• "ks. yeni israil şekeli"
  • "iddiaların aksine türkiyede bazı askeri meydanlarda da mevcut olan sistem."
  • "sadece meteorolojik şartların uygun olmadığı durumalrda kullanılmaz, her koşulda kullanılabilir ve kullanılır."
  • "havacilarin gozu kulagi olan ucaklarin kullandigi ini$ sistemi"
  • "ks. instrumental landing system.."
  • "aletli iniş sistemi. normal bir pilotun yapacağı kadar tüy kayışı iniş yapamasa da pilota pek iş bırakmayan bir sistem."
  • "(bkz: amına kodumun picleri)"




Facebook Yorumları
  • comment image

    kısa (82 dk.) bir film. büyük bir kısmı da dialogsuz geçince (ki yönetmen bizim bu saniyelerde gerim gerim gerildiğimizi sanıyor) olmuyor işte.

    --- spoiler ---
    clementine ablanın okuldan çıkışından (15.dk civarı) lucas abinin gece yarısı eline levyeyi alıp aşağı inmesine kadar (45.dk civarı) bu filmde hiçbir şey olmuyor. ne gerilim, ne komedi, ne de porna. hiçbir şey. yönetmen amca hepsini son 10-15 (hadi 20 olsun en fazla) dakikaya sığdırarak marifet yaptığını zannetmiş.

    hem de elinde romanya gibi (transilvanya, şatolar, vampirler vs...) gibi kullanmasan bile aklımızı karıştırabileceğin, "mış gibi" yapabileceğin muazzam bir materyal varken.

    bence moreau ve palud'un korku filmi çekeceklerse japon, gerilim takılacaklarsa kore sinemasına bir göz atmalarında fayda var. klasik fransız anlaşılmazcılığı, simgeselliği ve bayıklığı bir film noir'da seni kurtarır ama böyle bir filmde olmuyor.

    ben filmin sonundaki açıklamaların var olmasına bile şaşırdım. seyrederken sanki iki kahramanımız da ölecek ve film de öylece bitecek gibi gelmişti çünkü.
    ---
    spoiler ---


    (ezeriko - 11 Eylül 2006 09:45)

  • comment image

    sağlam bir gerilim filmi yapmak için ne büyük bir bütçenin ne sağlam özel efekt ve makyajların ne de bol kanlı sahnelerin gerekli olmadığını gösteren bir filmdir. yönetmenler neredeyse tüm film boyunca tehditin kaynağını seyirciden saklayarak kendisini kurbanlar ile özdeşleştirmesini sağlamıştır. korku filmlerinin olmazsa olmazlarından, seyirciyi yerinden hoplatan ve müzikle desteklenen sahte tehdit olayına da sadece iki üç kez başvurulması da takdir edilecek bir noktadır. hiç bir şey olmadığı düşünülebilecek ilk yarım saatte bile filmin başındaki cinayeti gören izleyici, bu rahat anları diken üzerinde oturarak geçirmektedir.

    her ne kadar korkuya yaklaşımları çok farklı olsa da the descent'le birlikte senenin en iyi korku filmi nitelemesini haketmektedir kanımca.

    son olarak ülkemizde modaya dönüşen korku filmlerinden yeni birini çekmeyi düşünen yönetmenlerin sonuçta seyirciyi kendilerine güldürmemek için**, bu filmi iyice izleyip etüd etmelerinde sonsuz fayda vardır.


    (filmmaker - 11 Eylül 2006 13:47)

  • comment image

    bu havacılık havalı bir iş olduğu için herkes bu işten anlıyor gibi görünmekten, üzerinde fikir belirtmekten hoşlanıyor. ne zaman bir uçak kazası olsa bizim çok bilmiş basın taifesinin ilk lafı "ils olsaydı kaza olmazdı" oluyor. zannediliyor ki bir meydanda ils olduğu zaman uçak nerede olursa olsun hoop diye alınıp piste konduruluveriyor. keşke öyle olsaydı ama maalesef değil. ils dediğimiz alet; uçağın belli bir mesafe ve konumda bağlanarak, piste uygun doğrultu ve açıyla yaklaşmasını sağlayan bir sistemdir. fakat tekrar etmekte fayda var ki mutlaka uygun bir mesafede ve konumda olmanız gerekir. şöyle söyleyelim; siz normalde olmanız gereken bölgenin 14 mil batısında ve 3000 feet üstündeyseniz ils'in sizin için yapacak hiçbir şeyi yoktur. kaldı ki ils'in kurulu olduğu birçok meydanda da o an hava koşulları uygunsa birçok pilot ils'i kullanmak yerine görerek iniş talep eder ve uygularlar. ils normal hava ve görüş koşulları altında bir pilotun pistin konumunu bilmesi ve güvenli inmesi için şart değildir, yardımcıdır. olsa fena mı olur? tabi ki hayır ama yoksa da aha kazanın sebebi budur demeyelim, cahillik etmeyelim. şöyle farzedin: arabanıza bindiniz ve park yerinden geri geri çıkarken açının yeterli olmadığını farketmediniz, durup ileriye bir manevra yapmanız gerekirken durmadınız ve arkadaki amcanın arabasına çaat diye geçiriverdiniz. bu durumda kazanın sebebi aracınızda park sensörü olmaması değil, sizin denyoluğunuzdur. belki de yer buzluydu, fren tutmadı ve zaten park sensörü ötene kadar siz çoktan arkadakine vurmuş olacaktınız.


    (kendine sosyalist - 3 Aralık 2007 20:15)

  • comment image

    izlerken ruhumu karartan film.
    -sıpoylırın allahı-
    evde ışıkları yaksalar bile ev karanlık, loş ,göz gözü görmüyor..

    ayrıca burdan avrupalılara sesleniyorum korku filmi ille de karanlıkta çekilecek diye bişey yok efenim !


    (mademoiselle jeilempti - 19 Şubat 2008 17:42)

  • comment image

    instrument landing system (ils) otomatik olarak uçağın alçak bir biçimde piste yaklaşmasını ve iniş yapmasını sağlar. bu sistemde pilot devreden çıkmaz, sadece verileri sürekli kontrol altında tutar.
    cihazın maliyeti, özelliğine göre değişir. işlevine göre bu cihazlar 150-200 bin dolar ile 500 bin dolar arasındadır.
    pilotlar için inişlerde büyük kolaylık sağladığı belirtilen sistemin 3 ana tesisi bulunuyor. söz konusu 3 tesisin işleyişi ise şöyle anlatılıyor:
    localizer: bir piste ils yaklaşması yapan uçakların, pistin merkez hattı doğrultusunda yaklaşmalarını sağlar. pist sonundan itibaren 1000 feet (300 metre) mesafededir. localizer vericileri 25 nm’ye kadar sinyal yayınlar. yani uçak pist uzantısından 25 nm’den itibaren sinyali almaya başlar.
    glide path: pilotlara açısal bilgi verir. iniş yapacak uçaklara piste en uygun süzülme açısı (yaklaşık 3 derece) içinde alçalmalarını sağlar.
    markerler: ils de kullanılan markerler, alçalma yapan uçakların pilotlarına pist başına ne kadar mesafede olduklarını bildirir. dış, orta ve iç olmak üzere 3 marker vardır. dış marker, pist başına yaklaşık 4nm (7240) metre mesafededir. orta marker, pist başına 3500 feet (1050 metre) mesafededir. iç marker de pist başından 50 feet (15 metre) uzaklığa yerleştirilir.
    ils’ler kendi aralarında, uçağın 60 metreye kadar alçalabildiği cat 1, 30 metreye kadar alçalabildiği cat 2 ve sıfır seviyesindeki cat 3 olmak üzere 3 kategoriye ayrılıyor.

    kaynak : ntv ankara


    (bigbrother - 9 Ocak 2003 15:45)

  • comment image

    hiçbir şekilde bir kazanın nedeni şeklinde açıklanamaz, bu aletin yokluğu inişi daha zor hale getirebilir ama "nispeten zor" hale getirir, zaten birçok yere günde defalarca ils yerine vor dme ya da ndb yaklaşma yapılmaktadır, cehaletin bu kadar çabuk yayıldığı başka ülke yoktur herhalde. tekrarlamak istiyorum, bu sistem inişi çok daha güvenli ve kolay hale getirir ama yokluğu kazaya sebebiyet verir demek çok afedersiniz ama angutluğa davetiye vermek, "gel otur bir çayımı iç" demektir.

    ayrıca (bkz: localizer) (ara: approach) (ara: ils)


    (guru - 9 Ocak 2003 16:11)

  • comment image

    teknik ayrıntılarda kaybolup gidenler için basitçe anlatmak gerekirse; ils, uçağın piste yaklaşma yönünde havaya radyo dalgaları gönderen bir aletler topluluğudur.

    localizer, yaklaşma doğrultusunu belirler. lazer gösterileri gibi düşünülebilir, bir doğrultuda sürekli yayın yapar. uçak o dalgayı sürekli takip ederse karşısına pist çıkar.

    glide path, yine radyo sinyalleriyle havada görünmez bir huni oluşturur. yatay ve dikey eksenlerde belirli bir açıyla havaya yayın yapar. uçak bu radyo dalgaları arasında kaldığı sürece iniş için en uygun açıyla piste doğru alçalmış olur.

    marker denilen zamazingo da pistin başlangıcına ne kadar mesafe kaldığını pilota bildirir.

    bu üç alet bir araya geldiğinde havada hayat daha kolaydır. instrumental landing system* adı verilen bu sistemin yokluğu geçerli bir kaza nedeni değildir, varlığı ise pilotun işini kolaylaştırır, piste inişi bir atari oyununa çevirir.


    (gatto - 9 Ocak 2003 16:58)

  • comment image

    ciddi manada korkutan film.

    bir fransız filmi.

    sene 2009 ... tv' de izlemek adına, her hangi bir program aranırken rast gelinen filmdir, ils...

    rast gelinmese de yeridir gerçi.
    evet,
    üzüntü içinde izlersiniz filmi.
    sonunda da üzüntünüz katmerlenir.


    (kelebeklerinviziltisi - 15 Şubat 2013 00:30)

  • comment image

    aletli iniş sistemi. normal bir pilotun yapacağı kadar tüy kayışı iniş yapamasa da pilota pek iş bırakmayan bir sistem.


    (chete - 29 Kasım 2001 20:07)

  • comment image

    produksiyon acisindan cok yetenekli dj. breakbeat'e donusunun ardindan cok daha basarili produksiyonlar sergiledi. uzun bir aradan sonra bohemia ile yeniden karsimiza cikti ve bu albumdeki cherish ile ortaligi birbirine katti. adam freeland'de bu parccaya remix yapmakta gecikmedi tabii. mutlaka dinlenilmesi gereken bir plak ve nihayetinde album.


    (yoda - 20 Kasım 2005 12:48)

  • comment image

    fransizcada icinde en az bir adet erkek bulunan gruplar icin kullanilan onlar kelimesinin karsiligidir. hepsi disi olan gruplar icin elles kelimesi kullanilir. fransizcanin hayatla birebir ortusen ilgincliklerinden biridir yalnizca. yuz kadin ve bir erkegin bulundugu gruplarda bile ils kelimesi kullanilir. nedeni ise topluluktaki bir cuval incirin, tek bir erkek tarafindan bile berbat edilebilecegidir. feminist gorusu bir kenara birakip, gercek dunya ile yuzlesmek gerekirse, erkegin grup icinde dominant olmasinin muhtemel olmasidir.


    (lae - 29 Aralık 2005 15:10)

  • comment image

    biz bu filme önceden hakkında hiçbir şey bilmeden, sadece "aa hadi korku filmine girelim" diye heves eden bir grup genç olarak girdik. filmin başında fransız filmi olduğunu anldıktan sonra "isterseniz çıkalım, sonra şikayet etmeyin" dedik, yine beraberce "aman izleyelim, nolacak" dedik, çok güzel.
    fakaaat.. film başlayınca ilk dikkatimi çeken şu oldu : diyalogların yarısı çevrilmemiş. carcar konuşuyor karakterler, altyazı yok. arada yazıyor iki üç kelime, sonra yine yok. fransızca bilen bir insan değilim, olayların akışına yabancı kaldım, filmden soyutlandım. hadi yarım yamalak altyazıyla yetinelim, anlamaya çalışalım deyince ise filmin aslında bir hikayesinin olmadığının farkına vardım. kötülemek için söylemiyorum, hakikaten yok. ikinci bir ihtimal olarak benim gözden kaçırdığım göndermeler, bir şeyler, efendime söyleyeyim altmetinler olabilir bilemeyeceğim.. fakat --- here be spoilers --- film başlıyor, bir anneyle kız telef oluyor -ki orada işin içinde doğaüstü güçlerin, öcülerin olduğuna kanaat getirmiştim ben- sonra bükreş'teki fransız öğretmen ve sevgilisinin devasa evinin orasından burasından takırtılar gelmeye başlıyor, arabaları çalınıyor, ormana giriyorlar vesaire vesaire.. efendim en sonunda o girdikleri yeraltındaki yer her neyse orda ikisi de öldürülüyor. bir avuç çocuk tarafından. çocuklara sorulmuş yakalanınca, "neden yaptınız?", "ama bizimle oynamıyorlardı" demişler. sonra da bitti film.
    e ben ne anladım? ben salak mıyım? yoksa bir neden sonuç ilişkisi aramamalı mıyım? bir avuç çocuk gece vakti ormanda ne gezer, anaları babaları yok mudur, niye onu bunu öldürürler? çocuk işte diye geçiştirmek doğru mu? filmden bir açıklama beklemekle salaklık mı ettim? niye?
    --- spoiler ---


    (wednesday - 2 Eylül 2006 21:47)

  • comment image

    belli bir konu olmasa da (aslında var ama çok sade bir gazete haberi gibi) 73 dakika boyunca sürekli gerilim halinde kendini izlettiren bir film ils. digital kamera ile çekim ve mekanların iyi seçilmiş olması (orman, ıssız ormanda devasa bir eski köşk) filme güzel bir hava katmış.

    --- spoiler ---

    piçlerden birinin kadına bir torbayı zorla koklatmaya çalışması bu çocukların balici olduğunu gösterir.
    filmin özellikle son sahneleri çok güzel. film boyunca olmuş mistik gelen herşey bir geçiş sahnesi ile çok güzel aydınlatılıyor.
    bir yönden hostel filmini andıran bir film bide. hostel filminde kurbanlar amerikalı iken, burda fakir avrupa ülkelerinden birinde (romanya) sebepsiz yere sadistçe vahşete maruz kalan fransızlar var.

    ---
    spoiler ---

    velhasıl güzel filmdi. sinemaya gitmeye gerek kalmadan emule den rahatlıkla dvdrip i indirilip, divxplanet tan da bir altyazı çakılarak izlenebilir. ben öyle yaptım.


    (radio bemba - 4 Eylül 2006 00:44)

Yorum Kaynak Link : ils