Tout va bien (~ Tudo Vai Bem) ' Filminin Konusu : 68 Mayısından sonra Godard ve arkadaşları siyasi tavrını yeni yeni hissettiren Jane Fonda'nın başrolünde oynadığı Marksist-Brecht'çi bir güldürü ile dönüp o günlere baktılar. Sert bir dille kapitalizmi medyayı toplumu ikili ilişkileri eleştirdiler.Film, Amerikalı bir kadın gazeteci ile Fransız reklamcı yönetmen eşinin gözünden grevdeki bir fabrikada yaşananları anlatan radikal bir başyapıt.
Une femme mariée: Suite de fragments d'un film tourné en 1964(1964)(7,4-2660)
Week End(1967)(7,3-11702)
La chinoise(1967)(7,2-4925)
Sauve qui peut (la vie)(1980)(7,0-2695)
Les carabiniers(1963)(7,0-2606)
2 ou 3 choses que je sais d'elle(1967)(6,9-5679)
Numéro deux(1975)(6,7-659)
Prénom Carmen(1984)(6,5-3649)
Le gai savoir(1969)(6,4-669)
Le vent d'est(1970)(6,2-371)
Vladimir et Rosa(1971)(6,1-229)
Un film comme les autres(1968)(5,8-219)
jusqu'ici tout va bien. (bkz: buraya kadar herşey yolunda) (bkz: la haine)
(kitkat - 25 Şubat 2002 06:50)
fransizcada "nasilsin" sorusuna verilebilecek "her$ey yolunda", "superim ben" tadinda cevaptir.
(cle - 25 Şubat 2002 13:55)
godard'ın sendikalara feci geçirdiği, geleneksel işçi sınıfının örgütlenme anlayışının yerine bambaşka bir devrimci örgütlenmenin gelebileceğini (aslında '68'le birlikte gelmeye başlamıştır bu örgütlenme biçimi) söylediği, patronların odalarına kilitlendiği, sendikaların işçiler üzerindeki hakimiyetini kaybettiği bir politik ortamı anlatan film. '68 devriminin başarısızlığının bir tür karamsarlık biçiminde tezahür edişini görebilmekteyiz bu filmde, ama aynı zamanda kesinlikle bir devrimci umut taşımaktadır. bunu da yeni örgütlenme biçimlerine bağlamaktadır godard: bu şaşırtıcı değil zira godard'ın kendisi de biçim (form) meselesine takmıştır ve bunu da en başta filmlerinde kullandığı yenilikçi tekniklerden, anlatım biçimlerinden, vs. görebilmekteyiz. "tout va bien!" bir üçüncü yol arayışının filmidir bir anlamda.iki sene sonra: tarihe notumu düşeyim, baştan savma, çokça da klişe bi' entry olmuş bu.
(kuzgun lese - 5 Kasım 2007 13:13)
godard ve gorin yapımı bir film. şansınız varsa dvd'sinin içinden "letter to jane" çıkar ki politik görüş, politik duruş, politik tecavüz* nedir iyice yer içinize. ayrıca filmin sonunda fikrinin godard'a ait olduğunu düşündüğüm bir şaryo sahnesi vardır ki, godard şaryo ile harikalar yarattığını bir kez daha kanıtlamıştır nazarımda.--- spoiler ---iki şey dikkatimi çekti. birincisi sondaki carrefour sahnesinde herkes kocaman kocaman deterjanlar alıyordu, her iki üç sırada bir kişi ya persil ya omo ya da benzeri bir şey alıyordu. ikincisi de işemek için camı kıran patron sabah ofisinde uyandığında cam sağlamdı. --- spoiler ---
(kudra - 4 Nisan 2008 15:43)
asafated' in, turk gruplarinin yapmis oldugu en iyi sarkilarindan biri oldugu iddia edilebilecek sarkisi.
(kalashnikov - 30 Mayıs 2002 02:20)
asafated isimli türkiye standartlarının çok üzerinde bir müzik icra eden grubun epsi ve bu epye isim veren şarkıdır. dingin ama çarpıcı bir müzik ile aralara bezeli kirli brutal vokaller eşliğinde mükemmel bir şölen sunan şaheser parçadır. o kadar ki; arka plandaki davulun drummachine olması bile sizi rahatsız etmez.
(giyotin - 4 Ocak 2011 10:53)
sarkinin "tout va bien" haykirmalari insani kendinden alir. hayir ulan hayiiir. yok bien mien. yok bana bien. otur. sifir bana.bunalim ama cok leziz lan.
(infected grail - 3 Şubat 2011 22:30)
(bkz: jean luc godard)
(ulver - 19 Ocak 2003 10:04)
shy'min prendre l'air albümünden güzel bir şarkı.un point à la ligne aprés quelques motstrop fragile la coeur lache avant le grand sautune image, un sourire sur une photoce serait mentir de dire que c'est rien mais tout va bienet j'y croit encore et encoreou o ou o ou o ou o ou oce qui me tue pasme rendra plus fortehé é é[refrain]tout va biensi tu cherche à savoirtout va bienje sais q'tu peines à y croiremais reste pas dans la peineque l'on retrouve sa voiet'oublieras si tout va bienheytout va biensi tu cherches à savoirouitout va biensi tu peines à y croirene reste pas dans la peineque l'on retrouve sa voiet'oublieras si tu va bienhé[couplet]une histoire sur un air de déja vuun courage qui se fond face à l'inconnuun mauvais rêve qui n'en fini plusse serait mentir de dire que c'est rienmais tout va bienet j'y crois encore et encoreou o ou o ou o ou o ou oce qui me tue pasme rendra plus fortehé é é[refrain]x3tout va bien si tu cherche à savoirouitout va bien si tu peine à y croiremais ne reste pas dans la peineque l'on retrouve sa voiet'oublieras si tu vas bien
(pencan - 15 Ekim 2011 18:22)
asafated'in buyuk bir kisminin enstrumantal olan parcasinin soz kisimlari la haine filminden alintilanmis. istek uzerine sozler grubun solistine* sorulmus ve jet hiziyla cevap alinmistir.c'est l'histoire d'un hommequi tombe de 50eme etage.a chaque etage pendant la chute il dit:tout va bientout vabienmais l'essentiel consista la descenteest non pas la chutte...
(hoegaarden - 2 Aralık 2011 01:25)
sapına gadar godar filmi. politik/deneysel/eleştirel/yeryersıkıcı/ironik.
(ya iste boyle senden naber - 4 Mart 2012 20:33)
klasik bir godard filmi - 60larda politiklesmeye baslayan godard'in belki de en politik filmi. her ne kadar isci sinifini, fabrikayi, entellektuelin devrimdeki yerini cok guzel bir sekilde sorgulasa da iliskilere cok iyi bakamamis bu filmde bence godard. masculin feminin filmi misal, iliskilerin cok iyi anlatildigi bir film. 60lardaki liberal, umut verici ortamin 70lerde kendini bir sikkinliga biraktigini genel olarak bu filmde goruyoruz; keske iliskilerde de daha bir gorebilsek. "adam" ve "kadin"i daha cok gormek isterdim yani ben acikcasi.
(norwegian wood - 22 Mayıs 2012 06:24)
asafated ın her hüzünlü anda akla gelen şaheseri.
(lucius - 6 Şubat 2013 19:37)
asafated - tout va bien
(lucius - 19 Nisan 2013 04:09)
fransızca sözlerinden zerre anlamasam da gayet hüzünlü, alkol tüketimine sebep olabilecek bir şarkı.
(alpinsamuray - 16 Ağustos 2004 14:35)
asafated elemanlarının la haine filminden etkilenerek yaptıkları çalışma.
(agnostic front - 26 Ağustos 2004 17:07)
ezginin gunlugu'nun "hersey yolunda" parcasini hatirlatan, bir bakima benzer bir (devrimci) iyimserlik, bir bakima da aksi bir kotumserlik asilayan dziga vertov grubu filimi. yonetmen jean-pierre gorin'in katkisi teslim edilmemis, edelim. ikilimizin maoculugu tavana vurmussa da, hem kapitalizme, hem de sefil fkp* yonetimine verip veristirmeleri, bunu yaparken de film mefhumunun altini ustune getirmeleri muthis keyifli bir etki yaratir. (fkp yorungesindeki cgt* sendikacilari her sahnede yazili bir metinden okurlar repliklerini, koparan bir ayrintidir.) milletin manyak gibi alisveris yapmakta oldugu meshur carrefour supermarket sahnesinin basinda duyulan "fabrikanin disi da yine fabrikadir" sozu, otonomistler'e goz kirpmaktadir belki. (bkz: gercek kapsama)
(babaerenler - 24 Nisan 2005 07:22)
j'ai vu des enfants fuire sans où allercourir avant même de savoir marchervenir au monde et déjà orphelinsvenir au monde sans lendemain certainj'ai vu des mères enceintes et éventréesj'ai vu leur corps meurtris, leurs âmes violéesj'ai vu les pères sauver leurs peaux saliesj'ai vu la vie des leurs en être le prixje suis làpour vous le raconterje suis làpour vous en témoigneret vous direau nom de tous les miensque tant qu'on vit et tant qu'on aime tout va bienje vous le dis, oui tout va bienj'ai vu la haine nous prendre nos belles famillesj'ai vu la mort couvrir nos jours de nuitj'ai vu un peuple entier partir en flammecans ces pays que tous les dieux condammentj'ai vu, je suis venu, j'ai survécupour vivre les rêves de ceux qu'on a perduson a tous une mission à accompliret moi je dois chanter pour vous le faire saisirtout va bien, tout va bien,je suis là pour vous dire que,tout va bientout va bien(bkz: corneille)
(sturmgewehr - 3 Temmuz 2005 13:30)
cali de demiş, ama farklı demiş. öyleyse;et la nuit s'avance vers mes trente deux ans je crois je ne suis plus founu face au miroir j'inspecte ce corps usé fatigué mais debouttout va bien tout va biensuis-je à la moitié suis je à la fin en tout cas, ce n'est plus le début cette vie m'a maché avalé dégueuléj'ai si peur d'avoir tout vu pourtanttout va bien tout va bienbien sûr je suis seulmais qui n'est pas seul au milieu de cette grande nuitcette nuit qui rampe froide et muette vers la trente deuxième année de ma vietout va bien tout va biensécurité, certitude, prévoyance, confort, vous étiez mes pires ennemiesaujourd'hui je marche au milieu du troupeaucomme les autres fantômes sans foliemais tout va bien tout va bienet l'amour oh l'amour notre amourcet ancien combattantqui a donné ses deux jambes à la guerre on ne peut plus rien lui prendre maintenantalors tout va bien tout va bienma mémoire est un scaphandrier qui suffoque tout au fond de la meril pleure sur le trésor qu'il ne remontera jamais ma jeunesse est morte hier et la nuit s'avance vers mes trente deux ans je crois que je ne suis plus founu face au miroir j'inspecte ce corps usé fatigué mais deboutettout va bien tout va bientout va bien
(queasiness - 5 Ekim 2005 00:24)
jean luc godard ın yves montain ve jane fonda lı 72 yapımı filmi . week end den sonra başlayan protest film alakası bu filmde de fazlasıyla aşikar, ama yine de o ilk filmlerindeki enerjiyi vermekte, kimi zaman. 68 olaylarının etkisiyle yapılmış bir film . sınıfsal çatışmayı konu alıyor. bunu bir sosis fabrikasında grev yapan işçiler aracılığıyla aktarıyor. yves montain entellektüel film yapımcısı rolünde. jane fonda amerikalı gazateci. jean luc yves montain ile kendini anlatıyor bi nevi. onun neden aniden peşpeşe politik filmlere yöneldiğini bu filmden anlayabilirsiniz. film "entellektüellerin bu uğurda* nasıl hareket edebileceği, bir şeyler yapması gerektiği " etrafında dönüyor. jean luc un da böylece neden bu şekilde yönlendiğini açıklamış oluyor. filmde bir çok kez kameraya karşı monologlar kuruluyor, film gücünü bu monologlardan almakta, anlamı ordan çıkmakta yoksa geriye eylem yapan gençlerin polisle kavgaları kalıyor ki buna pek de yabancı değiliz, haberlerde de izleriz.aktivistlerin bulunduğu her karede fransa bayrağının yer alması, jeneriğin keza kırmızı mavi beyaz dan oluşması da film hakkında fikir sahibi olmamıza yeterli . jean luc ayrıca bu film için "kendimce işçi kesimin sorunlarını dile getirmeye çalıştım, onların benim dilimden anlamadığını söylüyorlar ama bu film öncelikle bana ait ve benim yorumumu taşıyor elbet" demiş, eleştirmenlere cevabını vermiş. güçlü bir self consciousness mevcut filmde, bunu brechtyan bir üslupla destekliyor, bu üslubu self conciousness a sebep oluyor desek daha doğru olur. film iki kişinin nasıl bir film yapabilcekleri konusunda teatileriyle başlıyor dış ses yordamıyla. yapım sürecinden öncesine de tanık oluyoruz böylelik . hangi oyuncuları kiralasak , ilgi çekecek bi konu bulmnalıyız diye tartışıyolar bi süre, ayrıca çok farklı bir kurgusu var . süreklilik gözardı edilmiş , harekete kesme denilen olay mevcudiyetini yitirmiş, misal adam koltuğa geliyor profilden hareketini izliyoruz , ardından cepheden çekime geçiyor, aynı hareketi en baştan izliyoruz. ilginç geldi bana, bi an sonra alıştım bidaha bi daha diye filmin sonunu getirdim . 96 dakkalık bi film bu arada , izlemek gerek o dönemin politik filmlerinin fikrine vakıf olabilmek için .dvd sinde letter to the jane diye bi kısa film daha var. vietnam savaşıyla tout va bien arasındaki bağlantıyı anlatıyor uzunca bi film . ayrıca jane fonda (barbrella) bu filmde gönüllü oynamış yanılmıyorsam, çok saygın ve seksi bi şahsiyettir kendisi, tam da jean luc un kafadanmış , o dönemin anjelina joliesi diyelim , fakat biraz daha politik yönü ağır basıyor tabi . anjelina iyilik perisi mübarek , onu da severiz tabi ayrı konu ama konudan sapmayalım şimdi, dvd si bulunuyor bu filmin vcd si yok piyasada , isteyen kadıköy the end de bulabilir.
(ditriell - 16 Haziran 2006 06:12)
Yorum Kaynak Link : tout va bien