Süre                : 1 Saat 37 dakika
Çıkış Tarihi     : 09 Mart 2018 Cuma, Yapım Yılı : 2018
Türü                : Drama,Heyecanlı
Ülke                : Norveç
Yapımcı          :  Paradox Film 7 , Paradox , MEDIA Programme of the European Union
Yönetmen       : Erik Poppe (IMDB)(ekşi)
Senarist          : Siv Rajendram Eliassen (IMDB),Anna Bache-Wiig (IMDB),Erik Poppe (IMDB)(ekşi)
Oyuncular      : Andrea Berntzen (IMDB), Aleksander Holmen (IMDB), Solveig Koløen Birkeland (IMDB), Brede Fristad (IMDB), Elli Rhiannon Müller Osbourne (IMDB), Jenny Svennevig (IMDB), Ingeborg Enes (IMDB), Sorosh Sadat (IMDB), Ada Eide (IMDB), Mariann Gjerdsbakk (IMDB), Daniel Sang Tran (IMDB), Torkel Dommersnes Soldal (IMDB), Magnus Moen (IMDB), Karoline Petronella Ulfsdatter Schau (IMDB), Tamanna Agnihotri (IMDB), Yngve Berven (IMDB), Belinda Sørensen (IMDB), Ann Iren Ødeby (IMDB), Hang Tran (IMDB)

Utøya 22. juli (~ U - July 22) ' Filminin Konusu :
Kaja, küçük kız kardeşi Emilie ile birlikte Norveç'in Utøya adasındaki bir yaz kampına katılır. 22 Temmuz'da kamp katılımcıları, Oslo'daki Hükümet binasının olduğu bölede bir bomba patladığını haber alırlar. Ancak kendileri şehirden uzakta bir adada oldukları için güvendelerdir. Kısa süre sonra silah sesleri duyulur ve kampçılar bunun bir tatbikat olmadığını anlayarak hızla kaçmaya başlarlar. Kaja, Emilie'nin yanından kısa süreliğine ayrılır. Fakat geri döndüğünde onu çadırında bulamaz. Her yerin son derece tekinsiz olduğu bir ortamda, genç kızın kardeşini bulabilmek için yakınlardaki ormana girmekten başka çaresi kalmamıştır.


  • "saldırgan hıristiyan ve muhafazakarmış. hangi din olursa olsun bu muhafazakarlar her zaman taşın altından çıkanlar oluyor. bilmem anlatabildim mi..."
  • "amy winehouse kadar ilgi cekemeyen olay. demek ki neymis, ne kadar insan oldugu degil, ne kadar parasi olanin ve ne kadar populer olanin oldugu onemliymis.adaletine kafam girsin dunya !"
  • "bize göstermiştir ki aşırı milleyetçi ve dinci akımlar sorunlu insanlar için kendini dışavurma kaynağı oluşturuyor. bu da çoğu zaman böyle trajedilere yol açıyor."




Facebook Yorumları
  • comment image

    görüldüğü gibi kücücük bir adada yapılmıs saldırı.
    http://home.online.no/~jon-o2/index.cfm

    yaklasık 500-500 gencin yaz kampı için "velileriyle" birlikte orada olduğunu düsünürsek, metrekare basına düsen insan sayısının yüksek olduğu ortada.

    belki bazıları hatırlar bir film vardı

    elephant diye. coğu kisi film izler gibi bakmıs, sonra da eleştirmisti.
    halbuki gelecekte daha cok sık yasanması muhtemel olayın bir örneğiydi o film.

    iste bugün karsımıza cıkan bir deli.
    artık norvec'in temiz havası mı kafa yedirdi, mutluluk mu üzüntü vermeye basladı ya da twitter'ında yazdığı gibi katilin; binlerce koyundan biri olacağıma kurt olurum daha iyi felsefesini mi beğendi bilmiyoruz.

    bu arada birkac gün önce norvec dısisleri bakanı aynı ada'da filistin'in "devlet" olarak tanınması gerektiğini söylemistir genclere.
    genclerin de bu konudaki hisleri pankarta yansımıs durumda.

    tabi katilin yaklasık iki senedir bu olayı planladığı söylentilerini de yazmamak olmaz.

    http://blogs.aljazeera.net/…norway-jul-23-2011-0804


    (daha - 23 Temmuz 2011 09:32)

  • comment image

    olay sırasında omuzundan vurulan bir kişi 45 dakika ölü taklidi yaparak kurtulabilmiş.

    olaydan sonra adrian procon (kurtulan kişi) ile ingilizce olarak yapılan röportaj şuradan dinlenebilir.
    bu arada bir kişinin silahla yaptığı en büyük katliam olduğu söyleniyor.

    insanlık tarihinin en korkunç günlerinden biri yaşanmış olmasına rağmen yeterince önemsenmemiş. bir psikopatın sınırsız öfkesi de sizi etkilemediyse ne etkiler bilemiyorum. kendimi orada kaçışan insanların yerine koymaya çalışıyorum yaşayacağım korkuyu hayal etmeye çalışıyorum kanım donuyor.

    haber türk'ün çevirisiyle yapılan röportajın içeriği şöyle;

    "adrian procon adlı kişi telefondan skynews'e yaptığı açıklamada, oslo'daki bombalı saldırının ardından kampta bir acil durum odası oluşturduklarını söyledi. bir polis memurunun da adaya geldiğini duyduklarında çok sevindiklerini belirten procon, "birden silah sesleri duymaya başladım ve ilk başta ne olduğunu anlayamadım. ardından etrafımdakilerin koşmaya ve teker teker yere düşmeye başladıklarını gördüm." dedi.

    norveç'te böyle bir olay yaşandığına hala inanamadığını söyleyen procon, arkadaşlarıyla birlikte ormanın içine kaçtığını bazılarının ise denizin soğuk sularına atladığını anlattı. yüzlerce metre açıldıklarını belirten procon, daha fazla gidemeyeceğini anlayınca geri döndüğünü belirten procon, "ben geri dönerken o (saldırgan) sahile geldi ve yüzmeye çalışan kişilere ateş etmeye başladı. makineli tüfek gibi bir şeyle ateş ediyordu. ateş ederken de hepimizin ölmesi gerektiği şeklinde bağırıyordu" dedi.

    sahile yaklaştığı sırada saldırganın kendisine silah doğrulttuğunu belirten procon, saldırgana "lütfen" diye bağırdığını belirtti. procon, ardından yaşananları ise şöyle anlattı: "bana bir sempati mi duydu bilmiyorum veya bir grup yerine sadece bir kişiyi öldürmek mi istemedi bilmiyorum ama o sırada bana baktı."

    ancak 20 kadar kişiyle suyun kenarında bekledikleri sırada saldırganın geri döndüğünü belirten procon, "rastgele ateş etmeye başladı, insanlar yere düşüyordu ve ben de cesetlerin arasına saklandım. yanıma bir metre kadar yaklaştı ve durdu. nefesini ve botlarını hissedebiliyordum ve sağ arka tarafımdan vurulmuştum. benim yarım büyüklüğünde bir kayanın üzerinde duruyordum, bacaklarım hala suyun içerisindeydi. yüzükoyun yatıyordum ve yanıma yaklaşarak ölü olup olmadığımı görmek için bir el ateş etti. hiç kımıldamadım ve beni ölü sandı"

    procon, kayanın üzerinde yarım saat yattığını anlattı.

    saldırının düzenlendiği kampta yaşları 14-18 arasında değişen 600 kişinin olduğu sanılıyor."

    kaynak


    (limon kimyon zorro - 23 Temmuz 2011 17:50)

  • comment image

    amy winehouse kadar ilgi cekemeyen olay. demek ki neymis, ne kadar insan oldugu degil, ne kadar parasi olanin ve ne kadar populer olanin oldugu onemliymis.

    adaletine kafam girsin dunya !


    (make the world go away - 23 Temmuz 2011 20:22)

  • comment image

    adını vererek rencide etmek istemediğim norveçli pala bıyıklı bir emniyet müdürü tarafından "milli hassasiyetler çerçevesinde gerçekleştirilen, siyasi yönü olmayan, bireysel bir eylem" olarak nitelendirilmiş.


    (hose kutinyo - 24 Temmuz 2011 00:01)

  • comment image

    bize göstermiştir ki aşırı milleyetçi ve dinci akımlar sorunlu insanlar için kendini dışavurma kaynağı oluşturuyor. bu da çoğu zaman böyle trajedilere yol açıyor.


    (younker - 24 Temmuz 2011 00:02)

  • comment image

    10 aydır almanya'dayım, rahatlıkla söyleyebilirim, ufak bir gazla buradaki tüm türkleri öldürecek potansiyelde adamlar var, hatta koskoca bir kitle var. o açıdan çok şaşırtıcı değil norveçteki olay, ülkeler farklı olsa da. hele yanınızda sarı bi tiple gezmekteyseniz, bakışlar direk, yanınızdaki -belki de en samimi- alman arkadaşınıza çevriliyor, "vay hain, bu pisliklerle takılıyorsun" minvaliden. o sırada bi gazla o tipleri, o almanı da öldürür. ne bileyim, sebep çok, kimse masum değil, ancak, bazı şeyler hücresel aktarılıyor herhalde. geçmişe bakınca çok da şaşırmamak gerekiyor. adam üniveriste son sınıfta, hayvani şirketlerde staj yapmış, dünya görüşü muazzam ama hala, "gördüğüm türkler arasında tek eğitim almış sensin" diyebiliyor. "hiç türke benzemiyorsun" diyerek aklı sıra sana iltifat ediyor. he amına koyim, biz zaten böyle komple cahiliz, komple magandayız, kan içip insan eti yiyoruz. şimdi bu kariyerde bir adam bunu diyebiliyorsa, azıcık cahil, azıcık gaz, azıcık fakir adam, 90 çocuk da öldürür, yeri gelir milyon insanı fırına atar yakar. ilginç.


    (aeolus - 24 Temmuz 2011 14:01)

  • comment image

    ölü sayısı 92 olmuş..

    norveç'de sosyal demokrat iktidar yani işçi partisi son seçimlerde %35 oy almış aşırı sağcılar ise % 23, sosyal demokratlar koalisyon ortağı olarak muhafazakarlar ve liberaller yerine kominist ve sosyalistlerle birlik oluşturmuş.. böylece norveç'teki iktidar yabancılardan ve ezilenlerden yana bir tavır ve politika belirlemiş. sendikalaşma artmış özelleştirmeler durmuş..

    işte bu baskını özetler nitelikte bir bilgidir.

    aşırı muhafazakar ve ırkçı saldırgan anders behring breivik norveçteki yabancılara özellikle de müslüman yabancılara karşı düşmanlığını sözde 1500 sayfalık manifestosonda da belirmiş. hükümetin yabancı politikasına muhalif bu zavallı şahsiyet bunu tepki olsun diye, daha çok ses getireceğini düşünerek yabancı müslümanları öldürmek yerine öfkesini bizzat hükümete yönlendirerek, onun politikalarını yaydığı düşündüğü gençlik kampına eylemde bulunarak ses getirmeyi amaçlamış..

    böylece cennet tabir edilen norveç, gerçeklerle aşırı sağcılık, ırkçılık ve terörle tanışmış oldu..
    eşitlik, yoksullukla savaş, özgürleşme, göçmen sorunu ve hakkaniyetli çözüm arayışı işte bakın ne tür hastalıklı düşünceleri biliyor..

    ancak doğru düşüncenin kulvarını bu yoz düşünceler yolundan döndüremez sadece güçlendirir diyorum..


    (mimiko - 24 Temmuz 2011 15:26)

  • comment image

    idrak etmekte zorlanıyorum. ufak tefek çocuklar, ergenler, gençler, kişi başı 1000 dolar verip sosyal demokrat gençlik kampı için oslo'ya yarım saat bir saat mesafedeki bir gölün içinde bir adaya gidiyorlar. o ada, zaten ufacık bir yer. güvenlik yok, hiçbir şey yok. norveçliler zaten ultranaif insanlar, vur kafasına al ekmeğini. hayatlarında kendilerini savunmak zorunda kalmamışlar, çünkü ikinci dünya savaşı'ndan beri şiddet olayı görmemişler. yaşadıklarını idrak edebildiklerini bile sanmıyorum. inanamamışlardır, inanamıyorlardır.

    oslo'da bombalı saldırı oluyor. bombalı saldırının haberini alan gençler tedirgin oluyorlar. polis kıyafetli birini görünce seviniyorlar, çünkü norveç'te polis silah bile taşımaz, herkes buna alışkın. etkinliği düzenleyen işçi partisi gençlik örgütünün internet sitesinde de şöyle yazıyor: adada alkol yok. polis var. herkes yanında çadır ve uyku tulumu getiriyor.

    katil, gençlere "bir araya toplanın" diyor. gençler, polis kıyafetli birine güven duyarak bir araya toplanıyorlar. katil, hepsini otomatik tüfekle tarıyor. suya atlayanları suyun içinde vurup öldürüyor. koşarak kaçmaya çalışanlar birer birer yere düşüyorlar.

    ada, gölün karşı kıyısına 500 metre mesafede. saldırı anında soğukkanlılığını koruyabilenlerden yüzme bilenler kaçabilmiş. yüzme bilmeyenlerin bir kısmı kamptaki binalardan birinde bir barikat kurmuşlar ve kendilerini içeriye kapatmışlar. işçi partisi'ne üye olan genç sayısı zaten 9.000, çünkü 5 milyon nüfuslu bir ülkeden söz ediyoruz. bu parti için, 80-90 genç çok önemli bir sayı. işçi partisi'nin gençlik örgütünün yöneticileri de ölenler arasında olabilir. bu olay, açık bir şekilde, siyasi soykırımdır. sol bir partinin yeni nesillerinin yok edilmesidir.


    (sex addict - 24 Temmuz 2011 20:21)

  • comment image

    saldırgan için hala "terörist" tanımı yapılmadı. eğer bir batı ülkesinde 90 kişiyi öldüren kişi bir doğulu(müslüman olsa idi zaten 4 saniyede yapılırdı tanım) olsa idi hemen terörist ilan edilirdi. ama şu an bu 'sarı kafa' bey için kullanılan tanımlar şöyle: assailant, attacker, gunman. vuku bulan şey için hala terörist saldırı demiyorlar haliyle.

    neymiş? şiddet eylemiymiş! kafam girsin size..


    (hidrellez - 28 Temmuz 2011 15:25)