Süre                : 30 dakika
Çıkış Tarihi     : 11 Ekim 2016 Salı, Yapım Yılı : 2016
Türü                : Komedi
Ülke                : ABD
Yapımcı          :  Eight Sisters Productions , Weiner & Schwartz , ABC Studios
Yönetmen       : Ryan Case (IMDB), Ruben Fleischer (IMDB)(ekşi), John Fortenberry (IMDB)(ekşi), Eyal Gordin (IMDB), Chris Koch (IMDB)(ekşi), Ken Whittingham (IMDB), Declan Lowney (IMDB)
Senarist          : Sarah Dunn (IMDB),Donald Diego (IMDB)(ekşi),Brian Donovan (IMDB)(ekşi),Ed Herro (IMDB)(ekşi),Julie Bean (IMDB)(ekşi),Vanessa McCarthy (IMDB),Kenny Schwartz (IMDB),Rick Wiener (IMDB)
Oyuncular      : Katy Mixon (IMDB)(ekşi), Diedrich Bader (IMDB), Daniel DiMaggio (IMDB), Julia Butters (IMDB), Ali Wong (IMDB)(ekşi), Carly Hughes (IMDB), Meg Donnelly (IMDB), Jeannette Sousa (IMDB)(ekşi), Leslie Bibb (IMDB), Carly Craig (IMDB), Stefanie Stevens (IMDB), Johnny Sequoyah (IMDB), Kate Flannery (IMDB), Mackenzie Marsh (IMDB), Kelly Schumann (IMDB), Isabel Gravitt (IMDB), Jeremy Howard (IMDB), Marisa Chen Moller (IMDB), Gloria Garayua (IMDB), Ally Iseman (IMDB), Erin Pineda (IMDB), Lidia Porto (IMDB), Nathan Caywood (IMDB), Heidi-Marie Ferren (IMDB), Evan O'Toole (IMDB), Jessica Wake (IMDB), Brian Avery (IMDB), Marquel Skinner (IMDB), Savannah Judy (IMDB), Jake McDermott (IMDB), Sapna Gandhi (IMDB), Walker Mintz (IMDB), Opal (IMDB), Camryn Cregger (IMDB), Lara Everly (IMDB), Robert Gant (IMDB), Meredith Giangrande (IMDB), Christian Janner (IMDB), Jacqui Lynn Phung (IMDB), Doby Daenger (IMDB) >>devamı>>

American Housewife (~ The Second Fattest Housewife in Westport) ' Dizisinin Konusu :
American Housewife is a TV series starring Katy Mixon, Diedrich Bader, and Daniel DiMaggio. A family comedy narrated by Katie, a strong-willed mother, raising her flawed family in a wealthy town filled with perfect wives and their...


  • "sezon itibariyle ama olup saçı sakalı koyveren carlos kişisi ahmet kaya rolüyle karşımıza çıkmaktadır."
  • "çoğu uzun soluklu dizinin aksine kaçıncı sezonunda da olsa taş gibi devam edebilen, sıkmayan dizi."
  • ""even the most desperate life is oh so wonderful" dediler ve bitti."
  • "bree karakterinin önceki hayatında stepford kadını olduğundan şüpheleniyorum..."
  • "dizide bir tesisatçı var ki şahane..böyle tesisatçım olsun hergün evimi su bassın mümkünse.. bir de o kalkık tek kaşın var ya... (bkz: kartal maltepe)"
  • "ilk onbes bölümün bilancosu:alti aldatilma vakasiiki ölübir yaralibir faili mechuliki gay"




Facebook Yorumları
  • comment image

    cnbcede bugün yayınlanan bölümünde, yeni taşınan eşcinsel çiftin diyaloğu ile yarmış dizidir. türkçesiyle şöyle birşey:

    --- spoiler ---
    x : komşularımız bizden nefret ediyor.
    y : hayır, bizden değil senden nefret ediyor, ben erkeksi olan tarafım..

    bir de cadılar bayramı için ilk kimi davet edelim dediklerinde

    x : bree'yi davet edelim, eşcinsel bir oğlu var, eşcinselleri seviyor olmalı.
    y : annemin de eşcinsel bir oğlu var ama eşcinselleri sevmiyor...
    ---
    spoiler ---


    (bitter cikolata - 15 Ocak 2008 22:34)

  • comment image

    meyhanede; hep cnbc e seyrettiğini söyleyen bi amcanın; " o diziyi sevmiyorum, amk 1-2 hafta izlemiosun, herkes birbirinin karısını değişmiş. o ona vermeye başlamış, valla takip etmiyorum" şeklinde özetlediği dizi.


    (handeyener - 27 Mart 2009 18:18)

  • comment image

    s6e12'de gabrielle solis sov vardi yine;

    --- spoiler ---

    juanita'yi okula yazdirmak icin müdürle konusurlar, müdür efendi de cesitlilik bakimindan meksika kökenli birinin cok iyi olacagini söyler. o ana kadar meksika kökenli oldugundan bihaber olan juanita'yla arabada yasanan diyalog;

    gaby: anlamiyorum, nasil olur da bir meksikali oldugunu bilmezsin? hep meksika yemegi yiyoruz.
    juanita: cin yemegi de yiyoruz. bu cinli oldugumuz anlamina mi geliyor?
    carlos: hayir, yalnizca annenin yemek yapmaktan nefret ettigi anlamina gelir.

    gaby ters ters bakar kocasina ve juanita'ya dönerek;

    gaby: görünüse göre sana her seyi acik olarak söylemek gerekiyor. bir kiz oldugunu biliyorsun degil mi?
    carlos: gaby?

    gaby: ne oldu? ailendeki kadinlarin yarisinin biyigi var. kafasini karistirabilir.

    ---
    spoiler ---


    (ismilo - 14 Ocak 2010 16:03)

  • comment image

    --- s07e15 ---

    gabriel doğup büyüdüğü yere, meksika'nın bir kasabasına gider. girdiği restoranda herkes imza istemek için yarışmaya başlar, meğer oralarda sonradan çok ünlü olmuş. gurur duyacakları başka kimse çıkmadığı için olsa gerek. neyse okumuş olduğu ilkokulun müdürü de gabriel'i görünce gelir imza ister fotograf çektirir ve okula davet eder, davet ederkenki cümlesi yarıcıdır "öğrencimiz olan küçük kızlar sizi örnek alıyorlar. bilirsiniz, idol alabilecekleri başka kimse yok..."
    ayrıca gabriel'in ziyaret ettiği okuldaki kızlara tavsiyeleri sandalyeden düşürmüştür. şu an metni tam hatırlayamıyorum ama aşağı yukarı şunları söyledi "ben matematiğe ve fiziğe karşıyım. bence onları hayatınızdan çıkarmalısınız. matematik ve fizik kötüdür çünkü zor denklemleri çözerken kaşlarınızı o kadar çatarsınız ve o kadar canınız sıkılır ki t bölgeniz erkenden kırışır. matematiğe ve fiziğe dikkat edin kızlar, tavsiyem bu."

    --- s07e15 ---

    ilahi kadın...


    (sister blister - 3 Mart 2011 14:13)

  • comment image

    8 sezona yakışır bir şekilde veda eden dizi. good bye wisteria lane, twitter'da worldwide tt oldu.

    --- spoiler ---

    şimdi yalan söylemeyelim hakkaten güzel finaldi. güzel bitirdiler. en çok da karen'ın suçu üstlenmesine sevindim. çünkü final bölümü düştü, ilk sahne başladı, içimden dedim ki bir mucize olsa da karen üstlense suçu, nasılsa ölecek, ona ceza da vermezler. hakkaten öyle oldu.

    bütün sahneler güzeldi. çok güzel hazırlanmıştı. ama en çok marc cherry'nin taşımacılardan biri olarak girdiği sahneye bayıldım. çok yaratıcıydı bence.

    gönül isterdi ki mike da ölmesin, susan da mutlu sona ulaşsın ama olmadı. ama son sahnedeki her adım başındaki hayaletler çok iyi düşünülmüştü. keşke mahkemelik olmasalardı da edie de olsaydı orda ama kısmet.

    son sahnede, susan'ın evine yeni taşınan kadının sırlarıyla birlikte gelmesi ve kutuyu saklaması çok hoş bir ayrıntı olmuş bence. hayat kaldığı yerden devam ediyor. oraya gelen herkes sırlarıyla geliyor. belki marc cherry başka oyuncularla devam eder diziye, onun yolunu yapmış olabilir. ama nolur yapmasın, su 8 sezon bu oyuncuların üstüne yazık olur.

    ---
    spoiler ---


    (the last ottoman emperor - 14 Mayıs 2012 11:30)

  • comment image

    kim ne derse desin bu dizinin insana verdiği huzur, bıraktığı tat hayatta kolay bulunabilen mutluluklardan değil. abartmıyorum, finali izlediğimde resmen bir sevdiğimi kaybetmiş gibi hissettim. niye bitti ki, keşke bitmeseydi dedim, nolurdu 20 sezon sürse yani?

    --- spoiler ---

    toplanıp son kez poker oynadıkları sahnede resmen içten oynayarak, aynı zamanda 8 senedir birlikteydik ve ayrılıyoruz üzülerek der gibiydiler.

    susan'ın torununa - kız olduğunu düşünerek mc clusky ismini vermesini bekledim ben duygusal düşünerek, güzel bir ayrıntı olabilirdi.

    her biri birer birer taşınırken sanki bende banliyölerden taşınmış gibi hissettim, hüzünlendim o kadar sindirmişim içime diziyi.

    bir de çekim hatası vardı en son sahnede; susan evini sattığı kişiyle karşılaştığında elini uzatıyor tokalşmak için fakat gelen kadın koli taşıyordu ona doğru gelirken ve sonraki sahnede tokalaşmadıklarını görüyoruz. önemli mi? tabiki değil desperate housewives candır, izlemeyen çok şey kaçırmıştır.

    son sahnede koli saklandğında bir an oh devam eder belki dedim ama sonra vazgeçtim, büyüsü kaçmasın bu dizinin aklımda böyle harika kalsın diye.

    ---
    spoiler ---


    (nemesisdurdem - 15 Mayıs 2012 11:47)

  • comment image

    8 yıllık banliyödeki arkadaşlarıma veda ettiğim dizi. çok duygusal, çok komik bir final yaptı.
    keşke final değil de sezon finali yaptı deseydim. saçma sapan diziler sezon finali yaparken bu bitti. gerçi evet 8 sezon da tamamdı, abartmayayım.
    ama seviyordum ben wisteria lane'i ve bizim kızları.
    --- spoiler ---
    en ama en sevindiğim olay lynette ile tom'un barışmasıydı. biliyordum ama yine de endişeleniyordum.
    karen sen ne güzel ablamızdın ve bni en çok ağlatandın. ama ömrünün son demlerinde harika bir aşk yaşayıp harika arkadaşlara sahiptin. kim istemez ki
    susan ile ilgili içim buruk kalsa da, taşındığı yeni yerde hatıraları ve çocuklarıyla mutludur o. belki de mike'ı hatırlatacak yeni biri ile..
    bree de özüne döndü sanki. hakkında hayırlısı.
    ---
    spoiler ---

    özleyeceğim ve sevgiyle anacağım bir dizi daha bitti. entourage gibi büyük bir boşluk bırakarak içte...


    (susam krokan - 17 Mayıs 2012 19:08)

  • comment image

    abc'yi düstügü rating sıkıntısından kurtaran, amerika'nın en çok izlenen dizilerinden. ana karakterler, haliyle hepsi ayrı bir stereotipe göre yaratılmış olan dört kadın.

    teri hatcher'ın canlandırdığı susan mayer, boşanmış bir illustratör. diziye romantik komedi havası katan karakterimiz kendisi. bazen biraz fazla "ümitsiz" görünse de iyi kalpli bir kadıncağız. ergen kızıyla beraber yaşıyor. bu kızımız da çok bilmiş, küçücük aklıyla annesine her konuda akıl veren, işte o aslında kendisi anne olan kızlardan.

    felicity huffman'ın canlandırdığı lynette scavo, basamakları emin adımlarla tırmanan bir iş kadınıyken evlenip 4 çocuk doğuran bir anne. iş yaşamı - ev yaşamı çatışmasını yansıtan karakterimiz kendisi. rolünde gayet başarılı olan huffman, televizyon ödüllerinde boy gösterebilir.

    melrose place'in şeytani kimberly'si marcia cross (off, orda da ne güzeldi) , bree van de kamp'i canlandırıyor. kendini ev işlerine, yemeğe, ailenin önemine vermiş, had safhada saplantılı bir kadın. mükemmeliyetçi. hasta. en sinir bozucu şeyde bile yüzünde sürekli bir gülümseme var ama cinnet geçirip olmadık şeyler yapabilme ihtimali her daim mevcut. durumu gerçekten ciddi, acil tedavisi lazım. ama bir o kadar da lokum gibi bir karakter işte.

    latin güzeli eva longoria'nın canlandırdığı gabrielle eski bir model. zengin bir adamla evlenip mücevherlerle dolu bir dünyaya adım atıyor heyecanla ama aslında vaktiyle istediği şeylerin "yanlış şeyler" olduğunu daha sonra anlıyor. para mutluluk getirmez kadınımız bu da... ama henüz kendisi de emin değil ne olduğundan.

    işte aynı banliyöde yaşayan bu dört ümitsiz, zavallı "ev kadını", ne kadar mutlu olduklarına dair sahte imajlar yaratmakla, ilişkileriyle boğuşmakla ve toplanıp muhabbet etmekle geçiriyor günlerini. bir de beşinci üye var aslında: mary alice. ilk bölüm onunla başlıyor ve hikaye daha sonra da onun gözünden anlatılıyor, american beauty'imsi bir havayla.


    (amphibian - 31 Ekim 2004 15:53)

  • comment image

    sex and the city'nin bittiği sezonu takiben "desperate housewives"ın yayına başlaması rastlantı olamaz. bunca sene 4 adet single kadının kozmopolit sancılarını izledikten sonra carrie, samantha, charlotte ve miranda'nın her daim nefret objesi olan suburbia'nın evli barklı, çoluklu çocuklu kadınlarının aslında o kadar da dışarıdan gözüktüğü gibi mutlu mesut olmadıklarını ve dahası sıkıcı ve monoton gözüken hayatlarının aslında binbir entrika ile dolu olabileceğini göstermesi bakımından acaip keyifli bir seyirlik.

    ilk bakışta her ne kadar sex and the city'nin anti-tezi gibi gözükse de ana karakterleri baz aldığımızda aslında iki dizinin ne kadar da benzer olduğunu görebiliriz. hatta sanki bir nevi sliding doors yani new yorker bu dört çılgın kadın aslında diğer insanların takip ettiği yolu seçerek evlenselerdi nasıl olurlardı gibi. hemmen bir göz atalım:

    carrie bradshaw (sarah jessica parker) >> susan mayer (teri hatcher)
    eğer bir gün carrie artık big apple'a veda ederek evinin kadını olmak istese sanırım ancak susan kadar sarsak, şanssız ve melankolik bir housewife olabilirdi. iki dizide de naifliğin sembolü olan bu kadınlar aslında derinden derine istediklerini elde etmek için ne kadar da azimli ve gözüpek davranabileceklerini gösteriyorlar.

    miranda hobbes (cynthia nixon) >> lynette scavo (felicity huffman)
    miranda'nın karşısına en sonunda bay doğru çıkar ve bu kariyer insanı hukuk şirketindeki işine son verip 4 canavar çocuk annesi bir evhanımı olur. ta taaa alın o zaman size lynette. iş dünyasında fırtınalar koparan bu iki kariyer canavarının en başarısız ve mutsuz oldukları yerin evlerinin dört duvarı arasındaki o minik ama yorucu dünya olması asla ve asla rastlantı değil.

    charlotte york (kristin davis) >> bree van de kamp (marcia cross)
    bree ve charlotte arasındaki en büyük benzerlik, dışarıdan bakınca ikisinin de muhteşem bir hayatı ve dört dörtlük eşi varmış gibi gözükmesi. tıpkı charlotte'un zengin ama iktidarsız kocası örneğinde olduğu gibi, bree'nin kendi yarattığı o yalan dünyasındaki evinin pembe panjurları bile, dış dünyanın acı gerçeklerinin içeriye girip hayatını alt üst etmesine engel olamıyor. geçmişe dayalı sorunlarının (özellikle düzen ve temizlik obsesyonunun asıl nedeni olan travmasını öğrendiğimizde dizinin senaristlerine şapka çıkarttım) her bölümde birer birer kitap sayfası gibi açılmasıyla bree, kuşkusuz dizideki en çok takip edilen ve seyre değer karakter haline dönüşüyor.

    samantha jones (kim cattrall) >> gabrielle solis (eva longoria)
    bu iki kadın da kendi dizilerinde libidonun sembolleri. ancak camisi yıkılmış ama mihrabı yerinde olgun kadın samantha'nın tersine genç ve ateşli latin dilberi gabrielle, güzelliğiyle seyircinin gözlerini ekrana kilitleyen en önemli unsurlardan biri.

    yer yer gülümseten, yer yer gözlerimizi faltaşı gibi açarak bizleri hitchcockvari suspense üzerine suspense manyağı yapan (ki hitchcock retrospektifi gibi göndermeler de dizide mevcut), özellikle 3 ve 4. bölümü seyrederken koltuktan ekrana kadar bendenizi sürükleyerek ne kadar sürükleyici olduğunu da kanıtlayan bu dizi, cnbc-e'nin angels in america'dan sonra iki numaralı bombası olmaya aday adayı.

    *** seneler sonra gelen edit *** ilk sezonu seyredip nasıl da gazlamışım. bu diziyi henüz seyretmeyen ama baştan itibaren seyretmeyi düşünenlerdenseniz, bunun yerine sex and the city dvd setlerini şiddetle öneriyorum...


    (arsonist - 11 Ocak 2005 10:28)

  • comment image

    yabancı dizilerin konseptini (ya da olduğu gibi senaryosunu) alıp yerli dizilere uygulamaya alışmış türk yapımcıların, hikayesini ve karakterlerini türk gelenek ve göreneklerine uyarlamaya çalışırken ne hale geleceğini merakla beklediğim dizi.


    (spooky - 8 Şubat 2005 01:44)

  • comment image

    the sims'in televizyon dizisi. müzikleri bile cok benziyo.
    tikanan lavabolar, tesisatci erkekler, yemek yapmayi bilmeyen kadinlar, eve gelip kapida tanismalar,kek hediye etmeler.
    bu acidan cok yapay oldugunu dusundugum hadise. ama eglenceli.


    (tumtumu - 21 Şubat 2005 08:38)

  • comment image

    sen mi ben mi diyesim war bu bagyanlara..nereniz desperate sizin efendim? misal, ulkemizde bir housewife napar? yemek yapar,utu yapar,camasir yikar,aydin izler,seda sayan izler,gelinim olur musun izler,komsuya gider,dedikodu yapar,bulasik yikar,vs..hele bi de desperatesa..

    bunlardaki keyif pasada yok walla.. biri* citir bahceciyi goturur,para desen zaten bok..oburu* her seyden muaf,nasil olsa sakar bi halt beceremiyo,anca kizindan akil almak hayattaki tek gorevi..oburu* kendi tarzini yaratmis.."kocacim git,kocacim gel"..."ortmen bey,andrew esrar bulunduruyo,bi el atsaniz diyorum"..sacma sapan islerle mutlu oluyo...

    gel gor ki zavalli lynette hakikaten tam bir desperate housewife benim gozumde.. kocasi ortaliktan kayboluyo,cocuklar desen manyak..ustunu bile degistircek hali yook..surekli is,is,is..yok efendim,bir takim cocuklari icin kariyerinden vazgecmeler..hakkaten bu kadar olunmaz..digerlerinin keyfi dusunulunce,dizinin adinin "desperate housewife and friends"* gibi bir sekle burunmesi daha uygun olurmus gibi geliyo bana..hakettigini alsin walla zavalli lynette..

    ha tabi bunlar bi yana..bu gune kadar izledigim en basarili,akici,kendine baglayan dizilerden birisi bu tabiki de..bir kez daha cnbc eye tesekkur edesim war...ettim bile..


    (sappy - 26 Ağustos 2005 23:06)

  • comment image

    amerikan ev kadınları ile türk ev kadınları arasındaki bir farkı daha öğrendiğim dizidir. şimdi dizinin ikinci sezonu ondokuzuncu bölümünde bree hazırladığı keki bütün olarak oğlu ve arkadaşı justin'in oturduğu masaya getiriyor. şimdi ben düşünüyorum benim annem hiç böyle yapmazdı. hazırladığı börekleri, kekleri önce mutfakta bir güzel keserdi (şekilleri de türden türe değişirdi. örneğin kekler biraz daha elmasa benzeyen eşkenar dörtgen şeklinde olurdu, börekler ise kare ya da dikdörtgene benzerdi). ve de daha sonra bir tabakta servise sunardı. yani öyle koca börek tepsisini alıp salona getirmezdi. burada amerikalı ev kadınları, çocuklarına "bakın bundan koskoca bir tepsi yaptım, yiyebildiğiniz kadar yiyin" demeye getiriyorken; türk ev kadınları ise "bu börek, kek en az 2 gün daha yetecek, akşama dayınlar gelecek, yarın da komşuları güne çağırıyorum" mesajı veriyor olabilirler. ya da ben annemin yaptığı börekleri, kekleri yemeyi özledim, o yüzden saçmalıyorum.


    (sinuk - 20 Nisan 2006 20:51)

Yorum Kaynak Link : desperate housewives