atlı araba yarışı sahnesi ile halen bir referans oluşturan büyük sinematografik yapıt. cüzam vadisi ve bütün bu hastaların yığıldıkları karamsar ortam da ayrıca etkileyici bir sahnedir.

(skuzmefrench - 19 Mart 2002 14:56)

hiçbir şey değilse (ki olduğu her şey günümüze değin defalarca söylenmiştir), muazzam bir kurgu şaheseridir bu film. meslekten olanlar ne demek istediğimi anlayacaklardır; daha öyle avid'ler, premiere pro'lar, final cut'lar falan yokken, makasla tutkalla falan uğraşıp o ramming speed sahnesini kesmek, üstüne o muhteşem müziği oturtmak, ritmini temposunu böylesine ayarlamak, kelimelerle anlatılır gibi değil. chariot sahnesine değinmiyorum bile.

(bkz: john d. dunning)
(bkz: ralph e. winters)

(thesharkisworking - 28 Mart 2008 14:04)

sinema tarihinin en çok oscar alan filmlerinden biri... ama oscar olayının da şaibeli olduğu söylenir, yapımcılardan biri aktif üye gibi birşeymiş galiba...

ilk entryden de attik çamuru koskoca filme, tiksindim kendimden...

(portakal - 19 Nisan 2000 16:42)

gelmiş geçmiş en büyük epik film şaheseridir ben-hur benim gözümde.^* charlton heston'ın devasa oyunculuğu, epikliğine uygun olan 3 saat 45 dakikalık uzunluğu, miklos rozsa'nın bestelediği muhteşem müzikleri, "çarpışma hızı"^* ve "araba yarışı"^*** gibi muhteşem sahneleriyle zihinlere kazınmıştır.

(johnmalkow - 1 Eylül 2009 18:40)

ilk defa bugün başından sonuna izlediğim, sinema sanatında bir kilometre taşı olan film. açık hristiyan propagandasına rağmen hem baş kötüler olan romalıları, hem yahudileri hem de arapları "ya bunlar da iyi çocuklar aslında" diye göstermeyi bir şekilde başarmış bence.

gerçekten de kürek çekme ve atlı araba yarışı sahneleri mükemmel. ancak film boyunca "divine"^* diye anılan roma imparatoru tiberius'un fırlama bir ihtiyar olmasını garipsedim. ayrıca donanmanın saldırdığı makedonlar barbarlığı büyük iskender zamanında bıraktılar diye biliyordum ben, sıradan bir kelt kabilesi gibi giyindirilmesi de tarihsel açıdan biraz yanlış olmuş sanki. son olarak da, oyunculuğunu ayakta alkışladığım halde, görünüş itibarıyla sapına kadar aryan ve anglosakson olan charlton heston'un bir yahudi asilzadesi olması, hmm, azıcık soyaçekime hakaret gibi mi görünüyor?

ha buldun şimdi de kıllısını mı arıyorsun diyeceksin, sen de haklısın. oturduk izledik adamlar yapmış abi diyerek zaten. 10/10.

(the rite of spring - 13 Ocak 2010 23:33)

muzikleri bir koncerto'dan farksizdir. macar besteci miklos rozsa tarafindan 2 ayda bestelenmistir. en basindaki 10 dakikalik overture bile tek basina butun malkocoglu, battal gazi, kara murat ve bilimum turevleri tarafindan kullanilmasina ragmen bitirilememistir. sinemadan zevk alan her kulun izlemesi gereken bir sanat eseridir.

(flagg - 12 Aralık 2002 22:21)

kesinlikle 1959 yılında çekilmemiştir. muhtemelen 2030 yılında çekilmiş, zaman makinesi ile 1959'a gidilip "aga film çektik yeni al bak" denmiş gibi.

bazı noktaları günümüz sinemasına alışık olanları bayabilir.

(youth gone wild - 23 Şubat 2011 07:46)

normal bir film olarak başlayıp 3 saat öyle devam eden ve son yarım saatte bir anda dini bir filme dönen film.

(cimeyl - 29 Ekim 2011 03:18)

100.000 kostüm 8000 figüran ve 300 ayrı film seti ile cekildiği tarih göz önüne alındığında insanın apışıp kaldığı^*, inanılmaz bütceli film.

filistin'de bir musevi asil olan ben-hur un romalılar tarafından esir alındıktan sonra esirlerle dolu bir gemiden kaçmasını ve hz isa ile tanışmasını konu ediyor.. 11 adet oskar alarak tarihe gecen bu film gladyatör ve braveheart filmlerininde dedesi olarak kabul ediliyor.

(yasland - 29 Nisan 2003 16:33)

resmi kaynağa göre tam tamına 25.000 figüranın kullanıldığı film...(bkz: oha)

(lem - 29 Nisan 2003 16:34)

titanic'e de 11 oskar verilerek hakaret edildiğine inandığım film.

(mathcat - 29 Nisan 2003 16:43)

1959'da film setinde çekilen bir fotoğrafı

(dort gunluk bir sey - 5 Temmuz 2014 02:10)

dün gece tekrar izlediğim film. entry'i kiliseden yazıyorum. haleluya. neyse papaz geldi.

(dort gunluk bir sey - 27 Aralık 2014 09:32)

hollywood'da cidden konu bitti galiba. ya uyarlama ya da süper kahraman filmi. youtube'da fragmana yapılan yorumlarda da millet baya sövmüş zaten. abi harbiden ne gerek var ya. orijinali klasik olmuş bir filmi neden tekrar denersiniz ki, amacınız ne yani? "biraz da biz ekmeğini yiyelim." bunun dışında verilecek cevapların hepsi saçma ve samimiyetsiz olacak.

5-10 sene içinde godfather part 4 bekliyorum, ha benim hollywood'uma.

hayır hepsini geçtim, haluk bilginer olayı bile klişe.

(aziz baykus - 21 Mart 2016 09:00)

film muazzam olmasina muazzamdir ancak aklimda hatirimda su dialogla kalacaktir.
ben- oglum bak super film koydum, sen seversin boyle eski filmleri.
---film baslar-----
ev arkadasim - yuh bee film o kadar eski ki mgm'in aslani kukremiyo sabit duruyo, ben izlemem boyle film...
ben - sen umitsiz vakasin olm.

(vghost - 15 Aralık 2004 23:22)

zamanında gizliden gizliye yahudi - hristiyan ve yahudi - arap dostluğunu pekiştirmek amacı güdülerek çekildiğine inandığım film.

(roda cherji - 2 Mart 2005 00:10)

hz. isa nin peygamberliginden yaklasik 4 yil kadar once hikayesi baslayan film, judea prensi ben hur 'un hirsli ve ihtirasli cocukluk arkadasi roma generali massala tarafindan kurek mahkumu yapilmasi, ailesini zindanlara atmasi ve ben hur'un hakli ve hasmetli intikamini sonunda isa nin carmiha gerilmesine kadar baglayan bas yapit, bir benzeri daha olduguna inanmiyorum. senaryosuna bakildiginda simdiki hollywood senaristlerinin ne kadar da kisir oldugunu anlayabilirsiniz ki gladiator un bile senaryosu yaninda sonuk kalmaktadir. aday oldugu yilda 11 oscar almistir. sadece charlton heston in ofke, nefret ve intikam dolu mavi gozlerini gormek ve sesini dinlemek icin bile izlenir.

(jander - 10 Ekim 2001 13:05)

1959 yılında mgm tarafından cekilmis hristyanlıgın hikayesi olarak bilinen film. putperest romanın dünyayı büyük bir hızla sarması zamanlarında su anki israilde bulunan topraklarda doğan bir mücadele ve inanc öyküsü. 11 dalda oscar almış filmde hz. isa'nın silüetine ve yahya peygambere yer verilmiştir. görsel açıdan mükemmel oluşu, konunun yoğunluğu seri oluşu ve buna rağmen izleyiciyi yormayışı tam manasıyla bir başyapıta dönüştürmüş. juda benhur isimli israilli bir asil ile çocukluk arkadaşı ve roma garnizonu messala'nın mücadelesi filmin çatısını oluşturmaktadır. diyaloglar bakımından oldukca ağır ve doyurucu olmakla, arenadaki yarış sahneleri mükemmeldir.

(narrator - 27 Ekim 2001 13:36)

o aralar dijital efektler henuz pek kullanilmaya ba$lanmadigi icin her$ey dublorler tarafindan yapilmaktaydi. arenadaki yari$ sahnelerinde bir dublor hayatini kaybetmi$tir.

7 yıl sonra gelen edit: yanlış hatırlamıyor isem, dublörün öldüğü sahne filmden çıkarılmamış.

(trenchkot - 2 Kasım 2001 14:12)

meşhur yarış sahnesinden önce kazanan oyuncunun 150 dolar (o zamanlar için iyi para) fazladan para alacağı söylenerek oyuncuların gerçekten yarışması sağlanmıştır.
kaynak: sabri kalic/ hayvan

(faithless - 2 Kasım 2005 22:35)