her bir danışmandan daha danışman. gecenin bir vakti kanatlarını kuşanıp; sürüden ayrılmış kargalara yardım peşine düşen melekimsi. okul nasıl bitirilir stratejileriyle elinde tebeşir evet 5-1-1 taktiği ile ders alıyoruz diyen takım koçu maşşşaallllaaahhh.. selam ediyorum.

(islak karga - 9 Eylül 2006 13:13)

kitano takeshinin oynayip yonettigi ve bir yerlerden odul aldigi filmin adi...

(akira - 28 Şubat 2002 17:27)

polis memuru nishi, mafyadan borç para alır. bu parayı karısının kanser tedavisi için kullanır. karısının son günlerinde onu mutlu etmeye çalışır.

bu arada borcun peşine düşen mafya, nishi'ye rahat yüzü vermez.gerçi nishi de mafya yüzünden canını sıkacak bir adam değil. çeker tetiği, alnının ortasından vurur canını sıkanı, iş mi yani onun için.

---spoiler---

neyse sonra banka soyarak bir şekil öder borcunun anaparasını ama faizler için mafya peşindedir bu defa.

ölmek üzere olan karısı, mafyanın sıkıştırması...güzel bir hayat değil tabi.

ağır, aksak, yavaş yavaş akan bir film. sonunun nasıl bağlanacağını merak içerisinde bekledim. sonra sonu geldi. ama nasıl oldu anlamadım. iki el silah sesi suyduk, o sırada kamera gökyüzünde. kim kimi öldürdü, bilemedim. o yüzden sinir oldum. sevmem böyle sonunu izleyiciye bırakan filmleri.

---spoiler---

(muhabirkedi - 7 Temmuz 2008 10:54)

bitince insanın içinde hüzünle karışık bir huzur bırakan başyapıt.

(hybridrainbow - 21 Temmuz 2008 01:46)

zamanın ötesinden gelip karşıma çıkan, 14.000 kişinin içinde beni nasıl bulduğuna hala hayret ettiğim kafa insan.

(susannah - 5 Kasım 2008 20:38)

son derece karamsar bir havada geçen, az diyaloglu bir film. alışageldiğimiz sinema dilinden olukça uzak bir anlatımı var. filmde konuşmalar az olduğu gibi, esas oğlanın konuşmaları da yok denilecek kadar az. aralara serpiştirilmiş sessiz kısa sahneleri, sakat kalan polisin iyi yansıtılmış çaresizliği, kameranın, kitano'nun ifadesiz, soğuk yüzüne girdiği sayısız sahneleri, birbirinden kopuk gibi duran parçaların arka-arkaya bağlanmış hissi veren kurgusu, az ama öz komik sahneleri ile çok enteresan bir eser. filmde çok iyi yansıtılmış olan karamsarlık, film bittikten sonra da bir müddet devam ediyor.

--- spoiler ---

intihar

--- spoiler ---

(endless bliss - 2 Mayıs 2010 22:33)

bir takeshi kitano filmi. yavaş ilerleyen, oldukça karamsar bir havaya sahiptir. takeshi abimizi dertli ama çaresi tükenmemiş, vurgun yemiş ancak n'apacağını bilen bir eski polis rolünde izliyoruz.

(ooioo - 1 Mart 2011 20:30)

her şeyiyle tam bir takeshi kitano filmi; adam yazmış, yönetmiş ve de "sessizce" oynamış. filme ayrı bir hava katan o çiçek çizimleri falan ise çok çok hoş.

(martin jacques mystere - 17 Ekim 2011 01:31)

takeshi kitano başyapıtı.

tarifsiz sadakat, bir yanda irade ötesi bir çöküş, bir yanda kişinin kendi içinden kopan bir yükseliş, hataları kabullenme ve telafi etme isteği, duyguları içten bir şekilde ifade etme, ama ifadesizlik, bir kişinin kaderini kabullenmesi, bir diğerininse sıfırdan başlarkenki kendine olan inancı.

iki polisin farklı noktalardan başlayan benzer çöküşleri ve bunun devam süreci. öyle bir süreçki, bir yerde gerçekçilik, bir yerdeyse inanç galip geliyor. ve her ikisi de kendince bir son aslında.

takeshi kitano önce bir polisin, sonra diğerinin mücadelesini gösterirken araya sokuğu cıvıl cıvıl şehir ve doğa görüntüleri ve arka plandaki harika müzikler; tek başına anlamsızca acı veya gereksiz sadelikteymiş gibi görünse de sahnelerin birbirini desteklemesi ve tamamlaması açısından tam bir doyum.

(lvs - 29 Nisan 2012 02:40)

japonca havai fişekler demektir.filmde resim yapmaya başlayan adamın hızlı yükselişi ve japon harflerinden kar ve ışık yazarak onları da birleştirerek gökyüzünden inişlerini çizmesi ve bu şekilde "karışık" bi tat yakalaması sonucunda da intihar yazısı filmi çok yukarı taşıyor gözümüzde.

(ars - 30 Mayıs 2003 23:08)

izlense güzel olur, izlenmese de olur türden film. kitano'nun nuri bilge ceylan filmlerinden çıkmış hali, hafif gaz, biraz aksiyon, az da felsefe, hümanizm cart curt.

sana puanım yedi kanka.

(dedikoder - 15 Şubat 2013 03:43)

delikanlının halini delikanlı jargonunda anlatan takeshi kitano filmi. filmin en büyük olayı budur kanımca, anlattığı hikayeyi onun dokusuna uygun anlatmak. baş karakter nasıl sessiz ve ağır başlıysa film de sessiz ve ağır başlı. yani bir nevi senaryo baş karakteri ciddiye alıyor, baş karakter ne yapmak isterse "buyur abi film senin" minvalinde bütün ihtimaller açık. yani film başkarakteri manipüle etmiyor, başkarakter filme yol gösteriyor, bu da onu üç boyutlu bir karakter haline getiriyor.

şahsen bu üslup her zaman sevdiğim bir üslup olmuştur, hikayenin dokusunun başkarakterin kişiliğiyle örtüşmesi, onun ruh haline göre şekil alması hikayeye bambaşka bir tad verir. mesela max frisch'in homo faber adlı kitabındaki başkarakter mühendistir, adamda mühendis kafası vardır; teknik, az ve öz düşünür. romanda da çoğunlukla kısa cümleler seçilmiştir, karakterin duyguları mümkün olduğunca az sayıda kelimeyle ifade edilmeye çalışılır. bunu farkettiğinizde metni ayrı bir seversiniz, bu film de öyle işte.

erkeklik üzerine yapılan bin bir çeşit film var, kimisi scorsese gibi hızlı ve akıcı hikayelere meze etti konuyu, kimi tarantino gibi karikatürize etti. bu da aynı mesele üzerine başka bir yorum, aynı meseleyi bin birinci defa da olsa izletebilen bir yorum.

(rasseneur - 19 Mayıs 2013 23:39)

1997'de altın aslan'ı kazanmış filmdir.

17. uluslararası istanbul film festivali'nde 'havai fişekler' adıyla gösterilmişti.

(uzunada1969 - 13 Ekim 2013 23:01)

sadakat ve sevgi üzerine karamsar ancak aydınlık; çarpıcı sonu ile hafızada kalıcı bir film.

(sacriphorius - 26 Ocak 2014 18:25)

bu film sayesinde acil durum planımı yaptım. başıma bir felaket gelirse, ya dark side'a geçiyorum, ya da kendimi pointilizme vuruyorum.

--- spoiler ---

sonuna doğru uçurtmasıyla kumsalda koşan bir kız çocuğu gösteriliyor. bu saf mutluluk kimimiz için kartlarda yok, en fazla o mutluluğa hayran oluyor, onu izliyoruz. genç polisin dediği gibi, "i could never live like that".
--- spoiler ---

(jack in the box - 19 Temmuz 2014 13:00)

japonca hana + bi sozcuklerinin kesisimi, simgesel olarak
ates + cicek denklemi;
ya da
olum + yasam = havai fisek.
(bkz: kirmizi pelerinli kent)

(hana bi - 4 Haziran 2004 04:58)

bir bakıma aynı kadere sahip olduğumuzu söyleyebileceğim, girdiği kaliteli entryler ile dikkat çeken, takip edilesi yazar.

(vox stellarum - 7 Haziran 2004 02:50)

itina ile vakit öldürme mesaisine devamsızlık etmeyen, habitatı lab olan bilgisayar bazlı sevindirik yaşam formu. 15 saat ekran başında kriz geçirmeksizin kalma denemeleri yapan sosyolojik-delimsi. hâlen, net'ten arapça new york times okuyan birilerinin yanında, on satırlık tümceleri çevirme girişimleri ve kendi üzerine uygulamalı müşkülpesentlik denemeleriyle cebelleşmektedir.

(hana bi - 30 Haziran 2005 20:38)

çarpıcı ve de sarsıcı bir finale sahip olan, bunun ötesinde şiddet sahneleriyle ve kitano'nun canlandırdığı karakterle özel olarak takdirimi toplamış bir japon (ya da takeshi kitano) filmi.

(orumceq - 12 Kasım 2005 01:53)

uzun uğraşlar sonucu sözlüğünü kilitlemiş, anahtarını da suya düşürmüş yazmaz. suyu bir ineğin içerek dağa kaçmasına seyirci kalmak niyetindeki, bağrına taş basası şahıs.^*

(hana bi - 21 Ocak 2006 17:05)