Süre                : 1 Saat 52 dakika
Çıkış Tarihi     : 01 Ocak 1992 Çarşamba, Yapım Yılı : 1992
Türü                : Komedi
Taglar             : Tanrı tasvir
Ülke                : Belçika,Luxembourg
Yapımcı          :  A.A. Les Films Belge , Radio Télévision Belge Francophone (RTBF) , Samsa Film
Yönetmen       : Beatriz Flores Silva (IMDB), Frédéric Fonteyne (IMDB)(ekşi), Yvan Le Moine (IMDB), Geneviève Mersch (IMDB), Pierre-Paul Renders (IMDB)(ekşi), Olivier Smolders (IMDB), Pascal Zabus (IMDB)
Oyuncular      : Robert Mitchum (IMDB)(ekşi), Urbanus (IMDB), Maurice Van Hamel (IMDB), Nathalie Fritz (IMDB), Olivier Dirksen (IMDB), Séverine Bouffoulx (IMDB), Séverine Danze (IMDB), Calypso Molho (IMDB), Charles Haroux (IMDB), Michel Peyrelon (IMDB), Ania Guedroitz (IMDB), Philippe Martin (IMDB), Marie-Christine Bayens (IMDB), Renaud Leclercq (IMDB), Kim Van Acoleyen (IMDB), Pascaline Crêvecoeur (IMDB), Jérémie Renier (IMDB), Marie-Ange Dutheil (IMDB), Daniela Bisconti (IMDB), Guy Dessent (IMDB), Muriel Bersy (IMDB), Mil Seghers (IMDB), Lotfi Yahya Jedidi (IMDB)

Les sept péchés capitaux (~ The Seven Deadly Sins) ' Filminin Konusu :
Les sept péchés capitaux is a movie starring Robert Mitchum, Urbanus, and Maurice Van Hamel. Maurice dies and arrives in paradise where God immediately asks him for news of the Earth. It seems indeed that things are going badly and...


  • "ustaydı.dün göçmüş gitmiş aramızdan."
  • "pandomim ustasi fransız ...tuy gibi hafif ucarcasına zarif"
  • "yüz sanatları ustası denilebilir."
  • "(bkz: #26810949)"
  • "michael jackson moonwalk'i bu adamdan ögrenmistir. the silent movie'deki odaya giris sahnesinde ilk defa kullanilmistir bu yürüme tarzi. zaten marcel abi de bu sessiz filmde tek sesin sahibidir.*."
  • "(bkz: #9497344)"




Facebook Yorumları
  • comment image

    1923'te strasbourg'da doğdu. babasının ikinci dünya savaşı'nda fransa'yı işgal eden naziler tarafından öldürülmesinin ardından, 1944'te direnişe katıldı. savaşın sonuna kadar orduda görev yapan marceau, sanat çalışmalarına 1946'da başladı. mim ustası etienne decroux'dan ders aldı. 50 yıl boyunca tek söz söylemeden, her tür duyguyu canlandıran marceau, "bir pandomimciyi asla konuşturmayın, sonra susmak bilmez" demişti ve dün tamamen sustu.


    (crimetisia - 24 Eylül 2007 07:20)

  • comment image

    çalışmalarına antik yunan heykellerinden esinlenerek başlayan ve yaşadığı zor hayatın onu sessizliğe ittiğini düşündüren sanatçı, büyük insan.

    herkesi büyüleyen marceau, "marche contre le vent" yani "rüzgara karşı adım" adlı çalışmasıyla micheal jackson'a meşhur moonwalk'unda ilham kaynağı oldu.

    yarattığı bip karakterinin charlie chaplin'nin charlot'sunun,fransız mim ustası deburau'nun ve charles dickens'ın büyük umutlar romanındaki pip karakterlerinin bileşimi olduğu söylenir.

    aynı zamanda yazar olan bu harika insan l'histoire de bip (bip'in hikayesi), les sept péchés capitaux (yedi büyük günah) ve pimporello gibi kitaplara imza attı.

    mim sanatnın yaşayan son temsicilerinden biri olan marceau 84 yaşında geçirdiği kalp krizi sonrası öldü ve paris'teki pére lachaise mezarlığına gömüldü.


    (viajero - 5 Şubat 2008 11:57)

  • comment image

    büyük bir fransiz pandomimcidir... hatta mel brooks'un the silent movie filminde görmüşüzdür kendisini... 1923 doğumlu aktör, sinema filmlerinde hep himself rolunde oynar... yani chaplin'in şarlosu gibi marceau'nun himself'i... *


    (portakal - 11 Temmuz 2002 01:52)

  • comment image

    merdiveni 81'e dayamis bu ustanin sahne performansini gordukten sonra, yas-olgunluk-kondisyon uclemesinin meshur hikayelerinden biri geldi aklima. bu yuzyilin bilinen piyanistlerinden birini omrunun son senelerinde yardimcilari tasirlar klavyesinin basina. sonra rivayet edilir ki, eller tuslara degdikten sonra, zamanin kacinilmas sillesini yemis vucudu ab-i hayattan icmiscesine canlanir, gaipten bir zindelik gelir piyanistin bedenine ve saatler boyu bir yorgunluk emaresi gostermeden calar.

    hasbelkader gosteri saat kactaymis diye girdigimiz salonda, biletlerin kontrol edilmedigini gorup iceri bir goz atalim dedik ki, 2 dakika sonra kendimizi koltuklarin birinde bulduk. ister istemez, karsiligini vermedigi bir gosteriye giden bir sark kurnazi, halinden gayet memnun izler, yeri gelir guler, yeri gelir alkislar, sonra ceker gider. bu 81'lik dedeyi ve ogrencilerini izlerken, gordugum performanstan aldigim hazzi fakat karsiligini vermemis olmanin getirdigi suclulugu bir arada yasadim. nihayetinde, kendimi affettirmek istercesine ayakta dakikalarca alkisladim, hakiki karsiligi bu olmasa da. soyleyebilecegim, insan bedeninin, vucut dilinin nelere kadir oldugu konusunda onceden bir fikrim olmamasina karsin, marceau gibi bir ustayi izlemenin bu acigi 2 saat icinde kapatabildigidir. yerden filizlenen ekinin de, kovadan dokulen suyun da, ruzgarin da, hatta fiziksel ogeleri gecelim, acinin, mutlulugun, ihanetin, pismanligin da ses olmadan, vucut tarafindan dile getirilebildigini bir citirti bile duymadan isittim, gordum.


    (stormbringer - 21 Eylül 2004 03:32)

Yorum Kaynak Link : marcel marceau