kazım kanat'ın yakuza rolüyle karşımıza çıktığı film. hele ki filmin en sonunda o fötr şapka ile kahramanımızın karşısına çıkmıyor mu; helal olsun kazım baba, bunu da mı yapacaktın dedim.

(aegeus - 30 Temmuz 2007 00:54)

motorlu taşıt pornosu.

(jokond - 1 Ağustos 2008 04:52)

film serinin diğer filmlerine göre iyi değildir; fakat han ile sean arasındaki şu sahnesiyle beni benden almıştır.

--- spoiler ---
+kırmızı evo senin.
esas oğlan ağız açık mal mal han'a bakar.
-ne düşünüyordun altına bir hyundai mi verecektim ?
--- spoiler ---

(little shapeshifter - 15 Ekim 2009 01:49)

film de takıldığım yegane nokta, bütün film boyunca da anlam veremedim, sinir oldum.. abicim, koskoca yakuza'nın el kadar bebelerin yarışında, karısında, kızında ne işi var lan.. ya bizim takaşi midir nedir, çocukluğunu yaşayamamış, bütün gençliği bisikletle geçmiş, ya da sapık bu herif..ama sen yakuza'sın lan büyük düşün azıcık.. git özel defile yaptırt kendine, çok seviyorsan araba tuning işine gir^*, git millete sark, bakkal haracını vermezse git çök falan ne biliyim lan işte mafya dediğin budur mınıskim..

bi de filmin sonlarına doğru, bebe geliyor bunun mekana, biz arkadaşla ayıp ettik, bi yarışalım kaybeden gitsin diyor.. adam tamam diyor, yiğeni kaybediyor, adam son sahnede yüzünde gülücüklerle ekrandan ayrılıyor.. lan madem sevmiyordun yiğenini, bu tantana ne mına koyim.. yok seviyorsan da, o bebe o yarışı kazansa da, kaybetse de götür merkeze, öttür herkese.. zaten bacak kadar veletlerin arasında yarış izliyon.. kalk bi çık git yaa..

film tırt falan ama şurda hakkını yedirtmem, çünkü bazıları cidden eleştirecem derken saçmalamış.. abi vites küçülterek, öndekini geçmeyi komik bulanlar var sözlükte.. tamam hadi arabadan, motordan pek anlamıyorsun da, niye kendini rezil ediyorsun oldu mu arkadaşım bu şimdi.. sen trafikte öndeki arabayı sollayacağın zaman, vites mi büyültüyorsun yoksa!!

(that blood - 3 Ekim 2010 21:04)

basroldeki elemanin tokyo'ya vardigi sahnede, havaalaninin disinda bavul cekistiren tiplerden birini (bkz: figuran) oynadigim film. uzerinden kac sene gecti, hala o sahneye^* bakma firsatim olmadi.

kamera arkasindan not: aslinda mekan havaalani degil; tren istasyonuydu. adamlar ayarlamis tabi tabela, taksi duragi vs.

(mouse sanitary pad - 27 Nisan 2011 03:32)

an itibariyle yine show tv'de. güzel filmdi biraz bakayım dedim, izlediğimde üstün karizmasına hayran olduğum han'ın sesinin yapılan dublajla götünden çıkıyor olması üzdü beni. son sahnede vin diesel'i de çok merak ediyorum.

(kivanc1 - 1 Eylül 2011 21:43)

filmdeki gizlar cidden fena. hani boyle insanin ici kabariyor, ulan bi yolcuk opem o fit findik kadar kalcalardan, mandalina goyuslerden diyesi geliyor. fekat bu filmde ayri bir japon var. az once yine denk geldim kendisine sovtivide. o zencinin yaninda gevrek gevrek sakiz cigneyen japon kiz. sana guzellemeler yapardim, animelerden firlamis gibi gorunen yuzune, incecik pambik gibi dudaklarina sake surup operdim, agzindan sakizini alirdim erotik erotik, lan sen ne diyosun be, senin icin hattori hanzo ile sunnet olurdum lan ben biloor musun allahsiz? ama japonya cok uzak lan. ebesinin aminda itin oldugu yerde yasiyorsun yani. depremidir tayfunudur bir gun yuzu goremediniz koordinatini sikeyim. oyuzden gelmiyorum bebiskitom. kusura bakma.

ayrica dome reyiz, o govdem kadar kollarina direksiyonu kavramiyor musun, yemin billah adam kendinden suphe ediyor. nissanlar, fordlar, mitsubishiler, asian schoolgirl ler . amk hayat mi yasiyoruz lan burda. sinire kestim gece gece yine amina koyim.

ama illa ki (bkz: ccc amerikan ccc)

(ornegin adiniz - 23 Eylül 2011 00:22)

ben onu bunu bilmemde bunca yıllık ustayım ben böyle motor görmedim arkadaş

http://s8.postimage.org/48mwpzyt1/tokyo_drift.png

(tzameti - 16 Şubat 2013 21:25)

serdar ortaç'in yakuza rolunde oynadigi kuntin film.

(katamaster - 1 Ağustos 2014 13:41)

--- spoiler---
filme şu şekilde ufak bir ayrıntı da eklemişler;
esas eleman drift yapmayı öğrenirken sahilde balık tutan bir amcamız gözükür. bu amcamız drifting olayının babası drift bible adında bir eğitim videosu da bulunan keiichi tsuchiya namı diğer drift king dir ve yanındaki elemana "you call that drifting?" diyerek karizmayı kor.
--- spoiler---

(moto psycho - 26 Temmuz 2006 20:22)

filmde tespit edilen eksiklikler:
lise öğrencisi olmayacak kadar yaşlı bir başrol oyuncusu,
az sayıda araba gördük, daha çok olmalıydı
polisler ve diğer japonlar salak yerine konmuş.
imza: kardeş

(farawaysoclose - 30 Temmuz 2006 09:16)

türkçesi "hızlı ve öfkeli tokyo yarışı" yerine tokyo yanlaması veya tokyo'da yanlama diye çevrilse daha güzel olurmuş.

(scientist - 30 Temmuz 2006 19:17)

--- spoiler ---
son yarisi baslatan yakuza'nin parmaklarini olmayisi da cok basarili bir ayrintidir.
--- spoiler ---

(ugurcan - 31 Temmuz 2006 16:30)

izleyiciyi feci şekilde gaza getiren bir filmmiş bu:

film çıkışında otoparkta^** gaza gelip arabasını sütuna yanlayarak gömçüren^* bir insan gördüm. bu insan arabadan inip emmi oturuşuna geçti ve "vay anam vay... ben babama ne dicem şimdi?" diyerek ağlamaya başladı. halbuki filmdeki çocuk^* gibi gamsız kesavetsiz bir şekilde arabanın içinden çıkmayıp yarışa devam etmeliydi. ne de olsa eve gidince babası alakasız şekilde "aferin oğlum! en azından sen benim yaptığım hataları yapmıyorsun." diyecek. madem hayatı film tadında yaşıyorsun^*, dibine kadar yaşa.

(kriker - 1 Ağustos 2006 02:39)

araba görmek için izlenebilecek bir film olarak addedilebilecek bir yapıttır bu efendim.
geri kalanında pek bir ekstremlik görülmemekte, bir kere izlenmesi bile yeterli sayılabilecek seviyededir. müzikleri vasatın üzerindedir. tv filmi olarak izlenebilir yetiye sahiptir.

--- spoiler ---
mustang'e nissan motoru takan zihniyet... ölsün.
--- spoiler ---

(dyvim - 5 Ağustos 2006 00:37)

filmden sonra bir diyalog;

kız1: nereden geliyorsunuz?
kız2: bizimkinin zoruyla fast and furious'a gittik. sinek vızıltısı gibi bütün film.
erkek: hadi canım sen de beğendin, yalan söyleme şimdi.
kız1: bence sen yanlış filme götürmüşsün sevgilini.
erkek: neden ki ?
kız1: kızları böyle filmlere götürüp beklentilerini yükseltiyosunuz.
erkek: ne alakası var yaa.
kız1: çocuktaki karizma sende var mı? biiiir, sen öyle yanlama yapabilir misin? iikiiiiiii, senin öyle bir araban var mı üüüüçç! (hadi bakalım cevap ver)
erkek: karizmanın allahı var biiirr, yanlamanın kralını yaparım ikiiiii, o arabalardan bir tanesi bende olsa bununla çıkmam zaten üüüüççç! (oy oy)

(someka - 12 Ağustos 2006 02:28)

kendimizi sicak bir yaz gununde klimasi pufur pufur esen sinemaya attigimizda karsimiza cikan film. cok kotu. o kadar olur yani.

genel olarak senaryo soyle :

- sakizin var mi?
+ ne sakiz mi sordun bana ???? benimle yarisa var misin o zaman?
- hah gel yamacima

<hizlanma efekti> abuuuvvvv huuuvvvv hnnnnn </efekt>

(suti - 13 Ağustos 2006 04:41)

eşek kadar liseliler, süper hatunlar, boktan senaryo, izlenesi aksiyon sahneleri ve nathalie kelley gibi bir doğa harikasını barındıran film.

(crowley - 30 Ağustos 2006 20:43)

tokyo drift ve tomorrow never comes until it is too late diye giden tam adını henuz bılmedıgım sarkılarıyla insanı hız tutkunu eyleyebilecek bi soundtrack'e sahip film. yarış sahnelerindeki yavaş çekimler öldürmüyor, surunduyor çok fena olmuş. çerezlik bi film olsa da van diesel hayranıyız, rampaların ustayız dostlarım; öptum gozlerınızden.

edit: six daymis diğer şarkı, earthsick'e teşek.

(anneke - 31 Ağustos 2006 22:51)

japon kızlarının bacakları arasından arabaların ancak görünebildiği filmdir.

hatta "yönetmen rekor sayıda bacak kullanmış" şeklinde teknik bir klişe yorum yapılabilir. nerdeyse tüm geçişlerde birkaç çift bacak yakın çekimden geçiriliyor. bacak görünce anlıyoruz ki iyi bir mekan ve iyi arabalar var. bacaksız sahnelere pek ilgi göstermedim bu yüzden. hatta filmden çıktıktan sonra da bu beklenti ve göz alışkanlığım devam etti. bacak göremediğim otobüse binmedim, bacaksız baldırsız tv kanalı açmadım.

alakalı olarak;

(bkz: bir kısım sözlükçülerin bacakları)

bacak olmasaydı yazmazdım.

(cekko - 1 Eylül 2006 02:26)