• ""gather your party and venture forth?" yazısını görünce bile olmuş bu dedirten oyundur."
  • "“and now we have a dog. and alistair is still the stupidest member of the party.” --morrigan"
  • "isimlendirmesine bakinca zaman zaman isin icinde turklerin oldugunu dusunmeme sebep olan oyun. denerim'i, tower of ishal'i gectim hadi de golems of amgarrak'i gorunce kararim kesinlesti."




Facebook Yorumları
  • comment image

    düşman npc'lerde mana/stamina sınırsız olmadığı gibi kullandığınız talent'larla bu manayı ya da staminayı emip düşmanı rahatça öldürebilirsiniz. bunun yanında oyunu bir kere oynamakla bütün diyalogları görmenizin imkansız olduğu da başka bir gerçek. nitekim her oynadığınız karaktere dış dünyanın verdiği tepkiler değişmekte. örneğin human rogue'la başlanan bir oyunla elf mage ile başlanan bir oyun arasında diyaloglar ve hikayenin gidişatı açısından tonla fark var. oyunun ilk bölümleri her origin için farklıyken oyunun geri kalanında da olaylar her karaktere göre ayrı gelişmekte ve tepkiler değişmektedir. oyunun ad&d sistemine benzer bir sistemle nasıl işlediğini falan da yazardım da üşendim artık, biraz da burada atıp tutmadan kendiniz araştırıp bulun.


    (meinherzbrennt - 9 Kasım 2009 01:34)

  • comment image

    yaklasik alti gun once edindigimden beri basindan kalkmadigim, kalkamadigim sey. hayir bilmemkac cesit baslangic noktasi var bir kere, benim gibi manyaga o kadar secenek sunulur mu? ostagar'a gelene kadar her bir baslangic ihtimalini biiir bir oynadim, zaten ilk 2 gun oyle gecti, character creationda yaptigim tiplere oyun icinde gicik olup basa dondum, oyle de biraz vakit kaybettim. (neyse ki toolset cikti, yasasin morph, yasasin aglamakli olmayan yuzler!) nasil bir ruh hastaligiysa, oyuna baslayana kadar oyalana oyalana bir hal oldum, zira yillarca beklemisim, insan boyle bir cekiniyor nedense. neyse efenim, ostagar'dan sonra female noble warrior ile devam etmeye karar verdim, su anda level 12-13 dolaylarindayim ve izlenimlerim sunlar:

    - oncelikle oynadigim warrior olmanin mage olmaktan daha zor oldugu ilk rpg. eskiden boyle miydi, dalardik kiliclarla allah ne verdiyse, dokulur kalirlardi. simdi bir weakness, winter's grasp, efenim bir paralyze filan olmadan kim dokuluyor nereye dokuluyor.
    - savaslar zaman zaman sasirtici sekilde zorluyor, bg, neverwinter vs. de savaslarin yuzde 20 kadarinda kafanizi kullanmak zorunda kaliyorduysaniz dragon age'de bu oran masallah yuzde 70lere cikmis. yol kesen banditler kurtlar bile challenging olmus. ama bu kotu bir sey mi? bence degil. kazandiginiz zaman hakli gururunu yasayabiliyorsunuz bir kere, arti hack'n'slash'likten kurtulmus oluyor oyun boylece. mis.
    - npcler arasi interaksiyonlar hos, ayrica zevran'in italyan aksani beni benden aldi. *ahem* premium content sahibi olarak diyebilirim ki shale'in has-ta-si-yim. guvercinlere kuslara hirs yapmis koskoca golem?
    - tum party'nize onceden belirlenmis taktikler atayabiliyorsunuz, ben oynamaya basladigimda son derece hazzetmedigim ve kafami karistiran bir feature idi fakat bir yerden sonra seve seve kullaniyorsunuz kendilerini, nebleyim wynn group heal yapmiyor durduk yerde kendi haline birakirsaniz mesela.
    - bir suru quest var. bir suru. daha ne isterim.
    - onemli questleri pek cok farkli sekilde cozebiliyorsunuz, yeteri kadar save ve load ile sec begen al sistemi cok isime geldi.
    - persuasion ve intimidate gercekten fark yaratabiliyor.
    - her harita cikisina yaklastigimda tok bir sesin "you must gather your party before venturing forth" dedigini duyacakmisim gibi geliyor, bir tuhaf oluyorum.
    - loading ekranlarindan birinde if all else fails, go for the eyes diyor. (go for the eyes boo, go for the eyes!)
    - oyunla ilgili sevmedigim her sey oynadikca sevdigim seylere donusuyor, onun icin ilk basta tiksinirseniz hemen vazgecmeyin derim.
    - kamerayi hareket ettirmek icin sag tusa basmaktan parmaklarim yamuldu, a ve d'ye hic deginmiyorum. neden ekran kenarlarina gelende donduremiyoruz bu kamerayi arkadasim? ya da yapabiliyoruz da benim mi haberim yok?
    - alistair ile romance ederseniz konusmak istediginiz zaman bir yavsak "yeeeeeees?" deyisi var ki ne desem bilemiyorum. arada bir monitore dogru seni gidi alisitaar diyorum kendi kendime, sonra aklimi kacirmaya basladigimdan endise ediyorum.
    - baska denk gelen var mi bilmiyorum yol ustunde bir kraterin basinda yaslica bir cift "bu cocuk nasil sag cikti buradan" diye konustular, sonra adam kadina "bu oglani kendi cocugumuz gibi yetistirelim martha" dedi. la noliy?
    hani bunun ustune insan bekliyor ki darkspawn ile cenk ederken gokyuzunde pelerinli bir dostumuz belirsin. belirmiyor essoglusu.

    boyledir budur, benim icin buyuk mutluluk kaynagi olmustur dragon age (vursana laeagmunakodugumunkarisiaah diye honkurdugum zamanlar disinda sanirim evet), darisi her pc bitkisinin basina diyorum.


    (bitter - 13 Kasım 2009 23:27)

  • comment image

    "aaaaabi aynı baldur's gate 2 gibi laaaaaaaan" diye gaz veren arkadaşlar yüzünden indirip oynamaya başladığım ama 10 dakika sonra bıraktığım oyun. lan, bg2 gibi demeseler sabahlara kadar oynardım. beklentiyi çok yükselttiler hayal kırıklığı oldu.

    sonuçta güzel oyun ama bg2 değil. dünyada hiç bir oyun olamaz zaten. neyse yahu bir daha bakayım yeni karakter yaratayım belki sarar.

    edit: oooooooğğğğğğğğğğğllm ne siker oyunmuş bu lan ! manyak gibi oynuyorum allah belamı versin önyargımı sikeyim.


    (youth gone wild - 20 Ocak 2010 02:17)

  • comment image

    oyunu faşist elf büyücü ve faşist elf rogue olarak iki kere bitirdim. ardından başladığım cüce serüvenimi faşist olamayacağımı anladığım içindir ki yarıda bıraktım. cücelikte faşizm yok dostlarım, güzel kapitalist olunuyor, yer yer seksist olunuyor, faşizm ı-ıh.
    rol yapma oyunlarını oynarken hep gerçek hayatta yapamayacağım şeyleri yaptırırım karakterlerime. bu yüzdendir ki dünyanın en pislik karakterleri olurlar. buna bağlı olarak rahatsız edici isimler koyarım onlara. köse bir erkek olan cücemin adı emine idi mesela.
    faşist elflerime gelince; oyunu oynayanlar bilir, dragon age'in dünyasında elfler ezik karakterler. insanlar tarafından köleleştirilmişler ve ayak işlerinde kullanılıyorlar çoğunlukla. ben de kendimi elfimin yerine koydum ve sikerim insanlığı nidaları eşliğinde önüme gelene verdim ayarı, yaptım atarı, verdim duka'yı (roman arkadaşlarıma selam ederim) misal;
    -negzel bir zırhınız var ;)
    +he, elf olduğum için böyle güzel zırh giyemem yani >:/
    -yok hayır o anlamda sö...
    +seni mitril mitril sikerim.
    işin kötüsü oynarken de üzülüyorum, "o anlamda söylemedi adam ya yazık :(" falan diyorum ama dinlemiyor mistır sıpakım, kabakulakım.

    hangisiyle oynaması daha zevkli derseniz çift pıçaklı rogue derim. ama şimdi bir karakter açsam arcane warrior açarım şahsen. biz bilemedik kan büyücüsü yaptık. kendi götümüzden kan çeke çeke millete sataştık. halbuki lan faşo, iki sıkımlık canın var zaten, niye harcıyorsun elalemin adamını çarpacağım diye. bir büyüğümüz yoktu başımızda böyle olduk işte. arcane warrior olacaklara kendi çapımda bir iki öneride bulunayım. magic'e basın. nasıl öneri süper di mi :/ eheh yok len şey de dicem bak, dexterity'i en az bi 23 falan yapın. havanda su bile dövemezsiniz yoksa havanı döversiniz direk.


    (cungaraman - 27 Nisan 2010 23:31)

  • comment image

    kasa kasa oynanılan oyun. kasmak derken direkt kendinizi grey warden yerine koyuyorsunuz. akşam 9'dan beri oynuyorum. yeni bitirdim. ben kolay kolay öyle bir oyuna tutulmam. arkadaşlarım arada der "sabaha kadar oynayıp bitirelim abi." ben genellikle oralı olmam. mesela mafia 2'yi sabaha kadar oynayalım dediler, istemedim. call of duty dediler, ilgimi çekmedi. ama bu nasıl bir oyundur ya? kafayı yedirdi bana. geçen gün rüyamda morrigan'ı gördüm. o kadar yani.

    --- spoiler ---

    efenim bir insan soylusu olarak başladım oyuna. gayet gerçek hayatta ki kendime benzettim. yalnız adam benden daha yakışıklı oldu. neyse. yanlışlıkla isim koymayı da unuttum. aedan diye kaldı. dedim paralel evrende bundan sonra adım aedan'dır. bir gece yarısı ansızın şerefsiz bir tane dükün saldırısıyla uyandık. bir baktım savaşa gidip karısını ve çocuğunu bana emanet eden ağabeyciğim'in emanetlerinin hepsi ölmüş. annem denilen leydi delirdi "savaşacağım!" diyor. dedim gelmişsin kaç küsür yaşına. otur oturduğun yerde, ben hallederim. diyor yok. dedim iyi gel. verdim bir ok. dedim takıl. neyse gerek askerlerim, gerek annem sayesinde babamı bulduk. bu arada duncan denilen çok karizmatik bir ağabeyle tanışmıştım sabah. beni grey warden yapabileceğini söylemişlerdi. dedim kral. ama peder dedi yok başkası için geldi. açıkçası kalbim kırıldı. çünkü herifi görmeden (aslında şu oyun başlamadan önce ki video'da görmüştüm de dikkat etmemiştim.) herife benzetmişim. de fazla değil. andırıyor yani. neyse bizim pederi yanlış hatırlamıyorsam kilerde yaralı bir biçimde ölmek üzereyken bulduk. çat kapı duncan geldi. dedi "seni grey warden yapalım, sizi artık kurtaramayız kısmet. napcaksın?" o halde annemi babamı bırakmaya vicdanım el etmedi ama malum kötülük kapıda. dedim eyvallah. "o iblislerin her açık deliğini.." dedi "sakin ol. grey warden'lık kerhane değil, yan gelip yatma yeri hiç değil." dedim eyvallah. neyse müdür, iştirak falan filan. iştirak dediğim de o ibnelerin kanını içiyoruz. iki arkadaşım benim orada öldü, ölülerini kaldırmadık düşün. neyse bizim zıpçıktı bi kral vardı. böyle tarihe altın harflerle geçmek istiyordu. sayemde geçti. dikkatle bakarsanız loghain denilen orospu çocuğu'nun ihanet ettiği kral olarak tarihte şu an. ayrıca hayal ettiği liderliği de ben yaptım geleceğim oralara. neyse iştirak öncesinde ormanda bir hatunla tanıştık. o bize eski belgeleri annesinden alıp verdi. annesiyle de tanıştık. sonra iştirak oldu falan. loghain puştu bizi sattı. en üzüldüğüm sahne duncan'ın ölümüdür. evet. adam götünü yırttı öldürmek için. kendini feda etti. ama öldü. sıçtığımın orge'siydi galiba. yiyorsa bana yapsın hele bir onu ne yapıyorum! neyse sonra gözlerimi morrigan'in annesinin evinde açtık. bu arada hep bize yardımcı olan alistair diye bir eleman vardı. ulan adam hep benim yanımda savaştı öylesine bir eleman sanıyodum. benim için endişelenmiş falan. neyse morrigan'ın anası cadıymış falan. kurtarmış ejder olup bizi. buralar zerre umrumda değil. o zaman sorsaydınız abov hacı derdim. yalnız morrigan'a görür görmez vuruldum. yolda tavladım. gerçi benim için bu oyunda 2 önemli şey var. bir iblisi öldürmemiz. iki hacı olmamız. hacı olduk hacı. boru mu be. hacı olmadan sana 10 tane soru soruyorlar. hepsi de bilmece. pratik zeka ve ezber yani. çalışsan geçersin. ben akide şekerimi yanıma almayı unutmuşum. o yüzden biraz zorlandım. ama yanlış yapınca iblis gibi bir şey oluyorlar öldürüyorsun gidiyor, problem değil yani. neyse. alistair ölen kralın babasının piçiymiş falan. karışık olaylar hacı. arl eamon bana ordu kur dedi. gittim ordu kurdum. her yerden adam topladık falan. canımı alan ikinci sahne. morrigan'ın gel çocuğumuz olsun kimse ölmesin kara büyü dediği sahne oldu. yemin ederim çok heyecanlandım. ama hayır ey ahali hayır! grey warden'dım ben! yemin ederim şu oyun boyunca kendime sadece duncan'ı ve şu adını unuttuğum peygamberi örnek aldım! bu arada peygamberin kurgusu çok sağlam. isa mesih'e süper gönderme var. çakma müritler bir tane ejder'e peygamber diyorlar. oysa ki hacı olmaya gittiğimiz yerde öğreniyoruz ki o hakikaten ölmüş. süper bir ayar veriyor burada, türkçesini oynadığım için; "gerçek inanların güç gösterilerine ihtiyacı yoktur." neyse. anladığım kadarıyla bizim ülkeye peygamber gelmiş. kadın. türkçesi aydınlık olan, kutsal kitabı aydınlığın ilahisi olan bir
    dini var. kocası çok yanlışlar yapmış buna falan. ulan kadın programına döndü entry. neyse. konumuz morrigan. morrigan'a dedim olmaz. ben onurlu birisiyim. şimdi çık git. gözüm görmesin seni. dedi "aptal. neyse aşkım, ben şimdi kaçıyorum bir daha da geri gelmeyeceğim, umarım pişman olursun." ulan deseydi birlikte büyütelim çocuğu. ben yine daha fazla üstüne titreyim ama yine aile olalım. derdim tamam. ne güzel olurdu. neyse sonracıma iblisin eline eline verdik diye özet geçmek istiyorum. alistair dedi ben öldürürüm. dedim yok mok sonra ısrar eder gibi oldu. götüm tutuştu. dedim eyvallah. gitti öldürdü lan. çok şaşırdım. oghren ile birbirimize baka kaldık. sonra oghren içmeye devam. gittim pezevengin yanına hala içiyor. sten mesela. sana borçluyum falan. yok abi estafurullah dedim. kes lan vıdı vıdı yapma bana dedi.

    şimdi uykum var da, yarın o morrigan'ın teklif ettiği yerde -evet türkçesi bu- geriye alıp bir de o türlü bitireceğim. bitirirsem tabii. sonra da o morrigan'ın eklentisini yükleyeceğim. elfmiş melfmiş açıkça söylüyorum yönü olan hiç bir organım ile alakası yok. morrigan desin gel gidek bu diyarlardan alıp başımızı aşkımızı yaşıyak. o kadar güç tutkunu bir kadının içinde aşk kırıntıları olduğunu biliyordum lan deyip ağlarım. da türkçesi var mı bilmiyorum. neyse kısmet. zaten sonunda kahramanlarını görmek istiyorlar diye ısrar ediyor kraliçe. halkın önüne çıksam aynen bunları anlatırdım. ha bu arada prens bheren kilisemi kapatmakla çok büyük adilik yaptı. sırf onun için bi dlc çıksın. sıçarım şarap çanağına. biz orada kardeş adınıhatırlamadığımrahipi başa getiriyoruz. zorla kilise açtırıyoruz. ibne geliyor yıkıyor. yemin ederim toplarım orduları cüce katliamı yaparım. hacı macı dinlemem. neyse ya sinirlerim bozuldu. her zaman ki gibi avrupa yakası dinleyerek şu yamasını indireceğim. her zaman ki gibi yama indirmiyorum tabii uyumadan önce avrupa yakası izlerim ben. çok güzel uyutuyor. güle kalka burhanla, aslıyla, volkanla, şesutla, rahmetli gazanfer özcan ile uyuyorum. çok da huzur doluyor içim. neyse konu avrupa yakası dizisi şeyine dönmeden.

    devamı falan var diyorlar. itiraf edeyim. şu reddclife'a uğramadan önce flemeth'in yerine gittim. kızını istemek için. evde yoktu. çok üzüldüm. artık seneye kısmetse.

    ---
    spoiler ---

    edit: oyunceviri.com da saaat lakaplı berkay öztürk ve meqan lakaplı murat tatas çeviriyorlarmış. %65'miş. bitirsinler yamayı kurarım. çok heyecanlıyım.


    (mayonezliarmut - 19 Şubat 2011 07:56)

  • comment image

    isimlendirmesine bakinca zaman zaman isin icinde turklerin oldugunu dusunmeme sebep olan oyun. denerim'i, tower of ishal'i gectim hadi de golems of amgarrak'i gorunce kararim kesinlesti.


    (itinerant - 11 Mart 2011 04:59)

  • comment image

    --- spoiler ---

    benim mage ile leliana'yı başgöz etmeye karar verdim. morrigan ile de arası iyi hani, kampta yanın konuşmaya gittiğimde vermeye filan çalışıyor. ama yok, gözü bir kere leliana'ya dikmişim, benim olacak fıstık.

    neyse, gittim campta, ne hediye varsa hepsini teker teker yığdım önüne. köpek bisküvisini bile verdim yani o derece. ne biçim bir insansa demedi ki aga bu nedir. itin kısmetine bile göz dikmiş. sonra konuşturmaya başladım elemanları, öpüştürdüm. aha dedim tokmak geliyor şimdi.

    yanına ikinci gidişimde morrigan'la çadırda ne ediyordunuz diye trip attı. halbuse morrigan'dan kaçırıyordum herifi. anlatamıyorsun ki laf bu hatun kısmısına. bu böyle olmaz dedi küstü. e ozman morrigan'a gidek dedim. o da küsmüş.

    sikerim dedim. herifi zevran'a yollayıp dibini dövdürdüm. beter olsun ipne.

    ---
    spoiler ---


    (deepresif - 30 Haziran 2011 14:24)

  • comment image

    beni hem keder, hem de nefrete boğan oyun.

    --- spoiler ---

    jowan denen dallamanın ortalığı kan gölüne bulamasına sebep olduğum ilk görevden beri spoiler yeme pahasına ara ara açıp rehberlere filan bakıyorum salakça bir hamle daha yapmayayım diye. az önce öğrendim ki 150 saattir başında oturduğum oyunun birkaç saniyelik bir bölümündeki salak bir diyalog sırasında basit bir cümleyi seçmediğim için oyunun sonunda alistair'la evlenemeyecekmişim. zaten büyücü bir elf olmam baştan işi bitirmiş de, en azından kral olduğunda aşığı olarak yanında kalma şansım varmış, beyefendiyi zamanında sertleştiremediğim(tövbe tövbe) için o fırsatı da tepmişim. "senden çocuk yapamam" deyip yüz çevirecekmiş benden, çünkü hanımevladı olarak kalmasına izin vermişim. ben de madem evlenemiyorum, bari kara toprağın olayım dedim, o yüzden kendimi büyük savaşta şehit etmeyi planlıyorum. arkamdan ağlasın dursun pezevenk. yanına kraliçe diye kattığın anora denen kaltak da kısır çıkar inşallah. it oğlu it. zamanında beni ne zevran'lar, ne leliana'lar istediydi de hiçbirine vermediydim. yazıklar olsun herif. piremsesler gibiydim ben baba evinde! boyun posun devrilsin inşallah. zırhla sıç!

    ---
    spoiler ---


    (canned - 10 Şubat 2016 01:06)

Yorum Kaynak Link : dragon age origins