• "peter sellers'ın başrolde oynadığı mükemmel film."




Facebook Yorumları
  • comment image

    filmin konusu bati kulturune yabanci sakar bir adamin ba$indan gecen eglenceli olaylar (72 dakika) oldugundan etnik vurgu yapmadan kulturel ucurumu vurgulamak zor olurdu muhtemelen. mesela partiye bir isvecli gelseydi de izleyici olarak onun ya$adigi kulturel sikintilari irdelemeye cali$saydik aradaki ucurumu farketmemiz ve eglenmeye ba$lamamiz bahsedilen stereotiple$tirme avantajindan istifade edemeyecegimizden zor olacakti.

    bizim de bir aded hrundi bakshi'miz mahir adinda diyar diyar gezmektedir.

    yonetmen de bunu bilmi$ ve geregini yapmi$. film action vaadediyordu ve bunu verdi. daha iyisini yapamayan ele$tirmesin.


    (ssg - 25 Şubat 2008 03:57)

  • comment image

    peter sellersin geleneklerine bagli bi hintliyi canlandirdigi harika komedi. filmde karakterimiz "modern" insanlarin oldugu bir partiye gider ve hafif bir kultur catismasi yasar. kanimca 4 pembe panterden de komiktir. birdy num num....


    (helpless - 17 Aralık 2002 01:02)

  • comment image

    düşünülenin aksine film, gerçek bir evde değil de, film için özel olarak tasarlanmış bir stüdyoda geçmektedir.

    konu edilen evdeki teknoloji günümüzde dahi hatırı sayılır derecede gelişmiştir. hareketli bar masası, yüzme havuzu, banyo gibi yerler ileri teknoloji alet edavatla donatılmıştır. ayrıca mimarisi son derece modern çizgilere sahiptir.


    (doktor civan bey - 22 Eylül 2010 09:54)

  • comment image

    peter sellers ın meraklı ve sakar bir hintliyi canladırdığı 1968 tarihli blake edwards filmi. yine blake edwards-peter sellers ikilisinin ürünü olan pembe panter filmleri tadında çok komik bir filmdir. bütün film lüks bir evde verilen bir partide geçer. kahramanımız yanlışlıkla çağrıldığı bu partide en baştan itibaren yaptığı bir yığın sakarlık sonucu ortalığı birbirine katar ama en sonunda partiyi çok zevkli bir hale getirmeyi başarır. mutlaka
    seyredilmeli diyorum.


    (hellion - 25 Ocak 2003 02:26)

  • comment image

    defalarca izlediğim ama dün gece tv kanalının birinde denk geldiğim, uykusuzluğuma rağmen ekrana yapışıp beni yine gülme krizine sokmuş bir başyapıttır kendileri. hele ki peter sellers'ın kırmızı tulumuyla zıp zıplayarak dans etmeye çalıştığı sahnede kendimi iyicene kanepeden aşağı bıraktım.
    bu film için hala izlenmediyse ne duruyorsunuz demek görevdir benim için.


    (bruegel - 4 Nisan 2013 15:01)

  • comment image

    oğuz atay günlüğünde bu filminden şöyle bahseder : 'iyi niyetli ve korkunç sakar bir adamın hikayesi. ilk defa komedinin, beni bu kadar yorduğunu, bana acı geldiğini gördüm. böyle bir insan ne yapabilir? ya bütün hayatınca, kendinin ne olduğunu bildiği için hiç kıpırdamadan, tırnağını bile oynatmadan bir köşede oturur; ya da -peter sellers- gibi bir kere başlayınca tutamaz kendini artık. peki bu adam ne yapsın? benim yaptığım gibi, yıllarca yaşamasın mı? sonunda tabii, bir kız çıkıyor ve onun kalbini alıyor. efendim? filmin bitişi böyle...,'
    oğuz atay 'ın değindiği üzre filmde aslında komedi öğesinin yanında biraz da hüzün vardır. garson kılığındaki sellers'ın yemek masasında fazla yer olmadığı için, küçük masa hizasından aşşağı bir yerde çorbasını yudumlamaya çalışması, kapının çarpması üzerine yere serilmesi, üstünün başının bulamaç olması, insanların ona fazlalık gibi davranmaları vs..


    (hepatrol - 15 Şubat 2005 21:26)

  • comment image

    ne kadar ugrastiysam da, bir türlü gülmeyi beceremedigim, ancak neden bilinmez, yalniz tuvalet kagidinin bitmez akisi, "you meshuggah" gibi sahnelerine gülebildigim inanilmaz üzgün, inanilir umutlu/hüzünlü güldürü filmi. peter sellers siksik kaybolur bu filmde. ve her seferinde birilerini daha pesinden çeker. çünkü burada hersey yozlasmistir. hiç kimse kimseyi dinlememektedir. büyük göbekler güzel gögüsler pesinde kosmaktadirlar. öyle bir isleyistir ki, eger garsonun elindeki tepsiden binen alirsaniz, bu ancak sizin ayakkabiniz olabilir. ya da içkilerden almazsaniz garson sarhos olur. tüm bunlar gülünç olabilir mi? olur. her yer pistir partide. filin üstü bile. ve büyük bir temizlik gerekir filin üstündeki tüm bu pisligi temizlemeye kalkarsaniz. iste parti böyle olur. hrundi v bakshi böyle bir temizligin adamidir.


    (mccormick - 24 Nisan 2005 07:17)

  • comment image

    en basta gozuken cekim sahnelerini 1939 yapimi bir film olan gunga din'den esinlenen film. bas rollerini victor mclaglen, douglas fairbanks jr ve cary grant'in oynadigi ve george stevens'in yonettigi gunga din filminin hikayesi ingiliz isgali altindaki hindistan'da gecer. gunga din su tasimakla gorevli kole bir hintlidir ve britanya ordusunda birinci sinif bir asker olmak icin yanip tutusmaktadir. bahsi gecen sahnede ise thug ceteleri ingiliz ordusuna tuzak kurmustur ve gunga din borazaniyla orduyu uyararak tuzaga dusup oldurulmelerini engellemistir. kendisi ise thug'larin actigi ates sonucu olmustur. catismalar sona erdiginde ingiliz ordu komutani gunga din'in kayitlara bir ingiliz askeri olarak gecmesini istemistir. filmde sarayin havaya ucurulma sahnesi yoktur. kim bilir, belki hrundi v bakshi gibi sakar bir aktor dekorlari vaktinden once havaya ucurmustur.


    (sisyphus - 21 Temmuz 2005 13:25)

  • comment image

    peter sellers in canlandirdigi bakshi karakterinin the simpsons daki apu ile inanilmaz benzerlikler gosterdigi film. oyle ki bakshi nin maymununun ismi dahi apu dur filmde. kanimca the simpsons yapimcilari ustadan esinlenmisler ve kmart in sahibininin ismini apu koymuslar. bir diger esinlenme icin (bkz: turgay seren)
    (bkz: homer simpson)


    (soktumbey - 6 Şubat 2006 12:50)

Yorum Kaynak Link : the party