eski fbi tercumani sibel edmonds ile ilgili 2005 yapimi bir fransiz belgeseli (une femme a abattre). fbi, american-xxxxxxx council atc, generaller, silah ureticileri, narkotik, ismi lazim degil bir ulkenin derin devleti, istihbaratcilari, bu ulkenin lobicileri. yok yok.

(biberon - 11 Haziran 2007 11:19)

izlemek icin:
http://bestdocumentaries.blogspot.com/
adresine gidin
august 2008 icinde scroll down edin.
17 agustos tarihinde eklenen linkte tam ismi soyle:
sibel edmonds documentary - kill the messenger

yaklasik 53 dakika icinde bermuda seytan ucgeni -buyuk birader ve iki kucuk candarmasi- hakkinda verilen enformasyon cok carpici ve mide bulandirici.

(genx - 22 Ağustos 2008 20:39)

chris rock'in yeni stand up gosterisi. kotu degil ama bir never scared in yarisi kadar etkisi olamadi bende. hatta bigger and blacker'dan da basarisiz diyebilirim. zaten son 2-3 senedir cok formsuz chris rock. (bkz: kokain)
ha en kötü cr bile piyasadaki standupçıların %90'ından iyidir o ayrı
dvd'si 20 ocakta cikacakmis

(xerathul - 16 Aralık 2008 16:28)

tami hoag'ın yazdığı polisiye roman. türkçeye de kuryeyi öldür ismiyle çevrilmiştir. bayık gibi görünse de güzel bir hikaye vardır aslında. kısaca anlatmak gerekirse, bisikletli kurye ve o gün aslında mesaisi bitmiş olan jace damon'ın günün son teslimini yapmak için bi avukattan paket alıp o paketi istenilen kişiye götürmesi gerekir. paketi alır. istenilen noktaya gider. ancak orada onu öldürmeye çalışan araba içindeki bi insan ile karşılaşır. noluyoo yea deyip can havliyle o adamdan kurtulup avukatın ofisine geri döner. ancak avukatın ölmüş ve ofisinin polislerle çevrilmiş olduğunu görür. o da artık olayla ilgili tek şüphelidir. o da kaçmaya başlar. olaylar gelişir. tami hoag o pis, kokuşmuş, unutulmuş los angeles alt sokakları havasını çok iyi veren tasvirleri kitabı güzel yapan bi detay.

(carter - 4 Nisan 2010 19:36)

11 eylül saldırılarından sonra fbi'da tercüman olarak çalışmaya başlayan türk kızı sibel edmonds'ı konu alan belgesel.

izlemek için: http://watchdocumentary.com/…r-video_9869034d2.html

(z0dy - 6 Mart 2011 12:33)

(bkz: windows live messenger)

(formless - 6 Mart 2011 12:35)

pulitzer ödüllü gazeteci gary webb’in san jose mercury news gazetesinde görevliyken los angeles'ta bir kokain satış şebekesinin, nikaragua'daki kontra-gerilla güçleri ile finansal ilişkilerini ve bunun cia ile bağlantılarını açıkladığı hayatını kökten değiştiren olay zincirinin anlatıldığı film.

gary webb’i canlandıran jeremy renner’ın önümüzdeki yılın akademi ödülleri’nde "en iyi erkek oyuncu" kategorisine aday olması kuvvetle bekleniyor.

fragman: http://www.youtube.com/watch?v=vw4xo-52ube

(tarcin - 5 Haziran 2014 16:40)

(bkz: türkçe altyazılı stand-up gösterileri veritabanı)

(kolombre - 23 Ağustos 2014 17:02)

ing altyazısını bile bulamadığım film.

(murvermeyvesi - 19 Ocak 2015 23:31)

ing. elçiye zeval olmaz.

(mimar kiz ariyorum - 30 Ocak 2015 16:55)

filmde gördüğümüz 3 bölümlük dark alliance yazısını aşağıdaki linkte inceleyebilirsiniz.

http://www.narconews.com/…kalliance/shock/start.htm

en iyi erkek oyuncu adayı çıkaracak çoğu filmi izlemiş olarak söylüyorum, jeremy renner'ın şansı oldukça yüksek. ha bir de filmi izlerken nedense sürekli uğur mumcu'yu hatırladım.

(bluebeard - 31 Ocak 2015 10:21)

ımdb'sine hak verdiğim bir film oldu açıkcası.

kill the messenger izle

not: bu kıyağım tüm sansür ve korsan film lak lak lak diye ötenlere gelsin. mına koduklarım...

(dumanizt - 15 Şubat 2015 01:13)

oscar yarışında american sniper ile aynı kefeye girememiş film. nihayetinde american sniper çeşitli dallarda ödül kazanırsa bu film daha da çok kaybetmiş olmayacak. filmden alıntılarsak "ölmesi gereken köpekten kabız olan ata uzanan şiirsel bir mesleğin hikayesi

kill the messenger: "ölmesi gereken köpekten at dışkısına"...gazetecilik

(zorba - 15 Şubat 2015 17:47)

tam olmamış film.

--- spoiler ---

aslında iyi başlıyor ama sanki gary webb'in büyük komployu ortaya çıkarması için gerekli şartların oluşumu aceleye geliyor ve herşey hazır onu bekliyor gibi fazla "senaryo" kokuyor. makalesini yazma süreci, yazdıktan sonraki tepkiler fena değil. bir de aile hayatına gereğinden fazla yer verilmiş ve bu da filmi biraz hantallaştırmış. neticede biyografi sayılmaz. politik gerilim tuğlaları yeterince sağlam örülmemiş denebilir. ortada bir all the president's men durumu yok elbette ama biraz daha uğraşılsa olabilirmiş pekala. çünkü artık komplolardan sıtkı sıyrılmış bizlere cia ve uyuşturucu kartelleri arasındaki ilişkiler o kadar çarpıcı gelmiyor. filmin kendini çarpıcı hale getirmek sık sık için ailevi dramatik anlara meyletmesi elini zayıflatmış bana göre. en önemlisi de, intihar meselesinin fazla havada kalması. belki de muammasından dolayı kasten bırakılmıştır.
--- spoiler ---

gary webb gibi saygı duyulası bir adam, daha iyi bir filmi hak ediyordu. tıpkı alan turing'in the imitation game'den daha fazlasını hak etmesi gibi. jeremy renner rolünü iyi taşımış. andy garcia, michael sheen, ray liotta gibi ustaları kısa rollerde görmek de keyifliydi.

(niafunke - 20 Şubat 2015 23:35)

bence film çok iyi çekilememiş. baş rol oyuncusu güzel bir oyun çıkarmış ama prodüksiyon ve yönetmen yeterince kendini vermemiş filme. belki de becerememişler. bununla birlikte konu çok sağlam. filmi izlerken olanları kafanızda kurduğunuz zaman dehşete düşüyorsunuz. bence izlenmesi gereken bir film.

(turfanda - 21 Şubat 2015 00:19)

nikaragua'da contraların silahlanmasında cia'in rolünü anlatan sağlam film. gazeteci gary webb'in hikayesini anlatıyor.

(mevzu derin bebegim - 23 Şubat 2015 20:41)

senaryosu bok gibi yazılmış, yardımcı oyuncuların da sıçtığı bir film olmuş. konu ilginç ama film leş.

(uzdeniz - 28 Şubat 2015 01:55)

--- spoiler ---

yerel bir gazetede çalışan gary webb (jeremy renner), uyuşturucu ticareti yapan kişilerin varlıklarına devletin el koyması ile ilgilenmeye başlar. yeterli delil olmadan yapılan bu el koymalarla ilgilenirken, eşi uyuşturucu ticaretinden yargılanan bir kadın kendisine ulaşır, büyük uyuşturucu patronu olarak bilinen bir elemanın en başından beri devlet için çalışan bir muhbir olduğuna ve tüm satıcılar aleyhine tanıklık yapacağına dair belgeler sunar. savcı ile görüşen webb ortalığı karıştırır, mahkemeye katılır. mahkemede tanıklık yapan muhbir işi cıa ile yürüttüğünü, milyon dolar kazandığını, bunları bir yerde biriktirdiğini anlatır. kokaini nikaragua'dan getirerek amerika'da zengin çocuklara satıyorlar, elde edilen para ile nikaragua'da yönetimle mücadele eden kontra hareketini destekliyorlar. amerika sovyet rusya ve komünizm ile mücadele için çeşitli ülkelerdeki çatışmaları ve ayaklanmaları kendi lehine yönelik destekliyor ya da direkt karşı ülke ile savaşıyor. bunun için gerekli parayı da bu yollardan sağlıyor. film 1990'lardan başlayan gerçek bir hikayeye dayanmakta.

"oliver north kontra savaşını finanse edip desteklemek için, kokain tutuklularından ele geçirilen parayı neden kullanmıyoruz dedi. elbette reddettiler. ama gördüğün gibi böyle fikirlerle gelen tek kişi ollie değildi."

beyaz sarayda ulusal güvenlik konseyinde çalışan fred weil , haber yayınlanmadan önce şöyle diyor:

"bazı hikayeler anlatmak için aşırı gerçektir."

haber yayınlandıktan ve devletin maşası gazetelerde kanıtların eksik olduğundan bahsedilirken telefonda:

"seni haberin konusu yapıyorlar. şizofreni geçmişin var, yalancı ve eş-cinsel. köpeğini dövüyorsun, pedofilisin. doğru olup olmamaları önemli değil. konu şu, kimse ne bulduğunu hatırlamaz. seni hatırlar. ve kafayı yemiş olduğunu. varlığına son verirsin. unutma, tam hedefin üstündeyken en sert eleştiriyi alırsın. işte o anda tüm silahlarını üstüne boşaltırlar... dayan gary."
--- spoiler ---

filmin senaryosu, yönetimi ve teknik özellikleri eleştirilmiş, ben beğendim, gerçi beğenmesem de bunlar umurumda bile değil. beni cezbeden konu ve olayların seyri, kurulan ilişki ağları. en sevdiğim filmler, gerçek hikayeye dayanan filmler, elbette dönen kirli dolapları ortaya koyan konulara sahip hikayeler bunlar da. adamlar yapıyorlar hiç değilse, amerika öyle bir ülke ki bütün pisliği çok ciddi şekilde ortaya seren alanlara sahip. bizde de hükümetin götünü yalamak için kurtlar vadisi çekiyorlar işte. spekülasyonların arasına serpiştirilmiş iki gerçek vakıa ile senelerce milleti oyalayıp oyu götürüyorlar. veya kod adı koz çekip bokunu çıkarıyorlar.

(filosofo - 2 Mart 2015 20:47)

kaliteli bir film.
mutlu sonla bitmeyenlerden.. gary webb'e üzüldüm.

(mevzu derin bebegim - 15 Mart 2015 00:58)

alın işte bunlar da hep amerikanın oyunları.

(jean pierre castel - 27 Mart 2015 23:47)