ünlü simaları da kullanarak soyu tükenmekte olan hayvanlara dikkat çekmeyi amaçlayan ingiliz belgeselimsi program.

(partizan - 16 Mart 2007 13:21)

ing. extinctionin sifat hali. soyu tukenmis, yok olmus, turunun son ornegi ölmüş anlaminda.

(elf - 28 Kasım 2003 04:10)

moonspell'in mart 2015'te çıkması planlanan yeni albümünün ismi

(yanginmerdiveni - 8 Ocak 2015 15:06)

son 50 saniye ile rakı roka beyaz peynir üçlüsünü boğazın derinliğine gömerek taşları, kayaları kendinize siper ettiren güce muktedir parça.

(ozoutlaw - 2 Mart 2015 00:53)

moonspell'in 2015'te çıkmış ve beni üzen albümü. en baştan şunu belirteyim, moonspell'in hiç bir albümü benim için kötü değildir. moonspell hemen hemen her albümünde yeni şeyler denemeyi çok sever. bir etikete kesinlikle bağlı kalmaz. çok dinlediğim albümleri vardır ve çok nadir dinlediğim albümleri vardır. bu albüm de benim nadir dinleyeceğim albümlerin arasına girdi bile. belki biraz erken kanıya varıyorum ama düşüncemin değişeceğini pek sanmıyorum.

öbür yandan moonspell'in diğer dinleyecileri içinse güzel bir albüm gibi. moonspell'in belki çok daha fazladır ama basite indirgersek 2 türlü dinleyici kitlesi vardır.

benimde dahil olduğum ilk yılları seven tür, yani anno satanae ile başlayıp wolfheart, irreligious ve eskiye dönüş albümü olan memorial.

bir de deneysel çalışmalarını ve gothic moonspell'i sevenler vardır ki onlar için efsane olan sin/pecado ve the butterfly effect.

bundan önceki albümünü de omega white ve alpha noir olarak 2 ye bölerek, 2 tür dinleyeci kitlesinin de gönüllerini hoş etmiştir.

gelelim son albüme. albümdeki şarkıları tek tek değerlendirmek için erken, o yüzden sadece isimleri:

1 until we are no more (breathe)
2 extinct
3 medusalem
4 domina
5 the last of us
6 malignia
7 funeral bloom
8 a dying breed
9 the future is dark
10 la baphomette

bonuslar: until we are no less, doomina, last of them, the past is darker

extinct müzik kalitesi olarak harika bir albüm olmuş diyemem. harika bir kaç şarkı barındırıyor diyebilirim. bana sanki 2-3 şarkı üzerinde durulmuş ama albüm olarak üstüne düşülmemiş gibi geldi. belki erken konuşuyorum ama solo albüm yapsalarmış pek bir şey değişmezmiş gibi. beni pek şaşırtmayan ama bazıları için müthiş garip gelecek, fernando ribeiro'nun arap ezgilerine olan hayranlığı (bkz: under the moonspell) ile ortaya çıkmış arabesk tadında şarkılar var. biz wolfheart sevenler için beklentileri kesinlikle karşılamadığı düşünüyorum. işin en kötü tarafı, sanırım sonra gelecek olan albümler de eminim ki müzikal açıdan çok kaliteli olacak ama bize nerede o eski moonspell dedirtecektir. ama bu moonspell, ne yapacağı da hiç belli olmaz.

(deadcal - 9 Mart 2015 10:34)

moonspell'in 2015 çıkışlı albümü.
bir albümde daha önce yaptıkları tüm tarzları toparladıklarından mı nedir biraz karışık olmuş. genelde sound konusunda daha tutarlı olan; hatta bu uğurda albümlerini bile ikiye ayıran adamlar (bkz: alpha noir / omega white) extinct'te ne kaydettilerse doldurmuşlar albüme. bu yüzden albümdeki şarkılar birbirinden kopuk kopuk geldi bana. breathe ve the last of us gibi radio friendly şarkıları dışında malignia harika bir şarkı olmuş.

(yberian - 12 Mart 2015 22:55)

(bkz: #49908534)

(karinca beli - 17 Mart 2015 23:41)

orson scott card dan yeni bir scifi dizi.
trailer i izlerken bir adet g'oauld silahi gordum sanki. stargate den esinlenmeler var baya. bekleyip gorelim bakalim.

(alice in tardis - 3 Haziran 2017 00:45)

insan ırkının uzaylılar tarafından imha edilmesinden 400 yıl sonrasında geçen konusuyla oldukça ilgimi çeken yeni bir scifi dizisi. az sayıda insan bir grup uzaylı tarafından insan ırkının kurtarılması için hayata döndürülür. konusu bu, bekleyip göreceğiz bakalım nasıl olacak?

tralier 1
trailer 2
imdb

(mjorate - 1 Ekim 2017 21:13)

senaryosunun sadece bir bölümü orson scott card'a ait geri kalanları ender's game yapımcısı aaron johnston tarafından yazılmış. sanırım orson, kanka nasıl yapılıyor bir kere göstereyim kalanını sen halledersin diyerek johnston'un üstüne bırakıp kaçmış. başka türlü bu işin kendisinden çıkmış olmasına imkan yok.

sanırım orson scott'un yazdığı da ilk bölüm zira yine bir yerine dua eden insanlar sıkıştırmayı ihmal etmemiş. böyle büyük bir bilimkurgu yazarının mormon olması da çok büyük ironi. trailerı çıktığı vakit bu sene güzel bir bilimkurgu dizisi geliyor galiba demiştim fakat beni büyük yanılttılar.

--- spoiler ---

dizinin şu ana kadar yayınlamış bütün bölümlerini atlaya hoplaya izlemek zorunda kaldım. izlediğim kısımdan anladığım ise bu dizinin bütçesinin ve senarist kaleminin bu temayı kaldırmaya yetmediğidir. yine güzel bir temayı ucuzca harcamışlar. oyunculuklar çok vasat. özellikle başrol oyuncuları fecaat. bütün dizi bir orman ve derme çatma bir sığınaktan ibaret. bu iki saatlik bir filmde çok önemli değil fakat ilk sezon on saate yakın bir diziyi bu kadar dar bir alana sıkıştırmak seyirciyi boğuyor.

son dönem abd dizilerindeki aile bağları teması ise artık öeeh dedirtiyor. yakın zaman aralığında çekilmiş ne kadar post-apokaliptik dizi varsa hepsinde sürekli flash back ve ergen zırtlaklığı çekmekten gına geldi. zombili dizi diye walking dead izliyorsunuz bölümün yarısı başına buyruk bir ergenin göz yaşlarını izlemekle geçiyor. dandik mandik ama bilimkurgu diyerek falling skies izliyorsunuz. bir kızı bir oğlu derken yine diziyi saçma salak ergenler ve aile dramasıyla piç ediyorlar. ulan bu olacak galiba diye the 100 izliyorsunuz. bu seferde karşımıza analı kızlı gerizekalılık silsilesi çıkıyor.

falling skies demişken hikaye neredeyse aynı. uzaylılar dünyaya saldırır ve insanlığı tükenme noktasına getirir. bu esnada istilacı uzaylıları yok etmek için insanlara yardım eden başka bir uzaylı türü peydah olur. yine aynı şekilde beyin sapına yerleşen uzaylı bir parazit vardır. hatta dünyaya saldıran uzaylıların da aslında savaşçı bir ırk olmadığı, onların da aynı parazit tarafından ele geçirildiği için saldırdığı teması bile aynı. dizinin bütçesi olmadığı için bir sürü içi boş diyalog, bol bol flashback ve ucuz aksiyon sahneleri eklenmiş.

şimdi gözünüzün önüne sıfırdan insan yaratabilme gücüne sahip bir teknoloji getirin. ayrıca genetik olarak daha güçlü ve sağlıklı insanlar yaratıyor bu güç. yeniden yaratılan insan geçmişte sahip olduğu hafızayı da muhafaza ederek geliyor. gel gelelim yeniden yaratılan insanın ilk sorduğu soru karım nerde? kardeş 400 yıl sonra tekrar yaratılıyorsun. askerden yeni dönmüş gibi hemen karını aramak nedir? 7/24 uçup kaçabilen, her türlü veriye sahip süper bir drone var fakat o da bilgiyi size merkezde verecekler diyerek sik sok gizem yaratmaktan başka halta yaratmıyor. hadi bunlar biraz ucuz numaralar ve süreyi doldurmak için gerekli ama o uzaylı parazitlerin hali nedir allasen. galaksiler arası seyahat edebilecek teknolojiye ve bilgiye sahip dört kollu goro gibi uzaylıları ele geçirecek kadar akıllı yaratıksın ama ormanda götünü silmek için taş arıyorsun. bir de utanmadan insan bedeni daha güzel demiyorlar mı? kolları var sıkıyor, bacakları var zıplıyor diyor ya lan ashdjashdj. git goril filan ele geçir o zaman pezevenk. en azından kışın götün donmaz. lan lazerli mazerli silahlarla bütün dünyayı yok etmişsin hala elinde çomakla gezip çadırda yaşıyorsun. sikeyim öyle uzaylıyı afedersin.

ilerleyen bölümlerde ne çıkarsa çıksın şu büyük mantık hatalarını izah etmeleri mümkün değil. tornavida ile drone programlayan adam son yıllarda izlediğim en saçma bilimkurgu öğelerinden birisidir. en son vurdurarak warp motoru çalıştıran kaptan kirk gördüğümde böyle gülmüştüm.

--- spoiler ---

(shinigami ryuk - 8 Ekim 2017 23:37)