Süre                : 1 Saat 40 dakika
Çıkış Tarihi     : 26 Ocak 2007 Cuma, Yapım Yılı : 2007
Türü                : Komedi
Ülke                : Türkiye
Yapımcı          :  Aksoy Film
Yönetmen       : Faruk Aksoy (IMDB)(ekşi)
Senarist          : Safak Güçlü (IMDB),Irfan Saruhan (IMDB)(ekşi)
Oyuncular      : Alp Kirsan (IMDB), Yagmur Atacan (IMDB)(ekşi), Tuba Ünsal (IMDB), Simge Tertemiz (IMDB), Okan Karacan (IMDB), Oguzhan Yildiz (IMDB), Görkem Gürsoy (IMDB), Ozan Aydemir (IMDB), Berke Hürcan (IMDB), Gamze Karaman (IMDB), Seçkin Piriler (IMDB), Mehmet Aslan (IMDB), Birol Engeler (IMDB), Aytaç Agirlar (IMDB), Irfan Saruhan (IMDB), Aydan Uysal (IMDB), Duygu Çetinkaya (IMDB), Aslihan Erguvan (IMDB), Ulas Özer (IMDB), Hande Ataizi (IMDB), Cüneyt Arkin (IMDB), Mustafa Topaloglu (IMDB), Pakize Suda (IMDB), Ilhan Daner (IMDB), Yalçin Otagi (IMDB), Shokri Amirali (IMDB), Ergün Demir (IMDB)

Çilgin Dersane (~ Coole Schule) ' Filminin Konusu :
Hadi (Cüneyt Arkın) İstanbul Özlem Dersanesi’nin sahibidir. Torunu Özlem (Tuba Ünsal) ile beraber iflas eden dersanelerinin kurtuluşunu öğrencilere promosyon olarak tatil hediye etmekte bulurlar. Dersanenin eski öğretmenlerini de tatil köyüne davet etmeleriyle hikaye başlar. Ancak dersanenin iflastan kurtuluşu için bu tatil promosyonu da yeterli olmayacaktır. Bu arada öğrencilerden Kerem (Mehmet Aslan) ile Özlem (Tuba Ünsal) arasında bir yakınlaşma başlar. Özlem’in dersaneyi kurtarma umudu tatil köyüne gelen bir faks olur. Faks dersaneler arası para ödüllü bir yarışmanın davetini içermektedir. Tuba sonunda dedesini bu yarışmaya katılmak konusunda ikna eder. Öğrenciler ve öğretmenler için eğlenceli ve bir o kadarda heyecanlı macera başlar. Dersanenin geleceği öğrencilerin bu yarışmayı kazanmalarına bağlıdır. Bu filmde 18 yaş sınırı YOKTUR!


  • "türk sinema tarihinin en kötü filmi belki de."
  • "filmin afişinde s harifini ters yazmakla çılgın bir film yapılmıyormuş."
  • "cok tutulmasi durumunda, ikinci versiyonun muhtemel adi.(bkz: çılgın kerhane)"
  • "yalnizca turk sinemasinin degil, dunya sinemasinin gelmis gecmis en kotu filmi. bu derece icin tek rakibi de devam filmleri olacaktir. (bkz: somebody call guinness)"
  • "abazan eğlencesi başka hiçbir şey değil. filmin sonu tuvalette 31 çeken bir liselinin hayal gücü çıksa şaşırmam."




Facebook Yorumları
  • comment image

    şimdi, aşağıdaki türden kupürler bir filmin sitesinin "basında" bölümüne niçin konulur?

    "çılgın dershane'de skandal bitmiyor
    antalya'da çekilen çılgın dershane filminin oyuncuları skandal üstüne skandal yaratıyor... yeni sevgilisiyle plajda öpüşürken yakalanan hande ataizi'nden sonra okan karacan da diskoda tanıştığı rus'a parayla aşk teklif edince dayak yedi."
    http://www.cilgindersane.com/basin_html/08.htm

    filmin sitesine bir bakın, filmin basında nasıl yankı bulduğuyla ilgili tek bir kupüre rastlamayacaksınız. ne var mesela? oyuncu kadınlardan biri, sette profesyonelce davranılmadığını beyan etmiş. bir filmin sitesinde bu mu yayınlanır?

    sefalet diz boyu.

    (ayrıca filmin adı "çılgın dersane." aradaki "h" yok yani.)


    (actionary - 14 Ocak 2007 18:06)

  • comment image

    cüneyt arkın gibi yıllardır o seminer benim bu seminer senin memleketi dolaşarak gençleri uyuşturucu ve kötü alışkanlıklardan koruma temalı konuşmalar yapan, bunun yanında gençlere kültür dejenerasyonuna kapılmamaları yönünde mesajlar vermeyi de unutmayan bir şahsın o filmde ne aradığını bana hiç kimse açıklayamaz. sırf bu sebeple lost kadar kafa yorduğum filmdir.


    (firtinanin gozunden - 27 Ocak 2007 19:43)

  • comment image

    günümüz türkiyesi'nde gençlerin halini çok iyi resmeden ve gösteren bir film. işte yozlaşan yurdum gencinin traji komik kareleri. ve tabii bunu sinema diye yutturmaya çalışan yönetmenin kurnazlığı...hepsi bu filmde.


    (neceflimasrapa - 31 Ocak 2007 10:16)

  • comment image

    gittiğime ve beni götüren güçlere inanamadığım filmdir.
    filmde sadece bikiniyle dolaşan, kıvıran, orası burası yağlı, resmen göbekli ve bir de üstüne rol kesemeyen bir sürü kızımız var. hepsinin vücut yapısı nedense aynı. içeri çekmeye çalışılan göbekler ve bel yağları içler acısı.
    bir allahın kulu bile rol yapamaz mı ya diyor insan. cüneyt arkın dans bile ediyor! alp kirsan düşmekten başka hiçbirşey yapmıyor. mehmet aslan sana sırılsıklam aşığım dediği sahnede kırıp geçiriyor; rol kabiliyeti sıfır çarpı sıfır. ayrıca neden kendi sesini kullanmamış filmde, anlayamadım. seçkin piriler deseniz yan oturup frikik vermekten başka hiçbirşey yapmıyor. yağmur atacan onca yeteneksiz arasında göze çarpan tek isim bence. o da sadece yaptığı fırlamalıklardan dolayı olabilir. mustafa topaloğlukendini oynuyor gibi birşey. yine uzayla kafayı bozmuş ve eski karısı rolündeki hande ataizinin adı da ne hikmetse yıldız. filmin sonuna kadar bu ikilinin arasındaki muhabbetin ne olduğu anlaşılmıyor ve anlaşılmadan da bitiyor zaten. bi de bir dans yarışmasından 2 tip vardı. sırf dansedebiliyolar diye kadroya alınmışlar sanırım. pakize suda filmde heralde 3 defa falan gözüküyor. birinde tıkınıyor, birinde siktir git diyor, birinde de birine nasihat veriyor.
    bolca yağlı göbek, baldır, yapmacıklık, erkekleri yatağa atmak isteyen kız görmek isteyenlerin koşa koşa gitmesi gereken film. onun dışında bir halt yok zaten.


    (rossgaller - 1 Şubat 2007 09:46)

  • comment image

    efendim benim film gibi bir gün yaşama neden olmuş saçmalıktır.

    yanlış anlamayınız, hedefimiz olan 'büyük ayaklar' denen bir animasyon filmdi. nitekim gazetelere bakıldı, en uygun olan 13:30 seansı seçildi. ailenin büyük abisi olarak biri 5 biri 10 yaşında olan kuzenlerimi aldım yanıma koyulduk yola.söz vermiştik bir kere.

    günün ilk olayı bindiğimiz dolmuşun lastiklerinin patlamasıydı. durun şimdi hallederiz aman abi inmeyin oldu, duraktan minibüs çağırdık derken şöför; sinemaya vardığımızda saat 14:15 olmuştu maalesef.

    asıl şenlik bundan sonra başladı. küçük zıpır kuzenim 'elm abi,şu filme gidelim' dedi. şu film dediği yukarıda adı geçendir.neyse diğer kuzen de destek verince, küçüktürler, sevimlidirler diyerek; kıramadım.

    neyse efendim aldık biletleri, bekleme alanına oturduk, seansın gelmesini beklemekteyiz. bir de ne göreyim! o güzellik orada, hoşlandığım kız kankisi ile sinemaya gelmiş. geldi yanıma hemen. *

    -aa elm nasılsın?
    -iyiyim güzelim işte sinema.
    -hangisine geldin?güvenirim senin zevkine. *
    -şeyyy işte küçük canavarlarla...kem küm..dersane işte..
    tabii kız şöyle bir baktı. ' zevklerimizi çok benzetirdim ama... ' diyebildi. ben kuzen muzen getirdi demeye çalışırken, küçük zıpır geldi yanıma:
    -elm abi bak senin dergi!
    parmağıyla gösterdiği dergi karşıdaki gazatelikte öylece duran yarı pornografik bir dergi olan boxerdı. e tabi benimki de orada. 'du oğlum' dememe kalmadan, benim kız ' sana da bu film yakışırdı tabii! ' diyerekten saçlarını savura savura yanımızdan uzaklaştı. sonra kızılcık sopamla iki kuzenle özellikle de ufağı ile oldukça ilgilendim. ama ne de olsa erkekler ikisi de, onlar da bazı zararlar verdiler bana.

    haa filme gelince...bir-iki tane son derece seksi kız görür gibi oldum.*


    (elm - 4 Kasım 2007 17:24)

  • comment image

    abazan eğlencesi başka hiçbir şey değil. filmin sonu tuvalette 31 çeken bir liselinin hayal gücü çıksa şaşırmam.


    (qes sus - 12 Aralık 2013 16:27)

Yorum Kaynak Link : çılgın dersane