Süre                : 2 Saat 21 dakika
Çıkış Tarihi     : 18 Şubat 2009 Çarşamba, Yapım Yılı : 2009
Türü                : Komedi,Drama
Ülke                : Hint
Yapımcı          :  Dillywood , Rakeysh Omprakash Mehra Pictures , UTV Motion Pictures
Yönetmen       : Rakeysh Omprakash Mehra (IMDB)
Senarist          : Rakeysh Omprakash Mehra (IMDB),Prasoon Joshi (IMDB),Kamlesh Pandey (IMDB)
Oyuncular      : Waheeda Rehman (IMDB)(ekşi), Abhishek Bachchan (IMDB)(ekşi), Sonam Kapoor (IMDB)(ekşi), Rishi Kapoor (IMDB)(ekşi), Om Puri (IMDB), Prem Chopra (IMDB)(ekşi), Atul Kulkarni (IMDB)(ekşi), Pavan Malhotra (IMDB)(ekşi), Divya Dutta (IMDB), Supriya Pathak (IMDB), Tanvi Azmi (IMDB), Vijay Raaz (IMDB), Deepak Dobriyal (IMDB), Raghuvir Yadav (IMDB), K.K. Raina (IMDB), Akhilendra Mishra (IMDB), Daya Shankar Pandey (IMDB), Sheeba Chaddha (IMDB), Cyrus Sahukar (IMDB), Aditi Rao Hydari (IMDB), Rajat Dholakia (IMDB), Geeta Aggarwal Sharma (IMDB), Geeta Bisht (IMDB), Indrajit Sarkar (IMDB), Rajiv Mathur (IMDB), Vinayak Doval (IMDB), Hussan Saad (IMDB), Amitabh Bachchan (IMDB), Pankaj Jha (IMDB), Geetanjali Kulkarni (IMDB), Arvind Kumar (IMDB), Kamini Mathur (IMDB), Khalid Mohamed (IMDB), Yashoda Rani (IMDB), Nagesh Salwan (IMDB), Hemwant Tiwari (IMDB), Chittaranjan Tripathy (IMDB)

Delhi-6 (~ Delhi - 6) ' Filminin Konusu :
Delhi-6 is a movie starring Waheeda Rehman, Abhishek Bachchan, and Sonam Kapoor. A story about love, hope and self-discovery set in the walled city of Delhi (zip code 6) and its chaotic but touching life that forces us to ask...


  • "hindistan'ın mumbai'den sonra en büyük şehridir."
  • "ya$anabilirlik siralamasinda bu sene 162. olan $ehir."
  • "gelecek haftasonu formula 1 2011 hindistan gp ev sahipliği yapacak olan şehir..."
  • "yerel adı ni dilli olan başkenttir."




Facebook Yorumları
  • comment image

    yollarda trafik şeridi filan hak getire; arabalar birbirlerine o kadar yakın geçerler ki ya kırıktır yan aynaları ya da kapalı. o yüzden herkes birbirine sürekli korna çalar. hatta pek çoğunun arkasında "horn please" yazar!


    (kast - 3 Nisan 2009 16:33)

  • comment image

    yeryüzünde bir cennet varsa orası kesinlikle yeni delhi değildir. sokakları pislik ve sefalet kokar, vücutlarının çeşitli uzuvları olmayan dilenciler etrafınızı sarıp dilenirler fakat bu dilenciler bile ingilizce bilir, trafiği ise ayrı bir entry konusudur taksiciye neden aynalarının olmadığını sorunca onlara gerek yok önemli olan korna demiştir.işte böyle bir yerdir yeni delhi.


    (irsatfb - 14 Temmuz 2009 11:24)

  • comment image

    bugünkü cumhuriyet gazetesinde uzun uzun parklarından ve bahçelerinden bahsedilmiş, aslında ne kadar "batılı" bir yer olduğundan dem vurulrak. (bkz: aslında parklarda inek bile yok) ve kafamdaki cazibesi yok olup gitmiştir. neyse ki, ankaraya bakılarak türkiye'nin tamamı ile ilgili tahlil yapılamayacağı gibi, koca hindistanın da yeni delhi'den ibaret olmadığını göz önünde bulundurmak lazım tabii.


    (didamn - 25 Ocak 2010 01:12)

  • comment image

    eger backpacker'saniz eli mahkum tren istasyonu yakınındaki paharganj bölgesindeki otellerde kalacaksınız demektir. dünyanın en kaotik ortamı gibi gelecek size: binalar, insanlar üstünüze gelecek; rikşacı, bisikletçi, otelci, otçu takimi etrafınızdan ayrılmayacak. birileri devamlı ayağınıza basacak veya omuz atacak. yazın gittiyseniz terden sırılsıklam olacak, nefes dahi alamayacaksınız. lonely planet'i acacak mecaliniz kalmayacak, veya açsanız bile işaretlediğiniz oteli o hengame içinde bulamayacaksınız. şaşırmaya hazırlıklı olun. gözünüzü kapatıp 10'a kadar sayin ve devam edin. merak etmeyin burada başınıza bir şey gelmez. ilk günü atlattıktan sonra o kaotik ortama alışacaksınız. sizin alıştığınızı gören paharganj ahalisi de sizi rahat bırakacak.


    (myrkul - 22 Şubat 2010 18:48)

  • comment image

    delhi'nin şehirliği bırakmasından sonra genç şehirler arasında yerini en çok doldurabileceğine inanılanı şehre verilen ünvan. delhi çok güzel bir şehirdi ve şehircilik tarihine adını altın harflerle yazdırmıştı. şehire gönül verenler ise onun özlemini genç isimlerde gidermek isteyip bu ünvanı yakıştırıyorlar ama hepsi tek tek patlıyor haliyle. deyim yerindeyse delhi'nin isminin altında eziliyorlar.

    (bkz: yeni zidane)


    (waiting for azrael - 11 Mart 2010 00:59)

  • comment image

    ucaga bindiginiz/indiginiz kapilardan pasaport kontrolune kadar yerleri hali kaplanmis bir havalanina sahip. temizlemesi zordur muhtemelen.

    eger yeni delhi'den trenle bir yere gitmek istiyorsaniz, yeni delhi tren istasyonunun ikinci katina cikin ve oradaki toursim information bolumune gidin. orada size verilen bir form dolduruyorsunuz ve anladigim kadariyla turist kotasindn faydalanarak bilet alabiliyorsunuz.

    bunlar disinda bir sey bilmiyorum delhi'yle ilgili.


    (okuz - 1 Ekim 2010 11:55)

  • comment image

    havası bildiğin baharat kokan ve çok ağır olan, havaalanındaki askerlerin*** boyum kadar tahta silah taşıdığı, trafiğinin yüzde sekseni tuk tuklardan oluşan, şehir altyapısının olmadığı, binaların pis ve bakımsız olduğu fakat tapınakların cillop gibi olduğu ilginç bir şehir.


    (wakansi - 19 Ekim 2010 20:41)

  • comment image

    tuktuka binmeden önce bikaç kere düşünülmesi gereken şehir. zira can güvenliğinizin cidden tehlikeye gireceğini unutmayın. her şeye de "gud lak gud lak" derler sokaktaki sefaleti zerre umursamadan; ama gördükleriniz düşünceden düşünceye sürükler sizi. o ihtişamlı otellerin hemen bir sokak ötesinde resmen dram vardır. etrafınızı her an her yerde aniden dilenciler sarabilir.


    (selenga - 10 Kasım 2010 23:51)

  • comment image

    gittik gördük. yolu bir şekilde düşecek sözlükçü kardeşlerimiz varsa birkaç öneri yazalım.

    1- hindistan'a ilk kez gidiyorsanız, ülkenin diğer kısımları için geçerli çoğu şey başkent için de geçerli. sıcak, kalabalık, kaotik bir ortam sizi bekliyor. indira gandhi havalimanı kentin görece temiz yerlerinden bu nedenle aa ne varmış canım bu delhi'de hiç de abarttıkları kadar değilmiş diye düşünmeyin. hindistan deneyiminiz daha yeni başlıyor.

    2- kalacak yer: paranız varsa ashoka road üzerinde ramada plaza, shangri la, meridien hotel gibi lüks otelleri tercih edebilirsiniz. bu durumda delhi tecrübeniz otel ile sınırlı kalabilir çünkü bu mekanlarda hizmet ve yemek birinci sınıftır, otelden çıkmak istemeyebilirsiniz. öte yandan budget hotel diye tabir edilen daha uygun yerleri düşünüyorsanız mutlaka otelin nerede bulunduğunu görün. web sayfaları çoğu kez aldatıcı olabiliyor. örneğin karol bagh bölgesinde böyle çok otel var ama bu bölge son derece pis ve tehlikeli. oteliniz görece temiz, çalışanlar güleryüzlü bile olsa geceleri belli bir saatten sonra ulaşım sıkıntılı olabilir. bu bölgeden uzak durmakta fayda var. yine de kentte hem temiz hem de uygun oteller mevcut ama biraz araştırma yapmak gerekiyor. bir noktadan sonra bu biraz şans işi.

    2- ulaşım: bir kere delhi lay lay lay bir de şu sokağa gireyim diye gezilecek bir kent değil. zamanınız varsa yürüyerek gezersiniz ama gezilip görülecek yerler biraz dağınık olduğu için bu zaman kaybettirici bir seçenek olacaktır. delhi metrosu çok hatlı ve kentin her yerini kapsıyor ama inanılmaz kalabalık bir metro. yine de uç bölgelerden rajiv chawk denilen merkez istasyona gitmek için iyi ve ucuz bir seçenek. biletler 10-20 rs arasında değişiyor ki bu 1 tl bile yapmıyor. ancak rajiv chawk'tan binerek diyelim patel chawk gibi ara istasyonlarda inecekseniz ciddi ezilme-yaralanma tehlikesi geçirebilirsiniz. bunu söylerken muhtemelen türkiye'de biz alışığız öyle şeylere, sen çok narinmişsin diye düşünebilirsiniz ama öyle değil. arabam yok ve türkiye'de de en kalabalık otobüs hatlarını kullanmış biri olarak bunu söylüyorum. bildiğiniz gibi bir kalabalık ve kaos değil bu. beni bir polis memuru elimi tutarak kurtarmıştı. hintliler bu duruma alışıktır, sadece güler geçerler. metro kullanacaksanız kaldığınız otelden haritasını edinebilirsiniz. bu haritada metro ile gidebileceğiniz önemli yerleri de işaretlenmiş olarak göreceksiniz.

    taksi seçeneği ise çok çeşitli. bir kere binlerce rickshawlarımız var ki çok tavsiye edilmez. ne motorlu ne de bisikletli olanlarını zorda kalmadıkça tercih etmemek gerekiyor. ama siz onlardan kaçsanız da onlar sizi bulacaktır. ısrara alışmanız iyi olur. en uygun taksi seçeneği ise 1970 model sevimli beyaz ya da yeşil arabaların oluşturduğu gruptur. ancak çok önemli bir nokta şu ki bu taksilerde taksimetre bulunmaz. pazarlık yapmanız gerekir. ücretler 50 ila 600 rs. arasında değişir ama 600'ün üzerine çıkmamakta fayda var. şoföre bahşiş verip vermemek size kalmış ama genelde veriliyor. şöförler çoğu kez ingilizce bilir ama adres bilmeyebilirler. otelinizin ya da gideceğiniz yerin kartını mutlaka yanınızda bulundurun. kentte otobüsler de var elbette ama ben ihtiyaç duymadım. ancak binecekseniz otobüsler modernliklerine göre 3 gruba ayrılıyor ve bazılarının nasıl ayakta durduklarına bile hayret edebilirsiniz.

    3- yemek: açıkçası bu kişiye bağlı bir durum. mideniz ve hayal gücünüz elverdiği ölçüde hint mutfağını uçlarına kadar keşfedeğiniz bir çok yer var delhi'de. ama şunu da söylemek lazım, hint mutfağı sizi açmıyorsa uzak doğu yemekleri sunan da bir o kadar restaurant bulacaksınız. fiyatlar da aynı şekilde son derece çeşitli. ama herkesin söylediğini bir de ben tekrarlamış olayım: açık sulardan, buzdan ve sokakta satılan yemeklerden mümkün mertebe uzak durun. sokaklar bu anlamda bir cennet, aklınıza gelen gelmeyen bir sürü şey satılıyor ve insanlar yiyor değil mi? ama onlar delhi'li siz değilsiniz. benim midem çok hassas derseniz kfc ve mcdonald's her yerde olduğu gibi burada da kurtarcınız olacak lakin bu restaurantların da yerel tatlar sunduklarını gözden çıkarmayın. bu arada her yerde cafe coffee day isimli bir kahve zinciri göreceksiniz, sandviçleri çok lezzetli.

    4- nereye gidelim: delhi'de gezip görülecek belli başlı yerler var ve bunları tüm broşürlerde, gezi kitaplarında bulabilirsiniz. ama bunların arasında beni etkileyen iki yer oldu, pişman olmazsınız:

    - qutb minar
    - lotus temple

    bunun haricinde mutlaka büyük bir hindu tapınağını ziyaret ederek şiva, ganeş ve parvati'ye selam durun.

    bu arada delhi'nin merkezi connaught place adı verilen büyük bir meydan. gitmeden önce bana burası delhi'nin taksim'i demişlerdi, lokasyon olarak öyle olabilir ama başka hiçbir şekilde taksimle ilgisi yok. merkez de olsa pis ve gösterişsiz bir meydan. dört bir tarafa beyaz dükkanlar yapılarak yenileme çalışmaları yapıyorlardı ben oradayken. metronun merkezi olması itibariyle önemli yoksa görmezseniz hiçbir şey kaybetmezsiniz. geceleri tehlikeli olma riski var.

    5- alışveriş: delhi'de siz alışverişi değil alışveriş sizi bulur. turistik yerlerde satıcılar ayağınıza gelecektir ama bunlar yerine kumaş, kaliteli hediyelik eşya vs. almak isterseniz khan market, south extension gibi lüks bölgelerde güzel mağazalar mevcut.

    6- hava: ekim, kasım, aralık ayları gitmek için çok uygun. yazın sıcak delirtici olabilir. ama kış mevsiminde de ooh sıcağa gidiyoruz, kolsuz tişörtlerimi alayım bari demeyin, geceleri sıcaklık 4-5 dereceye kadar düşüyor, sabaha karşı ise cidden soğuk olabiliyor. gündüz ise 20 derece civarında seyreden sıcaklık sizi dengesizlikten ötürü hasta edebilir.

    maalesef gece hayatını deneyimleme imkanım olmadı, bilgisi olan biri mesaj atarsa memnuniyetle paylaşırım.

    son olaral kentin bazı yerleri cidden kokuyor ama bu her zaman kötü bir koku olmak zorunda değil sadece değişik diyelim. hayır, yollarda inek yok ama tac mahal'i görmeye agra'ya gideceksiniz o zaman yeterince inek göreceksiniz.

    ne olursa olsun yeni delhi'de mizah duygusunu elden bırakmayın, pazarlık yapın, ısrarcı ve direçli olun, hayır demeyi bilin, bol bol hint klipleri döndüren tv kanallarını izleyin. halkın sefaleti üzerinde karma felsefesinin etkisini düşünün. orada yabancı olduğunuzu bir an bile aklınızdan çıkaramayacaksınız çünkü beyaz "batılı" turistler için delhi bütünleşebileceğiniz bir kent değil. ama her şeye rağmen güzel ve unutulmaz bir deneyim sizi bekliyor yolunuz açık olsun.


    (zach dawnbringer - 25 Aralık 2010 21:19)

  • comment image

    nerede yiyelim, sorusuna kfc, mc donalds, çin lokantası cevabı verilecek şehir.
    sokaktan bir şeyler yesek, sorusuna, ille istiyorsan közlenmiş patates ve muz ye, cevabı verilecek şehir. yanında bol bol kapalı kutuda alınmış meşrubat... aksi takdirde gezi zamanı, ishal ve halk arasında karın ağrısı tabir edilen bağırsak kramplarıyla tükenir gider.


    (butun eserleri - 19 Şubat 2012 19:26)

  • comment image

    her yıl yüzlerce kadının tecavüze uğradığı "tecavüzün başkenti".

    en son, 23 yaşında bir kıza, bir minibüs dolusu adamın saatlerce tecavüz edip sonrasında otoyolun kenarına bıraktığı şehir. kız o kadar feci bir fiziksel hasara uğramış ki bağırsaklarını ameliyatla almak zorunda kalmışlar. eğer hayatta kalırsa, ömrünün bundan sonraki kısmında sadece damardan beslenebilecekmiş.


    (kvashiorkor - 21 Aralık 2012 14:54)

  • comment image

    ingiltere'nin sıçtığı bok. başka da bir şey değil. gitmeyin, hiç bir şey kaybetmezsiniz. gözümü açtığım şehir istanbul'a ne bok atmışım neredeyse hayatım boyunca nasıl haksızlık etmişim allahım affet. yeni delhi kadar yarraktan sikten bir yer daha bulamazsınız. gitmeyin. çok hindistan hindistan diye götünüz tutuşuyorsa gidin lokal kültürel şehirlerini ziyaret edin, ama bu bok çukurunu görmenin anlamı yok.

    şöyle var, istanbul'dan çok nefret eder olduysanız şehirle aşk tazelemeniz için ideal burası, ne güzel ne birinci sınıf klas bir şehir olduğunu hatırlatıyor. ikinci olarak, bok kokusuna çok meraklıysanız ve dünyanın en yarraktan yerini görmek istiyorsanız elbette yine hoşgeldiniz. ama şurayı iki yıl önce ziyaret etseydim sittin sene avrupa'ya taşınmaz istanbulda şehre aşkla yaşardım..


    (blastphemer - 18 Temmuz 2013 05:59)

  • comment image

    sonunda gideceğim şehirdir. cok heyecanlıyım hiç bişey bilmeden gidiyorum tecrubelerimi aktarmak icin sabirsizlaniyorum iyi dileklerinizi bekliyorum.

    sonunda döndüğüm şehirdir. hakikaten heyecan verici bir yerdir.indiğiniz andan itibaren şehri ve insanları saran ağır koku barındırır.(fazla baharatlı ve ağır yağlarla yapılan yemekler ayrıca hijyen algısının zayıf olmasından kaynaklanır) janpatt adında açık pazarı bulunuyor.pazarlıkla ülkeyi bile satın alabileceginiz bir havası var zira insanlar size son fiyatın ne olması istedinizi soruyorlar sürekli.evet ne yazık ki çok fakir bir ülke.kapalı camisi yok cami cemaati parklarda namaz kılıyor ve her 3 kişiden biri arkasını dönmüş yol boyunu tuvalet niyetine kullanıyor.hyatt otel çok güzel şiddetle kalınması tavsiye edilir.kast sistemi hala devam ediyor her ne kadar kalkmış gibi iddia edilsede...tuktuk keyfini muhakkak yaşayın.iki kaş arasındaki kırmızı noktaların evlilik bağını dile getirmenin bir yolu olduğunu bilin.sokaktan asla bir sey yiyip içmeyin.trafiğin sağdan aktığını ve bir doların yaklaşık 55 rupi olduğunu aklınızdan çıkarmayın.dişi birey iseniz alın bir sari ( geleneksel hint kıyafeti) tüm gün onunla dolaşıp ortama uyum sağlayın.konuşurlarken sürekli kafa sallamaları ve ingilizceyi en kötü konuşan millet olmaları ile dalga geçmeyin.evet çok komik ancak genetik olarak dil yapıları kısa ve ingilizceye yatkın bir çene yapısı yok ancak sömürge bir millet olarak yasadıklarını unutmayın.inançların farklılığına saygı duyun.bi kaç gün et yemeden de yaşayabilirsiniz vegan bir topluluk.bir fil bir de buda minyatürü alıp gelin.hafif aksamları serin su sıra bi hırka dolaştırın yanınızda.bir daha ne zaman giderim bilemem ama sevdim ben aslında.şükür hissini hatırladım bi kez daha.sahip olduklarımız ve yaşam koşullarımız için bir kez daha ne kadar minnettar olmamız gerektiğini anımsadım.şimdi anladım insanların neden ermek için hindistana gittiğini. kendine yolculuk sağlayan bir memleket.gidilsin görülsün..


    (turuncuwoswos34 - 6 Aralık 2013 04:59)

  • comment image

    keşmekeş bir trafik var. bu trafikte akıl almaz bir korna sesi kirliliği. trafikte anlaşmak korna ile oluyor. dünya'da başka bir şehirde olmadığı kadar; önündeki arabanın yavaş gittiğini düşünen, sol/sağdaki şeritten yandaki arabanın hizasına gelen, şerit değiştirecek olan...

    taksi yerine motorlu rikşa'lar alternatif olarak kullanılabilir. (rikşa da bir taksi değil mi zaten?)tüm şehri istila etmişler. taksimetresi bile var. yolda giderken şoför bir durup gidip çişini yol kenarında bir ağaç altına yapabilir. çok normal.

    motorlar bizim bodrum'daki gibi her yerde.


    (beyaz profiterol - 13 Aralık 2013 00:00)

  • comment image

    zor bir şehirdir. büyüktür ve amansızca kalabalıktır. en güvenli yerlerinden biri konsoloslukların yoğun bulunduğu chanakyapuri semtidir. chanakyapuri'de gece yürüyüşlerinde köpekler size eşlik eder, uygun adım marş marş. shanti path, yani barış yolu, adının aksine tuk tukların savaşına tanıklık eder.

    delhi'de en çok duyulan sözlerden biri "tip"tir. (bkz: bahşiş)

    sizi takside görüp cama yanaşıp para isteyen çocuklar hüzünlü kahverengi gözleriyle yüreğinizi burkar ama türkiyede de benzerlerine alışık olduğumuz için vicdanımız antremanlı.

    nisan, mayis gibi sicaklari azmaya baslar bu kentin. ustelik oyle boyle bir sicak degildir bu. tozlar uzerine yapisir. butun gunu bir odada kitap okuyarak gecirirsiniz, klimayla butunluk saglarsiniz. gece de uyumak bir problem. turlu yatistirici, uyku getirici cay icersiniz nafile. sivrisinek cenaplari uzerinizde pike yapar. ama buyuk bir cazibesi de vardir bu kentin. belki bu kadar karisik kurusuk olmasi, belki kesfetmenin zaman almasi nedeniyle... gece delhi'sini merak edersiniz. motorsikletler, tuktuklar, otomobiller vizir vizir gecerken gece bu kente neler oluyor diye dusunursunuz.

    pazar gunleri kimi restoranlarin kapali olmasindan muzdarip olursunuz. visant vahar'a yollanirsiniz. priya sinemasinda kendinizi filmlere verirsiniz. (bu sinemaya sigara ve fotograf makinesi sokmak yasaktir, ona dikkat etmek lazim.)

    bir lonely planet insani degilseniz, caresiz kalip bir tuktukcuya sorarsiniz, ya pazar gunu bu kentte gencler nereye takilirlar... tuktukcu size nehru parki munasip gorur. siz de bu kentte bir daha kimseye nereye gidilir diye sormayacaginiza yemin edersiniz.


    (ribbons - 6 Ekim 2005 18:01)

Yorum Kaynak Link : yeni delhi