı için; http://www.museivaticani.va/…_en/pages/mv_home.html not: hem müzelere hem de san pietroya en uygun giriş için ottaviano metro istasyonunda inilmeli.

    5-pantheon: antik roma döneminden kalan dünyadaki en iyi şekilde korunmuş olan tapınaktır. binanın adı, bütün anlamına gelen pan ile tanrılar anlamına gelen theoi kelimelerinin birleşmesi ile oluşur. günümüzdeki pantheon aynı yerdeki önceki iki yapı yangınlarda tahrip olduğundan yapılmış olan üçüncü yapıdır. milattan önce 27 yılında imparator augustus’un damadı marcus agrippa tarafından pagan roma tanrılarına adanarak inşa edilen tapınak, milattan sonra 80 yılında bir yangından ötürü yıkılınca, şu anki bina milattan sonra 118 ila 125 yılları arasında imparator hadrian tarafından yaptırılmıştır. panteon’un giriş kısmında marcus agrippa’ya ithafen yazılan latince ifadede “m. agrippa, lucius’un oğlu, üç kez konsül olan kişi yapmıştır” yazmaktadır. tarihsel süreç içerisinde romalılar hristiyanlığı kabul ettikten sonra çoğu pagan tapınağını yok etmişse de ms 609'da papa boniface tarafından takdis edilerek hristiyan kilisesi yapılmış ve bundan ötürü de çok iyi korunarak bugüne değin kilise olarak kullanılacak şekilde yaşatılmıştır. bu anlamda pantheon batı uygarlığının çoktanrıcılıktan tektanrıcılığa yaptığı büyük geçişin sembollerinden biridir. pantheon’u bu kadar etkileyici kılan en önemli özellik eşsiz mimarisi ve bu eşsiz mimarinin en önemli kısmı ise kubbesidir. yapı temel anlamda bir kubbe ile kaplı bir “rotunda” ve buna girişi sağlayan “portiko” nun birleşmesinden oluşan bir yapıdır. çapı ve yüksekliği 43.3 metre olan kubbe avrupa’daki en geniş taştan kubbedir. kubbenin ortasında oculus adında 8.3 metre genişliğinde bir delik bulunur. bu delik hem içeriye ışık girmesini hem de kubbenin ağırlığını taşıyan kubbe etrafındaki çemberle biçimsel bütünlük sağlar. binanın ağırlığını kaldırmak için arklardan faydalanılmıştır. romalılar mimaride kullanılan malzemelerin ağır olması nedeniyle, devasa kubbede daha hafif malzemeler kullanmışlar ve tabandan tavana malzemeleri özgül ağırlığı çok olandan az olana olacak şekilde kullanılmıştır. ilk pervaza kadar olan bölümde tüf ve travanter, sonraki kademede hafif tuğla ve tüf, sonra tuğla ve en sonunda kubbenin en üstü için daha hafif bir madde olan volkanik ponza kullanılmıştır. girişin iki kısmında augustus ve agrippa’nın heykelleri bulunmaktadır. pantheon aynı zamanda krallar, ressamlar ve mimarların mezarlarının bulunduğu bir yerdir. mihrabın solundaki şapelde rönesans ustası raffaello bir roma lahdinde gömülüdür. 19. yüzyıl kraliçesi margherita eşi kral ı. umberto ile yandaki şapelde yatmaktadır. rotundanın (daire şeklinde kubbeli bina veya oda) karşı tarafında ise birleşik italya’nın ilk kralı olan ıı. vittorio emanuele’nin cenaze anıtı bulunmaktadır. pazartesi-cumartesi günlerinde 08:30-19:30, pazar günlerinde 09:00-18:00 saatlerinde ücretsiz olarak ziyarete açıktır. 5a- sant’lgnazio di loyola kilisesi :1685 yılında tamamlanmış barok mimarili cizvit kilisesidir. göz yanıltıcı resimleri ile ünlenen andre pozzo tarafından yapılan tavan resimleri ile ünlüdür. her gün açık olan kilise 07:30-19:20 saatleri arasında ücretsiz olarak ziyaret edilebilir. 5b- marcus aurelius sütunu : marcus aurelius’un askeri başarıları anısına dikilmiş sütun 29.5 metre yüksekliğindedir. 1588 yılında papa v. sixtus tarafından sütunun üzerindeki imparator ve karısın heykelleri indirilerek yerine aziz paulus’un heykeli konmuştur. bu sütunun bulunduğu meydan adını buradan alan piazza colonna’dır. 5c- bernini’nin fil dikilitaşı: bernini tarafından tasarlanan anıtta yavru fil figürü üzerinde m.ö. 6. yüzyıldan kalma bir dikilitaş vardır. 5d- piazza della rotonda: pantheon’un önündeki meydan ıı. ramses’e adanmış bir dikilitaş ile dikkat çeker. 5e- santa maria maddalena kilisesi: barok tarzlı kilise 1735 tarihli ön cephesi ile dikkat çeker.

    6-roma forumu: bugün yabani otların sardığı geniş bir yıkıntı görünümünde olan forum eski roma siyaset, ticaret ve hukuk yaşamının merkeziydi. üç bin yılı aşkın bir zaman önce palatino tepesinde yer alan kentin mezarlığı olan bu bölge büyüyen ve güçlenen roma’nın kazandığı gücü ve ihtişamı yansıtır ki en güçlü zamanı tuğla kenti mermer kente dönüştürmekle övünen ilk imparator augustus dönemidir. forum eski roma’da 1000 yıl boyunca şehrin en önemli bölgelerinden biri olmuş ve mö 5. yüzyıldan ms 5. yüzyıla kadar en önemli anıtlar buraya inşa edilmiştir. roma imparatorluğu’nun yıkılmasının ardından geçen yüzyıllar boyunca forum’da yer alan çoğu bina harabeye dönüştürülmüş, sadece bazı yapılar sağlam kalabilmiştir. bugün roma forumu, mussolini tarafından inşa edilen ve arkeolojik alanı ikiye ayıran via dei fori ımperiali adı verilen bir yolla ayrılır. roma forumu’nun sahip olduğu bütün alan içerisindeki tapınaklar, binalar ve anıtlar ile dünyadaki en büyük arkeolojik alanlardan biridir. septimius severus zafer takı, vesta tapınağı ve vesta bakireleri evi, curia, kastor ve polluks tapınağı, titus zafer takı, maxentius ve constantinus bazilikası, vespasianus tapınağı, via sacra, satürn tapınağı ve antoninus ve faustina tapınağı roma forumu’nda yer alan görülmesi gereken önemli bölümlerdir. ayrıca forumun merkezinde yıl boyunca buraya bırakılmış taze çiçeklerle süslenen bir mütevazi anıt vardır. ıulius caesar’a adanmış olan bu anıt m.ö. 1. yüzyılda yaptırılmış olup çiçekler de caesar’ın yakıldığı yere bırakılmaktadır. 1 kasım-15 şubat arasında her gün 08.30-16.30, 16 şubat-15 mart arasında her gün 08.30-17.00, 16 mart-31 mart arasında 08.30-17.30, 1 nisan-30 eylül arasında her gün 08.30-19.00, 1 ekim-1 kasım arasında her gün 08.30-18.30 saatleri arasında 12 euro ( bu fiyata palatino ve colosseo ziyareti dahildir) karşılığında ziyaret edilebilir.

    7-palatino tepesi :palatino tepesi roma'nın yedi tepesinden en merkezde olanı ve roma kentinin tarihî kalıntılar açısından en zengin bölgesidir. bir taraftan roma forumuna yukardan bakan tepe diğer taraftan da circus maximus'a tepeden bakar. roma forum ile arasında 40 metre rakım farkı vardır. roma mitolojisi'ne göre, palatino tepesi romulus ve romus'un dişi bir kurt tarafından bulunarak hayatlarının kurtarıldığı yerdir. yapılan arkeolojik kazılara göre roma'nın kökleri palatino tepesindedir. yapılan kazılara göre bu bölge aşağı yukarı mö 1000 yılından itibaren yerleşim görmeye başlamıştır. mö 510 – mö 44 yılları arasında pek çok zengin romalı burada ikamet etmiştir. augustus (mö 63 – 14), tiberius (mö 42 – 37) ve domitian'a (51 – 96) ait sarayların kalıntıları hala bu bölgede görülebilmektedir. augustus burada evinin yanına bir de apollon tapınağı yaptırmıştır.

    8-kolezyum (colosseo) ve imparatorluk forası: m.s 72 yılında, imparator vespasianus tarafından inşaatı başlatılan flavianus amfitiyatro adı ile de bilinen amfi tiyatro, sekiz yıl sonra m.s. 80 yılında titus tarafından açılmıştır. kolezyum’um görkemli törenlere sahne olan açılışında 5000’den fazla hayvan, bir o kadar da insan öldürülmüştür. roma forumu’nun hemen doğusunda inşa edilen kolezyum, 50bin ila 80bin arasında bir seyirci kapasitesine sahiptir. dünyanın desteksiz ayakta duran en büyük amfi tiyatrosudur. yapıldığı yer imparator vespasianus tarafından özellikle eski hükümdar neron'un sarayının yerine, "halkın sarayı" olarak inşa edilmiştir. kolezyum toplam 240 kemerden oluşur ve 3 katin her katında, her birinin yüksekliği 7 metre olan 80 kemer bulunur. yapıda en önemli inşaat malzemesi ise volkanik kireç taşıdır. ayrıca dış cephe inşasında kırmızı tuğla kullanılması da yapının önemli detaylarından biridir. 188 metre uzunluğu, 156 metre genişliği ile devasa bir yapı olan kolezyum, sadece tiyatro oyunları için değil, hayvan dövüşleri, idamlar ve gladyatör mücadeleleri için de kullanılmıştır. genellikle kölelerden, mahkumlardan ve suçlulardan oluşan gladyatörler arasında birkaç kadın gladyatör de bulunmuştur. toplumun tüm kesimlerince izlenen bu mücadeleler kimi zaman imparatorlarca da takip edilmiştir. afrika’dan getirilen yabani filler, aslanlar ve aç bırakılıp insanlara salınan ayılar oyunlar boyunca ilgi çekiyordu.450 yıldan daha uzun süre gladyatör dövüşleri, vahşi hayvan avları ve idamlardan sonra kolezyum’un kemer altları; ağıllar, ahırlar ve kaleler ile doldurulmuş ve taşları yağmalanmıştır. kolezyum’dan sökülen taşlar farklı yerlerde kullanılmıştır. ilgisizlik ve yağma ile tahrip olsa da yapı halen roma başta olmak üzere italya’nın en ünlü ve önemli gezi noktalarından biridir. tribünler farklı sosyal sınıfların ayrı oturacağı şekilde düzenlenmiş, en tepede oturanın bile görmesi için 37.5 derece açı ile eğimlendirilmiştir. imparator vespasianus'un oturma düzenine göre zemine en yakın tribünde senatörler ve iş adamları, ikinci tribünde yurttaşlar, üçüncü tribünde ise azat edilenler otururdu. oğul titus flavius vespasianus imparator olduktan sonra en üst kata tahta bir tribün inşa ettirmiş ve burayı da kölelere ayırmıştır. güneşli günlerde güneşin izleyicilere gelmesini engellemek için daha sonra en üst kısma tenteler çekilerek hafif kumaşlarla örtülmüştür. daha sonra başka bir imparator zamanında zemin kazılarak labirentlere ayrılmıştır. forum ile kolezyum arasındaki tepede m.ö. 2. yüzyıldan kalma, tasarımı imparator hadrianus’a ait bir venüs ve roma tapınağı olan imparatorluk forası yer alır. kolezyım resmi tatiller dışında her gün 08:30 ila gün batımından bir saat öncesine kadar ziyarete açıktır. roma forumu, palation tepesi ile birlikte ziyaret 12 euro iken, kolezyumun tek başına ziyaret ücreti 9 eurodur.
    8a-colle oppio parkı : forum ve kolezyum gezintisinden sonra dinlenmek için gezilebilecek güzel bir parktır. içerisinde traianus hamamlarının bölgeye yayılmış kalıntıları vardır.
    8b- arco di costantino (constantinus zafer takı) roma’nın dünyaca ünlü yapısı kolezyum’un hemen yanında yer alan zafer takıdır. m.s 315 yılında yaptırılan tak üzerinde birçok kabartma ve işleme görülebilir.

    9-borghese galerisi(galleria borghese): borgese galerisi dünyanın en küçük ve güzel galerilerinden biridir. papa v. paul’un yeğeni olan kardinal scipio borghese (1577-1633) tarafından amcasının hediye ettiği koleksiyonların sergilenmesi için yaptırılan villa yemyeşil bir bahçenin içinde yer almaktadır. villa’da bernini’nin heykelleri, caravaggio’nun resimleri, klasik, rönesans ve neo-klasik eserler sergilenmektedir. müze iki bölüme ayrılmıştır olup, zemin katta heykel koleksiyonu (museo borghese) , üst kattaki ise resimler sergilenmektedir. (galleria borghese). galerideki başlıca önemli eserler; bernini’nin “apollon ve daphne”, “hades ve persephone”, “aeneas ve ankhises”, caravaggio’nun “yılanlı madonna”, “hasta bakkhos olarak kendi portresi”, canova’dan “pauline bonaparte”, raffaello’dan “çarmıhtan indiriliş”, tiziano’dan “kutsal ve dindışı aşk” ve correggio’dan “danae” olarak sayılabilir. salı-pazar günleri saat 09:0borghe0-19:00 saatleri arasında ziyarete açık olan galeriyi gezmek için önceden rezervasyon yaptırılması zorunludur. ziyaret ücreti 13 euro olan galeride ziyaret süresi 2 saat olarak kısıtlanmıştır. ayrıca galleria borghese ziyaretinde galerinin içerisinde bulunduğu roma’nın en güzel parklarından olan villa borghese ve dikkat çekici pincio bahçeleri de gezilebilir. detaylı bilgi ve online bilet için web adresi: http://www.galleriaborghese.it/default-en.htm
    9a- pincio bahçeleri :roma’nın ünlü parklarından villa borghese’nin batı bölümünü oluşturan yeşil alandır. park önemli italyanların büstleri, sıra dışı bir su saati ve san carlino marionette tiyatrosu’na ev sahipliği yapmaktadır. 19. yüzyılın başında giuseppe valadier tarafından tasarlanmıştır. bahçenin sahip olduğu konum piazza napoleone hemen altındaki popolo semti ile uzaktaki aziz petrus kilisesi’ni görüntülemek için mükemmel bir konumdadır. parkta hadrianus’un sevgilisine adadığı bir dikilitaş ve güzel bir de çay bahçesi de vardır.
    9b- villa borghese :roma’nın en popüler parklarından olan villa borghese sahip olduğu 1700 dönümlük alan ile şehrin en geniş yeşil alanıdır. villa borghese içinde düzenli bahçeler, çeşmeler, heykeller, korular ve yürüyüş yolları ile bir su saati yer almaktadır. şehrin en ünlü sanat galerinden olan galleria borghese’e de ev sahipliği yapan parkta heykeller ve klasik tarzda süslenmiş tapınaklar görülebilir. giardino del lago (gölün bahçesi) ve art nouveau tarzdaki fontana dei fauni (yarı insan yarı keçi orman tanrısı çeşmesi) parktaki dikkat çekici noktalar arasında yer alır. pincio bahçeleri ise parkın özel alanlarından biridir. 1809-14 yılları arasında park ile kent duvarları arasında kalan bu bölüm giuseppe valadier tarafından tasarlanmış ve büyük italyanların heykelleri ile süslenmiştir.

    10-santa maria del popolo bazilikası: 1472 yılında papa ıv. sixtus della rovere tarafından yaptırılmış bir erken rönesans kilisesidir. kentin en ünlü meydanlarından biri olan piazza del popolo meydanı’nın kuzeyinde yer alan kiliseye birçok ünlü italyan usta katkıda bulunmuştur. kilise raphael, gian lorenzo bernini, caravaggio, alessandro algardi, pinturicchio, andrea bregno, guillaume de marcillat ve donato bramante gibi birçok ünlü sanatçının, eserlerini barındırmaktadır. kilise ile ilgili efsaneye göre, bu bölgedeki orijinal kilise yakın bir konumda gömülü olan roma imparatorlarından neron’un hayaletini kovmak için yapılmış, günümüzdeki kilise ise bu kilisenin olduğu yere yapılmıştır. santa maria del popolo’da birçok ünlü ailenin şapeli vardır. della rovere şapeli’nde çok güzel pinturicchio freskleri bulunur, cerasi şapeli’nde ise caravaggio’nun “aziz paulus’un dine dönüşü” ve “aziz petrus’un çarmıha gerilişi” adındaki iki başyapıtı dikkat çeker. raffaello’nun banker chigi için yaptığı ve 130 yıl sonra bernini tarafından ilaveler yapılan “chigi şapeli” ise en dikkat çeken bölümdür. ulaşım açısından en yakın metro istasyonu “flaminio” istasyonudur. pazartesi-cumartesi 07.30-12.00, 16.30-19.00. pazar 08.00-13.30, 16.30-19.30. saatleri arasında ziyarete açık olup, giriş ücretsizdir.

    11-ispanyol merdivenleri ve piazza spagna: ispanyol merdivenleri ve merdivenlerin bulunduğu piazza di spagna (ispanyol meydanı), roma’nın en hareketli bölümlerinden biridir. adını bölgede yer alan ispanyol elçiliği’nden alan meydan, gece gündüz hem romalıların hem de turistlerin en sevdiği yerlerden biridir. meydanının bu kadar popüler olmasının nedeni meydanda yer alan şehrin ünlü rokoko tarzı merdivenleridir. 1723-1726 yılları arasında francesco de sanctis tarafından kral xv. louis için tasarlanan ispanyol merdivenlerinin yapım amacı üst bölümünde yer alan trinita dei monti kilisesi’ne meydandan ulaşım sağlamaktır. merdivenlerin italyancı adı olan “scalinata della trinita dei monti” adı bu kiliseden gelmektedir. ispanyol merdivenlerinin alt kısmına roma’nın ünlü çeşmelerinden olan kayık şeklindeki “fontana della barcaccia” çeşmesi bernini yada babası tarafından 1627 yılında tasarlanmıştır. çeşmeyi besleyen su kanallarındaki basıncın düşük olmasından dolayı çeşmede fıskiyeler yerine su sızdıran bir tekne tasarımı kullanılmıştır. şehrin en ünlü alışveriş caddesi olan via condotti de merdivenlerin hemen karşısında yer almaktadır.
    11a- via dei condotti caddesi : roma’nın en ünlü caddelerinden biridir. gucci, bulgari, hermes, prada ve armani gibi dünyanın önce gelen lüks moda markalarının mağazalarını cadde boyunca görebilirsiniz. hemen yakınında ispanyol merdivenleri yer alıyor.
    11b- keats shelley anıtı : ispanyol merdivenlerine bakan pembe renkli binadır. 1821 yılında son nefesini burada veren ingiliz şair john keats’e adanmış ve küçük bir müzeye dönüştürülmüştür.
    11c- trinita dei monti : xıı. lois’in kurduğu manastırın bir bölümü olarak ispanyol merdivenlerinin hemen üst bölümünde yer almakta olan fransızlar tarafından yapılmış bir kilisedir.

    12- trevi çeşmesi (roma aşk çeşmesi, fontana di trevi) : mimar ve heykeltraş nicola salvi tarafından tasarlanarak 1732 yılında inşasına başlanan ve farklı sanatçılar tarafından da katkı verilerek 30 yıl sonunda klasik ve barok karışımı olarak bitirilen roma’nın en ünlü anıtlarından biridir. üç yolun kavşağında bulunduğu için trevi adı konulduğu varsayıldığı gibi, üç yeraltı su yolunun bu noktada toplanmasının da isminin nedeni olduğu iddiası da vardır. trevi çeşmesinin genel ifadesi “deniz”dir. denizkabuğu şeklinde bir at arabası, arabayı çeken denizden çıkan kanatlı atlar ve arabada bulunan mitolojik deniz tanrısı, görünümün konusunu oluşturmaktadır. çeşmede heykel ve mimarî çok güzel bir biçimde kaynaşmıştır. trevi çeşmesi'nın tarihi, imparator augustus döneminden başlar. efsaneye göre su arayan askerlerce bakire bir kızın yol göstermesi sonucunda bulunan su kaynağı imparator augustus'nun damadı agrippa tarafından vergine su kemeri ile pantheon'a kadar ulaştırılmıştır ve bu su kemerinin son noktasına da bu çeşme inşa edilmiştir. yine diğer bir batıl inanışa göre de; bu çeşmeye omzun üstünden bir kere para atılırsa bir gün roma’ya geri dönüleceğine, iki kere para atılırsa bir italyan’a aşık olunacağına, üç kere para bu atılırsa da aşık olunacak bu italyan’la evlenileceğine inanılır. çeşme’nin ünlü olmasında federico fellini’nin ünlü filmi la dolce vita’da anita ekberg’in çeşmenin küçük havuzundaki sahnesinin de etkisi yadsınamaz.

    13- piazza del popolo (halk meydanı): 1538 yılında yamuk biçiminde düzenlenmiş meydanda v. sixtus 1589 yılında domenice fontana’ya verdiği siparişle 3200 yıllık bir mısır dikilitaşı ile süslü bir çeşme yaptırmıştır. ıı. ramses’e adanmış bu dikilitaş imparator augustus tarafından roma’ya getirtilmiştir. meydan mimar giuseppe valadier tarafından 1811-1823 yılları arasında yapılan düzenlemelerle neo-klasik bir görünüm kazanmıştır. valadier aynı zamanda meydana mısır tarzı aslanla süslü bir çeşme de eklemiştir.

    14- roma ulusal müzesi (museo nazionale romano) :roma ulusal müzesi, mükemmel koleksiyonu ile 1981 yılında kapatılan diocletianus hamamlarında çok geniş bir alanda 1998 yılında pek çok bölümü ayrılarak müze olarak yeniden düzenlenmiştir. müze, roma’da yer alan çeşitli binalara dağılmış durumdadır. ludovisi, mattei ve altemps heykel koleksiyonları, piazza navona yakınlarındaki 16. yüzyıldan kalma palazzo altemps’e taşınmıştır. en güzel heykellerin yanı sıra, daha önce sergilenmeyen antik mozaikler ve fantastik freskler ise 19. yüzyıl tarihli palazzo massimo alle terme’de sergilenmektedir. palazzo massimo alle terme : sıra dışı antik freskler, mozaik ve heykeller sergilenen ve kendisi de görülmeye değer olan binadır. bina massimo ailesi tarafında 19. yüzyılda yaptırılmıştır. palazzo massimo’da cumhuriyet ve erken imparatorluğa ilişkin bütün heykeller daha önceki dönemden bazı değerli yapıtlarla birlikte giriş katında sergilenmektedir. birinci katta, imparatorluk döneminden 4. yüzyıla kadar olan siyasi, kültürel ve ekonomik konularla ilişkin eserler yer alır. zaman sınırlamalı gezilebilen ikinci katta ise antik mozaikler ve göz alıcı freskler yer alır. sikke ve para koleksiyonu, sekiz yaşında bir kızın mumyası ve bazı altın mücevherlerle birlikte bodrum katta görülebilir. augustus heykeli, triclinium freskleri, dört araba sürücüsü mozaiği, niobe’nin yaralı kızı, dionysos’u emziren leucotea, bronz dionysos, disk atıcısı, ostia altarı, giunio basso’nun bazilikasından sahneler ve sikke koleksiyonu müzede görebilecek bazı önemli eselerlerdir. ana merkezi palazzo massimo, largo di villa peretti 1, roma adresinde yer alan müzeye “republica” metro istasyonunda inilerek ulaşılabilir. müze salı-pazar günleri 09:00-19:45 saatleri arasında ziyarete açık olup, giriş ücreti yetişkinler için 7 euro’dur. alınan giriş bileti 7 gün süresince geçerlidir ve bu biletle müzenin bütün sit alanları gezilebilir. detaylı bilgi için web; http://archeoroma.beniculturali.it/en/node/482

    15- san clemente bazilikası : san clemente, roma’nın ünlü kiliselerinden biridir. cumhuriyet dönemine tarihlenen ve m.ö. 2. yy.’dan kalma kilisenin en alttaki katmanı olduğu gibi bırakılmıştır. kazı çalışmalarının yürütüldüğü sonraki bölüm ise m.s. 1. yüzyıldan kalmadır. burada iran tanrısı mithra’ya ait bir tapınak ve erken hristiyan döneminden kalma bir evin kalıntısı bulunmaktadır. bunların üstünde ise m.s. 4. yüzyıla ait bir bazilika yer alır. 1084 yılında norman saldırılarında bu bazilika yıkılınca üzeri doldurularak, eski kilisenin orijinal parçalarıyla yeni bir kilise inşa edilmiştir. üstte yer alan kiliseler kırım’a sürülen ve demire bağlanıp denize atılarak öldürülen dördüncü papa aziz clemens’e adanmıştır. 1857 yılında irlandalı dominiken rahip mullooly, tesadüfen alttaki kilisesi bulmuş ve enkazın boşaltılma çalışmaları başlatılmıştır. kilisede apsis mozaiği, sisinius freskleri, mithraum, azize catherine şapeli, san clemens mucizesi freskleri, schola cantorum, m.ö 1.yüzyıldan kalma domus, cosmati süslemeli zemin ve paschalis şamdanı görülmesi gereken önemli eserlerdendir. kiliseye ulaşmak için metro ile de “colosseo” durağında inilmesi gereklidir. kilise pazartesi- cumartesi 09:00-12:30, 15:00-18:00 ve pazar 15:00-18:00 saatleri arasında ziyarete açıktır. giriş ücretsizdir. ancak kilisenin alt katlarındaki odaları ziyaret ücreti 5 euro’dur.

    16- ostia antica antik kenti : roma’nın 25 km güneybatısında yer alan ostia antica, roma cumhuriyeti döneminde hem önemli bir ticari liman hem de tiber nehri’nin ağzını ve kıyılarını koruyan önemli bir kaleydi. roma imparatorluğu genişledikçe kasabanın büyüklüğü kale surlarını aşmış ve zengin bir liman kenti olmuştur. kolezyum’da oyunlarda kullanılacak hayvanların yanı sıra roma’nın ihtiyacı olan her türlü yiyecek, hediyelik eşya ve inşaat malzemesi gemi ile ostia limanı’na getirilir, oradan da tiber ırmağı yoluyla roma’ya ulaştırılırdı. mozaiklerden anlaşıldığı üzere limanda yük taşımak için develer ve filler kullanılmıştır. antik roma’nın bu canlı ve işlek liman kenti 2000 yıl önce nehir kıyısına kurulsa da sonraki yüzyıllarda denizin çekilmesi ve nehir yatağının büyük ölçüde yön değiştirmesiyle, karanın ortasında kalmıştır.m.ö 4. yüzyılda basit bir kale olarak kurulan, ilerleyen yıllarda önemli bir liman haline gelen ostia’nın hareketli günleri m.s 4. yüzyılda sona ermiştir, yaklaşık bin yıldan bu yana bölgede yerleşim bulunmamaktadır. ostia antica antik kentinde görebilecek önemli yerler arasında; kentin ana caddesi olan decumanus maximus, tiyatro, müze, forum, tanrılara adanan tapınak capitolium, hamam kompleksi terme dei sette sapienti, cupido ve psykhe evi, diğer hamam kompleksi olan terme di nettuno ve yılanlı mithraeum tapınağı yer almaktadır. şehir merkezinden porta san paolo istasyonu’ndan kalkan yerel trenler ile ostia antica’ya ulaşılabillinir. bölge çok geniş bir alanı kapladığından geziye en az 3 saat ayırmak gerekir. ıyor, bu nedenle geziye en az 3 saatinizi ayırmanız tavsiye edilir. kış sezonunda 08:30-17:00, yaz sezonun da ise 08:30-19:30 saatleri arasında haftanın her günü ziyarete açık olup, giriş ücreti yetişkinler için 6.50 euro’dur.

    17- galleria nazionale d’arte antica (ulusal tarihi sanat galerisi): paha biçilmez sanat eserleri barındıran galleria nazionale d’arte antica, iki soylu aileye ait ve şehrin iki farklı noktasında yer alan palazzo barberini ve palazzo corsini adındaki konutlarda sergilenmektedir.
    17a-palazzo barberini : saray, maffeo barberini’nin 1624 yılında papalık seçimini kazanması ile birlikte güç kazanan barberini ailesi tarafından 1624-1633 yılları arasında yaptırılmıştır. palazzo berberini, 1949 yılından beri ulusal tarihi sanat galerisi’ne ev sahipliği yapmaktadır. sarayda yer alan sanat koleksiyonlarının sayısı 1700’ü aşmaktadır. sergilenen en ünlü eserler arasında filippo lippi’nin “madonna ve çocuk” resmi giulio romano tarafından resmedilen “la fornaria” ve caravaggio’nun eseri “yudit ve holofernes” yer almaktadır. palazzo barberini’de yer alan göz alıcı tavan resimlerini pietro da cortona’nın yaptığı büyük salonda filippo lippi, el greco, holbein ve caravaggio gibi büyük ustaların eserleri sergilenmektedir. barberini konutu via delle quattro fontane 13, roma adresinde yer almakta olup metro ile ulaşımda barberini metro istasyonunda inilmelidir. salı-pazar günleri 08:30-19.00 saatleri arasında 8 euro ücret karşılığında ziyaret edilebilir. detaylı bilgi için web: galleriaborghese.it
    17b-palazzo corsini : 1510-12 yılları arasında kardinal domenico riario için yaptırılan saray, bramante, michelangelo, erasmus ve 1689 yılında burada ölen isveç kraliçesi christina gibi ayrıcalıklı konuklarıyla ünlüdür. günümüzde ulusal tarihi sanat galerisi’ne ev sahipliği yapan palazzo corsinini’nin koleksiyonunda 17. ve 18. yüzyıl yerel italyan yapıtları ile rubens, van dyck, murillo, caravaggio ve guido reni gibi ustaların resimleri sergilenir. via della lungara 10, roma adresinde yer alan konuta ulaşmak için “barberini” metro durağında inilmelidir. salı-pazar günleri 08:30-19.00 saatleri arasında 6 euro ücret karşılığında ziyaret edilebilir. detaylı bilgi için web: galleriaborghese.it . ayrıca buranın bahçesi botanik bahçesi olarak da 7bini aşkın bitki ve ağaca ev sahipliği yapmaktadır.

    18-villa giulia ulusal etrüsk müzesi : 1552 yıllarından kalma, ön cephesi ile dikkat çeken villa, papa ııı. julius’un yazlığı olarak tasarlanmıştır. yapı 1889 yılından bu yana ulusal etrüsk müzesi’ne ev sahipliği yapmaktadır. roma’nın ünlü müzelerinden olan villa giulia ulusal etrüsk müzesi, italya’daki en önemli etrüsk müzesidir. müze etrüsk yapıntıları ve latin kalıtları gibi ilgi çekici bölümler içeren erken roma sanatı koleksiyonlarını barındırmaktadır. orta italya’nın erken roma yapıtlarını içeren önemli bir koleksiyonun yer aldığı müzede sergilenenlerin çoğu toscana ile lazio’daki kazı alanlarından çıkartılmıştır. müzede sergilenen önemli eserlerden bazıları; cerveteri’den gelme m.ö 6. yüzyıl tarihli karı koca lahdi, m.ö 6. yüzyıldan kalma resimlerle süslenmiş bronz çeyiz sandığı olan ficorini sandığı ve savaş ve av sahneleriyle süslenmiş m.ö 6. yüzyıl tarihli chigi vazosu’dur. piazzale di villa giulia 9, roma adresinde yer alan müze salı-pazar 08:30-19:30 saatleri arasında ziyaret edilebilmektedir.

    19- galleria doria pamphilj: galleria doria pamphilj, roma’nın en özel koleksiyon galerilerinden biridir. galeride resimlerini bulabileceğiniz sanatçılar arasında correggio, rubens, tintoretto ve brueghel gibi sanatçılar yer alır. galerinin sanat koleksiyonunda, 15-18. yüzyıllardan 400’ün üzerinde resim bulunur. bernini’nin papa x. ınnocentius büstü, tiziano’dan “vaftizci yahya’nın başı ile salome” ve caravaggio’dan “maria magdalena” ve “mısır’a kaçış sırasında mola ve genç vaftizci yahya” galeride yer alan en ünlü eserlerden birkaçıdır. galerinin özel dairelerinde, enfes brüksel dantelleri ve gobelin goblenleri gibi orijinal dekorasyon unsurları dikkate değerdir. piazza del collegio romano, roma adresinde yer alan galeri her gün saat 09:00-19:00 saatleri arasında 11 euro ücret karşılığında ziyarete açıktır. detaylı bilgi için web adresi; www.doriapamphilij.it

    20- palazzo spada (galleria spada): palazzo spada, roma’nın önemli saraylarından biri olup günümüzde galleria spada’ya ev sahipliği yapmaktadır. 1550 yılı civarında kardinal capo di ferro için inşa edilen saray, 17. yüzyılda da kardinal bernardino spada ve kardeşi kardinal virginio spada’nun da evi olmuştur. konut süslemeli rönesans ön cephesi ile dikkat çeker. kardinallerin sahip olduğu etkileyici resim koleksiyonu, bugün, bazı klasik tarz heykeller ve 18. yüzyıl mobilyaları ile birlikte saray içinde yer alan galleria spada’da sergilenmekte olup on iki olympos tanrı ve tanrıçalarının figürleri ile dekore edilmiş iç avlusu da gezilmeye değerdir. rönesans ve barok parçaların yanı sıra, rubens, durer ve guido gibi usta sanatçıların eserlerinin de yer aldığı koleksiyonun içindeki “ziyaret” (andrea del sarto 1486-1530), “kabil ile habil“ (giovanni lanfranco 1582-1647) ve “dido’nun ölümü” (guercino 1591-1666) gibi eserler dikkat çekicidir. piazza capo di ferro 13, roma adresinde yer alan galeri salı-pazar 08:30-19:30 saatleri arasında olup giriş ücreti 5 euro’dur. detaylı bilgi için web; http://www.galleriaborghese.it/spada/en/einfo.htm

    21- santa maria maggiore bazilikası : roma’nın en büyük bazilikalarından biri olan santa maria maggiore, farklı mimari tarzların bir arada kullanımı konusundaki en başarılı örneklerden biridir. orijinal kilise efsaneye göre m.s 356 yılında, esquiline tepesine yağan kardan sonra, bu tepenin doruğuna yapılmıştır. efsaneye göre bir gece bakire meryem papanın rüyasına girer ve ona yeni bir kilise inşa etmesini, yeni kilisenin inşa edileceği yeri ise yarın karla işaretleyeceğini söyler. gerçekten de yaz günü olmasına karşın esquiline tepesine kar yağar ve bunun üzerine papa da bu bölgeye kiliseyi yaptırır. günümüzdeki kilisenin nefi ve nef mozaikleri 5. yüzyıl tarihli orijinalleridir; cosmati işçiliği, apsis mozaikleri ve romanesk çan kulesi ortaçağ’dan kalmadır. santa maria maggiore kilisesi ortaçağ boyunca kapsamlı yenilemelerden geçirilmiştir. kilisenin tavanı ispanya kraliçesi ısabella’nın papaya hediye ettiği yeni dünya’dan getirilmiş altın yaldız ile kaplanmıştır. kilisenin önünde yer alan piazza dell’esquilino dikilitaşı, hacılara yol göstermesi için papa v. sixtus tarafından dikilmiştir. papa v. paulus borghese için flaminio ponzio tarafından yaptırılan (1611) şapel cappella paolina, jacopo torriti’nin apsisteki muhteşem mozaiklerinden olan bakire’nin taçlandırılması (1295), cosmati mermer işçiliği ile yapılan kardinal rodriguez’in mezarı (1299), domenico fontana’nın papa v. sixtus (1585-90) için yaptığı mezarın yer aldığı şapel, kilisede görebileceğiniz en önemli bölümlerdir. haftanın her günü saat 07.00-19.00 arasında ücretsiz ziyaret edilebilir.

    22- santa maria sopra minerva bazilikası :santa maria sopra minerva muhteşem iç dekorasyonu ile roma’daki tek gotik kilisedir. floransa gotik tarzlı bu kilise 1280 yılından kalma olup panteon’un hemen yakınında yer almaktadır. antik minerva tapınağına ait olduğu düşünülen yıkıntıların üzerine kurulan t biçimindeki tonozlu bina gösterişli şapeller ve sanat eserleriyle dekore edilmiştir. kiliseyi 13. yüzyılda yapan dominik rahiplerinden dolayı burası büyük bir prestij kazanmıştır. kilise sahip olduğu muhteşem dekorasyonunun yanı sıra içinde yer alan mezarları ile de ünlüdür. dört papa ve italya’nın koruyucu azizesi olan ve papalığın fransa’dan tekrar roma’ya getirilmesini sağladığına inanılan sienalı azize caterina da buraya gömülmüştür. kilise 16. yüzyılda engizisyon’un roma’daki kilisesi olarak biliniyordu. santa maria sopra minerva’nın sağ bölümünde yer alan carafa şapeli roma’nın en büyük rönesans hazinelerinden biridir. tavandaki ve duvardaki renkli freskler ise filippino lippi tarafından 1490 yılı civarında boyanmıştır. kilisedeki bir diğer dikkat çekici eser michelangelo’nun “muzaffer isa (1514-21)” eseridir. sanatçının eserinde hz. isa’nın beklenmedik bir şekilde çıplak olması nedeniyle kilise tarafından hz. isa’nın edep yeri yaldızlı bir kumaş betimlemesi ile kapatılmıştır. kilise pazartesi-cumartesi 07:00-19:00, pazar günleri ise 08:00-12:00, 14:00-19:00 saatleri arasında ücretsiz olarak ziyarete açıktır.

    23- san giovanni in laterano : bütün kiliselerin anası olarak kabul edilen bu kilise roma başpiskoposluk kilisesidir. m.s. 4. yüzyılda constantinus tarafından kurulmuştur.1309 yılına kadar papalık konutu olarak kullanılan kilisenin en son restorasyonu 16. yüzyılda yapılmıştır. 19. yüzyıla kadar papalar burada taç giymiştir. kilise barok tarzı süslemeleri, devasa aziz betimlemeleri ve göz alıcı revakları ile dikkat çeker. her gün 07:00-18:45 saatleri arasında ücretsiz olarak ziyarete açıktır. revakların görülmesi için ücret alınmaktadır.

    24- santa maria in trastevere : papa 1 calixtus döneminden kalma kilise hz. meryem'e adanmış erken dönem en eski kilisesi olarak iyi korunmuştur. efsaneye göre hz. isa’nın doğduğu gün mucizevi şekilde yağ fışkıran yere yağ kaynağının üzerine m.s. 337 yılında yapılmıştır. haftanın her günü 07:30-21:00 saatleri arasında ücretsiz ziyaret edilebilir.

    25- santa cecilia in trastevere : santa cecilia in trastevere, efsaneye göre inancı nedeniyle bu alanda idam edildiğine inanılan bakireye adanmıştır. kilisenin en önemli bölümlerinden biri, ana mihrabın altındaki, stefano maderno’nun st. cecilia heykeli’dir (martyrdom of saint cecilia, 1600). maderno, st. cecilia’yı mezarında nasıl bulunduğunu (başında bir örtü ve boğazı yırtık bir şekilde) anlatıldığı gibi betimlemiştir. kilise, 16 ve 19. yüzyıllar arasında kapsamlı bir yenileme geçirmiştir. pietro cavalli’nin roma’da kalan tek freskleri olan son yargı’nın (1289-93) üst kısmını görebilmek için sol koridordaki zili çalabilirsiniz. her gün 09.30-13.00, 16.00-18.30 saatleri arasında ziyarete açıktır.(kripta giriş ücreti: 2,5€)

    26- sant'angelo kalesi müzesi (museo di castel sant'angelo) : imparator hadrianus (m.s. 24 ocak 76 – 10 temmuz 138 ) devasa dairesel mezarını yaşarken tasarlamıştı kale, m.s 139 yılında hadrianus ve ailesinin mozolesi olarak yapılmış, daha sonra imparator aurelianus’un 271 yılında yaptırdığı kent duvarlarına dâhil edilmiş, ortaçağ’da kaleye dönüştürülmüş ve siyasi karmaşa dönemlerinde papaların ikametgâhı olmuştur. fatih sultan mehmet’in oğlu cem sultan burada esir tutulanlar arasında yer almıştır. kale ile vatikan arasında yer alan gizli geçiş ile papaların güvenliği sağlanmıştır. vatikan koridoru adı verilen bölüm vatikan sarayı’ndan castel sant angelo’ya dek uzanır. 1227 yılında, papanın tehlike anında kaçış güzergâhı olarak inşa edilmiştir. büyük gregorius 590 yılında vebanın kenti terkedeceğini müjdeleyen baş melek mikail’i rüyasında görünce, hem meleğin bronz heykelini yaptırmış hem de kalenin adını değiştirmiştir. castel sant angelo günümüzde museo nazionale di castel sant’angelo’ya (sant’ angelo kalesi ulusal müzesi) ev sahipliği yapmaktadır. müze içindeki sala delle urne bölümünde ölü küllerinin saklandığı kapları görebilirsiniz. imparator hadrian ve ailesinin külleri de bir zamanlar burada bulunsa da şu an nerede olduğu bilinmemektedir. kalenin merkezini boydan boya kat eden vı. alexander merdivenleri ve perino del vaga ve pellegrino tibaldi’nin göz alıcı freskleriyle (1544-7) süslenmiş sala paolina, kalenin görülmesi gereken bölümlerindendir. terrazzo dell’angelo’da (melek terası) büyük, bronz st. michael heykelinin bakışları altında aziz petrus bazilikası ve tiber nehri’nin panoramik manzarasını seyredebilirsiniz. bu bölümde yer alan bronz melek heykeli, 18. yüzyıl flaman heykeltıraşı olan pieter verschaffelt’e aittir kalede fresklerle süslenmiş rönesans papalık daireleri ile etrüsklerden 1900’lere kadar uzanan küçük silah ve zırh müzesi dikkate değer. salı-pazar günleri 09:00-19:30 saatleri arasında 7 euro ücretli olarak ziyarete açıktır.

    27-ponte sant’angelo köprüsü: hadrianus tarafından 133-134 yıllarında tasarladığı anıt mezarına ulaşılması için yaptırmıştır. köprünün sadece 3 ana kemeri bugüne kadar gelebilmiş diğerleri değişik zamanlarda restore edilmiştir. vıı. clemens 1534 yılında aziz petrus ve aziz paulus heykellerini, ıx. clemens ise bernini’ye 1688’de yaptırdığı on melek heykelini köprüye koydurtmuştur.

    28- san luigi dei francesi : fransa ulusal kilisesi olan san luigi dei francesi, 1518 yılında kurulmuş olup kilisedeki çalışmaların tamamlanması ise 1589 yılını bulmuştur. kilisenin sol tarafında yer alan şapelde caravaggio’nun aziz matta temalı üç büyük çalışması görülmesi gereken en önemli eserlerdir. sağdan ikinci şapelde ise domenichino’nun (1616-1617) hasar görmüş bazı freskleri de görülmeye değerdir. kilise haftanın her günü 10:00-19:00 saatleri arasında ücretsiz ziyaret edilebilir.

    29- san paolo fuori le mura bazilikası : roma’nın ikinci büyük kilisesi olan san paolo fuori le mura constantinus tarafından 4. yüzyılda aziz paulus’un gömüldüğü yere yaptırılan kilise, 846 yılında sarazenler’ce yağmalanana kadar 400 yıl boyunca avrupa’nın en büyük kilisesi olarak anılmıştır. günümüzdeki kilise, 1823 yılında bir yangında yıkılan 4. yüzyıl bazilikasının, aslına sadık kalınarak yapılan bir kopyasıdır. roma şehir merkezinin biraz dışında yer alan kilisenin çift sütunlu roma’dakilerin en güzeli olarak kabul edilir. kilise haftanın her günü 07:00-18:30 saatleri arasında ücretsiz ziyaret edilebilir.

    30- navona meydanı (piazza navona) : roma’nın en güzel ve hareketli meydanlarından biridir. antik roma’dan izler taşıyan meydan elips biçimindedir. yayalara ayrılmış olan meydan, kafeleri, seyyar satıcıları ve sokak göstericileri ile gün boyu hareketli olan meydanda yer alan ve bernini tarafından tasarlanan “dört nehir çeşmesi” görülmesi gerekenlerden en önemlisidir.
    30a- dört nehir çeşmesi (fontana dei quattro fiumi): roma’daki yer alan çeşmeler içinde en ünlü olandır. navona meydanı’nda yer alan çeşme 1651 yılında gian lorenzo bernini tarafından papa ınnocent x için yapılmıştır. çeşme dünyanın 4 büyük nehrini simgeleyen heykellere göz alıcıdır. bu dört nehir ganj(asya), tuna(avrupa), rio de plata(amerika) ve nil(afrika)’dir.
    30b- sant’ıvo alla sapienza: giacoma della porta’nın tasarladığı rönesans ön cepheli kilise kentin en görkemli avlusuna sahiptir.
    30c- sant’agostino : raffaello’nun freski “madonna del parto” ve caravaggio’nun eseri olan “madonna del loreto” ile görülmeye değer eserleri barındıran kilisedir.
    30d- santa maria della pace: baccio pontelli tarafından papa ıv. sixtus için 1480-1484 yıllarında inşa edilmiştir.
    30e- palazzo altemps : 15. yüzyıldan kalma görkemli bir konut 1585 yılında esaslı bir restorasyon görmüştür. günümüzde ulusal roma müzesine ait göz alıcı freskler ile antik heykeller burada sergilenmektedir.
    30f-palazzo massimo alle colonne: mimar baldassarre peruzzi tarafından massimo ailesi için inşa edilmiş ünlü roma saraylarından biridir. ziyarete kapalı olan saray her yıl 16 mart tarihinde , 1538 yılında san filippo neri’nin genç paolo massimo’yu hayata döndürmesi anısına 07:00-13:00 saatleri arasında ücretsiz olarak ziyarete açılır
    30g- palazzo madama : 16. yüzyılda papa olan medici ailesinden x. leo’nun sarayına dayanan binada, süslemeli barok ön cephe ve ince işçilikle yapılmış mermer pencere kenarları binaya 17. yüzyılda eklenmiştir. bina 1870 yılından bu yana italyan senatosuna ev sahipliği yapmaktadır.

    31- campo de fiori (çiçekler meydanı): ceasar’ın suikasta kurban gittiği, halihazırda rönesans binalarıyla çevrili olan bu meydan, gece gündüz roma’nın en hareketli meydanlarından biridir. tiber nehri ile navona meydanı arasında yer alan campo dei fiori’nin adını, efsaneye göre pompeo’nun sevdiği kadın flora’dan almıştır. “fiori” italyancada “çiçek” anlamına gelmektedir. ayrıca ismin ortaçağda bu alanın çayır ve çimenlik olmasından geldiği de düşünülmektedir. meydanın ortasında, roma engizisyon mahkemesi tarafından 1600 yılında fikirleri nedeniyle yakılan filozof giordano bruno’nun bronz heykeli yer alır. 1888 yılında yapılan bu heykel, bir anlamda, geçmişte burada düzenlenen infazların acı verici anısını yansıtır. meydanın bu kadar hareketli ve ünlü olmasının nedenlerinden biri de gündüzleri burada kurulan sebze-meyve satılan sokak pazarıdır. sokak pazarı , pazar günleri hariç her gün sabahtan öğlene kadar açıktır.
    31a- largo di torre argentina: 18. yüzyılda inşa edilmiş etkileyici bir cephesi bulunan arjantin tiyatrosu ile 1925 yılında cumhuriyet döneminden kalma ( m.ö. 4. yüzyıla kadar dayanan) dört tapınağın olduğu alandır.
    31b- sant’andrea della valle kilisesi: sahip olduğu kentin ikinci en büyük kubbesi, barok ön cephesi ve içerisinde bulunan domenichino’nun freskleri ile görülmeye değerdir. haftanın her günü 07:30-19:30 saatleri arasında ücretsiz olarak ziyarete açıktır.
    31c- santa maria in cosmedin kilisesi: 6. yüzyılda inşa edilen ve süreç içerisinde yunan cemaatinin merkezi haline gelen ortodoks kilisesidir.
    31d- foro boario : bir zamanlar bölgede bulunan sığır pazarından adını alan arkeolojik mini park olarak korunmaktadır. portunus’a adanmış dikdörtgen tapınak ile hercules’e adanmış dairesel tapınak görülebilecek yerlerdendir.
    31e- chieasa del gesu : karşı reform kiliselerinden biri olan kiliseye ev sahipliği yapan meydandır. büyük ölçüde dekore edilmiş cizvit kilisesi görülebilir.
    31f- santa maria in aracoeli: 6. yüzyıldan kalma kilise antik ıuno moneta tapınağının üzerine kurulmuştur. tamamlanmamış ön cepheye ulaşan 14. yüzyıldan kalma merdiven basamakları diz üstünde çıkılırsa piyangodan büyük ikramiye kazanılacağına inanılır.
    31g- fontana della tartarughe (kaplumbağalar çeşmesi): 1581-1584 yılları arasında inşa edilen çeşme,giacomo della porta’nın eseridir. tepeye ulaşmaya çalışır gibi görünen kaplumbağa figürlerinin bernini tarafından 1658 yılında eklendiği düşünülmektedir. çeşme üzerindeki dört bronz erkek çocuk figürü ise taddeo landini tarafından eklenmiştir. çeşme mattei meydanı’nda yer almaktadır.
    31h- palazzo farnese : 1874 yılından bu yana fransız büyükelçiliği’ne ev sahipliği yapan, şehrin en güzel rönesans binasıdır. saray, fransız elçiliği’nin evi olduğu için ziyaret kısıtlıdır. kardinal alessandro farnese için 1517 yılında yapılmıştır. roma’nın en büyük saraylarından biri olan bina michelangelo tarafından dekore edilmiştir. bina pazartesi, çarşamba ve cuma günleri 15:00, 16:00 ve 17:00 saatlerinde 45’er dakikalık turlarla gezilebilmektedir.
    31ı- palazzo venezia (venedik sarayı): roma’nın ilk büyük rönesans sarayıdır. 1455-1464 yılları arasında kardinal pietro barbo için inşa edilmiştir. mussoli’nin balkonundan halka seslenmesi ile tanınmaktadır. müze olarak hizmet veren bina salı-pazar günleri 08:30-19:30 saatleri arasında 4 euro ücret karşılığında ziyaret edilebilmektedir.
    31j- museo barracco : antik heykel koleksiyonu ile dikkat çeken müzede asur, mısır, etrüsk, roma ve erken hristiyan döneme ait eserler de sergilenmektedir. orijinal yunan heykel koleksiyonu vatikan’dan sonra ikinci sıradadır. salı-pazar günleri 09:00-16:00 saatleri arasında ziyarete açık olup detaylı bilgi için web; http://en.museobarracco.it/
    31k- via giulia caddesi: 16. yüzyılın başında bramente tarafından düzenlenmiş zarif bir caddedir.
    31l-palazzo della cancelleria: erken rönesans mimarisinin en dikkate değer örneklerinden biri olan roma sarayıdır. içerisinde antik roma yapılarından alınan malzemeler kullanılmış olup bir zamanlar papalık makamı olarak da kullanılmıştır. saray ana girişinin sağında sıra dışı bir kilise olan san lorenzo in damaso yer alır. pazartesi-cumartesi günleri 07:30-14:00 ve 16:00-20:00 saatleri arasında ücretli olarak ziyaret edilebilir.

    32- capitolini müzesi (musei capitolini) ve capitolino tepesi: bir zamanlar antik roma’nın dinsel merkezi olan capitolino tepesinde yer alan roma’nın en önemli müzelerinden biridir. müzedeki koleksiyonlar, piazza del campidoglio meydanı’ndaki palazzo nuovo ve palazzo dei conservatori saraylarında sergilenmektedir. piazza del campidoglio’nun altındaki galeri iki binayı birbirine bağlar. palazzo nuovo’nun ön cephesi michelangelo tarafından tasarlanmış, ancak 1655 yılında carlo ve girolama kardeşler tarafından tamamlanmıştır. 1734 yılında papa xıı. clemens corsini, palazzonun dünyanın halka ilk halka açık müzesine dönüştürülmesini istemiştir. palazzo nuovo ise heykellere ayrılmıştır ve “capitolino venüsü” gibi en güzel yapıtların büyük kısmı yunan orijinallerinin roma kopyalarıdır. ayrıca 18. yüzyıldan kalma iki büst koleksiyonu da vardır; ziyaretçiler burada antik yunan filozofları ve şairlerin yanı sıra, antik roma hükümdarlarının büstlerini de görebilirler. “capitolino venüsü”, “ölen köle” ve “discobolus” burada sergilenen önemli eserler arasında yer alır. palazzo dei conservatori ise geç ortaçağ’da kent hâkimlerinin makamıydı. fresklerle dekore edilmiş salonları hala siyasi toplantılar için kullanılmaktadır ve zemin katında belediye sicil dairesi vardır. palazzo, michelangelo’nun piazza del campidoglio tasarımlarını temel alan giacomo della porta tarafından 16. yüzyılın ortalarında yaptırılmıştır. sarayın büyük kısmı heykellere ayrılmıştır, ancak ikinci kattaki sanat galerilerinde veronese, guercino, tintoretto, rubens, caravaggio, van dyck ile tiziano’nun eserleri görülebilir. vaftizci yahya (caravaggio, 1595-6), spinario ve dişi kurt bu bölümde sergilenen önemli eserlerden birkaçıdır. müze salı- pazar günleri 09:00-20:00 saatleri arasında açık olup, ziyaret ücreti 8.5 eurodur. detaylı bilgi için web; http://en.museicapitolini.org/

    33- piazza barberini (barberini meydanı): işlek bir meydan olan bu alanda barberini ailesi tarafından yaptırılmış olan iki çeşmeden özellikle bernini’nin triton çeşmesi ile dikkate değerdir. deniz kabuğundan su püskürten bir triton’un (poseidon ile amphitrite'nin oğlu. belden yukarısı insan belden aşağısı balık şeklinde ayakları at ayağına benzeyen bir deniz tanrısıdır) betimlendiği çeşmede papa vııı. urbanus’un hanedan arması vardır.

    34- piazza venezia (venedik meydanı): roma’nın en işlek ve kalabalık meydanlarından biridir. özellikle mesai bitiminde daha da kalabalıklaşır. yoğun trafik ve trafiği düzenlemeye çalışan beyaz eldivenli trafik polisi de meydanın sembollerinden biridir. mussoli’nin balkonundan kalabalık kitleye seslendiği venedik sarayı meydanın dikkat çeken yapılarından biridir.
    34a- vittorio emanuele ıı abidesi (monumento a vittorio emanuele ıı): şehrin haraketli meydanlarından piazza venezia’da yer alan ünlü anıttır. giuseppe sacconi tarafından 1885-1911 yılları arasında yapılmıştır.
    34b- traianus pazarları (mercati di traiano):traianus pazarları, roma’nın en önemli tarihi yapılarından biridir. m.s 2. yüzyılın başlarında imparator traianus ile mimarı damascuslu apollodoros tarafından yaptırılan yapı, günümüz modern alışveriş merkezlerinin antik roma’daki karşılığı gibidir. 150 dükkân ve muhtemelen tahıl dağıtımı için kullanılan bürolardan oluşan traianus pazarları’nda ortadoğu’dan ipekler ve baharatlar, taze balık, meyve ve çiçekler satılırdı. günümüzde traianus pazarları eski ihtişamını yansıtmayan bir görünümdedir. pazarın olduğu alanda birçok ünlü yapı yer almaktadır. traianus sütunu, vittorio emanuele ıı abidesi ve piazza venezia çevrede yer alan önemli yapı ve meydanlardan birkaçıdır.
    34c- traianus sütunu (colonna traiana): roma’nın ünlü sütunlarından olan traianus sütunu, imparator traianus tarafından ms 113 yılında daçya’ya (romanya) yaptığı zaferle sonuçlanan 2) anısına yaptırılmıştır. kaidesiyle birlikte 40 metre yükseklikteki sütunun üzerinde roma ordusunun hazırlıkları, daçyalıların yurtlarını savunmaları gibi seferlerden ayrıntılı sahneler yer almaktadır. sütun içinde spiral bir merdiven yer almaktadır (ziyarete kapalıdır) ve bu merdiveni aydınlatmak için küçük pencereler açılmıştır. traianus m.s 117 yılında öldüğünde, kendisinin ve eşinin külleri sütunun içi oyuk kaidesinin içine konmuştur. 1587 yılına kadar sütunun tepesinde duran trainus heykeli, bu tarihte aziz petrus’un bir heykeli ile değiştirilmiştir.

    35- naiadlar (su perileri) çeşmesi (fontana delle naiadi): piazza della republica’da (cumhuriyet meydanı) bulunan 1888 yılında mario rutelli tarafından yaptırılmış naiad (su perisi) ve at figürleri ile sarılmış çeşmedir.

    36- piazza santa maria in trastavere (azize meryem trastevere meydanı): kafeler, restoranlar ve mağazalarla çevrili bu meydan ortaçağ kilisesine dayanmış 17. yüzyıl sarayı ile görülmeye değerdir. carlo fontana’nın deniz kabuğu betimlemeleri ile süslenmiş 1682 yılı yapımı çeşmesi ilgi çekicidir.

    37- villa farnesina: roma’daki önemli saraylardan biridir. yüksek rönesans sanatının ve mimarisinin zaferi olan yapı dönemin en zengin adamı sienalı banker agostino chigi’nin dinlenme evi olarak 1508-1511 yılları arasında inşa edilmiştir. 1577 yılından bu yana villa farnesia olarak bilinmektedir. raffaello gibi büyük rönesans sanatçıları tarafından dekore edilmiştir. pazartesi-cumartesi günleri 09:00-14:00 saatleri arasında 6 euro karşılığında gezilebilir. detaylı bilgi için web adresi; http://www.villafarnesina.it/?lang=en

    38- palazzo borghese :1560 yılında vignola tarafından yapımına başlanan saray 1605 yılında papa olmadan hemen önce kardinal camillo borghese tarafından satın alınmış ve genişlettirilmiştir. sıra dışı biçiminden ötürü halk arasında klavsen olarak bilinir. bina günümüzde ziyarete kapalıdır.

    39- mamertino zindanı: m.ö. 7.-6. yüzyıllar arasında inşa edilmiş en eski zindanlardan biridir. haftanın her günü 09:00-17:00 saatleri arasında 5 euro karşılığında ziyarete açıktır.

    40- baykuşlu küçük ev müzesi (museo della casina delle civette): 1840 yılında giuseppe jappelli tarafından inşa edilmiş art nouveau evde bir zamanlar mussolini oturmuştur. evin seramik ve vitray süslemelerinde baykuş figürleri kullanıldığından baykuşlu küçük ev olarak da bilinir. salı-pazar günleri 09:00-19:00 saatleri arasında 9 euro ücret karşılığında ziyarete açıktır. müze hakkında detaylı bilgi için web; http://en.museivillatorlonia.it/…sina_delle_civette

    41- palacco zuccari : 16. yüzyıldan kalma yapı, kocaman bir gulyabaninin açılmış ağzı şeklinde tasarlanmış kapı ve pencereleri ile dikkat çeker.

    42- roma medeniyeti müzesi (museo della civiltà romana) : karnak tapınağının art deco versiyonu müzeye ev sahipliği yapmaktadır. roma’nın 4. yüzyılda nasıl göründüğüne dair maket müzenin ilgi çekici parçalarından biridir. antik mobilyalar ve müzik aletleri sergide ilgi çeken diğer parçalardır. müze halihazırda yenilenme nedeni ile ziyarete kapalıdır.

    43- caius cestius piramidi : antik romalıların bir zamanlar mısır kültürüne duydukları ilgi neticesinde piramit şeklinde yapılan mezarlardan günümüze kalan tek örnektir. m.ö. 12. yüzyıldan kalma piramit 36 metre yüksekliğindedir.

    44-santa sabina kilisesi : luno regina tapınağının üzerine, 425 yılında şehit edilen bir romalı kadının adına inşa edilmiştir. 1936-1938 yıllarında yapılan restorasyonla orijinal haline kavuşturulmuştur. haftanın her günü 08:15-18:00 saatleri arasında ücretsiz olarak ziyarete açıktır.

    45- caracalla hamamı (terme di caracalla) : eski roma’da hamamlarda spor salonu, sauna, spa ve havuz gibi bölümler yer alırdı. 3 adet girişin olduğu hamamlarda ilk giriş erkekler, ikinci giriş kadınlar, diğeri ise köleler içindi. antik roma’nın en zengin kaplıca kompleksi olan caracalla hamamı, imparator caracalla zamanında, m.s 212-216 yılları arasında yaptırılmıştır. caracalla hamamları, istilacı gotlar tarafından tahrip edilene kadar yaklaşık 300 yıl boyunca hizmet vermiştir. hamamda aynı anda 1600 kişi yer alabilmekteydi. ziyaretçiler caracalla hamamı’na girdikten sonra eşyalarını soyunma odalarına (apodyterium) bırakır ve sıcak odalarda banyo keyfine başlarlardı. ziyaretçiler daha sonra ılık tepidarium odasında (günümüzde ziyarete açık tek yerdir) gevşer ve soğuk su havuzlarında (frigidarium) serinlerlerdi. dileyen ziyaretçiler bu bölümün yanında yer alan spor salonlarını da kullanırlardı. hamam keyfinin son adresi olarak ise şimdi yerde alçak bir çukur olan natatio’ya (olimpik yüzme havuzu) girerlerdi. havuzlar dışında komplekste kütüphaneler ve çeşitli salonlar da yer alırdı. caracalla hamamındaki gösterişli mermer sütunların büyük kısmı, 16. yüzyılda farnese ailesi tarafından palazzo farnese’ye götürülmüştür. caracalla hamamının eğlence kompleksinde yaz sezonunda opera (teatro dell’opera di roma) performansları sergilenmektedir. ayrıca farnese ailesinin heykel koleksiyonu da burada sergilenmektedir. pazartesi günü 09:00-14:00, salı-pazar günleri ise 09:00- gün batımından 1 saat öncesine kadar 6 euro ücretle ziyarete açıktır.

    46- san saba kilisesi : roma’ya göçen filistinli keşişler için 7. yüzyılda inşa edilmiştir. 10. yüzyılda kapsamlı bir tadilat görmüş ve genişletilmiştir. ziyaret ücretsizdir.

    47- san teodoro kilisesi : palatino tepesinin eteğinde 6. yüzyıldan kalma dairesel kilise, burada şehit edilen aziz theodore için burada bulunan tahıl deposunun üzerine inşa edilmiştir. kilisenin avlusu 1705 yılında carlo fontana tarafından tasarlanmıştır.

    48- san pietro in vincoli bazilikası : michelangelo’nun görülmesi gerekene musa heykeline ev sahipliği yapan kilise 8. yüzyılda inşa edilmiş ve 15. yüzyılda da esaslı tadilat görmüştür.

    49- santa prassede kilisesi: santa prassede roma’nın az bilinen ama önemli kiliselerinden biridir. şehrin en önemli dini yapılarından santa maria maggiore’nin hemen arka kısmında yer alan kilise genellikle turistlerin ziyaret etmeden atladığı yerlerden biri olsa da ziyaretçilerine ortaçağ sanatı ve mimarisinden oluşan güzel bir görsel şölen sunar. günümüzdeki yapı 2. yüzyıldan kalma mevcut şapelin yerine papa ıı. paschalis tarafından m.s 820 yılında yapılmıştır. kilisenin üç nefi granit sütun dizileriyle bölünmüştür. orta nefte, efsaneye göre azize prassede’nin 2000 şehidin kalıntılarını gömdüğü kuyuyu örten yuvarlak taş bulunur. kilisenin bizanslı sanatçılar tarafından süslenen mozaikleri görülmeye değerdir.

    50- santa stefano rotondo kilisesi : 468-483 tarihli kilisenin yuvarlak biçiminin neron’un yaptırdığı macellum magnum’dan (et pazarı) yada kudüs’teki kutsal mezar kilisesinden esinlenildiği düşünülmektedir. yapılan kazı çalışmalarından kilisenin altında mithra tapınağına ait olan izler bulunmuştur. giriş ücretsizdir.

    51- diocletianus hamamları ve aula ottagona : müzenin ana eserlerinden çok yazıtlar ve mezar taşları özellikle akademik çalışmalar için ilgi çeker. aula ottagona’daki 2. yüzyıldan kalma heykeller ise görülmeye değerdir. salı-pazar günleri 09:00-19:45 saatler arasında ziyarete açıktır. 7 euro’ya alınan 3 günlük giriş hakkı veren bilet ile bura dışında palazzo massimo, palazzo altemps, crypta balbi, müzelerine de giriş yapılabilir.

    52- santa maria degli angeli kilisesi : 1561 yılında papa’nın michelangelo’ya sipariş verdiği diocletianus ana salonunun soğukluk bölümünün kiliseye dönüştürme projesi sonucunda ortaya çıkmıştır. michelangelo 15 metre yüksekliğinde gül pembesi granit sütunları kullanabilmek için zemini 2 metre kadar yükseltmiştir. ücretsiz ziyaret edilebilir.

    53- santa maria della vittoria kilisesi : 17. yüzyıldan kalma barok kilise roma’nın en çok süslemeye sahip kiliselerinden biridir. dekorasyonu bernini ve öğrencileri tarafından yapılmıştır. ücretsiz ziyaret edilebilir

    54- palazzo del quirinale : roma’nın 7 tepesinden en yüksek olanı olan quirinale tepesine vatikan yakınlarını saran salgın hastalıktan kaçmak için 1574 yılında yazlık papalık konutu olarak inşa edilmiştir. 1870 yılından sonra italya krallarının ve 1946 yılından beri cumhurbaşkanının resmi konutu olan roma’nın ünlü sarayıdır. saray bugüne kadar birçok papa ve devlet başkanına ev sahipliği yapmıştır. pazar günü 08:30-12:00 saatleri arasında halka açık olan sarayın bahçesi ise her zaman ziyarete açıktır.

    55- sant’andrea al quirinale kilisesi : bernini tarafından 1658-1670 yılları arasında inşa edilmiş roma’nın önemli kiliselerinden biridir. kilisenin en önemli bölümlerinden biri aziz stanislas kostka’nın odalarıdır. ziyaret ücrete tabi değildir.

    56- san carlo alle quattro fontane : borromini’nin başyapıtlarından olan kilise 17. yüzyıl mimarisiyle serbest formda inşa edilen kilisede oval kubbe dikkat çekicidir. ziyaret ücrete tabi değildir

    57- tre scalini restoran : piazza navona’da bulunan tarihi ve ünlü kafe. ev yapımı çikolatalı dondurmasıyla (tartufo) meşhurdur. tortufo denen ortasında krema ve kiraz bulunan dondurması ile meşhur tarihi kafe.

    58- villa doria pamphilj : roma’nın en büyük yeşil alanıdır. 1644-1652 yılları arasında prens camillo pamphili için yapılmış, şehrin en güzel saraylarından birine de ev sahipliği yapar.

    59- via del corso caddesi : roma’nın tarihi merkezinde yer alan, şehrin önemli caddelerinden biridir. genellikle müzik mağazaları, ayakkabı ve gençlere yönelik tarzların baskın olduğu mağazalara ev sahipliği yapmaktadır.

    60- via vittorio veneto caddesi : özellikle 1950-60’larda şehrin en popüler caddelerinden biri olan bu cadde bugün daha çok turistlerin gezdiği bir caddedir.

    61- marcellus tiyatrosu (teatro di marcello): marcellus tiyatrosu, antik roma’nın en önemli yapıları arasında yer alır. jül sezar tarafından m.ö 50 yılında yapımına başlanan tiyatro, sezar’ın suikaste uğramasında sonra m.ö 13 yılında imparator augustus tarafından tamamlanmıştır. tiyatro, adını m.ö 23 yılında 19 yaşında ölen augustus’un yeğeni ve damadı olan marcellus’dan almıştır. marcellus tiyatrosu şehrin ünlü yapısı olan kolezyum dâhil tüm tiyatro ve amfi tiyatroları için bir model olmuştur. 5. yüzyıla kadar birçok tiyatro, drama ve komedi oyunun sergilendiği tiyatro, 13. yüzyılda savelli ailesi tarafından kale olarak kullanılmıştır. 16. yüzyılda baldassarre peruzzi burayı orsini ailesi için saray olarak tasarlamıştır. sarayın alçak kemerleri daha sonra mütevazı evler ve atölyelerle dolmuştur. dairelere bölünmüş olan üst kısımlar halen yaşanılabilir durumdadır. her gün 09.00-18.00 (yazları 19.00) saatleri arasında ziyarete açıktır.

    62-santa croce in gerusalemme bazilikası: m.s 320 yılında imparator constantinus’un annesi azize helena tarafından yaptırılmış şehrin önemli kiliselerinden biridir. kudüs’ten getirilen çarmıhın parçalarını barındırdığı için bir hac merkezine dönüştürülmüştür.

    63- via cola di rienzo caddesi : orta sınıf giysiler için roma’nın en iyi adreslerinden biri olan cadde. burada birkaç ayakkabı mağazası ve bir çok-katlı mağaza bulunur.

    64- via del babuino caddesi : armani, chanel, tiffany gibi markaların yanı sıra antikacıların bulunduğu alışveriş yapılabilecek bir caddedir.

    65- via nazionale caddesi: makul fiyatlarda alışveriş yapılabilecek, ayakkabı ve giysi butiklerinin yanı sıra halıcılar, kitabevleri, çanta ve valiz mağazaları ile dolu cadde.

    66- via dei giubbonari caddesi : adını bir zamanlar burada bulunan ceket (giubotti) üreticilerinden alan, bugün de spor giyim, ayakkabı, klasik erkek ve kadın kıyafetleri satın alınabilecek mağazaların olduğu bir caddedir.

    67- caffe sant’ eustacchio : piazza sant’eustachio meydanındadır. roma’nın en iyi cappuccino’sunun yapıldığı kafe olarak ünlüdür. suyun antik bir su kemerinden geldiği ve kahvesinin de önceden tatlandırıldığı söylenir.

    68- san crispino dondurmacısı : trevi mahallesinin en iyi dondurmacısı (gelateria) olduğunu söylenir.

    69- giolitti : 19. yüzyıldan bu yana hizmet veren kafe via degli uffici del vicario 40 adresindedir. roma’nın en ünlü dondurmacılarından biridir.

    70- gelarmony : 60’dan fazla dondurma çeşidi bulunan sicilya dondurmacısı. via marcantanio colonna 34 adresinde yer almaktadır.

    71- grom : organik ürünlerle yapılan dondurması ile meşhur kafe zinciri. via della maddalena 30a adresinde yer almaktadır.

    72- la tazza d’oro: birinci sınıf brezilya kahvesinden ödün vermeyen pantheon’a yakın bir yerde bulunan kafedir. roma’nın en lezzetli ve ucuz espresso’larını burada içmek mümkündür. via degli orfani 84 adresindedir.

    73- pizzeria da baffetto : roma’daki en güzel pizzanın yapıldığı yerlerden biridir. sadece akşamları açıktır. via del governo vecchio 114 adresindedir.

    74- pizzeria da ivo : trastevere’deki en ünlü pizzacılardan biridir. pizzası çok iyi olduğu için diğer ürünleri pek denenmemelidir. via s francesco a ripa 158 adresindedir.

    75- pizzeria da ricci :via nazionale yakınlarında bulunan pizzacı 1905 yılından beri hizmet veren bir aile işletmesidir. via genova 32 adresindedir.

    76- pizzeria dar poeta : kendi tarzında ürettiği incecik hamurla pizza yapan pizzacı. vicolo del bologna 45-6 adresindedir.

    77- pizzare : roma’nın küçük pizza zinciri ününü odun fırınında pişirdiği napoli usulü pizzaları ile elde etmiştir. makul fiyatlıdır. via di ripetta 14 adresindedir.

    78- pizzeria la montecarlo : geç saatlerde açılan pizzacı semt halkının ve öğrencilerin gözdesidir. servisi hızlıdır. vicolo savelli 13 adresindedir.

    79- pizzeria pinsere: roma'da termini bölgesindeki italyan pizzacısı. sabah 9'da açılıp öğleden sonra 4’te kapanır.


    (denemeler - 23 Temmuz 2016 23:57)

Yorum Kaynak Link : roma