"rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit

oh like a little flower

thank you for coming, it's been very useful

very useful

rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit rabbit"

daisy'nin performansından.

(barbie - 7 Ağustos 2007 22:52)

birinci sezon yedinci bolumunde, bugune kadar duydugum en saglam ask tanimlarindan birini yapan dizi.

--- spoiler ---

tim: i just had a moment of clarity, you know, i woke up. it's like... you know when you have an orgasm on your own? you know, you're sort of lying on the sofa watching some porn movie you bought on a drunken lonely night in soho, and you're lying there and everything's going really great, you're getting totally turned on by these absurdly graphic images, everything seems so right, and suddenly - phht! bingo! you wake up. and you're lying there sweating, desperately looking for the tissue which you know is still in your pocket, and the remote control which is somewhere on the floor, and it's like walking in on yourself, you know? it's just like "what you doing?" that's how i felt tonight feeling my heart miss a beat everytime the door opened. "what the fuck are you doing?"

daisy: well, that's... love, isn't it? load of old wank.

--- spoiler ---

(satine - 15 Nisan 2008 13:00)

bu dizide kimsenin şu ana kadar değinmediği tyres adında bir karakter vardır ki, hayatımda bir yan karaktere bu kadar güldüğümü ve az gözükmesine rağmen bu kadar sevdiğimi hatırlamıyorum. her daim ex atmış gibi etrafta takılan bu arkadaşımız 7/24 kulüplerden çıkmaz, hatta milleti de yanında götürmeyi bir borç bilir. telefon çalmasına bile oynayan bu insan^* neden iki bölümde gözükmüştür anlamadım.. ayrıca konuşurken arkada sürekli beat sesleri gelir, tekno müzik gibi konuşur zaten.. sevilesidir, candır.

(solitary man - 2 Kasım 2009 15:06)

tim karakteri uykusundan "buffy" diye firlar.
ba$ka bir bolumde goruruz ki odasina astigi kocaman buffy posterinin onunde diz cokmu$ dua ediyordur.
son sonuncu olarak da birini tarif ederken "shallow, like cordelia from buffy the vampire slayer and latterly angel, the spin off series that was set in l.a." der.

boyle bir dizi i$te. sevmiyim de napim.

(willow is still blessed - 31 Aralık 2009 02:06)

bence tim, daisy ve mike dışındaki en bomba karakter tyres'dır. canım sıkılır bu elemanın olduğu sahneleri açar tekrar tekrar gülerim. yoktan ritm duyup koptuktan sonra mahçup bir şekilde yerine oturmasıyla da ayrı koparır.

"my work here is done"

(bira sisesi kapagi - 11 Nisan 2010 17:46)

--- spoiler ---

sadece on dört bölümlük bu mükemmel dizinin son bölümünde daisy; "they say the family of the 21st century is made up of friends, not relatives" der. dizi tek cümlede, çok güzel özetlenmiş.

--- spoiler ---

(algor mortis - 27 Nisan 2010 23:34)

hayatta bazı şeyler vardır ya deli gibi seversiniz ya nefret edersiniz. ortası yoktur. işte bu dizi onlardan biri.
bana sorarsanız nedir diye ; seviyorum uleyyyn

(apranaxfort - 10 Kasım 2010 19:19)

belki kesin olarak değil ama muhtemelen gelmiş geçmiş en iyi sit-com. çok kısa olduğundan tadı damakta kalan ayrıca tyres gibi bir karakteri izleyebileceğimiz tek dizi. gönül isterdi ki daha uzun olsun, daha çok izleyelim. ama hayat işte insanın her istediği olmuyor maalesef.

(mafezaku - 30 Ocak 2011 02:49)

ağızda bıraktığı tat için "gameshow gibi dizi" diyebilirim. aynı sıcaklığı veriyor nerdeyse.

(dalamar - 8 Şubat 2011 11:15)

geçen hafta izlemeye başladım. 5 günde bütün bölümleri bitirdim. gülmekten kırılmadım belki ama daha iyisini izlemedim. erkekler arasındaki telepati ve tyres'ın kopması bile sevmek için yeterli sebepler. izleyin izlettirin.
shaun of the dead'i sevmişseniz; kaçırmayın...

(mithatakcay - 29 Mayıs 2011 13:29)

şimdiye dek izlediğim diziler içerisinde başrol oyuncularının klasik güzellik/yakışıklılık standartlarına uymadığı ilk dizi. üstelik coupling'ten beri kahkahalar attığım ilk komedi dizisi, yapmacık diyaloglar, gerçekçi olmasına çalışılmış abartılı karakterler yok. bazen hiç diyalog olmadan da güldürdüğü gibi elinde joystick'le uyuyakalan bir erkek karakter ve çalışmamak için kalkıp temizlik yapan kilolu bir kadın karakter var bu dizide. çok güzel, çok çok güzel.

(sweet leaf - 2 Haziran 2011 02:06)

scooby-doonun velma ve shaggy'sinin büyümüş ve aynı eve çıkmış halleri, yaratılan tırto gerilimler falan da hep bu durumu hatırlatıyo insana, haftada bir bölüm izlenirse tadından yenmez dizi.

(krpotkal - 11 Haziran 2011 18:26)

simon pegg ve jessica stevenson tarafindan yazilan ve oynanan, channel 4 yapimi komedi dizisi. 7'$er bolumden 2 sezon cekilmi$tir. edgar wright yonetmi$tir. kazaa'da 14 bolumu de bulunabiliyor, amazon co uk'de dvd formatinda da mevcut.

(disq - 23 Nisan 2003 07:45)

"yalnızca zenginleri ısıran köpek gramsci" fikri için bile övgünün büyüğünü hakeden simon pegg dizisi.keşke simon ve nick birlikte daha çok iş yapsa dedirten dizidir.

edit:imla

(solucandil - 20 Ocak 2012 16:16)

alınganlık örneğine son noktayı koyan dizi.

--- spoiler ---

- altta mı kalıyorsun?

- gay olduğumu mu ima ediyorsun!

- ne! ha?! yo yo alt kattaki dairede mi kalıyorsun, demek istedim.

--- spoiler ---

(gulferke - 15 Mart 2012 21:19)

ilk bölümünde sarah ile musa olayına atıfta bulunur.

(yerli mal - 28 Ağustos 2012 13:13)

duane: you know what they say about love and war.
tim: yes. one involves a lot of physical and psychological pain, and the other is war.

(djnr - 18 Kasım 2012 13:55)

it's always sunny in philadelphia ile birlikte gelmiş geçmiş en komik dizilerden biridir. sadece 2 sezon olması, bölümlerin az olması ve her bölümün 20 dakika uzunluğunda olması dışında dört dörtlük bir dizi.

(deadworld - 29 Ekim 2013 12:35)

dizi aleminin the climb'ıdır.

(soselo - 16 Aralık 2013 20:19)

o kadar komedi dizisi izlerim, en son ne zaman dizi izlerken haykırarak güldüğümü bilmiyorum. genelde komik sahneleri/ esprileri içimden takdir ederim, biraz daha komik olanları burnumdan kısa süreli nefes verip ağzımı hafif yayarak ödüllendiririm, efsane olanlara ise ilginç sesler çıkararak gülerim. işte bu son dediğimi pek yapamıyorum. gönül isterdi her gün garip şekillerde güleyim, ama olmuyor, maalesef ender rastlanıyor bu duruma. spaced uzun süreli açlığımı şu efsane sahne ile giderdi sağolsun. paintball oynarken mike vurulur sarı boya ile, göğüs kısmı hep sarıdır, tim yanına gidip onu kollarına alır ve mike ağzından sarı boya kusar.. ben de 30 saniye anırarak güler ve 30 dakika boyunca içimden takdir ederim bunu düşüneni.

(signore - 8 Eylül 2014 01:08)