batılılaşmaya karşı çıkan çevrelere duyulan güvensizlik ve kızgınlığın romanın tavrını belirlediğini düşündüğüm halide edip adıvar'ın 1926 yılında yayınlanan romanı.

(afrozist - 4 Ocak 2009 18:28)

hale soygazi bu filmde bilindigi uzre kahpe rolundeydi. isin ilginc yani daha sonna ahmet ozsan ile evlendi ama dusunuyorum da ahmet ozhan eminim o filmde kahpeye vuranlarin tarafini tutuyordu.

(celest - 21 Mayıs 2000 22:59)

--- spoiler ---
-seni casusluk ve milliyetçilik suçlarından tevkif ediyorum.
-milliyetçilik bir suç değil erdemdir çorbacı.
--- spoiler ---

(yorganadam - 8 Kasım 2012 22:35)

ye$ilçam'da üç versiyonu çekilen film. sırasıyla 1949, 1964 ve 1973 yıllarında filme alınmı$tır. bir de romanda iliği cücüğü sıkılası orospu evladı bir imam vardır ki ondan hiç bahsetmiyorum...

(lem - 30 Ağustos 2003 23:44)

romanda bahsi geçen kasabanın ismi verilmeyip (...) şeklinde geçilmiş, ikinci el olarak aldığım kitabın 1. sahibide üşenmeden o boşlukları urla yazarak doldurmuş, bir bildiği var da ondan mı yazmış öyle olduğunu mu hayal etmiş bilemedim.

(zubdeialem - 11 Mayıs 2013 00:14)

filmin ilk çevriminde başrolü nefis kadin sezer sezin oynamisti

(vinyl - 26 Kasım 2003 01:30)

anadolu yobazının bugünlere kadar bile değişmediğini yer yer görebildiğimiz kitap.

(atlantisgezgini - 10 Ocak 2014 22:58)

dini kullanarak, insanları çıkarları için yönlendirenleri anlatan roman/film.

(betatron - 30 Ağustos 2014 17:28)

1949 yapımı film, lütfi akad'ın ilk filmidir. akad bunun öncesinde seyfi havaeri'nin yarım bıraktığı bir filmin son birkaç sahnesini çekmiştir o kadar. bu bakımdan oldukça iyi bir ilk film diyebiliriz.

kendi aktardığına göre kurgusunu da tek başına yapmış ve bu iş için erman filmin adapazarı'nda bulunan bir sinema salonunda bir odayı kullanmıştır ve kurgu masasında perde olmadığı için, kareleri izlemeden yapmıştır kurguyu. hele bir film banyo etme tasviri var ki tam ateşin keşfi gibi bir şey. kendi tabiriyle ilkellik. elektrik sadece geceleri verildiği için, ışıklı sahnelerin hepsi gece çekilmiş, yapay yağmur için belediyenin arazözleri kullanılmış falan. mekanlar özenle seçilmiş. normalde yetersiz ama o günün şartları için hiç de fena bir uzunluk olmayan 9-12 bin metre film kullanmış. film ithalatının bayağı bir karın ağrısı olduğunu hatırlatayım.

ilk filminde hem senaristlik, hem yönetmenlik hem de kurguculuk yapmak kolay iş değil. üstelik kalabalık bir set olduğu için yüzlerce insanın yarattığı hengameyle de ilgilenmesi gerekir bir yandan.

sezer sezin (aylin), temel karamahmut (düşman kumandan), settar körmükçü (fettah hoca, benim için itoğlu it), vedat örfi bengü (uzun hüseyin) falan derken kadro sağlam. tosun bey'i oynayan kemal tanrıöver içinse yakışıklı çocuk diyor, başka da bir kriteri yokmuş haha. bu durumun bir benzeri birkaç yıl sonra kanun namına filminde ayhan ışık için de geçerli olacaktı.

filmi izlerken ister istemez 100 yılda bir bok da iyiye gitmez mi diye düşünürken buluyor insan kendini. o gün orada yer alan tiplerin hepsi bugün de başka bedenlerde de olsa hayatta, kimi ülkenin içine sıçmakla meşgul, kimi kurtarmaya çalışmakla. o gün idealizm ve direniş galip gelmiş, bugün ahlaksız muhafazakarlık. bakalım yarın neler olacak?

bu arada filmde süvari alayının ve hücuma kalkılmasının görüntüleri diye, döneme ait, muhtemelen 16 mm ile çekilmiş gerçek görüntüler kullanılmış. hatta ismet inönü ve mustafa kemal'i gördüğüm kanaatindeyim. bu yanıyla içinde tarihi belge de barındıyor. sinema tarihimiz açısından da önemli bir kilometre taşıdır.

(kahvesigara - 20 Ağustos 2016 20:24)

--- spoiler ---
ömer lütfi akad'ın versiyonundaki (1949) ünlü linç sahnesi çok sade ve gerçekçidir. idealist vatansever kimliğindeki aliye öğretmen (sezer sezin) yarı erkeksidir ve femme fatale'in rolüne doğru sokulur yavaş yavaş. aliye öğretmen tipi ne denli vatansever ve aydın ise hacı fettah karikatürü de bir o kadar kötü ve acımasızdır. aslında bu tipleme yeşilçam için şablon oluşturmuştur denebilir. iyilerin karşısına kötüleri koyduğunuzda seyirciyi yarı yarıya kazanmışsınız demektir. yeşilçam bu kurala her zaman riayet etmişse de bu ikiliği içeriden delme hamleleri de olagelmiştir. metin erksan ile yılmaz güney'i refere etsek yeter. linç mizansenini soğukkanlılıkla yöneten hacı fettah, aliye öğretmen'in kafasına taşı ilk vuran adamdır aynı zamanda. bunu müteakip salyalı cemaatin taşkın fertleri öğretmeni oracıkta linç ederler. çok iyi bir sahnedir.
--- spoiler ---

(hanging rock - 17 Mayıs 2017 20:07)