uzun zamandir bekledigim film.(bkz: #7758927)

dizi filme donmesini beklememistim isin dogrusu. ama tek bir film ile hakkini veremezlerdi muhtemelen.

http://www.youtube.com/…w07bfa4tzm&feature=youtu.be

(bkz: atlas shrugged)

(en bi gercek sour - 12 Şubat 2011 20:44)

ikinci film umarım çekilir. söylentiye göre bir zengin amca finans ediyormuş zararları, umarım doğrudur.

bağımsız bir film olduğu dikkate alınırsa çok sıradışı bir kalitesi var. rush edilmiş yönetmenine rağmen ilk parça çok iyi, temiz, yalnız çok fazla merak uyandırmayan bir "leze feeğr" kapitalizm övgüsü.

ilk parçada övgüyü pek çıtlatmıyor gerçi.

tavsiyemdir. şu aralar evde izlenecek başka bir film yok.

(bl - 30 Ekim 2011 21:09)

kitabı/seriyi okumadan izlenmemesi gerektiğini düşündüğüm film. kitaptan sonra, hızlı oynatılan bir fragman gibi geliyor, sadece önemli olaylara yer verilmiş, her şey çok hızlı gelişiyor vs... ama yine de bir çırpıda izleniyor, devamını bekliyoruz efenim.

(tabsan ile habuc - 2 Ocak 2012 23:34)

imdb hayaleti gibi görünüp kaybolan, cast'indeki dalgalanmaların heyecanla takip edildiği atlas shrugged filmi nihayet sessiz sedasız çekilmiş bile.

filmden ziyade dizi olarak daha şahane duracağını, mad men tarzı dönem dizisi yapsalar mis gibi olacağını düşünüyordum ama dönem olayını atlamışlar sanırım. dagny taggart aynısının tıpkısı olmuş, james taggart ise fazla eli yüzü düzgün. yalnız filmin kitaptaki duyguyu yeteri kadar veremediğini düşünüyorum. kitapta zaten biraz sığ ve biraz da karton duran karakterler filmde iyice karikatüre dönmüş. en azından rearden hemen "o tarafa" geçmemişti filan. bu entry de daha fazla kenarda durmasın en iyisi.

(tosantosun - 20 Ocak 2012 09:18)

belki de sırf oyuncu seçimi yüzünden izle(ye)meyeceğim film.

filmi, kitap özetinden okuyup da mı çektiniz allahsızlar, bu ne lan?

edit: maalesef izlediğim film.

hiç anlamamışsınız.

kadın gitmiş size, psikolojinin, felsefenin, sosyolojinin allahını sunmuş ve siz hiç-bir-şey anlamamışsınız.

anlamadığınızı göstermek için de filme çevirmişsiniz.

--- spoiler ---

öncelikle oyuncu seçimi hakkında konuşmak lazım:

kusura bakmayın ama oyuncu seçiminden başrollerde sadece hank rearden ^* olmuş. onun dışındakilerin hepsi ( yan rolleri saymazsak ) hayal kırıklığı.

yan rollerde olmuş olan da var olmayan da, mesela bir lilian rearden olmuş ama olup olmaması çok da bir şey ifade etmiyor benim için. zaten kitabı kırpıp kırpıp kuşa çevirdiklerinden, başroller bile kendini doğru düzgün ifade edemezken, yan roller sahnenin arkasında kalabalık etsin diye getirilmiş gibiydi.

dagny taggart için filmi izlemeden önce birşeyler söylemiştim^*. ama görüyorum ki fragmanına dayanarak yaptığım yorumlarda bile iyiniyetli davranmışım.
çünkü filmde, 'gözlerimi iri iri açarsam ve hiçbir mimiğimi kıpırdatmazsam bu işi oldurabilirim' diye düşünen ve maalesef yanılan bir kadın var! bu fikir '' yanlış botoks uygulamasına maruz kalan kadının dramı'' konulu bir filmde tutabilir, ama burada-asla.

ironilerden tespih yapsalar, eddie willers tercihleri imame olurdu herhalde. kitapta eddie, taggart ailesine hizmetkarlık yapan bir ailenin çocuğuydu, kendisi de şirkette elemandı.
madem bunlar sülalece hizmetli, o zaman kitaptaki sarışın eddie'yi neden siyahi yapmayalım?

francisco d'anconia, filmde geçen adıyla uluslararası playboy, kitapta yakışıklı, giydiği ceketleri doğası gereği mükemmel taşıyan, zarif, asil ve ukala idi. yakışıklılığı ile bir nevi biscolata erkeği beklerken karşınıza pot gömleğinin içinde saklanamayan göbeği ile saçlı-sakallı bir ayyaş çıkıyor.

james taggart'ın fazlaca yakışıklı ve kayıtsız olması dışında kusuru yok. kitaptaki melankolik halinden de eser olmadığı için bu kadar vurdumduymazlık onu abiden çok küçük kardeş gibi göstermiş.

gelelim benim gönlümün karakteri hank rearden' a. aşık olunan roman karakterleri başlığında adını altın harflerle yazdığım bu karakter^* için grant bowler tam isabet. filmde fazlaca güler yüzlü olsa da, gülüşünün yansıttığı bir mecburiyet,zorakilik var. bu sayede karakterin hakkını veriyor. ama maalesef atlas shrugged part 2'de kendisini göremeyeceğiz.

--- spoiler ---

filme gelince;

* senaryo yazarı her kimse filmden hiçbir şey anlamadığı gibi, anlatmamayı da görev bilmiş.

* önce filmi bir güzel kırpmış. ortaya sadece önemli olayları çıkarmış.

* sonra bu olayları kafasına göre karıştırmış sıralamış.

* sonra hazır bu kadar sıçmışken, olayların içeriğini de değiştireyim, tam olsun demiş.

* böylece bu film ortaya çıkmış.

kısacası, sevdiğiniz kitapların filmlerini izlemeyin arkadaşım, acısı büyük oluyor.

(jacy - 5 Şubat 2013 15:55)