Süre                : 2 Saat 2 dakika
Çıkış Tarihi     : 03 Temmuz 2013 Çarşamba, Yapım Yılı : 2013
Türü                : Animasyon,Drama,Bilim Kurgu
Ülke                : İsrail,Almanya,Polonya,Lüksemburg,Belçika,Fransa
Yapımcı          :  Bridgit Folman Film Gang , Pandora Filmproduktion , Opus Film
Yönetmen       : Ari Folman (IMDB)(ekşi)
Senarist          : Stanislaw Lem (IMDB)(ekşi),Ari Folman (IMDB)(ekşi)
Oyuncular      : Robin Wright (IMDB)(ekşi), Harvey Keitel (IMDB), Sami Gayle (IMDB)(ekşi), Jon Hamm (IMDB), Kodi Smit-McPhee (IMDB)(ekşi), Danny Huston (IMDB)(ekşi), Michael Stahl-David (IMDB)(ekşi), Paul Giamatti (IMDB)(ekşi), Ed Corbin (IMDB), Christopher B. Duncan (IMDB), Evan Ferrante (IMDB), Helena Holmes (IMDB), Michal Kahan (IMDB), John Lacy (IMDB), Michael Landes (IMDB), Jill Maddrell (IMDB), Jörg Vincent Malotki (IMDB), Don McManus (IMDB), Charlie Megira (IMDB), Sarah Shahi (IMDB), Kevin Thompson (IMDB), Cooper Thornton (IMDB), Shawn Weber (IMDB), August Wittgenstein (IMDB), Matthew Wolf (IMDB)

The Congress (~ Son Sans) ' Filminin Konusu :
Yaşlı ve işsiz bir aktrise, son bir iş teklifi gelir. Kadın, bu işi kabul ederken verdiği kararın nelere sebep olabileceğini asla tahmin edememiştir. İleride çekilecek filmler için, hatrı sayılır bir para karşılığında, görüntüsünün dijitalleştirilerek kendisinin bir  kopyasının yapılmasını kabul eder. Anlaşma gereği, görüntüsünü istedikleri her filmde kullanabileceklerdir.  Son Şans, Polonyalı yazar Stanislaw Lem’in Gelecekbilim Kongresi isimli kitabından uyarlanmıştır.


  • "bir garip film."
  • ""sen bunun asıl kitabını okuyacan" filmi. olmamış."
  • "soundtrackleri, yönetmeni ari folman olduğundan büyük ihtimalle, max richter tarafından yapılmış bir film. bir diğeri için (bkz: vals im bashir)"
  • "başka sinema sağolsun, minicik bir sinema salonunda bir avuç insanla izlediğim film. kaçırdığıma en çok hayıflandığım filmlerden birine böyle bir zamanda rastlamam fena düşeş oldu.gidin, görün."




Facebook Yorumları
  • comment image

    filmekimi 2013' te izlemiş olduğum filmdir. görsel açıdan tatmin etmiştir, hatta bir ara "ya kafam mı iyi acaba?" tereddütüne düşürmüştür. sountrackleri pek hoştur, listesine şurdan ulaşılabilir. buyrun bu da trailer .


    (enochlophobic - 5 Ekim 2013 20:46)

  • comment image

    daha sona ermeden uyarlandığı kitabı merak ettirmeye başlayan film. insan arayışının ve fantastik bilimsel gelişmelerin ışığında gerçekleşen ilgi çekici tartışmalar seyircinin beyninde karıncalanmalar yaratıyor ve tadı damakta kalan bu tartışmaların doyumuna varma arzusu filmin uyarlandığı kitabı akla düşürüyor.

    hikayenin fantastik boyutu ve malum geçişler seyirci ilgisinin odak noktası olurken özellikle jeff karakterini canlandıran danny huston ve al karakterini canlandıran harvey keitel oturaklı performansları ile öne çıkan babalar oluyor. animasyon ayağında da tipoloji olarak kendisine muazzam derecede benzetilen karakteri ile huston filmden geriye kalan en enteresan karakter oldu benim için.

    tamamıyla bütünlük arz eden bir hikaye anlatımı olmamasına rağmen kafa yordukları ile dikkat çeken, ben ve benim gibi cahilleri stanislaw lem ile tanıştırması açısından kıymetli bir yapım.

    7/10


    (kahmut - 13 Ekim 2013 12:37)

  • comment image

    normalde sinemaya verdiğimden çok daha fazla para verip gittim, teşekkürler filmekimi. salonda beynini çıkarmaya çalışırcasına sümküren izleyici, senin de allah belanı versin.

    kitabı daha iyi diye başlamayacağım. kitabı çok şahane evet ama film de şahane benim için. hem bilimkurgu, hem animasyon üstüne de max richter var.


    (ozge - 2 Kasım 2013 00:01)

  • comment image

    başka sinema sağolsun, minicik bir sinema salonunda bir avuç insanla izlediğim film. kaçırdığıma en çok hayıflandığım filmlerden birine böyle bir zamanda rastlamam fena düşeş oldu.

    gidin, görün.


    (cemvscem - 7 Haziran 2014 09:24)

  • comment image

    digital gelecekten çok kimyasal geleceği anlatan film. bundan 50 yıl sonra kıt olan kaynaklar tükendiğinde, ortalık savaştan geçilmediğinde, gini katsayısı 0,99 olduğunda kim o sefalet içinde zar zor yaşadığı hayat yerine bu kimyasalı tercih etmez ki? geleceği bırakın şu an bile bu imkan sunulsa milyarlarca kişi gerekirse organlarını satıp ölene kadar istediği hayal dünyasında ömrünü tamamlar. kitabını okumak elzem.


    (starcaller - 10 Temmuz 2014 21:24)

  • comment image

    hayal kirikligi. kotu yanlari, ucuz felsefe, zayif sinematografi (ozellikle animasyon olmayan kisimlar), kliselerle dolu animasyon, irite eden oyunculuk. iyi yani, gene kliselerle dolu olmakla beraber (yani su filme bir leonard cohen patlatamayacaksak ne anladik di mi?) muzigin kullanimi.

    felsefesinin bu kadar ucuz olmasi, senaryonun arkasinda stanislaw lem oldugu dusunulurse, ari folman'in uyarlama sirasinda onemli incelikleri kacirdigini dusunduruyor. aci cekerek gercekler mi, halusinasyonlar esliginde kacis mi? kendini olumlamanin, aktris-rol yapma ikiligi uzerinden sembolize edilmesi. daha akla gelmeyen, gelmiyor cunku o kadar yapay ve banal ki insan kendi sagligi icin bir an once aklindan silmek istiyor, bir sure ipe sapa gelmez, sikintilar bastiran vecize tesebbusleri, hakikat kirintilari, vs. peh!

    sinematografi zayif cunku cekimlerin cogunda ekranin tamamini insan yuzu dolduruyor. bu kadar "yuz yuze" olacak bir durum yok halbuki. fazla insanin gozune sokuluyor bu sekilde. ozellikle ilk eksiklik ile birlestirince, bu filmin temel problemlerinden birinin fazla didaktik, hatta ondan da ote pedantik, oldugu ortaya cikiyor. cok fazla alti ciziliyor her seyin. galiba ari folman pek kitabi anlamamis ama anlamaya calismis; zorlandiginin farkinda ve bir sekilde seyircinin ayni aciyi cekmesini istemiyor (nereden biliyor seyircinin ayni zorlugu cekecegini? narsizm? megalomani?). bir de, hangar/ev sahneleri maasallah en baba sit-com'lari aratmiyor; insan ciddi ciddi acaba bu bir tv filmi mi diye dusunebiliyor.

    animasyonlarin gercekten (!) hic bir yaratici yani yok. oylesine, psycho-delic ve distopik animasyonlarin harmanlanmasi. surekli kivrimlar uzerinden akan nesneler, renk cumbusu, bilindik gecisler (yaslanma, kararma, kusa donusme, vs.). her ne kadar animasyon olmayan kisimlardan daha basarili ise de (ozellikle ambiyans yaratma bakimindan), gene de vasatin pek ustune cikmiyor.

    oyunculuk, felaket. harvey keitel'in bu kadar kotu oynatilabilmesi, basli basina bir arastirma konusu. robin wright, altindan kalkamayacagi bir rol kabul etmis; maalesef sasirtmiyor. aaron pek sinir bozucu bir velet; hollywood'un streotipik kirilgan, kirilgan oldugu kadar duyarli ve zeki cocuklarinin amalgamasyonu. genel olarak, cocuk haric, digerlerinin bu kadar kotu rol yapmasini gene yonetmene baglamak gerek. ne demek istedigini tam olarak bilmeyen bir insan, nasil olur da bu bilinmeyen seyin duzgun sekilde aktarilmasini saglayabilir ki? aynen boyle olur iste: kopuk, sahte, yapay.

    evet, muzik iyi sayilir. ozellikle sonlara dogru yayli calgilar agirlikli kisimlar, insanin icine sikinti veriyor (amacin bu oldugunu varsayarsak, amacina ulasiyor). ama siradan bir sesten cohen (neydi sarki?) ve dylan (forever young) dinlemek, gene ve israrla insani filme yabancilastiriyor. sanki yemegi tatmaktan ziyade, yemegin nasil yapildigini goruyor gibi oluyor insan, malzemeleri, alet edevati; yapildigi yerin pek de hijyenik olmadigi da anlasiliyor.

    onemli bir film degil; iyi bir uyarlama (lem'in bu kadar sacmalamayacagini umarak) hic degil.

    4/10

    edit oncesi edit: cohen'in sarkisi, "if it be your will".


    (iki9bir18uc20bir30 - 17 Ağustos 2014 12:23)

  • comment image

    kitabını okumadım , film olarak da inanılmaz depresif bir film. diyalog,oyuncular,oyunculuk,müzik,animasyon,hikaye neredeyse filmde kullanılan tüm öğeler insanları bunalıma sürüklesin diye çekilmiş sanki.


    (dakyanus - 17 Eylül 2014 11:55)

Yorum Kaynak Link : the congress