Çıkış Tarihi     : 29 Haziran 2007 Cuma, Yapım Yılı : 2007
Türü                : Aksiyon,Macera,Drama,Fantazi,Gizemli,Heyecanlı
Ülke                : İngiltere
Yapımcı          :  Electronic Arts (EA) , Warner Bros. Interactive Entertainment (WBIE)
Yönetmen       : Matt Birch (IMDB)
Senarist          : J.K. Rowling (IMDB)(ekşi),Andrew S. Walsh (IMDB)(ekşi)
Oyuncular      : Adam Sopp (IMDB), Rupert Grint (IMDB)(ekşi), Harper Marshall (IMDB), Lewis Macleod (IMDB)(ekşi), Ralph Fiennes (IMDB), David Robb (IMDB), Rachel Atkins (IMDB), Tom Felton (IMDB)(ekşi), Ève Karpf (IMDB), Allan Corduner (IMDB), Warwick Davis (IMDB), Anna Bentinck (IMDB), Jonathan Kydd (IMDB), Beth Chalmers (IMDB), Jonathan Hansler (IMDB), Mark Perry (IMDB), Matthew Lewis (IMDB), Evanna Lynch (IMDB), James Phelps (IMDB), Oliver Phelps (IMDB), Dominic Coleman (IMDB)

Harry Potter and the Order of the Phoenix (~ Harry Potter e a Ordem da Fênix) ' Oyununun Konusu :
Harry Potter and the Order of the Phoenix is a video game starring Adam Sopp, Rupert Grint, and Harper Marshall. Harry leads dumbledores army and must battle the dark lord himself. Harry also must deal with dark secrets and an...


  • "star tv'de tekrar yayınlanması nezdinde, beni bir kez daha dolores umbridge'in kafasını vücudundan ayırma isteğine gark eden film.oruspu çok affedersin."




Facebook Yorumları
  • comment image

    kitabin belki de ancak yarisini kapsayan bir sahneler derlemesi olmus, film olmasi beklenen sey. "her filmde bir seyler atlanir canim" denemeyecek kadar cok sey atlanmis, anlamsiz olmus. izlemeyi umdugum hic bir sey filme alinmamis, her sey kusa cevrilmis. cok fazla pozitif bir sey soyleyesim gelmiyor, en gudik filmlerin bile rahatlikla 3 saat 3.5 saat cekilmesi artik default hale gelmisken, milyonlarin takip ettigi bir serinin en uzun kitabini nasil 2 saat 15 dakika olarak cekilmesi mantikli bulundu, bunu kimler onayladi aklim almiyor..

    en muhim eksiklikler bence soyle siralanabilir.. kitaba / filme adini veren order of the phoenix'in ne oldugu bile tam olarak anlasilmiyor. kitabi okumus insanlarin gozunde 3-5 sahneyi canlandirmak olarak dusunulmemeli bence bir film, ki amac olarak bu gudulmus olsa bir cok sahne daha ayrintili cekilirdi, yine kitap okunurken belki harry'nin ergenlik bunalimi / cesitli bunalimlari herkesde harry'ye iki tokat atma istegi uyandirmissa da bunu filmden neredeyse tamamen cikarma hakkini ben yonetmende gormuyorum, ne olursa olsun 5. kitap deyince aklimiza harry'nin o garip ruh hali geliyordu.. quidditch diye bir sey zaten hic yoktu, oysa ben "weasley is our king"in muzigini bile kafamda kurgulamistim.. hele son sahnede olmasi gereken harry - dumbledore diyalogunu yumusak bir sohbet havasinda cekmeleri beni cok hayal kirikligina ugratti.. sirius - harry iliskisi olabildigine islenmemisti.. number 12 grimmauld place ile ilgili en ufak bir fikrimiz olusmadi, binayi ilk gordugumuz sahne disinda, ve ne kreacher ne de anne black'in portresini gorebildik ki onun "filthy mudbloods, blood traitors" diye bagirisini gormek isterdim. prophecynin ne oldugu veya basina ne geldigi ise kimsenin umurunda bile olmadi, lord voldemort da dahil olmak uzere. fred'le george'un ayrilma sahnesi bile yalnizca bir havai fisek gosterisi olarak betimlenmis, bu adamlar nereye gitti, weasley urunleri nedir zaten, adamlarin hayati degisti, kimin umurunda.. ki butun bu saydiklarim ve bir anda aklima gelmeyen diger bir cok seyin ilerideki olaylari ne derece etkileyecegi dusunuldugunde ben "e hani ben baska bir sey gormeye gelmistim" hissi ile izledim filmi..

    filmin cekimini veya sahnelerin sanatsal / teknolojik acidan nasil cekilmis oldugunu elestirmiyorum. ama sanki butun bir filmin icinden rastgele yerler cikarilmis da biz arta kalani izliyormusuz hissini de atamiyorum uzerimden. keske bu film 3-4 saat olarak cekilseymis. belki bir extended versiyonda aradigimizi bir nebze olsun buluruz umuduyla simdilik susuyorum..


    (assos - 9 Ağustos 2007 10:07)

  • comment image

    --- spoiler ---
    harry potter in cevirmenleri sevin okyay la kutlukhan kutlunun da roportajlarini dinledim. sevin okyay, filmi izleyince ben zaten 1 hafta kendime gelemiyorum dedi. kutlu da harry potter bu kadar aksiyon üzerine kurulu degil dedi. bence de.

    kitaptan film uyarlamalari hep boyle olur zaten, birseyler atlanir, kimseyi memnun edemezsin tabi.

    bi kere 5 kitap gercekten onemli ve malzemesi bol bi kitapti. komik diyaloglardan tut, karanlık olaylara kadar. bu filmde hangi kisimda ne oynama yapilmis tam kesitremedim. bi yerden baslayalim. mesela umbridge in quidditch maclarini yasakladigi niye soylenmedi yahu? sonra malfoyla harry nin o benzersiz kavgalari... cocukcagiz* 2 kere gorundu topu topu. teftis mangasiyla beraber do nun* üstünde hissettikleri baski neredeyse hic verilmemis. sozum ona, millet dumbledore ordusu ne nanedir, anlamadi.

    gelelim sbd lere. bu cocuklarin gotu tutusmadi mi butun sene? ron bile ulan sbd mi kasalim aylaklik mi yapalim uhuhuhu diye zirlamadi mi? hani nerede derslerin agirligi, hermione nin bile derslerin altinda yavas yavas ezilisi? birak ya.

    ha sonra harry nin aksi asi bir ergen e donusmesi, ron la hermione nin yaran atismalari...ronald la hermione de 15 dakika gorundu heralde, farkinda misiniz?

    st mungo hastanesinin bolumunun acimadan atildigini da gormus olduk.

    zihinbend derslerinin ne halta yaradigi, dumbledore un neden harry le muhattap olmadigi hepsi karambole gitti. en dayanamadigim noktaysa cho nun gammaz gosterilmesiydi. marietta ydi o lan, marietta. kizcagizi sucladilar bosuna ya.

    kisacasi, snape, hermione ve ron gibi okuma sebebim olan tiplemeleri bi kalemde sildigi icin, olay atlamayi birak osuruktan sahneler yarattigi icin kiniyorum bu filmi.
    ---
    spoiler ---


    (running water - 11 Ağustos 2007 22:17)

  • comment image

    bütün olaylara değinelim diye ortaya çıkmış anlamsız mı anlamsız bir film olmuş. kardeşim bir kerede çekemiyorsanız iki bölüm halinde çekin. ya da 5 saat çekin, biz seyrederiz.

    bir de benim anlayamadığım şey, olayları niçin değiştiriyorsunuz, rowling uğraşmış yazmış, niye bir daha zahmet edip başkalaştırıyorsunuz: neville mi buldu ihtiyaç odasını, cho mu gammazladı dumbledore un ordusunu, umbridge bütün okula mı 'i must not tell lie' cezası verdi? bir de niçin herkes çirkinleşmiş bu filmde? örneğin vernon eniştenin o sevimsiz çirkinliğinin yerini, ucube gibi bir hal almış..

    çekmeyin yahu, harry potter hayranı, okuyucusu değilseniz, filmini çekmeyin..


    (granieve - 11 Ağustos 2007 23:26)

  • comment image

    film ve kitap versiyonunu değerlendirdiğim bol spoilerlı bir yazıdır. ayrıca bu satırların yazarı henüz 6 ve 7. kitapları okumamıştır, sıçan yer varsa affola.

    --- spoiler ---
    öncelikle bu kadar kalın bir kitaptan ticari bir film çıkarmak herhalde gerçekten çok zor olmalı. yazar, serinin hayranlarını tatmin edecek o kadar çok ayrıntıya boğmuş ki kitabı, yönetmen kesinlikle seçim yapmak zorunda kalmış. örneğin ron’un karakter gelişiminde büyük yer tutacağa benzeyen, quidditch kupası zaferi, “weasley is our king” tezahüratları tamamen es geçilmiş, film sadece harry’ye yüklenmiş. zaten artık yönetmenlerin quidditche karşı bir garezi olduğunu düşünmeye başladım, hele ki geçen filmde hazır dünya kupası varken (irlanda-bulgaristan finali), o kadar rezil geçiştirilmişti ki, kitabı okumayan abimle filmi seyrederken adamın ağzından “e kim kazandı şimdi bu maçı” lafı çıkmıştı. neyse bu filme dönersem, bunda da draco’nun dolduruşuna gelen weasley ikizlerinin ve harry’nin draco’ya girişmesi, akabinde ömür boyu quidditch yasağı ve firebolt’a el konulmasını göstermek heralde en fazla 10 dakika tutardı ve ikizlerin öeh yeter lan deyip kaçmasını da daha iyi açıklardı, çünkü quidditchin onları okulda tutan son şey olduğu belliydi.

    hermione gene şipşirindi, çok güzel bir hatun olacak bu emma, ama o da filmin tüm senaryosunun harry’ye ayrılmasıyla çok fazla varlık gösteremedi.

    luna’yı oynayan kız harikaydı, gerçi bu kadar güzel beklemiyordum ama kız mükemmel oynamış, tam kitapta anlatıldığı gibi.

    neville çok büyümüş, dana gibi olmuş. ama gene arka planda kalmış, halbuki ağzı burnu dağılmış halde onca death eater’a meydan okumasını görmek isterdim.

    cho’ya gelirsek, kitapta önce kızsal tripleriyle sinir edip, daha sonra da harry su yapınca michael corner’a zıplayarak iflah olmaz bir manitacı olduğunu göstermiştir. (ilerki kitaplarda nolur bilemiyorum ama ben hep ginny’yi yakıştırıyorum harry’ye). filmde her ne kadar cho başta ispiyoncu olarak gözükse de sonlara doğru veritaserum altında öttüğü ortaya çıktı.

    dolores karakteri, her ne kadar kitapta çok daha fazla sinir bozucu olsa da (mcgonagall’a saldırılması mesela) filmde de iyi yansıtılmış, hem hem yapmasına bayıldım.

    helena bonham carter da bellatrix rolünde döktürmüş.

    kitaptaki doğal özgürlük sayesinde sayfalarca betimlenmiş şeyleri tabi ki filme aktarmak zordu ama filmde direk kitaptan alınmış bol bol cümle vardı. mrs. weasley’nin sirius’a yüklenmesi, “o james değil, harry” demesi, sirius’un bu konudaki yalnızlığı filme tabi ki sığmamış, ama son savaş sahnesinde sirius harry’ye “well done james” diyerek güzel bir ayrıntı yakaladı.

    son savaş sahneleri iyiydi, ama çok daha iyi olabilirdi. havuzdaki heykellerin kalkması, dumbledore’a nişanlanmış avada kedavra’yı fawkes’un yemesi o sahnelere yakışırdı.

    mizah yönünden j.k.rowling’den de her kitapta gittikçe daha fazla terry pratchett tadı alıyorum, özellikle şu diyalog yarıp geçirmişti, aşağı yukarı şöyle,

    herminone, harry’ye cho’nun karışık duygular içinde olduğunu anlatmaktadır, cedricin ölümü, sınavlar, harry’ye ilgisi, ailevi durumu vs.

    ron: one person can’t feel that much at once, they’d explode! (insan bu kadar şeyi aynı anda hissedemez, patlar!)

    hermione: ron, just because you have the emotional range of a teaspoon, it doesn’t mean we all have. (ron, senin bir çay kaşığı kadar duygusal olman hepimizin öyle olduğu anlamına gelmez)

    daha söylenecek çok şey var ancak aklıma şimdilik gelen bunlar.

    p.s. sokak serserisi dudley de süper olmuş:)
    ---
    spoiler ---


    (duk leto - 21 Ağustos 2007 10:36)

  • comment image

    serinin diğer filmleriyle kıyaslanınca adının "harry potter and harry potter" şeklinde değiştirilmesi gereken bir film.
    yeni dahil olan karakterlerin sadece gösterilmek için yer almalarını, dumbledore'un voldemort ile yıllar sonraki ilk karşılaşmasına "merhaba" kibarlığında ve sadeliğinde girişini, birçok kısmın anlamsız bağlantısız olmasını vs geçtim öyle tercih etmişler öyle beğenmişler öyle onay almışlar yapmışlar. ama koskoca karanlık lordu bu filmlerden tanımış olsam "kel kafalı bir ibiş nesinden korkuyorsunuz" der güler geçerdim. hele istasyonda siyah kravatıyla belirip durmadı mı yuh yani, papyon takıp maymun etseydiniz daha iyi olurdu. büyü aleminin, adının anılmasından bile korku duyulan ustasına vakkodan tiril tiril takım elbise hiç yakışmamış. ayrıca snape gibi karizmalar karizması, zihnefend ve zihnebend ustası bir abinin, yüzeysel geçilmesi nedeniyle ifilmlerden tanıyanlar için gereksiz sayılabilecek bir karakter olarak algılanması fenadır.

    tabii zihnefend derslerinde harry'nin snape'in zihnine girmeyi başarması tam bir hıyarca yorumlama örneği. sen snape'i alemin en güçlü zihnebendar'ı olarak anlat sonra harry gibi kerameti kendinden menkul bir velet ikinci dersin ortasında adamı alt etsin. yapma canım, yapma arkadaşım, ayıp oluyor*


    (oztokyolu - 22 Ağustos 2007 10:36)

  • comment image

    dördüncü filmde olduğu gibi beşinci film de dumbledore'u böyle bir asabi, gergin, bağırıp çağıran bir adam gibi göstermiştir. kitapları nasıl okuyorlar, okuduklarından ne anlıyorlar ben çözebilmiş değilim. dumbledore öyle höykürmeye ihtiyaç duymadan, gülümsemesini ve zekice esprilerini eksik etmeden insanların içlerini okuyabilen ve onları etkisi altında bırakabilen bir şahsiyettir. hatta neymiş efendim avluda "sizin çalışacak dersleriniz yok mu?!%!" diye bağırıyormuş dumbledore. saçmalık.

    bunun dışında serinin en kötü filmi olduğunu da belirtmeden geçemeyeceğim. sanki film değil de slayt gösterisi izliyoruz, birşeyler böyle ard arda geçiyor, bağlantısız. ne yazık ki beşinci filmin yönetmeni altıncı filmi de yönetecekmiş. yazık.


    (angie - 27 Ağustos 2007 11:17)

  • comment image

    bu yazı bir adet sinirli harry potter severce yazılmıştır..
    tanım: dvdsi çıkmış filmdir, harry potter ve zumruduanka yoldaşlıgı nasıl filme çekilebilir konulu film taslagı oldugundan da hayli şüpheliyim.

    --- spoiler ---
    ben anlamıyorum, ahan 5 keredir uyarlama yapıyorsunuz sevgili film yapım ekibi. neden kitabı hakkını vererek, yazarın kurdugu evreni butunsel olarak kavrayıp, ruhuna inerek, detayların detaylardan daha fazlası oldugunu idrak ederek, sevgiyle, saygıyla, tutkuyla bir kerecik okumazsınız? biraz ondan bir az şundan, aha seyirci şunu da görmeyi isterdi, koy şuraya iki tane kitaptan alınma içi boşaltılmış replik, pamuk ipliğiyle bağlanmış skeçlerden müteşekkil klibimsi bir film yap. bu mudur?
    bakın ben size biraz tüyo vereyim:
    *gizlilik nizamnamesi denen bir şey vardır, bu sebeple bir grup süpürgeli buyucunun ışıl ışıl bir geminin yanından umarsızca gecmesi kanuna, nizama, edebe aykırıdır.
    * harry artık 5 senelik buyucudur, çok şey görmüştür; her rastladıgı yeniliğe aval aval bakmasına gerek yoktur.
    * dumbledore guclu bir buyucu olmakla kalmayıp guclu bir kişiliktir. tepkilerini dışavurması için bir mimik, bir kelime yeterlidir, etekleri tutuşmuş gibi etrafta dolanmasına gerek yoktur. nerde muhteşem richard harris, nerde dedem kılıklı michael gambon. peeh
    * snape harry ye ders verecekse gununu, saatini ayarlar odasına çağırır, yakasından çekip sürüklemez.
    * buyucu buyuyu asasıyla yapar, öyle duman olup etrafta ucmaz. (bakanlıktaki ölümyiyenler) .böyle bir guc kullanımını harry potter severler olarak tasvip edemeyiz zira kurgunun mantıgına aykırıdır.
    * kitapta olmayan, olamayacak şeyleri sahnelemek yerine üzerine biraz daha eğilip adam gibi film yapsanız çok daha iyi edersiniz, 1 saat daha uzatmanızda mahzur yok. biz bizeyiz şurda, kitabı okumayan birinin öldür allah anlamayacagı film yapmak yerine biz okuyucalara vefa burcunuzu ödeyebilirsiniz, süreyi çok değil 1 saat kadar daha uzatarak.
    son sozum de rowling’e dir. jenerikte yazar ekibinden oldugunu görünce kahroluyorum. bu kadar para odaklı dusundugune inanamıyorum jk. abla. yoksa bu fecaate niye izin veresin. seni yanlış degerlendirmişim. ühüh
    ---
    spoiler ---


    (yarmasimo - 19 Aralık 2007 17:18)

  • comment image

    --- spoiler ---

    filmde harry'nin hikayesindeki belki de en önemli, kaderini değiştiren detayı atlamışlar.
    kehanetin başlangıcında ailesi karanlık lord'la iki defa karşılaşmış, ağustota doğan bir oğlan çocuğunun, voldemortun sonunu getirebileceğini söylemesi gerekiyordu. sonra harry'nin dumbledore'la diyoloğunda o tarihlerde iki çocuğun, neville longbottom'un ve harry'nin doğduğunu söylemesi, karanlık lordun harry'nin peşine düşerek aslında onu "seçtiğini" anlatması gerekiyordu.
    sırf bu sahne yüzünden son kitapta neville'in yaptığı çok önemli bir detay haline geliyordu. ama napmışlar, iki sn daha kısa tutucaz filmi diye atlamışlar caanım mevzuyu. çok kırgınım.

    ---
    spoiler ---


    (shubulubapshubaptishaluva - 21 Şubat 2011 00:40)

  • comment image

    epey politik bir kitap aslında: hükümetin hogwarts'ta kadrolaşması, işlerine geldiği gibi abuk subuk kararname çıkarmaları ve medyanın (bkz: gelecek postası) hükümetin doğrultusunda yalan yanlış haber yapması ve halkın çoğunun bunu yemesi, bir bok bilmeden karara varmaları, dumbledore'un itibarını azaltmak için karalamaya çalışmaları falan... umbridge'in eğitim anlayışıyla türk eğitim sistemi ve öğrenciye karşı tutumlarındaki benzerlik de müthiş. mesela, hermione itiraz ettiğinde umbridge, bu kitaplar senden çok daha yaşlı ve deneyimli insanlar tarafından hazırlandı deyip kesip atıyor. otorite otorite diye ortalarda dolanıp duruyor. ders amacını beyni uyuşturacak şekilde ağdalı, sloganvari abuk subuk şekillerde açıklayıp(yani açıklamayıp.), öğrencilerin teoriyi ezberlemesini talep ediyorlar, falan. hoş, değil mi?


    (jellyfishjam - 11 Eylül 2011 16:32)